Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Tüm Yönleriyle Sahte Sigortalılık PDF Yazdır e-Posta
14 Eylül 2012
Image

I- GİRİŞ 

 

Sahte sigortalılık çeşitli nedenlerle sigortalılık haklarından faydalanmak için bir işyerinde fiilen çalışmadığı halde çalışıyormuş gibi gözükmektir. Ülkemizde kimlerin sigortalı olabileceği 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun([1]) 4. maddesinde belirtilmiştir. Sahte sigortalılık olgusu 5510 sayılı Kanun’un 4/a (Eski adıyla SSK) bendine göre sigortalı olan yani hizmet akdine istinaden bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan kişilerde daha çok görülmektedir. Kanun’un 4/b (Bağ-Kur) ve 4/c (Emekli Sandığı) bentlerinde sahte sigortalılık görülmeyecek kadar azdır.

Kanun’un 4/a bendinde belirtilen hizmet akdi sahte sigortalılık için önem arz etmektedir. Borçlar Kanunu’nun([2]) 313. maddesinde hizmet akdi  “Hizmet akdi bir mukaveledir ki onunla işçi, belirli veya belirli olmayan bir zamanda hizmet görmeyi ve iş sahibi dahi ona bir ücret vermeyi taahhüt eder.” şeklinde açıklanmıştır. www.ozdogrular.com

Bu tanıma ve içtihatlara göre hizmet akdinin unsurları şu şekilde sıralanabilir:

a) Hukuka Bağlılık Unsuru

b) Süre

c) Hizmet Unsuru

d) Ücret Ödemesi Unsuru([3])

Görüldüğü üzere 4/a bendine göre sigortalı olmak için hizmet akdinin unsurlarının hepsini birlikte sağlamak gereklidir. Bu unsurlardan sadece biri eksik olursa hizmet akdi meydana gelmez, sigortalı olma vasfı ortadan kalkar.

İşveren ile kişi arasındaki sigorta ilişkisi fiilen kişinin işverenin yanında çalışmaya başlamasıyla başlar. Kişinin Sosyal Güvenlik Kurumu’na sigorta bildirimin yapılması ve işveren tarafından primlerinin ödenmesi sigortalı olmasını gerektirmez. Sigortalı olabilmekte asli unsur fiilen çalışmaktır. Fiilen çalışmayan birinin kanun ve mevzuatlara göre sigortalı olmasından da söz edilemez.

Sahte sigortalığın hukuktaki yeri de Borçlar Kanunu’nun 18. maddesinde düzenlenen mutlak muvazaadır. Muvazaa, tarafların üçüncü kişileri veya kurumları aldatmak amacıyla gerçek irade beyanlarının dışında farklı işlem yapmalarıdır. Muvazaa mutlak ve nispi muvazaa olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Üçüncü kişileri veya kurumları aldatmak için  görünürde bir hukuki işlem yapan tarafların gerçek iradelerine uyan bir işlem mevcut değilse, yani anlaşma hüküm doğurmuyorsa, mutlak muvazaa; muvazaalı işlemi yapan taraflar, bu işlem ile gerçek iradelerini gizlemek istemişlerse, bir başka anlatımla anlaşma hüküm doğuruyorsa nispi muvazaa mevcuttur. Sahte sigortalılık durumu ise mutlak muvazaaya girer. Çünkü işyerinde fiilen çalışmadığı halde çalışıyormuş gibi Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmesidir. Muvazaalı işlemler geçersizdir ve batıldır. Dolayısıyla yok hükmünde sayılacaktır. Batıl olan işlemler, baştan itibaren kendiliğinden hukuki sonuçlarını doğurmaz. Batıl olan hukuki işlemler hiçbir zaman geçerli hale gelmezler.

Bu çalışmada Sosyal Güvenlik Kurumu’na 5510 sayılı Kanun’un 4/a bendi gereği bildirilen sahte sigortalı bildirimlerini, bunların nedenlerini ve sahte sigortalı bildiriminin sonuçlarını çeşitli yönleriyle açıklanmaya çalışılacaktır. www.ozdogrular.com

II- SAHTE SİGORTALILIĞIN NEDENLERİ

Sahte sigortalılık bildirimi yapılmasının birçok nedeni vardır. Bu nedenlerin başında kısa ve uzun vadeli sigorta kollarının yardımlarından faydalanmak vardır. Bununla beraber asgari işçilik uygulamasında işçilik bedelini doldurmak, bölgesel ve ulusal uygulanan sigorta teşviklerinden faydalanmak, devlet memurlarının eş durumu nedeniyle tayinlerini yaptırmaları, yanlış algı sonucu yaş olarak küçük çocuk ve bebeklerin sigortalı gözükmesi gibi sahte sigortalılık nedenleri bulunmaktadır. Aşağıda da sahte sigortalı nedenleri ayrıntılı açıklanmaya çalışmıştır.

A- GENEL SAĞLIK SİGORTASI VE KISA VADELİ (İŞ KAZASI, MESLEK HASTALIĞI, HASTALIK VE ANALIK) SİGORTA KOLLARINDAKİ YARDIMLARDAN FAYDALANMAK İÇİN SAHTE SİGORTALILIK

Sahte sigortalılık nedenlerinin başında genel sağlık sigortasından sağlanan yardımlar ile kısa vadeli sigorta kollarının yardımlarından faydalanmak gelmektedir. Özellikle kronik rahatsızlıkları olan hastaların en kolay sağlık hizmetlerini sosyal güvenlik şemsiyesi altında alacakları aşikârdır. Hiçbir sosyal güvencesi olmayan kişilerin büyük maliyetlere yol açan tedavileri karşılamaları yerine bir işyerinde sigortalı olup, bunun sonucunda tedavi olması mali açıdan daha az külfetlidir. Ayrıca bakmakla yükümlü olduğu kişiler arasında da hastası olan tedaviye ihtiyacı olan kişiler de sahte sigortalılık için bir diğer nedendir. www.ozdogrular.com

En çok karşılaşılan diğer sahte sigortalılık nedenlerinden biri de analık sigortasında faydalanmadır. Kişiler özellikle tanıdık eş dostun yanında hamilelik süreçlerinde sigortalı gözüküp, sonrasında 8 hafta doğum öncesi 8 hafta doğum sonrası rapor parası almaktadırlar. Bu paranın alınmaya çalışması sürecinde fiilen çalışmadan kişiler özellikle eşlerinin yanında sigortalı gözükmedirler.

B- UZUN VADELİ (MALULLÜK, YAŞLILIK, ÖLÜM) SİGORTA KOLLARINDAKİ YARDIMLARDAN FAYDALANMAK İÇİN SAHTE SİGORTALILIK

Sahte sigortalılığın önemli nedenlerinden biri de 4/a (eski adıyla SSK)’ya göre emekli olabilmek gelmektedir. Mülga olan Bağ-Kur’a göre emekli olan kişiler ile mülga olan SSK’ya göre emekli olan kişiler arasında emekli maaşı yönünden fark olduğu için kişiler Bağ-Kur’a göre prim ödemektense sahte şekilde sigortalı olup SSK’dan emekli olmayı tercih etmektedirler. 2829 sayılı Kanun’a göre hizmetlerin birleştirilmesi için gerekli koşulların son yedi yıl içinde en fazla hizmetin geçtiği Kurumca emekli aylığı bağlanması yönündeki hükmün kullanılmak istenmesi de kişilerin SSK göre emekli olmak için bağ-kurdan kaçışına nedendir. Çoğu Bağ-Kur sigortalısı daha yüksek emekli aylığı alabilmek için emekliliğine son üç buçuk yıl kala işyerini  kapatarak veya devrederek herhangi bir işyerinden sahte şekilde sigortalı gösterilmektedir. www.ozdogrular.com

C- ASGARİ İŞÇİLİK UYGULAMASINDA İŞÇİLİK BEDELİNİ DOLDURMAK ADINA SAHTE SİGORTALILIK

Özel bina inşaatları ve ihaleli işler sahte sigortalılığın fazla görüldüğü yerlerdendir. İşverenler asgari işlik uygulamaları nedeniyle asgari işçilik bedelini doldurup Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ilişiksizlik belgesi almak için gerçekte çalışmayan kişileri sigortalı bildirmektedir. Bu bildirimler yapılırken işveren genellikle eş dost tanıdıkları sigortalı bildirmektedir. Özellikle özel bina işyerinde işverenler bina yapımında çalışan gerçek çalışanları sigortalı bildirmeyip başka kişileri sigortalı bildirmektedirler. www.ozdogrular.com

D- BÖLGESEL VE ULUSAL UYGULANAN SİGORTA TEŞVİKLERİNDEN FAYDALANMAK İÇİN SAHTE SİGORTALILIK

İşverenlerin bölgesel veya ulusal uygulanan vergi ve prim teşviklerinden faydalanmak için de sigortalı çalışan kişi sayısını artırmaya çalışmaktadırlar. Örnek olarak 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’da([4]) gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin en az 10 işçi çalıştırmaları koşuluyla prime esas kazançları üzerinden hesaplanacak sigorta priminin işveren hissesinin % 80’nin Hazine’ce karşılanacağı hükmü yer almaktadır. Bu Kanun’dan faydalanmak isteyen ve işçi sayısı 10 kişiden az olan işverenler işçi sayısını 10’a çıkarmak için özellikle ailesinden olan kişileri gerçekte çalışıyormuş gibi sigortalı göstermektedirler.

E- DEVLET MEMURLARININ EŞ DURUMU NEDENİYLE TAYİNLERİNİ YAPTIRMALARI NEDENİYLE SAHTE SİGORTALILIK

Devlet memurlarının yer değişiklerinde eş durumu tayini aile bütünlüğünün sağlanması açısından kamu kurumları tarafından öncelikle dikkate alınan özür grubu tayinidir. Devlet memurları istedikleri şehirlerde çalışmak için eş durumu tayinini kullanarak tayin istemektedirler. Eş durumu tayinlerinde genellikle 360 gün sigortalı hizmetinin bulunma şartı vardır. Eş durumu tayini adına memurlar eşlerini çalışmak istedikleri şehirde herhangi bir işveren yanında sigortalı göstermektedirler. Bu şekilde de eş durumundan tayinleri yapılmaktadır. www.ozdogrular.com

F- DİĞER NEDENLERDEN DOLAYI SAHTE SİGORTALILIK

Yanlış algı sonucu yaş olarak küçük çocuk ve bebeklerin sigortalı gözükmesi sahte sigortalılık nedenlerinden biridir. Özellikle 2008 yılının Nisan ve Mayıs aylarında 5510 sayılı Yasa yürürlüğe girmeden önce çoğu anne ve baba çocuklarını uygun olmayan işyerleri ve iş kollarından sigortalı göstermişlerdir. Bunun nedeni de eski kanunundan faydalanıp yıllar sonra daha erken yaşta çocuklarının emekli olabileceği düşünceydi.

İşverenlerinin bazıları da kendi yakınlarını sigortalı göstermektedirler. Bu sahte şekilde gösterilen sigortalıların çeşitli nedenleri vardır. İşverenler bunların bazılarını sadece sigortalı göstermek adına, bazılarını eşine dostuna yardım etmek için sahte şekilde sigortalı gösterildiklerine rastlanılmıştır. www.ozdogrular.com

III- SAHTE SİGORTALILIĞIN SONUÇLARI

Sahte sigortalılığın hem işveren tarafından hem de sigortalı tarafından sonuçları vardır.  Bu sonuçlar iki başlık altında incelenecektir.

A- SAHTE SİGORTALILIĞIN SİGORTALI AÇISINDAN SONUÇLARI

Fiilen çalışmayan kişiler sigortalı gösterilmelerinden dolayı ağır sonuçlarla karşılaşmaktadır.  Sahte bildirim yapıldığı tespit edilen sigortalının hizmetleri iptal edilir. Kişi ilk defa Sosyal Güvenlik Kurumu’na sigortalı olarak bildirildiyse sosyal güvenlik sicil numarası da iptal edilir.  Sigortalı bu sahte gösterilen hizmetler dolayısıyla emekli olmuşsa emekli maaşı kesilir. Emekli maaşı kesilen kişinin sağlık yardımları durdurulur.

5510 sayılı Yasa’nın 96. Maddesinde;

“Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;

a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,

b) Kurumun hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren yirmidört ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, yirmidört aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan, itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır.”

denilmektedir. Bu madde uyarınca adına sahte sigorta bildirimi yapılan kişinin hizmetleri iptal edildikten sonra, bu hizmetlerden dolayı faydalandığı her türlü sigorta yardımları (Sağlık harcamaları, rapor paraları)  geri istenir. Kişi eğer emekli olmuşsa iptal edilen hizmetlerinden dolayı emekli maaşı kesilip, emekli maaşları da bu madde uyarınca geri talep edilir. www.ozdogrular.com

Adına sahte bildirim yapılan sigortalılar için en ağır sonuç haklarında Cumhuriyet Savcılığına Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından suç duyurusunda bulunulmasıdır. Sahte sigortalılık bildirimi Türk Ceza Kanunu’nun([5]) “Resmi Belgede Sahtecilik” başlıklı 204. maddesi, “Resmi Belgenin Düzenlemesinde Yalan Beyan” başlıklı 206. maddesi ve “Özel Belgede Sahtecilik” başlıklı 207. maddesi kapsamında değerlendirilir.  

B- SAHTE SİGORTALILIĞIN İŞVEREN AÇISINDAN SONUÇLARI

Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sahte sigortalılık nedeniyle uğramış olduğu zararın tanzimi için işverene de başvurabilir. Sahte bildirim yapılan sigortalıdan istenen kısa vadeli sigorta kolları (analık ve hastalık) ile ilgili yardımlar işverenden de istenilebilir. 

Borçlar Kanunu’nun “İstirdadın Caiz Olmaması” başlıklı 65. maddesinde “Haksız yahut ahlaka (adaba) mugayir bir maksat istihsali için verilen bir şeyi istirdada mahal yoktur.” denilmektedir. İşverenin sahte sigortalı bildirimden dolayı Sosyal Güvenlik Kurumu’na yapmış olduğu prim ödemeleri işverene bu madde uyarınca geri iade edilmez. İade edilmeyen primler irad kaydedilir.

İşverenlerin sahte bildirim yapılması konusunda idari para cezasıyla da karşı karşıya kalırlar. İşverenler sahte sigorta bildiriminin gerçekçi olabilmesi için sahte bildirimleri yasal belgelere her ay işler ve her ay sahte bildirilen kişiler için bordro düzenlerler. Bu düzenlenen yasal defterler ve bordroları tespit edilen sahte sigortalılık sonucunda geçersiz hale gelecektir. Yasal defterlerinin geçersiz sayılan her ayı için 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinin e/4 bendi uyarınca yarım asgari ücret ceza uygulanır. Ayrıca geçersiz sayılan her ay bordrolar içinde yine aynı kanunun aynı maddesinin e/5 bendine göre yarım asgari ücret ceza uygulanır. Her geçersiz sayılan ay için toplam bir asgari ücret ceza uygulanır. Tespit edilen sahte bildirimler ne kadar uzun sürdüyse uygulanacak ceza da o kadar artar. www.ozdogrular.com

İşverenlere sahte sigortalılıktan dolayı aynı sigortalılar gibi Türk Ceza Kanunu’nun 204., 206. ve 207. maddeleri uyarınca Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmaktadır. Ayrıca işverenin yaptığı sahte sigortalı bildirimi ile ilgili olarak bazı meslekler için kendi meslek odasına da bilgi verilmekte ve meslek odalarının disiplin mevzuatları gereğince işlem yapmaları sağlanmaktadır.

IV- SONUÇ

Sahte sigortalılık ne sebeple olursa olsun hem işvereni hem de adına hizmet bildirilen sigortalıyı çok zor durumda bırakmaktadır. İşveren ve sigortalılar sahte sigortalılıktan dolayı bu denli ağır sonuçlarla karşılaşacaklarını çoğu zaman bilmemektedirler. Bu sebeple özellikle Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sahte sigortalılığın sonuçlarını halka ve işverenler en iyi şekilde anlatması lazımdır. Toplumun bu konuda bilgilendirilmesi sahte sigortalılığın azalmasında rol oynayacaktır. www.ozdogrular.com

5510 sayılı Yasa’nın 50. maddesi isteğe bağlı sigorta ve şartlarını düzenlemektedir. Gerekli şartları sağlayan kişiler prim ödemek suretiyle uzun vadeli sigorta (Malullük, Yaşlılık, Ölüm) kolları ve genel sağlık sigorta kollarından yararlandırılırlar. Hiçbir işyerinde çalışılmadan yasal olarak ödenecek olan bu madde kapsamında ki primler sonucunda kişiler hem emekli olabilecek hem de sağlık hizmetlerinden faydalanabileceklerdir. Sahte sigortalığın tespiti halinde ortaya çıkacak olan ağır sonuçlar yerine kişilerin yasal olan isteğe bağlı sigortayı tercih etmelerinin daha doğru olacağı kantindeyim. Tabi isteğe bağlı sigortanın teşvik edilmesi içinde yine Sosyal Güvenlik Kurumu’na iş düşmektedir.

Sahte sigortalılık nedeniyle işverenler bağlı olduğu meslek odasına bildirilmektedir. Bildiren işverenler için meslek odalarının yaptırım uygulaması gerekmektedir. Bu yaptırımlar özellikle işverenlerle sürekli muhatap olan Serbest Muhasebeci Mali Müşavir, Yeminli Mali Müşavir gibi meslekleri icra edenler de daha fazla önem taşımaktadır.  Serbest Muhasebeci Mali Müşavir, Yeminli Mali Müşavir meslek sahipleri sahte sigortalılık konusunda işverenlere örnek olup, işverenleri bu konuda bilgilendirmelidirler.

Ahmet NACAROĞLU*

E-Yaklaşım


(*)              Sosyal Güvenlik Denetmeni
([1])            16.06.2006 tarih 26200 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

([2])            08.05.1926 tarih ve 366 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

([3])            Fettah UFAKLI, “Sahte Sigortalılık”, Bursa Bilanço Dergisi, Bursa Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Dergisi, Ocak 2010, Sayı: 122

([4])            06.02.2004 tarih ve 25365 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

([5])            12.10.2004 tarih ve 25611 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.