Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
İhracatta KDV iadesi duracak mı? PDF Yazdır e-Posta
17 Şubat 2010

Image

Maliye Bakanlığı'nca tüm bilgilerin elektronik ortamda alınıp kontrol edileceği, bu kontrollerin 24 saatte yapılıp, teminat almaya gerek kalmaksızın iadenin yapılacağı ilan edilmiş ve hep birlikte sevinmiştik

Yeni sistem 2010 Ocak ayı içinde uygulanacak

Gelir İdaresi 53 sıra sayılı KDV sirküleri ile yürürlüğe konulan yeni uygulamada " iade talebinin " elektronik ortamda verilecek beyanname ile yapılacağı ve talebin karşılanabilmesi için;

- İndirilecek Katma Değer Vergisi listesi ile

- Yüklenilen Katma Değer Vergisi listesinin talebe ekleneceği ifade etti.

Bu uygulama ile Gelir İdaresi öncelikle KDV iadesi alan firmaların işlemlerinin gerçekliğin kontrol etmeyi, aynı zamanda Türkiye'nin kayıt altında olan ve ciddi büyüklükteki firmaların alımlarını kontrol ederek ciddi miktarda tedarikçiyi ve onların alt tedarikçilerini disipline etmeyi amaçlamaktadır.

İndirilecek KDV listesi ile ilgili sorunlar

İndirilecek Katma Değer Vergisi listesinde, miktarına bakılmaksızın tüm fatura ve perakende satış fişlerinin gösterilmesi, satın alınan mal veya hizmetin miktarının yazılması, satın alınan mal ithal edilmişse bu ithalata ait gümrük beyannamesinin bilgilerinin yazılması istenmiştir.

Listede yer alacak mal alış faturaları genellikle birden fazla malı ihtiva etmesi durumunda daha önce bilgisayar sistemine satır bazında girilmediklerinden sistemden bu faturanın miktarının elektronik olarak listelenmesi mümkün olamamaktadır.

Ayrıca gerek iş avanslarının gerekse personel avanslarının faturaları bir çok fatura ve fiş ten oluşması nedeni ile avanstan mahsup yolu ile kaydedilmekte bu kayıtta da toplam değerin mahsubu sağlanmaktadır. Bu nedenle daha önce işleme alınmış faturaların bilgisayar sisteminden alınması mümkün olmamaktadır.

Bazı giderlere ait faturalar da ya stoklu malzemelerden oluştuğu için veya bir aydan fazla bir dönemi ihtiva ettiği için stok veya geçici hesaptan ilgili dönem gider hesabına yansıtma yolu ile giderleştirildiğinden fatura bilgileri ile sistem bağı kopmuş olmaktadır.

Bu bilgiler, sözü edilen ayrıntıdaki fatura bilgilerinin sisteme girilmiş olması halinde bilgisayar sisteminden alınabilmekte dolayısı ile öncelikle bilgi girişlerinin bu yolla yapılmış olması gerekmektedir. Bunun için ise bilgisayar sistemimizin giriş prosedürlerini değiştirecek ilave yazılımlara veya düzenlemelere ihtiyaç olacaktır.

Yüklenilen KDV listeleri ile ilgili sorunlar

Yüklenilen Katma Değer Vergisi'nin fatura listesi olarak istenmesi maliyet muhasebesi işlemlerinde çok karmaşık ve Türkiye de kurulu sistemlerim işlem potansiyelini en az iki katına çıkaracak yazılım değişikliğine ihtiyaç göstermektedir.

Bilindiği üzere maliyet bilgileri fifo, ortalama maliyet veya lifo gibi değerleme esaslarına göre organize edilmektedirler. Genelde kullanılan yazılım programı ortalama maliyet değerleme esasına dayandırılmaktadır. Bu sistemde faturalar ile girişi yapılan hammadde ve malzemeler üretime çıktıklarında ilgili fatura bilgileri ile değil, ortalama maliyet birim fiyatları ile çıkmakta, üretim sonunda elde edilen mamuller de hammadde, malzeme ve genel üretim giderlerinin çeşitli anahtarlara göre dağıtılması ile bulunan birim fiyatları ile stoklar hesabına alınmaktadırlar. Bu sistemin sonucu olarak satılan malım maliyeti fatura bilgileri ile irtibatlandırılmaksızın birim değerlere göre hesaplanmaktadır. Böyle bir maliyet sisteminden (fifo) ilk giren ilk çıkar sistemine geçilmesi bilgisayar yazılımında ve tanımlamalarında çok köklü değişikliğe neden olmaktadır. Bu değişiklik ise aylarla ifade edilecek bir süreye ihtiyaç gösterir.

Aracılı ihracat zorunlu mu olacak?

Şayet yüklenilen KDV listesinin bu şekilde istenmesinde diretilirse, tüm şirketler ihracat için ikinci bir şirket kurmaya zorlanacaktır. Ya da ihracatları aracı şirketler, dış ticaret sermaye şirketleri üzerinden geçirilmek zorunda kalacaktır.

Çünkü araya bir başka şirket konulması halinde ihracatla ilgili yüklenilen KDV listesi oluşturmak oldukça kolay bir işlem olacaktır.

Mevcut sistem yılların uygulamasına dayanıyor


Halihazırdaki KDV iade sistemi, yüklenilen KDV iadesi hesabı ve bunun raporlanması mevcut tebliğlere ve bakanlığın gerek inceleme elemanları gerekse vergi daireleri ile yaptığı yönlendirmelere dayanıyor.

Mevcut düzenlemelerde yüklenilen KDV hesabının şirketlerin maliyet muhasebesi uygulamalarına paralel yürütülebileceği ifade edilmektedir. Oysa şimdi 33 seri nolu sirkülerle ilk beyandan başlanarak oldukça zor hatta imkansız bir şey isteniyor.

"Bu bir nevi "tarife dışı engel" yaratma çabası mı?" sorusunu da akla getirmiyor değil.

Önerilerimiz:

· İndirilecek KDV bilgileri için de bir alt limit belirlenebilir

· Firmalara bir geçiş süreci tanınabilir

· İndirilecek KDV listeleri zaten detaylı olarak verildiğinden ayrıca yüklenilen KDV için liste oluşturmak gerekli olmayacaktır

------------------------------------------------------------

Üretim şirketlerinde yüklenilen KDV listelerini oluşturma zorlukları (2)

Sirkülerle yapılan düzenleme

Yeni KDV sirküleri (27.01.2010 tarih KDVK-53/2010-1 sayılı) ile; Ocak 2010 döneminden itibaren gerçekleşen iade hakkı doğuran işlemler sebebiyle KDV iadesi talep edilmesi halinde aşağıdaki belgeler ilgili döneme ait KDV beyannamesi ekinde ve elektronik ortamda vergi dairelerine verilecektir.

- İndirilecek KDV listesi

- Yüklenilen KDV listesi

- Satış faturaları listesi

- Gümrük çıkış beyannameleri listesi

Mevcut uygulamada yukarıda bahsedilen listelerden indirilecek KDV listesi elektronik ortamda verilmekte iken diğer listeler beyannameden bağımsız imzalı ve kaşeli olarak kağıt ortamında vergi dairesine teslim edilmektedir.

Yukarıda yer alan "satış faturaları listesi" ile "Gümrük çıkış beyannameleri listesi" nin, biraz zaman alıcı bir çalışma olsa da, KDV beyannamesinin eki olarak elektronik ortamda verilmesi mümkündür.

Yüklenilen KDV listesini istenen formatta vermenin dayanılmaz ağırlığı

Yüklenilen KDV listesinin Maliye Bakanlığı'nca hazırlanan ve beyannameye ek yapılan formatta düzenlenerek vergi dairesine verilmesi bazı hallerde mümkün değildir. Zira bakanlıkça hazırlanan tablolarda yer alan bilgiler, indirilecek KDV listesinde yer alan bilgilerle hemen hemen aynı olup listede, istisna kapsamında teslim edilen mala ilişkin;

- Malın hangi satıcıdan,

- Hangi tarihte,

- Hangi fatura ile,

- Kaç liraya,

- Kaç adet

- �

alındığına dair bilgilerin yazılması istenmektedir.

Ortalama maliyet uygulanıyorsa

Stoklarını, İlk Giren İlk Çıkar (FIFO) veya (vergi kanunlarımıza göre mümkün olmamakla birlikte) Son Giren İlk Çıkar (LIFO) yöntemlerinden birisi ile değerleyen işletmeler açısından bu listelerin oluşturulması mümkündür, zira satılan mallarla, alınan veya üretilen mallar arasındaki niteliksel ilişki takip edilebilmektedir. Ancak stoklarını "ortalama maliyet" yöntemine göre değerleyen işletmeler açısından bu listelerin, bakanlıkça belirlenen formatta hazırlanması mümkün değildir.

Ortalama maliyet yönteminde; stoklardaki malların toplam parasal tutarı bu malların toplam miktarına bölünerek birim maliyetleri hesaplanmaktadır.

Örneğin farklı tarihlerde 10 birim 20 birim ve 30 birim A malını toplam 100 TL, 220 TL ve 310 TL'ye alan bir işletmenin stoklarında 20 birim mal kaldığını kabul ettiğimizde bu işletmede;

Stokta kalan malın maliyeti; (630/60) x 20 =) 210 TL

Satışların maliyeti; 420 TL

olarak hesaplanır. Ve bu hesaplama yönteminde, satılan (veya stoklarda kalan) malların hangi tarihte, hangi fatura ile hangi satıcıdan alınan mallar olduğunun tespit edilmesi mümkün değildir.

Üç olasılık


O halde, bu listelerin oluşturulması imkansız. Ancak, bu listeler oluşturulmadan, iadeye hak kazanılan KDV iade alınamayacağına göre üç olasılıktan bahsedilebilir;

1- Mükellefler KDV iadesi almaktan vazgeçebilir

2- Stok değerleme yöntemini değiştirebilir

3- Listeleri doldurur ancak listedeki bilgilerle işletme kayıtları uyumsuz olur.

Bu zamana kadarki uygulama

İade alınabilecek KDV'nin nasıl hesaplanacağına ilişkin açıklamaların yer aldığı 36 Seri numaralı KDV tebliğinde aşağıdaki ifade yer almaktadır;

"Mükellefler, iade hakkı doğuran işlemlerle ilgili olarak yüklendikleri katma değer vergisini doğru olarak hesaplamak zorundadırlar. Vergi Usul Kanunu'nun 275 inci maddesine göre maliyet muhasebesi tutan imalatçı-ihracatçılar, yüklendikleri katma değer vergisini aynı ilkeler ışığında hesaplayacaklardır."

Bu ne yaman çelişki

Ortalama maliyet yöntemini kullanan imalatçı ihracatçıların, tebliğ hükmüne uygun olarak doğru hesapladıkları yüklenilen KDV tutarını bakanlıkça belirlenen formata uygun olarak vergi dairesine bildirme olanakları olmadığına göre bu mükellefler;

- Ya tebliğe aykırı hareket edip kullandıkları maliyet yönteminden bağımsız olarak yüklendikleri KDV'yi hesaplayacaklar,

- Ya da tebliğe uygun davranarak hesapladıkları yüklenilen KDV'yi forma aktaramayacakları için KDV iadesi alamayacaklar

Haydar Gökçek

http://www.dunyagazetesi.com.tr/zeki-gunduz_50_0_yazar.html