Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yabancı çalışanlar vergide takip dışı PDF Yazdır e-Posta
07 Mart 2010

Yabancı çalışanlar vergide takip dışı

Uluslararası görevlendirilen çalışanlar gittikleri ülkelerde çeşitli nedenlerle vergi sisteminin dışında kalabiliyor. Uzmanlar, Türkiye’de bu konunun sıkı takip edilmediği ve ciddi bir vergi kaybı olduğu görüşünde,

Ernst&Young’ın 2009 Uluslararası Personel Görevlendirmeleri Etkinlik Anketi sonuçları, şirketlerin farklı ülkelere gönderdiği çalışanları açısından vergi riskinden dolayı sıkıntılı olduklarını ortaya koydu.

Şirketlerin yüzde 63’üne göre uluslararası personel görevlendirmelerinde en riskli konu gelir vergisi beyanı ve takibi. Ancak öte yandan aynı ankete katılan şirketlerin çok azı personel gönderdikleri ülkelerdeki vergi mevzuatı hakkında bilgi sahibi ve bu konuda ciddi önlemler almış durumda. Bu da, şirketlerin eleman gönderdikleri ülkelerde ciddi vergi cezaları ödemelerine neden oluyor.

Örneğin merkezi Avrupa’da bulunan bir şirket, global dolaşım politikası çerçevesinde görevlendirdiği bir personeline hisse senedi vermek şeklinde sağladığı gelire ilişkin vergi kesintisi sorumluluğunu yerine getirmediği için bir milyon euro’luk ceza ödemek zorunda kalmış.

Uluslararası görevlendirmelerden kaynaklanan gelir vergisi takibi Almanya, Japonya gibi ülkelerce çok sıkı takip ediliyor. Bu ülkeler kendi vatandaşlarının başka ülkelerdeki kazançları ve vergi yükümlülüklerini yerine getirip getirmediklerini gidilen ülkelerin mali idareleriyle istihbarat kurup öğreniyorlar.

Ancak Türkiye için aynı şey söylemek pek mümkün değil.  Ernst&Young Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı Hülya Tekneci, Türk mali idaresinin hem başka ülkelere giden Türk çalışanların hem de Türkiye’ye gelen expatların vergi yükümlülüklerini yerine getirip getirmediklerini koordine bir şekilde sıkı takip etmediğini belirtiyor. (Bu haberi hazırlarken bilgi almak istediğimiz Vergi Dairesi yetkilileri de Türkiye’deki yabancı çalışanların vergi yükümlülükleri hakkında bir kayıt tutulmadığını, ayrı bir istatistik yapılmadığını, belirttiler. Oysa birçok gelişmiş ülkede bu istatistiklerin ayrı tutulduğu bilgisi verildi.)

Mevzuatlar birbiriyle çarpışıyor

Hülya Tekneci, uluslararası personel görevlendirme konusunu birçok vergi mevzuatının çarpıştığı bir alan olarak anlatıyor: “Şirketler elemanlarını farklı ülkelere gönderiyor. Çalışanın gittiği ülkedeki pozisyonu, şirketin tüzel yapısı gibi etkenler o kişinin vergi yükümlülüğünü etkiliyor. Bu dolaşımlar sırasında çalışanın kadrosunun kayıtlı olduğu yer zaman zaman değişebiliyor. Ana ülkeyle sözleşmesini tamamen bitirebiliyor, şirket ana ülkedeki sözleşmesini geçici bir süre dondurabiliyor, bazen de üçlü bir kontrat yapılabiliyor. Bazen kişinin sosyal güvenlik haklarının devamı için kadrosu ana ülkede tutabiliyor. Bu süre içinde hem ana ülkede hem de gittiği ülkede gelir vergisiyle ilgili yükümlülükler taşıyor o kişi. Şirketler için bu değişik senaryoları yönetmek problem olabiliyor.”

Bazı şirketler, vergi sorunuyla direkt uğraşmak yerine büyük danışmanlık firmalarını bu yükümlülüklerin takibi için görevlendiriyor. Hülya Tekneci Ernst&Young olarak şirketlere bu hizmeti verdiklerini belirtiyor. Her ülkenin vergi mevzuatının farklı olduğuna dikkat çeken Tekneci, burada görevlendirilen kişilerin hangi ülkede tam mükellef olduklarının çok önemli detayı teşkil ettiğini söylüyor. Eğer expat, haftanın belli günlerini o ülkede geçiriyor ve tam olarak o ülkede görünmüyorsa tam mükellef olmuyor. Eğer kişi bir şirkete bağlı çalışmıyorsa gelir vergisini kendisi ödüyor ama bir şirketin çatısı altındaysa bu, şirketin sorumluluğu oluyor.

Maliye de kişiye değil şirkete hesap soruyor. Ama bazen senaryoların çok farklı durumlar yarattığını anlatıyor Tekneci: “Almanya’dan Türkiye’ye gelen bir yönetici Türkiye’de çalıştığı paranın karşılığını Almanya’dan alıyor olabilir. Bununla ilgili o şirketin kişinin geliriyle ilgili Türkiye’de bir sorumluluğu olmuyor. Bu sorumluluk kişiye ait oluyor.”

Bu gibi durumlarda yani kişinin hem kaynak ülke hem de gittiği ülkede gelir vergisi ödemekle yükümlü olduğu durumlarda mükellefi korumak için ülkeler arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları yapılıyor. Türkiye’nin de birçok ülkeyle arasında bu anlaşma var. Örneğin Almanya çok sıkı bir şekilde mükelleflerini takip eden bir ülke ve Türkiye’yle anlaşmalı. Bazı ülkeler, kişinin her iki ülkede ödediği vergiyi takip edip aradaki farkı kişiye geri iade ediyorlar.

Hülya Tekneci, büyük şirketlerde kişileri bununla mağdur etmemek için görevlendirirken ücret paketine vergi yükümlülüğünden doğacak zararlar hesaplanarak menfaatler koyulduğunu söylüyor.
 
Japonya sorgulama istiyor

Expatların vergilendirilmesini sıkı takip eden ülkeler, zaman zaman çalışılan ülkelerin mali idaresinden bilgi almak istiyorlar. Örneğin Japonya Türkiye’yi arayıp “ülkenizde çalışan ve ücret alan 50 vatandaşım var. Ülkenizde vergi yükümlülüklerini yerine getirip getirmediklerini kontrol eder misiniz” diyorlar. Tekneci, Türk mali idaresinin yurtdışındaki Türkler için aynı denetimi yapmadığını belirtiyor.
 
Şirketler vergi maliyetlerini bilmiyor

Hülya Tekneci’ye göre uluslararası şirketler vergiden kaynaklanan maliyetlerin tam anlamıyla farkında değil. Ernst&Young’ın anketine katılan şirketlerin yüzde 58’i vergilendirmeyle ilgili gerçek maliyetleri bilmediklerini belirtmişler.

Tekneci, Türkiye’de gelir vergisi konusunda büyük bir açık ve alınamayan vergi olduğu kanısında. Tekneci, gözlemlerini şöyle aktarıyor: “Türkiye’de çalışma izniyle ilgili ciddi bir bürokrasi var. Çok zor alınan bir izin bu. Bu nedenle yabancılar bir süre turist vizesiyle çalışıyor. Bu arada vergi zorunlulukları yok elbette. Kişiler bir süre burada çalışıp ülkelerine dönebiliyorlar. Burada bir takip sistemi yok. Oysa çalışma izni konusunda bu kadar zor bir sistem uygulanmasa bu gelirler de vergilendirilebilir.”

Yeni vergi taslağında da yok

• Ernst&Young Türkiye, yaklaşık 60 şirkete gelir vergisi konusunda hizmet veriyor. Hülya Tekneci, “Bazı ülkelerde bütün yabancıların beyanname vermeleri zorunlu ama Türkiye’de böyle bir zorunluluk yok. Türkiye’nin de bu sisteme geçmesi gerek” diyor.

• Yabancıların beyanname takibi, bir buçuk yıldır hazırlanan ve baharda meclise sunulması planlanan yeni vergi kanunu taslağında da yer almıyor. Tekneci’ye göre maliye bu konunun üstüne gittiği takdirde ciddi bir vergi kaynağı yakalamış olacak.

isteinsan