Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Emsal Bedel Esasının Uygulaması PDF Yazdır e-Posta
31 Mart 2010

SORU: Vergi Usul Kanunu'nun 274'üncü maddesinde yer alan hüküm uyarınca "Emtianın maliyet bedeline nazaran değerleme günündeki satış bedelinin yüzde 10 ve daha fazla bir düşüklük gösterdiği hallerde mükellef maliyet bedeli yerine 267'nci maddenin ikinci sırasındaki usul hariç olmak üzere, emsal bedeli ölçüsünü tatbik" edebilmektedir. Bu hükmün uygulanması nasıl olmaktadır?

YANIT: Değerleme günü itibariyle emtianın satış bedeli maliyet bedeline göre yüzde 10 veya daha fazla düşüklük gösterdiği takdirde, maliyet bedeli yerine ortalama satış fiyatına göre veya takdir komisyonunca takdir edilen emsal bedeli ile değerlenebilir. Vergi Usul Yasası'nın 274'üncü maddesinde yer alan düzenleme uyarınca satın alınan veya imal edilen emtianın maliyet bedeli oluştuktan sonra fiyatların aşağıya doğru indiği (ekonomide depresyon halinin ortaya çıktığı) dönemlerde mükelleflerin gerçek olmayan kazançlar üzerinden vergi ödememeleri amaçlanmıştır.

Bu tür durumlarda mükellefin kendi maliyet bedelini zaten bildiğini ve satış fiyatının üzerinde olduğu için emsal bedel tespit edilirken bu esasın dikkate alınması bir kısırdöngü yaratacağı için emsal bedeliyle değerleme yapacak mükelleflerin ya ortalama satış fiyatı esasına göre ya da takdir komisyonları kararı doğrultusunda emsal bedel tespit etmesi daha uygun görülmüştür. (Konuya ilişkin açıklayıcı bilgi için bakınız: Özyer, Mehmet Ali, "Açıklama ve Örneklerle Vergi Usul Kanunu" 4. Baskı HUK Yayınları Mart, 2008 sf: 525)

Mükelleflerin isteğine bağlı olan bu değerlemede dikkate alınan satış fiyatı mükellefin kendi satış fiyatı değil piyasada oluşan ortalama fiyattır. Aksine bir düşünce mükelleflerin, dönem sonlarında maliyetin altında az bir miktar satış yapmak suretiyle dönem kazançlarını düşük tespit etmelerine imkân sağlamalarına ortam hazırlayacağından, bu konu özellik arz etmektedir. Bu nedenle de dönem sonu stoklarını emsal bedeli ile değerlemek isteyen mükelleflerin, emtianın maliyet bedelinin piyasadaki o mala ilişkin genel fiyat düzeyinin altında kaldığını kanıtlaması gerekmektedir.

Emsal bedelle değerlenecek emtianın maliyetinin satış fiyatına göre düşüklük göstermesi ekonomideki dalgalanmalar dışındaki işletmenin deneme üretimi veya ilk kez pazara sunduğu bir mal nedeniyle maliyetinin rakiplerinin satış fiyatının üstünde oluşmasından da kaynaklanabilir. Bu durumda da mükellef dilerse, emsal bedel (maliyet bedeli esası dışında) ile stoklarını değerleyebilir.

Diğer yönden Vergi Usul Yasası'nın 278'inci maddesinde yer alan "Kıymeti Düşen Mallar"la ilgili hüküm ile aynı yasanın 274'üncü maddesinde yer alan düzenleme birbirinden farklı nedenlere dayalı olup, düzenleme ve yürürlüğe konulması amaçları da farklıdır. (V.Seviğ)

Radikal