YAKLAŞIK bir yıl önce Maliye Bakanı "2007 yılında, mevcut vergiler artmayacak" diye açıklama yaptığında, dayanamayıp "2007 yılında, 2006’da mevcut olan vergiler artacak. Artmazsa, bu yazıyı kesip gönderin, hem özür dilemeye hem de gazete káğıdını yemeye hazırım" diye yazmıştım (Bkz. 17 Ekim 2006 tarihli Hürriyet). Okurlarımızdan "Aman Hocam, o kadar gazete kağıdını nasıl yiyeceksiniz?" diye merak edenlerin yanı sıra "Sırf o káğıtları size yedirmek için, vergileri artırmazlar" diyenler de olmuştu. SONRA NE OLMUŞTU? Artırılacağını belirttiğimiz vergilerden Motorlu Taşıtlar Vergisi, Emlak Vergisi, Damga Vergisi ve harçların, 2007 yılında ödenecek tutarı, Aralık 2006’da yeniden değerleme oranında artırılmıştı. Böyle olunca, 2007 yılında, 2006’da mevcut olan vergiler "yeniden değerleme oranı" esas alınarak artarılmıştı. Ancak bazı okurlarımız "O vergiler sayılmaz. Başka vergi artışları da olması gerekiyor. Yoksa gazete káğıdını yemeniz gerekir" demişlerdi. BAKAN BENİ SEVİYOR Artık iyice anladım ki Maliye Bakanı beni seviyor. Ne de olsa aynı semtte, aynı sitede, yan yana komşuyuz. Geçenlerde, yeni vergi artışları da geldi. Benzinin, mazotun, LPG’nin, sigaranın Özel Tüketim Vergileri artırıldı. Belli ki Maliye Bakanı, beni düşünmüş ve gazete kağıtlarını yememi istememişti. Şimdi bu köşeden seslenelim; Sayın Bakanım, çok teşekkür ederim. Gazete káğıtlarını yememi istemediğiniz için, 2007 yılına ait çok sayıda vergiyi artırdınız. İddia bittiğine göre, bundan sonra vergileri artırmazsınız değil mi? Bunu ona asla yapmayın! Patronunuz Akrep ise; Gizli işler çevirmeye kalkışmayın, burnunun sizden çok daha iyi koku aldığını unutmayın. Karınız Akrep ise; Onu aldatmak gibi bir düşünceyi aklınızdan bile geçirmeyin. İntikam soğuk yenen bir yemekse bunu en soğuk yiyecek kişi akrep kadınıdır. Burnunuzdan getirir, öldürmeden bırakmaz. Kocanız Akrep ise; Ondan gizli işler çevirmeyin ve en önemlisi onun gururuyla oynamayın. Karışmayız fena incitir! Cinsel anlamda cazibenizi yitirmeyin. Girmek yasak ÜÇ genç kız göl kıyısında arabadan indiler. Çevrede kimsecikler yoktu. Soyunmaya başladılar. İlk soyunan, mayosunu giymeye gerek görmeden göle doğru ilerledi. Suya dalacakken, bir bekçi arkasından seslendi; - Bayan, burada göle girmek yasak. Kıpkırmızı olan genç kız, arabaya doğru giderken; - Soyunmadan önce söyleseydin ya! diye bağırdı. Bekçi; - Soyunmak yasak değil ki... (Teşekkürler Saim GÜVEN) Çocuklara çiklet cezası BAKKALDAN çiklet alan birine, bakkalın yazar kasa fişi vermesi gerekiyor. Vermezse, bunun cezası var. Bakkala, 139 YTL, fiş almayana da 27 YTL "Özel Usulsüzlük Cezası" kesiliyor. Bu ceza, 2008’de verilmeyen her fiş için 149, alınmayan için de 29 YTL olacak. Peki... Çocukların durumu ne olacak? Örneğin, 3 yaşındaki minik Arda ya da 5 yaşındaki Pelin, bakkala gitti. Elindeki 25 yeni kuruşu verip, çiklet aldı. Tam çıkarken, Maliyeci geldi ve yazar kasa fişini sordu; Fiş yok!.. Ne olacak şimdi? Bakkal tamam ya çocuklar? Minik Arda’ya ya da Pelin’e mi ceza kesilecek? Yoksa annesi veya babasına mı? Annesi evde, babası ise işyerinde çalışıyor. Bilin bakalım, ceza kime kesilecek? Maliye yetkililerine sordum "Bunu hiç düşünmemiştik" dediler. Kabahatler Kanunu’nun 11. maddesine göre, 15 yaşını doldurmayanlara, para cezası kesilmesi mümkün değil. Vergi kanunlarına göre de fiş almayan 5 yaşındaki çocuğa "Sen niye fiş almadın?" diye ceza kesilmesi de mümkün değil. Çünkü ceza ehliyeti yok. Şimdi ister misiniz, fiş alınmayan alışverişler, çocuklara yaptırılsın!.. Erkekler Yeni doğmuş bebek gibidirler. İlk başta çok şirin görünürler, ama bir süre sonra altlarını değiştirmekten sıkılırsınız. Erkekler kahve gibidirler, en iyileri zengin ve sıcaktır ve sizi bütün gece ayakta tutabilir. Erkekler bilgisayar gibidirler, anlaşılmaları kolay değildir ancak hiçbir zaman yeterli hafızaya sahip değildirler. Erkekler Brezilya dizileri gibidirler, seyretmesi eğlenceli... Ancak duyduğunuza inanmayın!.. Oflu BİRİ Ofluya sorar; "Her yörenin kurtuluş bayramı var da Of’un niye yok?" Oflu; "Olmaz olur mi var" der. Soran kişi; "Nerede, biz hiç görmedik" deyince Oflu; "Göremezsun uşağum, o Rusya’da kutlaniyi, Ofli’den kurtulduk deyi Ruslar bayram edeyi." (Teşekkürler Besim Özel) Küçük utku KÜÇÜK Utku’ya anneannesi telefonda sorar; "Utkucuğum, sen oruç tutuyor musun?" "Hayır anneanne oruç tutmuyorum. Fenerbahçe’yi tutuyorum" (Teşekkürler Prof.Dr.Türel YILMAZ) Kadın ve erkek Adamı deli eden her kadına karşılık, Deliyi adam eden bir kadın vardır. La Rochefoucauld Kadının tahmin ettiği şey, erkeğin emin olduğu şeyden daha doğrudur. Rudyard Kipling Kadınlarla filler unutkan değildirler. Dorothy Parker İnsanlar köprü kuracakları yerde, duvar ördükleri için yalnız kalırlar. Newton http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/7667220.asp?yazarid=82 |