Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Kız çocuklarının yetim aylığı ve sağlık hakları PDF Yazdır e-Posta
12 Nisan 2010

“Sosyal güvenlik reformu” olarak bilinen 5510 sayılı Kanun ile sosyal sigorta uygulamaları büyük ölçüde değişikliğe uğrarken, ülkemizde ilk defa genel sağlık sigortasına geçilmiştir. Şüphesiz “reform” ile bazı olumlu adımlar da atılmıştır. Ama önemli hak kayıpları da beraberinde gelmiştir.

Kız çocuklarının bu kapsamdaki durumları dikkat çekicidir.


Gerçekten de kız çocuklarına yetim kalmaları halinde bağlanan ölüm aylığı ile anne-babaları sağ iken veya ölümleri halinde sağlık yardımı alma haklarında önemli değişiklikler yapılmıştır.

Kız çocuğa yetim aylığı

Kız çocuklar, sigortalı anne veya babalarının iş kazası ya da normal ölümü ile ölüm aylığı (yetim aylığı) veya ölüm geliri alabilirler. Ancak, bunun için önemli bazı koşulları taşımaları gerekmektedir.

Bu koşulları şu şekilde sıralayabiliriz:

* Bunların başında, kız çocuğun “çalışmaması” gelmektedir.
* İkincisi, kendi çalışmaları sebebiyle iş kazası geliri veya yaşlılık aylığı almıyor olacak.
* Üçüncüsü, 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olacak.
* Son olarak da, yaşları ne olursa olsun evli olmamaları, evli olmakla beraber sonradan boşanmış veya dul kalmış olmaları gerekmektedir.

Çalışmanın sınırları

Kız çocuk 5510 sayılı Kanun kapsamında veya yabancı ülke mevzuatı kapsamında çalışmıyor olacak. Aksi halde yetim aylığı alamaz. Başka bir söyleyişle kız çocuk, ülkemiz mevzuatı açısından “işçi”, “esnaf-şirket ortağı” veya “memur” olarak çalışmamak durumundadır. Dahası, diyelim yetim çocuk, kısmi süreli ve düşük ücretli bir iş bulup çalışsa bile aylığı kesilecektir. Burada çalışarak elde ettiği kazanç tutarı da önemli değildir. Önemli olan ne olursa olsun “çalışmamasıdır”. Belirelim ki, bu durumda olanlar annesi veya babası eski SSK ya da Bağ-Kur sigortalısı olanlardır. Anne veya babası eski Emekli Sandığı sigortalısı olan kız çocukları ise sadece “memur” olarak çalıştıklarında yetim aylığı alamazlar ya da bağlanmış aylık kesilir. Diğer şekillerde çalışmalar yetim aylığı almalarına engel değildir. Dolayısıyla bu noktada eşitsizlik halen sürmektedir.

Bazı çalışmalar aylığı kesmez!


Yetim aylığı alan kız çocuk tutuklu veya hükümlü olup hapishanedeki iş yurdunda çalışıyor ise aylığı kesilmez! Çırak olarak pratik eğitimlerini yapanların, meslek lisesi veya üniversite öğrencisi olup zorunlu stajlarını yapanların ve üniversitelerde kısmi zamanlı çalışan öğrencilerin de yetim aylıkları kesilmemektedir! İŞKUR kursiyerleri olarak çalışarak eğitim alanların da bu sebeple yetim aylıkları kesilmez!

Kendi çalışmasından aylık almıyor olacak


Kız çocuk, ölen eşinden Emekli Sandığı’ndan “dul aylığı” alıyor ise, diyelim ölen SSK emeklisi annesinden de “yetim aylığı” alabilir. Zira, kendi çalışmaları sebebiyle malüllük ya da yaşlılık aylığı bağlanmamıştır. Eşin ölüm sebebiyle kanundan kaynaklanan yasal hakkı gereğince aylık almıştır.

Yaş ve evlilik koşulu

Kız çocukları 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde ise 25 yaşını dolduruncaya kadar ölüm aylığı alabilir. 25 yaşını ikmal etseler bile evlenmedikleri müddetçe yine bu aylığı alabilirler. Hatta, diğer şartların da varlığı halinde, evlenip sonradan boşandıklarında veya dul kaldıklarında yaşları kaç olur ise olsun yetim aylığını almaya devam ederler.

Kızların sağlık hakları

Kız çocukları, genel sağlık sigortalısı sayılan anne ve babaları hayatta iken “bakmakla yükümlü olunan kişi olmaları” koşulu ile onların üzerinden sağlık yardımı alabilmektedir. Kız çocuğun “bakmakla yükümlü olunan” statüde olabilmesi için ise bazı şartları taşıması gerekiyor.

Birincisi, kız çocuk, sigortalı veya isteğe bağlı sigortalı sayılmamalıdır. Ayrıca, kendi sigortalılığı sebebiyle de aylık veya gelir bağlanmamış olması gerekiyor.

İşte bu koşullarla birlikte, 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim veya aday çıraklık ve çıraklık eğitimi ile işletmelerde meslekî eğitim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim görmesi halinde 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayan çocuklar ile yaşına bakılmaksızın Kanuna göre malul olduğu tespit edilen evli olmayan çocuklar, bakmakla yükümlü olunan statüde sayılmaktadırlar.

Bu durumlarını muhafaza ettikleri süre boyunca da sağlık yadımlarından istifade edebilmektedirler.

25 yaşını dolduran ne yapacak?

Şüphesiz soruyu şu şekilde de somamız mümkün: 18 yaşını, lise eğitimi alıyor ise, 20 ve yüksek öğrenim öğrencisi ise 25 yaşını dolduran kız çocukları anne veya babaları üzerinden sağlık yardımı alabilecek mi?
1 Ekim 2008’den önce çalışmadıkları ve evlenmedikleri müddetçe kız çocukların bu hakları hep vardı. 26 yaşında da 56 yaşında da sağlık yardımı alabilirlerdi.. Dahası, öteden beri bu hakları olanlar “durumlarında değişiklik oluncaya kadar” yine bu hakkın sahipleri. Yani, evlenir ayrılır veya çalışmaya başlayıp işi bırakırlar ise bir daha anne ya da babaları üzerinden sağlık yardımı alamayacaklar.

Bunlar ve yeni Kanun kapsamında olanlar ise belirtilen yaşları ikmal ettiklerinde artık anne veya babaları üzerinden sağlık yardımı alamayacaklar. Çalışmazlar ise, SGK’ya başvurup zorunlu olarak genel sağlık sigortası primlerini ödemedikleri müddetçe de sağlık yardımı alamayacaklar.

Memet Eser

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/14388911.asp?yazarid=284