Holding şirket kuruluşu, sanılanın aksine, oldukça kolay ve basittir. Zira, holding şirket kuruluşu için, özel hukuki formaliteler söz konusu değildir. Sözkonusu yanlış kanının altında yatan en önemli etken, bu konudaki çalışmaların azlığından ve mevzuatta bu konuda açık bir düzenlemenin bulunmayışından kaynaklanan eksik bilgidir.
Türk Ticaret Kanunu'nda, anonim, limited, kolektif, komandit ve paylı komandit şirketleri kapsamlı bir şekilde düzenlendiği halde, holding şirketlere, yedek akçeyle ilgili hükümlerinin düzenlenmesi sırasında, dolaylı bir şekilde değinilmiş, holding şirketin hangi şirket türünde kurulacağı konusunda açık bir hükme yer verilmemiştir. Ancak, uygulamada, holdinglerin anonim şirket biçiminde kuruldukları görülmektedir. Bu yönüyle, ülkemizde, uygulamanın, holding şirket kuruluşuna yol gösterdiğini ve bu konudaki boşluğu doldurduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Diğer anonim şirketlerde olduğu gibi, holding şirketler de Türk Ticaret Kanunu'nun ani kuruluşa ve tedrici kuruluşa ilişkin hükümleri uyarınca kurulurlar. Yani, beş gerçek ya da tüzel kişi ortağın biraya gelmesi ve en az 50.000 TL sermaye taahhüt edilmesi ile holding şirket kurulabilecektir. Ancak, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğünce sadece saf holding şeklinde ve anonim şirket statüsünde holding şirket kuruluşuna izin verildiğini belirtelim. Dolayısıyla, olağan bir anonim şirket kurmak için Bakanlıktan izin alma mecburiyeti bulunmamasına karşılık, holding şirketler başta olmak üzere bazı özel nitelikli şirket kuruluşlarında ve ana sözleşme değişikliklerinde ilgili Bakanlıktan izin alınması gerekmektedir.
Peki "saf holding" ne demektir? Kendileri sınaî ve ticarî faaliyette bulunmayan, amaçları esas itibariyle başka şirketlere iştirak etmek olan holding şirket türü, saf holding olarak adlandırılmaktadır. Oysa, önceki uygulamalarda, karma holdinglere de, yani hem başka şirketlere iştirak eden hem de ticari ve sınaî faaliyette bulunan holding kuruluşlarına izin verilmekte idi. Örneğin; Deva Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, eski faaliyet konularını sürdürürken, bunlara holding şirkete özgü amaç ve konuları da eklemiş, sonuçta da ortaya karma bir holding çıkmıştır.
Diğer yandan, doğrudan holding anonim şirket olarak kurulma yöntemi yanında, halihazırda var olan bir şirketin "holding şirkete" dönüştürülmesi de mümkündür. Bu yöntemde, halihazırda mevcut olan bir anonim şirketin ana sözleşmesinin ticaret unvanı ile amaç ve konu maddesinde değişiklik yapılmakta, böylece ortaklık holding şirkete dönüştürülmektedir. Ancak, bu değişiklik için de, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan izin alınması gerekir.
Bu itibarla, holding şirket kuruluşu için, önce beş tane şirket kurmak sonra da bunları bağlı şirket olarak tek bir çatı altında toplamak gibi bir zaruret bulunmamaktadır. Kaldı ki, ülkemizde birçok holding şirketin, bağlı şirketlerini kendisinin kurduğu ve böylece büyüdüğü bilinmektedir. Holding sisteminin kurulmasında sade ve basit kabul edilen ve en çok uygulanan da bu yöntemdir. Bu yöntemde, ilk olarak anonim şirket statüsünde holding şirket kurulmakta ve sonrasında bu holding şirket, hakimiyetini sağlayıcı oranlarda veya şartlarda iştirak ederek, bağlı şirketlerini kendisi kurmaktadır.
Yazımızı, ülkemizdeki holding şirketlere ilişkin bir istatistikî bilgi ile tamamlayalım: Ülkemizin ilk holding şirketi unvanı, 20 Kasım 1963 tarihinde kurulan ve kuruluşu 12 Aralık 1963 tarihli Resmi Gazete'de ilan edilen Koç Holding'e aittir. Yine, ülkemizde 1980 yılında 100 civarında olan holding sayısı, 1996 yılında 526'ya, 2001 yılı sonu itibariyle 762'ye ulaşmış, 2009 yılı sonu itibariyle ise 1.400'ü aşmıştır. Konuya ilgi duyanlar, Yaklaşım Dergisi'nin 2002 yılı Ağustos sayısında yayımlanmış olan "Ülkemizde Holding Şirket Uygulaması" başlıklı makalemize bakabilirler. Soner ALTAŞ/ Dünya