Türkiye’ de en az bilinmesine rağmen en çok yorum yapılan konuların başında gelir hukuk.
Ülkemizde hukuki sorunla karşılaşanların bir çoğu bu sorunlarını; kendi hukuki sorununa benzer bir sorun daha önce başından geçmiş olan bir akrabasından, komşusundan veya iş arkadaşından edindiği bilgiler ile çözmeye çalışmaktadır. Biraz daha şanslı olanlar ise bir vesile ile tanıdığı bir avukata, çoğu zaman ayak üstü ( genellikle telefonla ) ve problemi aktardığı avukata konu hakkında detaylı bilgi ve belge sunmadan, hatıra binaen, danışmak suretiyle hukuki problemine çözüm aramaktadır.
Ancak bu yöntemlerin hiç biri doğru yöntem olmadığından ne yazık ki çoğu zaman sağlıklı neticeler alınamamaktadır. Bu gibi yöntemler ile hareket edilmesi neticesinde aslında çok basit şekilde çözülebilecek hukuki sorunlar; içinden çıkılmaz problem yumağı haline gelmektedir. Taraflar artık bir problem yumağı haline gelmiş hukuki sorununun çözümü için yüksek miktarlarda dava giderlerini gözden çıkarmakta, davasına bakan avukatından doğa üstü güçler sergilemesini beklemekte ve hatta illegal bir takım yöntemlere yönelmektedir. Ancak çoğu zaman işin başında yapılan büyük hataların telafisi mümkün olamamakta ve uzun süren bir yargılamanın neticesinde istenilen sonuçta elde edilememektedir.
Bu şekilde karmaşık hale gelmiş olan hukuki sorunların çözümü için yargı mercileri gereğinden fazla meşgul olmakta, yargının iş yükü artmakta ve yargılamalar bir hayli uzun sürmekte ve geciken adalet artık adalet olmaktan çıkmaktadır.
Yeterli hukuk donamıyla hareket etmeyen ticari işletmelerin buna benzer hataları, bazen, o işletmeye üstesinden gelemeyeceği ekonomik zararlar doğurmakta ve bu zararlar daha ileriki aşamada bu işletmelerin batmasına dahi neden olabilmektedir. Bir işletmenin batması işletme sahibini zor durumda bıraktığı gibi o işletmenin batmasıyla işsiz kalan onlarca insanı da zor durumda bırakmaktadır.
Görüldüğü gibi yeterli hukuki yardım alınmadan hareket edilmesi; adaletin gecikmesinin, ülkedeki işsizliğin artmasının ve kaynakların heba olmasının önemli nedenleri arasındadır.
Gelişen dünyaya ayak uydurmaya çalışarak, yoğun rekabetin yaşandığı piyasada kendine bir yer arayan ve bu amaçla işletmesi için her türlü yatırımdan kaçınmayan vizyon sahibi iş adamı, işletmesini sağlam bir hukuki zemine oturtmak durumundadır.
Vizyon sahibi iş adamı, atacağı her adımda, yapacağı her yatırımda üstünkörü değil derinlemesine hukuki yardım almalı ve her adımını, her yatırımını sağlam bir hukuki zemine oturtmalıdır. Dünyada ve Türkiye’ de sektöründe ön plana çıkmış işletmelerin en önemli departmanları hukuk departmanları olmuştur. Kurumsallaşabilmiş ve vizyon sahibi işletmeler “önleyici hukuki yardımının” önemini kavramışlardır.
Hukuki danışmanlık hizmeti alınması, hiçbir hukuki sorunun çıkmayacağı anlamına gelmeyecektir. Ancak bir hukukçunun denetiminden geçmiş bir meselede ortaya çıkan hukuki ihtilafın çözümü de çok daha kolay olacaktır.
Avrupa Birliği müktesabatına uyum çerçevesinde yapılan yasal düzenlemelerle her geçen gün hukuki sorunların mahkeme önüne gelmeden çözümlenmesine verilen önem artmaktadır. Bu çerçevede bir hukuki problemin çözümü için hazırlanan protokolün, taraflar ve avukatlarınca imza altına alınması halinde bu protokolün mahkeme ilamı niteliğinde olacağı yönündeki Avukatlık Kanununun 35/A maddesi bir çok ticari ihtilafın uzun yargı sürecine tabi olmadan sonuçlanmasını sağlayacaktır. Ancak hukuki destekten yoksun olan bir çok işletme bu uygulamadan haberdar dahi değildir.
Ülkemizde özellikle İstanbul merkezli iş adamları bu konuda ciddi mesafe kat etmiş durumdalar. Burada bir hukukçudan danışma hizmeti alma bilinci önemli ölçüde yerleşmiştir. Ancak ne yazık ki Anadolu da faaliyet gösteren iş adamlarımızın önemli bir kısmı bu konuya halen gereken önemi vermemektedir.
İş adamlarımız hukuki danışmanlık hizmeti için ödenen ücreti boşa harcanan para olarak görmemelidir. İş adamlarımız hukuki sorunun çıkmasını önlemek için önceden atılması gereken adımları atıp, ileride doğabilecek olan hukuki sorunlar nedeniyle zamanını ve parasını boşa harcamamalı, bu problemler nedeniyle asıl işini geliştirmeye odaklaması gereken ilgisini bu problemlerle mücadeleyle dağıtmamalıdır. İş adamlarımız, hukuki sorun çıktıktan sonra harcaması muhtemel giderler karşısında oldukça cüzi miktarlarda olan bir ücretle alacağı hukuki danışmanlık hizmetinin ileride karşılaşması muhtemel bir çok sorunu daha doğmadan ortadan kaldıracağını ve işletmesinin geleceği için bunun önemli olduğunu bilmelidir. Bu, iş adamı vizyonuna sahip olmanın gereğidir.
Av. Serkan ULUFER
HALLAÇOĞLU & ULUFER
AVUKATLIK-HUKUKİ DANIŞMANLIK |