Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
BABS CEZASINA DANIŞTAY "DUR" DEDİ! PDF Yazdır e-Posta
29 Ocak 2010

DAVA KONUSU CEZAYA DAYANAK ALINMIŞ MADDE ANAYASA MAHKEMESİNDEDİR: Sayın mahkemenize dava konusu ettiğimiz olayda uygulanan 213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 355/1. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası kesme işlemine ilişkin olarak;


Benzer uyuşmazlık konusu hakkında, gönderme kararı ile İstanbul 2. Vergi Mahkemesi’nde açılan davada Sayın Mahkeme heyetince re’sen öne sürülen 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 355/1. maddesinin Anayasaya aykırılık iddiaları ile Anayasanın 152. maddesince Anayasa Mahkemesine başvurulmuştur.

Anayasa Mahkemesi itirazı usul yönünden kabul etmiş ve esasının incelenmesine karar vermiştir.

 

Üstelik İstanbul’dan 2. Vergi Mahkemesi’nin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mük. 355. maddesinin Anayasaya Aykırılığı İddiasını (itiraz başvurusunu) usul yönünden kabul ederek, esas yönünden incelenmesinin yanı sıra ayrıca ve aynı zamanda 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mük. 257. maddesi açısından da Anayasaya aykırılığını incelemeye karar vermiştir.

 

2

2009/21

İstanbul 2. Vergi Mahkemesi

4.1.1961 günlü, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 22.7.1998 günlü, 4369 sayılı Yasa’nın 13. maddesiyle değiştirilen mükerrer 355. maddesinin birinci fıkrasının iptaline karar verilmesi istemi.

İlk 

- Esasının İncelenmesine,

- 213 sayılı Yasa’nın mükerrer 355. maddesinin birinci fıkrasına ilişkin esas incelemenin, aynı Yasa’nın mükerrer 257. maddesi yönünden yapılmasına

http://www.anayasa.gov.tr/general/haberdetay.asp?contID=680

 

“Kanunun özel usulsüzlük cezası öngördüğü ihlal fiilleri arasında kanuni süresinin sonundan başlayarak elektronik ortamda 15 gün içinde (yasal beyanname verme süresinden sonraki 15. gün içinde) beyanname verilmesi ile bu süreyi takip eden ikinci 15 gün içinde (yasal beyanname verme süresinden sonraki 30. gün içinde) verilmesi hali dışında, uyuşmazlık konusu olayda olduğu gibi, elektronik ortamda beyannamenin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin son fıkrasında düzenlenen sürelerden (yasal beyanname verme süresini izleyen 30. günden) sonra verilmesi hali anılan fıkra hükmünde düzenlenmiş olmadığından, anılan Kanunun ‘‘Usulsüzlük Dereceleri ve Cezaları’’ başlıklı 352. maddesinin ‘‘I inci derece usulsüzlükler’’ başlıklı 1. bendi gereğince, (vergi ve harç beyannamelerinin süresinde verilmemiş olması halinin I inci derece usulsüzlük oluşturacağını düzenleyen madde) sermaye şirketleri dışında kalan birinci sınıf tüccar ve serbest meslek erbabı mükellefler için, 50,00 TL I inci derece usulsüz cezası uygulanması gerekecektir.

……..

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin birinci fıkrasının açık bir düzenleme içermemesi nedeniyle yasal beyanname verme süresini izleyen 30. günden sonra elektronik ortamda beyanname verenlere de özel usulsüzlük cezası kesilmesi uygulamada idarenin (dava konusu olayda olduğu gibi) kıyas yoluyla ceza takdir etmesi gibi hukukun temel ilkelerine aykırı sonuçların doğmasına yol açtığı gibi, farklı uygulamalara ve farklı kararların verilmesine de sebep olmaktadır.

…. ”  İstanbul 2. Vergi Mahkemesi’nin ESAS NO: 2008/2425 sayılı Anayasa Mahkemesine Gönderme Kararından,

 

Kararın tam metninin sayın mahkemenizce, İstanbul 2. Vergi Mahkemesi’nden talep edilerek itiraz dosyamıza eklenmesini talep ediyoruz.

 


Sayın mahkemenizin hukuksal gelişmeyi, ekte tam metnini sunduğumuz Dan. 9. D. 21.10.2009 tarih ve E. 2009/6812 sayılı kararında uygulayabildiği üzere, yasal bir zorunluluğu olmasa bile Anayasanın ve hukukun üstünlüğü ilkesine uygun olarak davamıza konu kararın, Anayasa Mahkemesinin kararının sonuçlanmasına kadar bekletici sorun olarak değerlendirmesini,  İstanbul 2. Vergi Mahkemesi’nin ESAS NO: 2008/2425 sayılı gönderme kararının itiraz dosyasına eklenmesinin sağlanmasını, dava dosyamızdaki diğer Anayasaya aykırılık iddialarının, aşağıdaki Anayasaya aykırılık iddialarımızın Anayasanın 2., 10., 38.  ve 73. maddeleri yönünden değerlendirilmesini arz ve talep ederiz.

 

 
---------------------------

Ancak yukardaki metinde geçen "aşağıdaki Anayasaya aykırılık iddialarımızın Anayasanın 2., 10., 38.  ve 73. maddeleri yönünden değerlendirilmesini" kısmı çok daha farklı ve daha teknik bir konudur. Bu konu da da ayrıca daha sonra bazı ipuçları vermeye çalışacağım.

Dava dilekçesinde böyle bir çalışması olmayanlar metindeki bu ifadeleri çıkarmalıdırlar.