Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Özel Bina İnşaatlarında Asgari İşçilik Uygulaması PDF Yazdır e-Posta
25 Nisan 2010

I- GİRİŞ

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun(1) 85. maddesi 1. fıkrası hükmüne göre, “Kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalar tarafından ihale mevzuatına göre yaptırılan işlerden ve özel nitelikteki inşaat işlerinden dolayı bu işleri yapan işveren tarafından yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının Kurum’ca araştırılacağı” hüküm altına alınmıştır.

Kanun hükmüne ilişkin ayrıntılı düzenlemenin yapıldığı Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin(2) 118. maddesinde, kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalar tarafından ihale mevzuatına göre yaptırılan işlerden ve özel nitelikteki inşaat işlerinden dolayı bu işleri yapan işveren tarafından yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının Kurum’ca araştırılacağı, araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğunun anlaşılması halinde, eksik bildirilen işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarının, hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte bir ay içinde ödenmek üzere işverene tebliğ edileceği, tebliğ edilen prim, gecikme cezası ve gecikme zammının ödendiği veya ödeneceğinin işveren tarafından yazılı olarak taahhüt edilmesi halinde borcun kesinleşeceği, taahhüt edilen ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, işveren hakkında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanun hükümleri doğrultusunda işlem yapılacağı, tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödenmemesi, taahhütname verilmemesi veya Kurum’ca işyerinin denetlenmesine gerek görülmesi durumunda Kurum’ca inceleme yapılacağına dair düzenlemelere yer verilmiştir.

Bu çalışmada, özel bina inşaatlarında uygulanacak asgari işçilik uygulaması hakkında genel değerlendirme yapılacaktır.

II- ÖZEL BİNA İNŞAATLARINDA ASGARİ İŞÇİLİK UYGULAMASI

Özel bina inşaatlarında asgari işçilik uygulaması temelde, işverenin Kurum’a beyan ettiği sigorta primine esas kazançlar toplamının (SPEK), yaklaşık maliyet bedeline uygulanacak işçilik oranları sonucunda saptanan işçilik tutarlarının karşılaştırılması esasına dayanmaktadır. Eğer Kurum’a beyan edilen SPEK tutarları toplamı, hesaplama sonucu bulunan işçilikten az ise işverenin yeterli işçilik beyan etmediği, bir anlamda yanında çalıştırdığı sigortalıların tamamını yada SPEK tutarlarını tam ve doğru olarak bildirmediği kabul edilir. Buna bağlı olarak, Kurum tarafından fark SPEK tutarına tekabül eden sigorta primi, ödenmesi için işverenden talep edilir. İşverenin çıkan fark prim tutarını ödemeyi kabul etmesi halinde ihbar ve şikâyet yoksa borç kesinleştiğinden tahakkuk ve tahsilât işlemi gerçekleştirilir. İşverenin fark prim tutarını ödemeyi kabul etmemesi halinde ise saptanan işçilik tutarının beyan edilen tutardan fazla olması dikkate alınarak, farkın nedeninin çalıştırılan kişilerin Kurum’a beyan edilmemesinden mi yoksa teknolojik gelişme veya bazı işlerin fatura karşılığı başka işletmelere yaptırılması gibi dışsal faydalardan mı kaynaklandığının belirlenmesi amacıyla SGK müfettiş incelemesine gönderilir(3).

Özel bina inşaatları için sigorta müdürlüğünce yapılacak asgari işçilik hesabına esas ön değerlendirme, binanın alanı ile birim maliyetin çarpımı suretiyle bulunan yaklaşık maliyet bedeli üzerinden yapılır. Bulunan yaklaşık maliyet asgari işçilik oranının % 25 eksiği çarpılarak Kurum’a beyan edilmesi gereken en az SPEK tutarı saptanır.  01.05.2004 tarihinden önce bitirilen özel bina inşaatlarının maliyeti ortalama maliyet yöntemiyle, yapımına 01.05.2004 tarihinden sonra başlanılan veya 01.01.2003 tarihinden sonra başlandığı halde 01.05.2004 tarihinden sonra bitirilen binaların maliyeti, ortalama maliyet yerine, bitirildiği yıldan bir önceki yıla ilişkin birim maliyet bedeli esas alınarak hesaplanır. 2003 yılından önce başlayıp, 2004 veya daha sonraki yıllarda bitirilen binaların maliyeti, 01.05.2004 tarihinden önceki ve sonraki sürede yapılan uygulamalar dikkate alınarak, ayrı ayrı tespit edilecek, bu suretle bulunan iki ayrı birim maliyet bedelinin aritmetik ortalamasının alınması ve binanın yüzölçümü ile çarpılması suretiyle hesaplanacaktır(4).

Sigorta Müdürlüğü tarafından asgari işçilik uygulamasına esas ön değerlendirme işlemi yapılabilmesi için;


- İnşaat ile ilgili olarak işyeri dosyasının inşaat bitmeden önce tescil edilmiş olması,

- Tescil edilmiş olmakla birlikte yasal süre içinde Kurum’a bildirimde bulunulması gerekmektedir.

Bu şartları yerine getirmeyen inşaat işyerleri için SGK İl Müdürlüğü/Merkez  Müdürlüğü tarafından asgari işçiliğe esas ön değerlendirme işlemi yapılmayacak, bu nitelikteki işyerleri incelenmek ve asgari işçilik uygulanmak üzere SGK müfettişine sevk edilecektir(5).  Belirtelim ki; bu uygulamanın bir istisnası bulunmaktadır. 23.01.2006 tarihli ve 16-362 Ek sayılı Genelgeyle getirilen düzenlemeye göre, inşaatın,  01.05.2004 tarihinden önce bitmiş ve aynı zamanda işin bittiği tarihi izleyen takvim yılı başından başlayarak en az 5 yıllık bir sürenin (defter ve belgeleri saklama süresi, zamanaşımı) geçmiş olması kaydıyla (bu iki koşul bir arada aranacaktır), işverenlerin taahhütname vererek hesaplanacak tutarı gecikme zammı ile birlikte ödemeleri halinde, müfettişlik incelemesi yaptırılmaksızın asgari işçilik hesabına esas ön değerlendirme işlemi yapılabilecektir. 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesiyle birlikte defter ve belgeleri saklama süresinin 10 yıla çıkarılmış olması nedeniyle bu istisnadan sadece inşaatını 01.01.200 tarihinden önce tamamlayan işverenler yararlanabilecektir.

Özel bina inşaatlarında asgari işçilik uygulamasına esas ön değerlendirme şu formül kullanılarak yapılmaktadır.

- Bina Maliyeti= Binanın Yüzölçümü x Birim Maliyet Bedeli

- Bildirilmesi Gereken En Az SPEK Tutarı= Bina Maliyeti x İşçilik Oranı (%25 eksiği)

Birim maliyet bedelleri, her yıl inşaatın sınıfı ve grubuna göre Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nca tespit edilerek Kurum tarafından çıkarılacak bir genelge ile açıklanır(6). Araştırma, bina inşaatının bittiği tarihten sonra yapılır. Asgari işçilik oranları, Kurum bünyesinde oluşturulan Asgari İşçilik Tespit Komisyonu’nca belirlenir ve bu oranlar Tebliğ ile Resmi Gazete’de yayınlanır. Araştırma, bina inşaatının bittiği tarihten sonra yapılır. Ancak, bu işlem, zorunlu hallerde, inşaat, SSİY Ek 10’da bulunan cetvelde gösterilen durumlara uygun bulunduğu takdirde bu oranlar aynen, uymadığı takdirde ise, yapılmayan kısımlar yapılan kısımlara oranlanarak bulunacak maliyet esas alınmak suretiyle inşaatın herhangi bir safhasında da yapılabilir.

Ünitece tarafından yapılan ön değerlendirme sonucunda tespit edilen ve Kurum’a beyan edilmediği anlaşılan asgari işçilik miktarı üzerinden bulunan prim tutarları, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. İşverence borcun tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödeneceğinin ve daha sonra SGK müfettişince inceleme yapılmasının istenmeyeceğinin bir dilekçe ile bildirilmesi halinde borç kesinleşir ve işlemler sonuçlandırılır. Ünitece hesaplanan borcun yapılan tebligata rağmen ödenmeyeceğinin bildirilmesi veya tebligatta belirtilen sürede bildirimde bulunulmaması durumunda SGK müfettişince inceleme yapılır. Araştırma yapılmasına imkân bulunmayan veya gerekli görülen hallerde, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarı SGK müfettişince tespit olunur.

SGK müfettişince işin yürütümü için gerekli olduğu saptanan asgari işçilik miktarının Kurum’a bildirilmediğinin anlaşılması halinde, bildirilmeyen tutar, hangi aya ait olduğu hususunda bir tespit varsa o aya;  tespit yoksa faaliyette bulunulan son aya mal edilir ve 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi gereği  para cezası uygulanır.

III- ASGARİ İŞÇİLİK UYGULAMASI İÇİN GEREKLİ PARAMETRELER


Asgari işçilik uygulaması 01.01.1994 tarihi temel alınarak uygulanır. Özel bina inşaatlarında asgari işçilik uygulaması yapabilmek için bazı bilgilerin bilinmesi gerekir. Bunlar;

- İnşaata başlama tarihi (İnşaatın 5510 sayılı Kanun kapsamına girdiği tarih),

- İnşaatın bitiş tarihi,

- İnşaatın sınıfı ve grubu,

- İnşaatın toplam alanı ve yapının tamamlanma oranı,

- Uygulanacak birim maliyet bedeli,

- Uygulanacak işçilik oranıdır(7).

A- İNŞAATA BAŞLAMA TARİHİ VE İNŞAATIN BİTİŞ TARİHİ


Asgari İşçilik uygulamasına esas inşaata başlama tarihi, kural olarak inşaatta çalışan işçinin, 5510 sayılı Kanun’a göre hizmet akdiyle çalışmaya başladığı tarihtir.  Kanun’un 4. maddesinde sayılan ve sigortalı niteliği taşıyan işçileri özel bina inşaatında çalıştıran işverenin,  inşaatın bulunduğu çevredeki sosyal güvenlik merkez müdürlüğüne işyeri bildirgesi vermesi gerekmektedir. İşyeri bildirgesinin verilmediği durumlarda aksine bir tespit yada belge yoksa inşaata başlama tarihi ruhsat tarihidir(8).

İşveren tarafından inşaatın bitimine müteakip bir aylık süre içinde inşaatın bittiğinin Kurum’a bildirilmesi durumunda, aksi Kurum’ca ispat edilmediği sürece işverenin beyanında belirttiği tarih asgari işçilik uygulamasına esas inşaatın bitiş tarihidir. İnşaatın bitirildiğinin bir aylık süre dışında Kurum’a bildirilmesi halinde aksi işverence ispatlanmadığı sürece dilekçenin Kurum kayıtlarına giriş tarihi inşaatın bitirildiği tarih olarak mütalaa olunur.

Aksi bir tespit veya kanaate ulaşılması halinde işverenlerden, inşaatın başlama ve bitiş tarihlerinin kanıtlanması istenir. İşverenin ibraz ettiği belgeler ile Kurum’un yazışma yapmak suretiyle elde edebileceği, şantiye elektrik sözleşmesi, belediye başkanlığınca tanzim edilen temel vizesi,  her türlü tutanak, yapı denetim firma raporu gibi somut belgeler ile sosyal güvenlik kontrol memurları tarafından elde dilen bilgi, belge ya da bulguya göre inşaatın başlangıç tarihi yeniden saptanır. Saptanan yeni tarih, inşaatın kanun kapsamına girdiği tarihten önceki bir tarih ise inşaatın başlama tarihi geriye çekilir. Bu durum, geriye götürülen tarihte, inşatta en az bir sigortalı çalıştığına karine teşkil ettiğinden, zaman aşımı süresi geçmemişse, 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi gereği (işyeri bildirgesinin, sigortalı işe giriş bildirgesinin ve aylık prim, hizmet belgesinin süresinde Kurum’a verilmemesi) idari para cezası uygulandıktan sonra ön değerlendirme sonuçlandırılır(9).

Kurum esas itibariyle ruhsat tarihi ile işyerinin kanun kapsamına alınış tarihi arasında makul süre bulunmaması halinde belediye başkanlıkları, yapı denetim firmaları ile yazışmakta, bu birimlerden temin ettiği yapı denetim tutanağı, beton döküm tutanağı, demir bağlama tutanağı gibi belgelerle inşaatın başlama tarihini belirleme yolunu seçmektedir. Bu nedenle işverenlerin, inşaatta sigortalı çalışmaya başlaması diğer bir ifade ile inşaata ilk kazmanın vurulduğu tarihte işyeri dosyası açtırmaları, ilerde ağır para cezalarına maruz kalmamaları adına bir zorunluluk halini almıştır. 

B- İNŞAATIN SINIFI VE GURUBU

İnşaatın hangi sınıf ve grupta olduğu ruhsat vermeye yetkili makamlarca verilen ruhsatlarda belirtilmektedir. Kural olarak asgari işçilik hesabına esas ön değerlendirmede, inşaat ruhsatında kayıtlı sınıf ve grup dikkate alınır. İnşaatların yapı ruhsatlarında kayıtlı nitelikleri dikkate alındığında, ruhsatta kayıtlı yapı sınıf ve gruplarının Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nca yayımlanan listede kayıtlı yapı sınıf ve gruplarından farklı olduğunun saptanması veya ruhsatı olmayan veya ruhsata aykırı yapılan inşaatların sınıf ve grubunun tespiti için sosyal güvenlik kontrol memurları görevlendirilir. Sosyal güvenlik kontrol memurlarının fiili kontrolü sonucu tespit ettikleri, inşaatın sınıf ve grubu dikkate alınarak asgari işçilik hesabı yapılır.

C- İNŞAATIN TOPLAM ALANI VE YAPININ TAMAMLANMA ORANI

Aksine bir tespit yoksa kural olarak inşaat ruhsatında yer alan m² (yüzölçüm)  dikkate alınır. İnşaat ruhsatının bulunmadığı veya inşaatın ruhsata aykırı yapıldığı durumlarda inşaatın yüzölçümü sosyal güvenlik kontrol saptanır.

İnşaatın kısmen bitirildiği ve bitirilen kısımlar için iskan talep edildiği, inşaatın yarı halde satılarak el değiştirdiği, inşaatın kalan kısımlarının yapılmayacağının beyan edildiği gibi durumlarda, inşaatın tamamlanan kısmının tespiti, SSİY ekinde yer alan İnşaatın İkmal Edilen Kısmının Bina Maliyetine Oranını Gösterir Cetvel’e göre yapılır.

D- UYGULANACAK İŞÇİLİK ORANI VE BİRİM MALİYET BEDELİ

Özel bina inşaatlarına ait asgari işçilik uygulamasına esas ön değerlendirme hesabında, başlangıçta 16-86 Ek, 16-133 Ek, 16-154 Ek, 16-175 Ek sayılı genelge eklerindeki oranlar dikkate alınırken, 16-192 Ek Genelge’nin yürürlüğe girmesiyle bu oranlar yerine 16-192 Ek Genelge ekindeki oranlar dikkate alınmıştır. Yeni SSİY uyarınca, asgari işçilik oranları, Kurum bünyesinde oluşturulan Asgari İşçilik Tespit Komisyonu’nca belirlenmiş ve bu oranlar Resmi Gazete’de yayınlanan Tebliğ ile kamuoyuna duyurulmuştur.

Tebliğ eki asgari işçilik oranlarını gösterir listede, bazı işkollarının asgari işçilik oranları eski oranlara göre düşmüş, bazıları ise yükselmiş olduğundan, Tebliğ’in yayımlandığı tarihten önce başlayıp biten veya bu tarihten önce başlayıp sonraki bir tarihte biten/bitecek olan işlerle ilgili olarak Kurum’ca yapılmış olan işlem kesinleşmemiş olmak kaydıyla, yapılan işe uygun asgari işçilik oranı hem 16-192 Ek sayılı Genelge eki listede hem de Tebliğ eki listede mevcut ise, her iki listedeki oranlar kıyaslanarak düşük olan orana göre işlem yapılacaktır.

Özel bina inşaatları işçilik oranları 01.01.1994 tarihinden günümüze kadar yığma inşaatlar hariç değişikliğe uğramamıştır. İşçilik oranları betonarme karkas inşaatlarda %  9, yarı prefabrike yapılarda % 7, tam prefabrike yapılarda % 6, tünel kalıp sistemi ile yapılan inşaatlarda % 7, fabrika inşaatı % 8 olarak tayin edilmiş, başlangıçta yığma inşaatlarda % 9 olan işçilik oranı son olarak % 12’ye yükseltilmiştir.

IV- SONUÇ

Özel bina inşaatlarında asgari işçilik uygulaması temelde varsayıma dayanmaktadır. Ancak bu varsayım bilimsel esaslara dayanmaktadır. Uygulama, özel bina inşaatı işyerlerinde de yapı kullanma izin belgesi verilmesi aşamasında, bu işyerlerindeki prim alacaklarının tahsilinde önemli ön koşullardan biri niteliğindedir.

Asgari işçilik yöntemi ile hedeflenen ana amaç, en az işçilik kontrolü ile işverenlerin ödeyecekleri işçiliklerin Kurum tarafından önceden hesaplanabilirliğini ortaya koymak, buna bağlı olarak, çalıştırılan işçilerin sigorta tescillerinin yapılarak primlerinin ödenmesinde işverenlere; prim tutarlarının hesaplanabileceğini, bu tutarların er yada geç ödenmek zorunda kalınacağını, ödenmesinin yasal zorunluluk olduğu bu tutarı en azından hiçbir cezaya maruz kalmadan çalıştırdıkları kişileri sigortalayarak ödemeyi tercih etmelerini düşündürerek psikolojik bir tazyikte bulunmaktadır(10).

Yöntemin ana amacı ile devleti, Kurumu, işvereni ve işçiyi doğrudan ilgilendiren yasal ilişkilerin başlatılması hedeflenmektedir.

Amacına ulaşmış bir asgari işçilik uygulamasında;

- Devlet vergi geliri elde edecek,

- Kurum sigorta primi tahsil edecek,

- İşverenlerin tamamı kayıt altına gireceğinden kayıt dışının yarattığı haksız rekabetten işverenin etkilenmesi önlenecek,

- İşçi sigortalı yapılacağı için sosyal güvenceye kavuşacaktır.

Yarım asra yakın uygulanan asgari işçiliğin ana amacını yerine getirip getirmediğine karar verebilmek için;

- Devletin vergi kaybının olmadığı,

- Kurum’un sigorta primlerinin eksiksiz olarak tahakkuk ettirildiği ve muhteviyatı primlerin tahsil edildiği,

- Kayıt dışının önlenerek haksız rekabetin ortadan kaldırıldığı,

- Sigortasız işçi çalıştırılmadığı, çalışanların tamamının sosyal güvence içinde olduğu yönünde ciddi bilgi bulgu ve araştırmalarımızın olması gerekmektedir(11). Yapılacak araştırma doğrultusunda, uygulamanın yeni metotlarla desteklenerek disipline edilmesinin gerekip gerekmediği tartışmasının yapılma zamanı gelmiştir.

Murat GÖKTAŞ*
Yaklaşım


*  İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdür Yrd., Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişi, ÇEKO  Bilim Uzmanı

(1) 16.06.2006 tarih ve 26200 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(2) 28.08.2006 tarih ve 26981 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(3) Erkan ÖZKAN - Ali TEZEL, Asgari İşçilik Uygulaması, Yaklaşım Yayıncılık, Ankara 2004, s.21
(4) ÖZKAN - TEZEL, age, s.40
(5) SSK, İşveren İşlemleri Eğitimi Notu, SSK Yayınları, Ankara 1999, s.42
(6) Müjdat ŞAKAR, Sosyal Sigortalar Uygulaması, Yenilenmiş 8. Baskı, Der Yayınevi, İstanbul 2004, s.182
(7) ÖZKAN - TEZEL, age, s.22
(8) İşveren İşlemleri Eğitimi Notu, s.40
(9) ÖZKAN - TEZEL, age, s.25
(10)Mustafa İTİŞKEN, “Asgari İşçilik Uygulaması İle Hizmet Alım Sözleşmeleri Uygulaması Örseleniyor (mu?)-I”, Yaklaşım, Sayı: 164, Ağustos 2006, s.239
(11)Murat ÖZDAMAR, “Sosyal Sigortalarda Asgari İşçilik Uygulaması” (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Marmara Üniversitesi SBE, 2007, s.91