Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Wayne Anthony - Çalışan ekonomik suç türleri ve son dönemdeki örnekleri (16.11.2007) PDF Yazdır e-Posta
16 Kasım 2007

Genel olarak, çalışanların işlediği ekonomik suçun iki ana türü vardır; biri, hileli mali raporlama, diğeri ise varlıkların zimmete geçirilmesidir. Birincisi, çoğunlukla, üst düzey yönetim tarafından işlenir ve şirketin mali tablolarının kasten manipülasyonunu içerir. İkinci suç türü ise çok daha yaygındır ve herhangi bir pozisyondaki bir çalışan tarafından çeşitli yollarla işlenebilir. Yine, ikinci kategori, hırsızlık, hileli olarak mülkiyet edinme ve şahsi kazanç karşılığında gizli iş bilgilerini satma gibi ekonomik suçları içerir.

Bu makalede daha ayrıntılı olarak ikinci grup suiistimali ele alacağız, ancak çalışanların suç işleme sebeplerine bakmadan önce, Türkiye'de son dönemde yürüttüğümüz bazı soruşturmalardan birkaç örnek vermek istiyorum.

Tekstil sektöründeki bir aile şirketinin kıdemli muhasebecisi Bay X, 18 aylık bir süre zarfında on yılı aşkın süredir çalıştığı şirketinin 2 milyon dolarını çaldı. Şirketin banka hesapları üzerinde hileli olarak sınırsız ve tam kontrol sağladı, böylece hem şahsi banka hesabına hem de karısının hesabına sayısız elektronik para aktarımı yaptı. Sahte muhasebe kayıtları ve hayali tedarikçilere yapılan sahte ödemelerle ekonomik suçunu örtbas etti.

Uluslararası bir ilaç şirketinde çalışan ve tedarikçilere yapılan ödemelerden sorumlu muhasebe asistanı Bayan Y, kredi kartı borçlarını ödemek için oniki ay içerisinde 200.000 dolar çaldı. Muhasebe sistemi üzerinden yaptığı sahte banka mutabakatları ve sahte yevmiye kayıtları ile suçunu gizlemeye kalkıştı.

Bu iki örnek üzerinden hareketle çalışanların ekonomik suç işleme nedenlerine bakacağız.

Çalışanlar neden ekonomik suç işliyor?

Araştırmalar, her türlü suiistimal türünün üç temel öğeyi içerdiğini gösteriyor, yani fırsat, baskı ve mantıklı gerekçelendirme. Bu etmenler, genel olarak, "suiistimal üçgeni" olarak isimlendirilmektedir.

Üçgenin birinci ve en önemli öğesi fırsattır. Birçok şirket, yetersiz gözetim ve görev ayrılığının eksikliği gibi zayıf kontroller uygulayarak farkında olmadan hilekar çalışanları için uygun fırsatlar yaratıyor. Örneğin, hiçbir çalışan kasa defterindeki çekleri hazırlama, imzalama ve kaydetme görevlerinin tamamını birden yürütmemelidir. Bu örnekte, çalışanların kendileri için çekler yazmasını veya kendi faturalarını ödemelerini ve bunları meşru gider ödemeleri gibi kaydetmelerini mümkün kılan mükemmel bir fırsat gözlenebilir.

Hem Bay X hem de Bayan Y ilgili şirketlerinin güvenilir çalışanları oldular ve ne yaptıklarını kimse kontrol etmeksizin şirketin banka hesaplarına ve muhasebe sistemine erişecek bir konuma geldiler. Böylece, ekonomik suçu işleme fırsatını elde ettiler.

Üçgenin ikinci öğesi baskı faktörüdür. Normalde suiistimal fırsatları çalışanların çok küçük bir bölümü tarafından değerlendirilecekken, buna baskı faktörü eklendiğinde dürüst bir çalışan da suç işlemeye yönelebilir. Baskı, kumar veya uyuşturucu gibi mali sorunlar ya da bağımlılıklardan ötürü bireyin özel yaşantısından kaynaklanabilir. Baskı, aynı zamanda, kazanç hedefine her ne pahasına olursa olsun erişme ihtiyacı gibi nedenlerle iş ortamından da gelebilir.

Bayan Y örneğinde, kendisi normal maaşı ile karşılayamayacağı tüketim mallarını satın alma arzusu nedeniyle büyük bir kredi kartı borcunun altına giriyor. Sonuç olarak da şahsi mali baskılar ile başkalarını kıskanma faktörünün birleşimi onu suç işlemeye sürüklüyor.

Üçgenin üçüncü ve son öğesi mantıklı olarak gerekçelendirme ya da kendini haklı görmedir. Çalışanlar, yanlış eylemlerini kendilerine açıklamak istediklerinde bu öğeden yararlanırlar. Örneğin, "Ben sadece bu parayı ödünç alıyorum, geri ödeyeceğim", "Bunu bana borçlular", "Daha fazlasını hak ediyorum", "Bunu herkes yapıyor, ben neden yapmayayım?" ve "Şirketin yeterince parası var, bu tutar onlar için çok önemsiz" gibi ifadeler bu durumu açıklar. Diğer örnekteki Bay X'in açıklaması ise değerinin bilinmediğini ve hak ettiği ücretin kendisine ödenmediğini düşündüğü şirketten aldığı bu paranın, yıllar boyunca şirkete olan bağlılığının ve yoğun çalışmasının "mükafatı" olduğuydu.

Bu üç öğenin birleşimi, bireylerin ekonomik suç işlemeleri için tehlikeli bir formüldür. Peki, bu tür suiistimalleri tespit etmek için ne yapılabilir? İç kontrollerini geliştirerek bireylerin ekonomik suç işleme fırsatlarını ortadan kaldırmak şirketler için hayati önem taşıyor. Çalışanların tümünün kontrollerin yürürlükte olduğunun farkında olması sağlanmalı ve herhangi bir suiistimalin tespiti konusunda ortada kuşku bırakılmamalıdır. Bu tür bir tespit edilme algısının kendisi bile etkili bir caydırıcıdır.

Bir çalışan suiistimalinin uyarı ipuçları nelerdir?

Bir çalışan suistimali vakasına işaret edebilecek birçok uyarı ipucu vardır. Örneğin:

"Kendisine son model bir Golf marka spor arabası, cep telefonu ve pahalı marka elbiseler alan Bayan Y örneğinde olduğu gibi çalışanın yaşam tarzındaki açıklanamayan ani değişimler veya bir çalışanın kazancının üstünde bir hayat sürmesi".

"Aşırı bir iş yükü olmamasına rağmen çalışanın stresli görünmesi veya çalışanın kişiliğindeki fark edilir değişimler".

"Sürekli olarak, özellikle diğer personel çıktıktan sonra uzun süre çalışmaya devam etmesi".

"Çalışanın izin kullanmaya isteksiz olması".

"Belli bir departman içerisinde çalışanların sık sık değişmesi".

"Eksik hesap özeti ve eksik dokümantasyon ya da bilinmeyen işlemler hakkında müşteri şikayetleri".

"Sadece belli bir çalışan ile görüşmek ve iş yürütmek isteyen tedarikçiler/müşteriler".

"Bir çalışan ile müşteri/tedarikçi arasındaki sıcak ilişkiler".

"Denetim kontrolleri olmadan ya da görev dağılımı eksikliği nedeniyle önemli rollerdeki çalışanların, kasa defteri ve bankacılık kayıtları gibi önemli işlemler üzerinde aşırı kontrole sahip olması. Bay X örneğine dönecek olursak, muhasebe sisteminin tüm kontrolü onun elindeydi ve şirketteki uzun yıllarından ötürü kendi personelinin eylemlerini sorgulaması mümkün değildi".

"Herhangi bir açıklama olmadan artan maliyetler".

"Dışarıdan iş menfaatleri olan çalışanlar".

Bu sıralananlar sadece bir şirketin dikkat etmesi gereken göstergelerdir ve kesinlikle bir çalışanın ekonomik suç işlediği anlamına da gelmez.

Bir çalışanın ekonomik suç işlediğinden şüpheleniyorsanız, ne yapmalısınız?

Bir çalışanın ekonomik suç işlediğinden şüpheleniyorsanız, doğru ve uygun tavır takınmak önemlidir. Ancak suçun duygusal yönünden ötürü mantıklı olarak düşünmek bazen zor olabilir. Bay X örneğinde olduğu gibi, yıllar boyunca şirketin gelişmesine ve büyümesine katkı sağlamış güvendiğiniz biri tarafından aldatılma duygusu yıkıcı olabilir. Bu his de suçluya ilişkin başarısız bir soruşturma ve kovuşturma ile sonuçlanabilecek ani bir tepki vermenize yol açabilir.

Bir çalışanın suiistimal içerisinde bulunduğunu düşünüyorsanız aşağıdaki adımları izlemenizi tavsiye ederiz:

"Kuşkularınız hakkında onu uyaracağınız için derhal şüpheli çalışanla yüzleşmeye kalkmayın. Bu, onun önemli delilleri yok etmesine yol açabileceği gibi bazı uç örneklerde de ülkeyi terk etmesi ile sonuçlanabilir".

"İddia kaynaklarını gözden geçirin. Kaynaklar gerçekten doğru mu, yoksa şüphelenen çalışan ile ilgili şahsi bir meseleye mi dayanıyor?"

"Eğer mümkünse, çalışanı şüphelendirmeden, ayrıntılı bir iç soruşturma yürütün, bunu, örneğin, hafta sonlarında ya da personelin ofiste olmadığı olağan çalışma saatleri dışında yapın".

"Şüphelerinizi destekleyecek şirket banka kayıtları, günlük defterler ve faturalar gibi yazılı delillerden mümkün olduğunca çok toplayın".

"Nakit, banka hesapları, hisse senetleri gibi şirket varlıklarını ve eğer mümkünse, IT muhasebe kayıtlarının yedeklerini çıkararak elektronik veriyi de güvence altına alın".

"Şüpheli çalışanla yüzleşmeden önce avukatlar ve ekonomik suç soruşturma uzmanları gibi profesyonellerden tavsiye almaya çalışın".

"Yeterli delili toplayıp profesyonel tavsiye aldıktan sonra şüpheli çalışanı resmi bir görüşmeye çağırmayı düşünün. Bu esnada görüşmede konuşulan konuları not etmesi için şirketin en az bir yasal temsilcisinin yanınızda bulunmasını sağlayın".

"Zimmete geçirilen varlıkların iadesi için ceza ya da hukuk davası açmayı düşünün".

Yukarıdaki her iki örnekte neler oldu?

Uzman bilirkişi raporlarının hazırlanmasını mümkün kılan detaylı bir soruşturmayı şirket adına yürüttük. Daha sonra bu raporlar, dava esnasında çalınan paraların iadesi ile ilgili olarak suçlu çalışanlar aleyhinde kullanıldı. Bay X örneğinde, şirket dava açtı ve eski muhasebeci tutuklandı, yargılandı ve XX yıl hapis cezasına çarptırıldı. Suçlunun suiistimali nasıl gerçekleştirdiğini kanıtlamak için raporumuz dava muamelelerinde kullanıldı ve çalışanın parayı şahsi hesabına nasıl aktardığına dair çürütülemez deliller sağladı. Bayan Y ile ilgili olarak ise şirket, eski muhasebe asistanı aleyhinde hukuk davası açtı, suç delili olarak ve çalınan toplam meblağın iadesi konusunda raporumuzu kullandı.

 

http://www.dunyagazetesi.com.tr/news_display.asp?upsale_id=334430&dept_id=80