Şirketlerin hesap dönemi kapanmadan ya da kapanmış olmakla birlikte kâr dağıtım kararı alınmadan ileride iştirak edilen paya karşılık düşecek kâr payına mahsuben yapılan ve esas itibarıyla avans niteliğindeki bir ödeme olarak tanımlanan kâr payı (temettü) avansına ilişkin olarak yürürlükte bulunan Türk Ticaret Kanunu’nda herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Halka açık anonim şirketler açısından ise Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15/4. maddesinde bu konuya ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir.
Türk Ticaret Kanunu’nda herhangi bir hüküm yer almamakla birlikte, Maliye Bakanlığı’nca yayımlanan 1 sayılı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği(1) ile tüm sermaye şirketlerinde avans kâr payı dağılabilmesine olanak sağlayacak şekilde düzenlemeye gidilmiştir. Ancak açılan iptal davası sonucunda, Maliye Bakanlığı’nın böyle bir düzenleme yetkisi olmadığından bahisle Danıştay 4. Dairesi tarafından 2008 yılında söz konusu Tebliğ’in ilgili bölümü iptal edilmiştir(2).
TBMM gündeminde bulunan Türk Ticaret Kanunu Tasarısı’nın 509/3. maddesinde ise, Maliye Bakanlığı’nın girişimine paralel bir şekilde Sermaye Piyasası Kanunu’na tâbi olmayan şirketlerde de kâr payı avansı dağıtılmasına imkan tanınmaktadır.
Söz konusu tasarısının bu haliyle yasalaşmasıyla, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından çıkarılacak olan tebliğ çerçevesinde hisse senetleri halka açık olmayan anonim şirketlerde de kâr payı avansı dağıtılabilecektir.
Bu çerçevede, makalemizde “kâr payı (temettü) avansı” uygulaması sermaye piyasası mevzuatı çerçevesinde açıklanmıştır.
II- KÂR PAYI (TEMETTÜ) AVANSI UYGULAMASI
ABD ve İngiliz hukuklarında hisse senedi sahiplerine belli dönemler sonunda oluşan kârdan belli oranlarda kâr payı avansı verilebilmesi imkanı tanınması ve bu uygulamanın Alman ve Fransız hukuklarında da benimsenmesinden sonra, ülkemizde de hisse senetlerinin çekiciliğini artırmak ve tasarrufların pay senetlerine yönelmesini teşvik ederek menkul kıymet borsalarımızın gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla, halka açık anonim ortaklıklar açısından 15.12.1999 tarih ve 4487 sayılı Kanun’un 5 maddesiyle Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15. maddesinde değişiklik yapılması yoluna gidilmiştir. Bu değişiklik sonrasında, SPK’nın 15/4. maddesinde yer alan şartlar çerçevesinde halka açık anonim ortaklıklar açısından kâr payı avansı dağıtılması mümkün hale gelmiştir.
Söz konusu Kanun hükmüne paralel olarak, temettü avansı dağıtılmasına ilişkin usul ve esaslar, SPK’nın Seri IV, 27 No.lu “Sermaye Piyasası Kanunu’na Tabi Olan Halka Açık Anonim Ortaklıkların Temettü ve Temettü Avansı Dağıtımında Uya-cakları Esaslar Hakkında Tebliğ”(3)in 9 ve 14. maddeleri arasında ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Bu mevzuat düzenlemelerinde, halka açık anonim şirketlerde kâr payı avansı dağıtılabilmesinin şartları şu şekilde belirtilmiştir;
1- Temettü avansının dağıtılabilmesi için şirket ana sözleşmesinde hüküm olması ve genel kurul kararıyla, ilgili yılla sınırlı olmak üzere yönetim kuruluna yetki verilmesi gerekmektedir.
2- Temettü avansı, halka açık anonim ortaklıkların, SPK mevzuatına uygun olarak düzenlenmiş ve bağımsız sınırlı denetimden geçmiş, üçer aylık ara dönemler itibarıyla hazırladıkları mali tablolarında yer alan kârları üzerinden dağıtılabilecektir.
3- Dağıtılabilecek temettü avansı, ara mali tablo kârlarından, ayrılması gereken yedek akçeler ile vergi karşılıkları düşüldükten sonra kalan kısmın yarısını geçmeyecektir.
4- Her ara dönemde dağıtılabilecek temettü avansı, bir önceki yıla ait bilanço kârının yarısını da geçmeyecektir.
5- Önceki dönemlerde verilen temettü avansları mahsup edilmeden, ilave temettü avansı verilmesine ve temettü dağıtılmasına karar verilemeyecektir.
Bu maddeleri ayrıntılı olarak incelemek gerekirse;
1- Şirket ana sözleşmesinde hüküm olması ve genel kurul kararıyla, ilgili yılla sınırlı olmak üzere yönetim kuruluna yetki verilmesi;
Kâr payı avansı dağıtılabilmesi için öncelikle bu konuya ilişkin olarak şirket anasözleşmesinde hüküm bulunması gerekmektedir. Böyle bir hüküm bulunması da temettü avansı dağıtılması için tek başına yeterli olmayıp, şirket genel kurulu tarafından dağıtımın yapılacağı yılla ilgili olarak yönetim kuruluna yetki verilmesi zorunludur.
Ayrıca, anılan genel kurul toplantısında, dağıtılacak temettü avansının, ilgili hesap dönemi sonunda yeterli kâr oluşmaması veya zarar oluşması durumlarında, bir önceki yıla ait bilançoda yer alan olağanüstü yedek akçelerden ya da olağanüstü yedek akçe tutarının zararı karşılamaya yeterli olmaması durumunda SPK’nın Seri IV, 27 No.lu Tebliğ’in 10. maddesi uyarınca temettü avansı karşılığında alınan teminatın paraya çevrilip gelir kaydedilerek bu tutardan mahsup edileceği hususunun da karara bağlanması gerekmektedir.
Yönetim kuruluna genel kurul tarafından temettü avansı dağıtımı için yetki verildiği takdirde, yönetim kurulu tarafından, ilgili hesap döneminde her 3 aylık dönemi izleyen 6 hafta içerisinde temettü avansı dağıtma veya dağıtmama konusunda bir karar alınması zorunludur. Söz konusu yönetim kurulu kararnının yine SPK’nın “Özel Durumların Kamuya Açıklanmasına İlişkin Esaslar Tebliği” kapsamında kamuya açıklanması gerekmektedir.
Burada önemli olan bir diğer husus, SPK’nın söz konusu Tebliği’nin 11. maddesi uyarınca, imtiyazlı pay sahiplerine, OYHS sahiplerine ve ortaklar dışında kârdan pay alacak kişi ve/veya kurumlara temettü avansı dağıtılamamasıdır.
2- Temettü avansının, halka açık anonim ortaklıkların, SPK mevzuatına uygun olarak düzenlenmiş ve bağımsız sınırlı denetimden geçmiş, üçer aylık ara dönemler itibarıyla hazırladıkları mali tablolarında yer alan kârları üzerinden dağıtılabilmesi;
Halka açık anonim şirketlerde kâr payı avansı dağıtımı yapılabilmesi için, bu dağıtıma esas teşkil edecek olan kârı belirleyen mali tabloların doğruluğu ve güvenilirliğinin temin edilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çerçevede, şirketler tarafından üçer aylık dönemler itibariyle düzenlenen mali tabloların SPK mevzuatına uygun olması ve bağımsız sınırlı denetimden geçmiş olması zorunludur.
3- Dağıtılabilecek temettü avansının, ara mali tablo kârlarından, ayrılması gereken yedek akçeler ile vergi karşılıkları düşüldükten sonra kalan kısmın yarısını geçmemesi;
Yıl içerisinde şirket içinde veya dışında meydana gelebilecek gelişmelerdeki belirsizlikler nedeniyle yılsonunda oluşacak kâr durumunun kesin olarak bilinmesi mümkün değildir. Bu itibarla, yıl içerisinde kâr payı dağıtımı konusunda ihtiyatlı olarak hareket edilmesi zorunluluk arz etmektedir. Bunu göz önünde bulunduran SPK, Seri IV, 27 No.lu Tebliği’nde; halka açık anonim şirketlerde dağıtılabilecek kâr payı avansının, ara mali tablo kârlarından, ayrılması gereken yedek akçeler ile vergi karşılıkları düşüldükten sonra kalan kısmın yarısını geçmeyeceği hükmüne yer vermiştir.
4- Her ara dönemde dağıtılabilecek temettü avansının, bir önceki yıla ait bilanço kârının yarısını geçmemesi;
Yine, bir önceki maddede yaptığımız açıklama çerçevesinde, bir hesap döneminde verilecek toplam temettü avansı tutarı, bir önceki yıla ait dönem kârının kanunlara ve esas sözleşmeye göre ayrılması gereken yedek akçeler ile vergi, fon ve mali karşılıklar ve varsa geçmiş yıllar zararları düşüldükten sonra kalan kısmının yarısını geçemeyecektir. Bunun doğal sonucu olarak, bir önceki yıl zarar edilmişse, yıl içinde kârlı da olunsa kâr payı avansı dağıtımı söz konusu olamayacaktır.
Ayrıca, SPK’nın bahse konu Tebliği’nin 10/2. maddesine göre; hesap döneminde verilecek toplam temettü avansı tutarı, genel kurulca onaylanan yıl sonu bilançosunda yer alan olağanüstü yedek akçe tutarını da aşamayacaktır. Ancak, anılan Tebliğ’e göre, olağanüstü yedek akçe tutarına ilişkin sınır, ortaklığın geçmiş iki yıllık mali tablolarında vergi öncesi dönem kârı elde etmiş olması ve dağıtılacak temettü avansı tutarının tamamının, yıl sonunda zarar oluştuğu veya oluşan kârın dağıtılan temettü avansını karşılamaya yetmediği takdirde, geçmiş yıl olağan üstü yedek akçe tutarından karşılanamayan kısmın karşılanmasında kullanılmak üzere ortaklık lehine SPK tarafından belirlenecek esaslar dahilinde teminat altına alınması şartıyla uygulanmayabilecektir.
5- Önceki dönemlerde verilen temettü avansları mahsup edilmeden, ilave temettü avansı verilmesine ve temettü dağıtılmasına karar verilememesi;
Yıl içerisinde kâr payı dağıtımı konusunda ihtiyatlı olarak hareket edilmesi yaklaşımı çerçevesinde, SPK’nın Seri IV, 27 No.lu Tebliği’nin 10/3. maddesine göre; aynı hesap dönemi içinde birden fazla temettü avansı ödemesi yapıldığı takdirde, sonraki ara dönemlerde ödenecek temettü avansları hesaplanırken önceki ara dönemlerde ödenen temettü avanslarının indirilmesi zorunludur. Önceki hesap döneminde ödenen temettü avansları mahsup edilmeden, sonraki hesap dönemlerinde ilave temettü avansı verilemeyecek ve temettü dağıtılamayacaktır.
III- KÂR PAYI AVANSI DAĞITI-MINDA İLAN ESASLARI, DAĞITIM ZAMANI VE ÖDEME USULÜ
SPK’nın Seri IV, 27 No.lu Tebliği’nin 12. maddesine göre; kâr payı avansı dağıtılacak olan anonim şirketlerin; ayrıntılı ara mali tablolarını, temettü avansı dağıtım tablosunu ve bağımsız sınırlı veya özel denetleme raporunu ilgili ara dönemi izleyen 6 hafta içerisinde Sermaye Piyasası Kurulu’na göndermeleri ve iki mahalli gazetede ilan ettirmeleri zorunludur. Hisse senetleri borsada işlem gören şirketlerin ise bu bilgi ve belgeleri SPK ile birlikte Borsa’ya da göndermeleri ve Türkiye çapında yayımlanan herhangi bir gazetede ve merkezlerinin bulunduğu yerde çıkan en yüksek tirajlı iki mahalli gazeteden birinde ilan ettirmeleri zorunludur. Ayrıca, mahalli gazetede yerine getirilecek ilan yükümlülükleri Türkiye çapında yayın yapan gazetelerde de yerine getirilebilecektir.
Öte yandan, temettü avansı dağıtım zamanı ve ödemeleri SPK’nın Seri IV, 27 No.lu Tebliği’nin 13 ve 14. maddelerinde düzenlenmiştir.
Buna göre, temettü avansının dağıtımına, ara mali tabloları ile temettü avansı dağıtım tablosunun bağımsız sınırlı veya özel denetleme raporu ile birlikte Sermaye Piyasası Kurulu’na gönderildiği tarihten asgari 4, azami 6 hafta sonra başlanması zorunlu tutulmuştur. Ancak, Sermaye Piyasası Kurulu’nun, bilanço ve gelir tablolarını denetleme ve düzeltme yetkisi çerçevesinde veya temettü avansı dağıtacak ortaklıkların hesap dönemi içinde sermaye artırımı yapmaları durumunda, sermaye artırımı işlemleri tamamlanıncaya kadar temettü avansı dağıtım tarihini erteleme yetkisi bulunmaktadır.
SPK’nın anılan Tebliği’nin 14/3. maddesi hükümleri saklı kalmak üzere, temettü avansının, dağıtım tarihi itibarıyla mevcut payların tümüne bunların ihraç ve iktisap tarihleri dikkate alınmaksızın dağıtılması gerekmektedir. Esas sermaye sistemindeki ortaklıklarca ihraç edilen hisse senetleri sermaye artırımının tescil edildiği hesap dönemi, kayıtlı sermaye sistemindeki ortaklıklarca ihraç edilen hisse senetleri ise yeni pay alma hakkına ilişkin sirkülerin yayımlandığı hesap dönemi itibarıyla temettü avansına hak kazanırlar. Ayrıca, temettü avansı ödemelerinin, SPK’nın Seri: I, 5 No.lu “Hisse Senetlerinin Şekil Şartlarına İlişkin Tebliğ”in Ek 2. maddesinde belirtilen esaslar dahilinde kâr payı kuponu karşılığında yapılması zorunludur. Hisse senetleri borsada işlem gören şirketlerin temettü avansı ödemelerinin ise, ortakların çoğunluğunun kolaylıkla ulaşabileceği, biri ortaklık merkezi olmak üzere en az üç merkezde ve Takasbank’ta yapılması gerekmektedir.
Öte yandan, bir hesap dönemi içerisinde kâr payı avansı dağıtan ve ardından sermaye artırımı gerçekleştiren şirket, daha sonra tekrar bir temettü avansı dağıtmak istediğinde;
- Sermaye artırımı sonrasında yapılacak yeni bir temettü avansı ödemesinde, sermaye artırımı nedeniyle ihraç edilen ve yapılacak temettü avansı ödemesine hak kazanan yeni tertip hisse senedi sahiplerine öncelik verilmelidir.
- Söz konusu öncelik, eski ve yeni tertip hisse senedi sahiplerinin dönem içinde aldıkları toplam temettü avans tutarları eşitleninceye kadar devam eder.
- Eski ve yeni tertip hisse senedi sahiplerinin hesap dönemi içerisinde aldıkları toplam temettü avansı tutarı eşitlendikten sonra, kalan temettü avansı tutarı veya bir sonraki ara hesap döneminde ödenecek temettü avansı tutarı mevcut pay sahiplerine eşit olarak dağıtılır.
IV- KÂR PAYI AVANSI DAĞITI-MINDA SORUMLULUK
Kâr payı avansı dağıtımından kaynaklanan hukuki sorumluluk halleri, Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15/4. maddesi ile SPK’nın Seri IV, 27 No.lu Tebliği’nin 17. maddesinde düzenlenmiştir.
Buna göre, yönetim kurulu üyeleri ve temsilcisi oldukları tüzel kişiler, şirket denetçileri, bağımsız denetimi yapanlar ve bağlı oldukları gerçek ve tüzel kişiler, ara dönemler bilanço ve gelir tablolarının gerçeği aksettirmemesinden veya mevzuat ile muhasebe ilke ve kurallarına uygun olarak düzenlenmemiş olmasından doğan zararlar için şirkete, pay sahiplerine, şirket alacaklılarına ve ayrıca doğrudan doğruya olmak üzere temettü avansının kararlaştırıldığı veya ödendiği bilanço yılı içinde pay senedi iktisap etmiş bulunan kişiler ile üçüncü kişilere karşı müteselsilen sorumludurlar.
Hukuki sorumluluk doğuran hallerin varlığı halinde, pay sahipleri, yönetim kurulu üyeleri, denetçiler ve Sermaye Piyasası Kurulu tarafından, yönetim kurulu kararının ilanından itibaren otuz gün içinde, bu kararın iptali amacıyla dava açılabilecektir. Bu durumda ise, Türk Ticaret Kanunu’nun genel kurul kararlarının iptaline ilişkin 382, 383 ve 384. maddeleri hükümleri uygulanacaktır.
V- SONUÇ
Şirketlerin hesap dönemi kapanmadan ya da kapanmış olmakla birlikte kâr dağıtım kararı alınmadan ileride iştirak edilen paya karşılık düşecek kâr payına mahsuben yapılan ve esas itibarıyla avans niteliğindeki bir ödeme olarak tanımlanan kâr payı (temettü) avansına ilişkin olarak yürürlükte bulunan Türk Ticaret Kanunu’nda herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Halka açık anonim şirketler açısından ise Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15/4. maddesinde bu konuya ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. TBMM gündeminde bulunan Türk Ticaret Kanunu Tasarısı’nın 509/3. maddesi ise, Maliye Bakanlığı’nın daha önce Danıştay tarafından iptal edilen girişimine paralel olarak halka açık olmayan anonim şirketlerde de Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından çıkarılacak olan tebliğ çerçevesinde kâr payı avansı dağıtılmasına imkan tanımaktadır. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca çıkarılacak olan Tebliğ’in, Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15/4. maddesi, SPK’nın Seri IV, 27 No.lu “Sermaye Piyasası Kanunu’na Tabi Olan Halka Açık Anonim Ortaklıkların Temettü ve Temettü Avansı Dağıtımında Uyacakları Esaslar Hakkında Tebliğ” ve bunlara uygun olarak Maliye Bakanlığı’nca çıkarılmış olan ve Danıştay tarafından iptal edilen 1 sayılı Kurumlar Vergisi Genel Tebliğ hükümlerine paralel olacağı düşünülmektedir. Bu çerçevede, halka açık olmayan anonim şirketlerde kâr payı avansı dağıtılabilmesinin şartlarının da sermaye piyasayı kanuna tabi şirketlerle olduğu gibi; temettü avansının dağıtılabilmesi için şirket ana sözleşmesinde hüküm olması ve genel kurul kararıyla, ilgili yılla sınırlı olmak üzere yönetim kuruluna yetki verilmesi, mevzuatına uygun olarak düzenlenmiş ve bağımsız denetimden geçmiş, üçer aylık ara dönemler itibarıyla hazırladıkları mali tablolarında yer alan kârları üzerinden dağıtılabilmesi, dağıtılabilecek temettü avansının, ara mali tablo kârlarından, ayrılması gereken yedek akçeler ile vergi karşılıkları düşüldükten sonra kalan kısmın yarısını geçmemesi, her ara dönemde dağıtılabilecek temettü avansının, bir önceki yıla ait bilanço kârının da yarısını geçmemesi ve önceki dönemlerde verilen temettü avansları mahsup edilmeden, ilave temettü avansı verilmesine ve temettü dağıtılmasına karar verilememesi şeklinde olacağı beklenmektedir.
Kadir ÖZDEMİR*
Yaklaşım
* Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müfettişi
(1) 03.04.2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(2) Dn. 4. D.’nin, 30.04.2008 tarih ve E. 2007/2323, K. 2008/1612 sayılı Kararı.
(3) 13.11.2001 tarih ve 24582 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
|