I- GİRİŞ
01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ölüm aylığını hak etme koşullarını yeniden düzenlemiştir.
Yapılan düzenlemede, hizmet akdine tabi olarak çalışan sigortalı işçilerin (4/a) hak sahipleri ile kendi adına ve hesabına bağımsız olarak çalışan sigortalılarla (4/b), kamu görevlisi durumundaki sigortalıların (4/c) hak sahiplerinin ölüm aylığını hak etmelerinde aranan koşullar farklı olarak belirlenmiştir.
Yazımızda ölüm aylığından yararlanmada sigortalı ile hak sahipleri açısından gerekli koşullar ile özellikli durumlar açıklanacaktır.
II- ÖLÜM AYLIĞINA HAK KAZANMA KOŞULLARI
A- SİGORTALIYA İLİŞKİN KOŞULLAR
1- Ölüm Tarihi ve Prim Ödeme Gün Sayısı: Ölüm sigortasında hakkı doğuran olay ölümdür. Dolayısıyla hak sahiplerine ölüm sigortasından aylık bağlanmasında sigortalıların öldüğü tarihte geçerli olan mevzuat esas alınacaktır. 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlanabilmesi için sigortalının ölüm tarihinin Kanunun yürürlük tarihi olan 2008/Ekim ayı başından sonra olması ve 32. madde gereği en az 1800 gün Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması gerekmektedir. Ölüm aylığı bağlanabilmesi için sadece 4 (a) sigortalıları için öngörülen her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartında; gerek ölen sigortalı tarafından, gerekse hak sahipleri tarafından yapılan tüm borçlanmalar bu şartların oluşmasında dikkate alınmayacaktır. Ancak 01.10.2008 tarihinden önce ölen sigortalıların 900 gün hesabında borçlanılan tüm süreler dikkate alınacaktır.
Örnek-1: 04.09.2009 tarihinde ölen sigortalının 320 gün 4 (a) kapsamında hizmeti, 600 gün de sağlığında kendisi tarafından yapılan askerlik borçlanması hizmeti bulunmaktadır. Bu durumda, ölen sigortalının borçlanma süresi hariç en az 900 prim ödeme gün koşulunun bulunmaması nedeniyle hak sahiplerine aylık bağlanamayacaktır.
Örnek-2: Sigortalı 22.10.2009 tarihinde vefat etmiş olup, ölüm tarihinde 01.01.2006-30.08.2008 süresinde toplam 910 gün hizmeti bulunmaktadır. Bu durumda, 900 prim ödeme gün koşulu yerine gelmekle birlikte, 5 yıllık sigortalılık süresi şartı yerine gelmediğinden hak sahiplerine aylık bağlanamayacaktır.
Örnek-3: 25.02.2008 tahinde ölen ve 4 (a) kapsamında 500 gün hizmeti olan sigortalının hak sahibi, sigortalının yurtdışında geçen 400 günlük hizmet süresini borçlanmış ve borçlanma bedelini 07.04.2009 tarihinde ödeyerek aylık talebinde bulunmuştur. 5 yıllık sigortalılık süresi şartının da bulunması halinde, 01.05.2009 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanacaktır.
2- Prim Ödeme Gün Sayısında 2. Durum: Kanun’un 32. maddesindeki ölüm aylığı bağlanabilmesi için aranan 1800 prim gün koşulu 4 (a), 4 (b) ve 4 (c) sigortalıları için geçerli olup, 1800 prim gün koşulunun oluşmasında, gerek ölen sigortalının gerekse hak sahiplerinin yaptıkları tüm borçlanmalar dikkate alınacaktır. Bu koşulun tek başına yerine gelmesi yeterli olup ayrıca, sigortalılık süresi aranmayacaktır. 4 (c) sigortalıları açısından Kanun’un geçici 4. maddesi hükümleri saklıdır.
3- Birden Fazla Sigortalılık Hali ve Bu Hallerin Birleşmesi: Ölüm aylığı bağlanması koşullarından 1800 prim ödeme gün veya 5 yıllık sigortalılık süresi ve en az 900 prim ödeme gün sayısı şartlarının yerine gelmesinde, sigortalının varsa birden fazla sigortalılık haline göre hizmetleri dikkate alınacak ve en son tabi olduğu sigortalılık haline göre aylık bağlanacaktır. Sigortalılık hallerinin birleşmesi sonucunda son tabi olunan sigortalılık haline göre aylığa hak kazanılamaması halinde, bu defa diğer sigortalılık hallerindeki hizmetlere göre ayrı ayrı değerlendirme yapılarak, aylığa hak kazanacağı sigortalılık hali esas alınarak aylık bağlanacaktır. Örneğin; ölen sigortalının 910 gün 4 (a) kapsamında, 200 gün 4 (b) kapsamında hizmeti olup, son sigortalılık hali 4 (b)’dir. Hak sahiplerine son sigortalılık hali olan 4 (b)’ye göre aylık bağlanabilmesi için 1800 prim gün sayısının tamamlanması gerekmektedir. Hak sahipleri tarafından 600 gün askerlik borçlanması yapılsa dahi 1800 prim gün sayısı tamamlanamadığından 4 (b) sigortalılık haline göre aylık bağlanamamaktadır. Bu durumda hizmetler ayrıştırılacak ve 5 yıllık sigortalılık süresi ve 900 gün koşuluna göre 4 (a) kapsamında aylık bağlanacak ve aylık bağlama işleminde 4 (b) kapsamındaki hizmetler dikkate alınmayacaktır.
4- Prim Borcunun Bulunması Halinde Aylık Bağlanması: Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabilmesi için ölen sigortalının genel sağlık sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur. Sigortalının ölüm tarihinde prim borçlarının bulunması halinde, ölüm aylığı prim borçlarının ödendiği tarihi takip eden aybaşından itibaren başlatılacaktır.
Örnek: 21.02.2009 tarihinde vefat eden 4 (b) sigortalısının 3800 prim ödeme gün sayısı ve bu hizmetlere ilişkin prim borcu bulunmaktadır. Hak sahipleri prim borçlarını 30.04.2009 tarihinde ödemiştir. Bu durumda ölüm aylığı prim borçlarının ödendiği tarihi takip eden aybaşı olan 01.05.2009 tarihi itibariyle başlatılacaktır.
5- Borçlanma veya Ölüm Tarihinde Aktif Sigortalı Olma Şartı: 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden önce 1479 ve 2926 sayılı kanunların ilgili maddelerine göre, sigortalıların gerek kendilerinin gerekse ölümleri halinde hak sahiplerinin askerlik borçlanması yapabilmesi için borçlanma tarihinde veya ölüm tarihinde aktif sigortalı olma şartı arandığından, anılan kanunlara göre aktif sigortalı olmamaları nedeniyle askerlik borçlanma talepleri reddedilenlerin, 5510 sayılı Kanun’un 41. maddesine göre hazırlanan 26.12.2008 tarihli 2008/111 sayılı Genelge’de belirtilen hükümler doğrultusunda gerek kendilerince gerekse hak sahiplerince yapılan talepleri kabul edilerek borçlanma işlemleri sonuçlandırılacaktır.
Söz konusu Kanun hükmünden yararlanmak suretiyle askerlik borçlanması yaparak ölüm aylığı talebinde bulunan hak sahiplerine sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükümlerine göre borcun ödendiği tarihi takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığı bağlanacaktır.
Örnek-1: Mes.Kur.Kayıt Tarihi: 01.01.1996
Terk Tarihi: 31.12.1997
Hizmet Süresi: 2 yıl
Ölüm Tarihi: 01.06.1999
Askerlik Borç.Tal.Tar.: 25.06.2000
Hak sahipleri askerlik borçlanması yapmak suretiyle ölüm aylığı bağlanmasını talep etmektedir. Ancak sigortalı öldüğü tarihte aktif sigortalı olmadığından yürürlükte bulunan 1479 sayılı Kanun’un ek 9. maddesi gereğince hak sahibinin borçlanma talebi reddedilmiştir.
Örnek-2: Mes.Kur.Kayıt Tarihi: 01.01.1996
Terk Tarihi: 31.12.1997
Hizmet Süresi: 2 yıl
Ölüm Tarihi: 01.06.1999
Askerlik Borç.Tal.Tar.: 22.06.2009
Borç. Ödediği tarih: 01.07.2009
Aylık Başlangıç Tarihi: 01.08.2009
Hak sahiplerinin askerlik borçlanma talep tarihinin 5510 sayılı Kanun’un yürürlük tarihinden sonra olması ve Kanunda borçlanma için ölüm tarihinde aktif sigortalılık şartı aranmaması nedenleriyle hak sahiplerine borçlanma yaptırılacak ve ölüm aylığı bağlanmasında sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat gereği 3 yıllık hizmet süresi koşulu borçlanma ile yerine geldiğinden, ölüm aylığı borçlanma bedelinin ödendiği tarihi takip eden aybaşından itibaren başlatılacaktır.
B- HAK SAHİPLERİNE İLİŞKİN KOŞULLAR
5510 sayılı Kanun’un 3. maddesinin (7) numaralı bendinde hak sahibi kavramı; “sigortalının veya sürekli iş göremezlik geliri ile malûllük, vazife Malûllüğü veya yaşlılık aylığı almakta olanların ölümü halinde, gelir veya aylık bağlanmasına veya toptan ödeme yapılmasına hak kazanan eş, çocuk, ana ve babası” olarak tanımlanmıştır.
Ölüm aylığı bağlanması, 5510 sayılı Kanun’dan kaynaklanan bir hakkın kullanılması sonucu meydana gelen ve Kanunda belirlenen koşulları taşıyan kimselere tanınan bir haktır. Bu nedenle, ölen bir kimsenin alacaklarına ve borçlarına halefiyette, yasal mirasçıların sorumluluğu Türk Medeni Kanunu (TMK)’nda yer alan hükümlere tabi olup, 5510 sayılı Kanunla herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır. TMK’nın ilgili hükümlerine göre mirası reddetme ve miras hakkından düşürülme hak sahibi olma niteliğini ortadan kaldırmaz.
Ölen sigortalının hak sahiplerinden;
- Kendisinden aylık bağlanacak sigortalıyı veya gelir ya da aylık bağlanmış olan sigortalıyı kasten öldürdüğü veya öldürmeye teşebbüs ettiği veya bu Kanun gereğince sürekli iş göremez hale veya malûl duruma getirdiği,
- Kendisinden aylık bağlanacak sigortalıya veya gelir ya da aylık bağlanmamış olan sigortalıya veya hak sahibine karşı ağır bir suç işlediği veya bunlara karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi nedeniyle ölüme bağlı bir tasarrufla mirasçılıktan çıkarıldıkları, hususunda kesinleşmiş yargı kararı bulunan kişilere gelir veya aylık ödenmez. (5510 sK. md. 56)
Kanun’un 32. maddesine göre hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanması koşulları aşağıda açıklanmıştır.
1- Eş
Sigortalının ölümü ile dul kalan eşe aylık bağlanabilmesi, ölüm tarihinde sigortalı ile Türk Medeni Kanunu’na uygun olarak evlilik ilişkisinin bulunmasına bağlıdır. Eşlerin dini nikahla evlenmiş olması ya da birlikte yaşamaları, hak sahibi olma niteliğini kazandırmaz.
Eşin, 5510 sayılı Kanun’a veya yabancı ülke mevzuatına tabi çalışması veya buralardan aylık veya gelir alması aylık bağlanmasına engel oluşturmaz.
2- Çocuklar
Ölüm aylığı bağlanmasında evlilik bağı içinde doğan çocuklar hak sahibi sayılır. Diğer taraftan, Türk Medeni Kanunu’na göre sigortalı tarafından evlat edinilmiş, tanınmış veya nesebi düzeltilmiş yahut babalığı hükme bağlanmış çocukların da hak sahibi niteliğini kazanma yönünden evlilik bağı içinde doğan çocuklardan farkları yoktur.
Ölüm aylığına hak kazanma şartları yönünden, çocuklardan;
- Hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde iş kazası ve meslek hastalığı ile analık sigortasına tabi çalıştırılan hükümlü ve tutuklular,
- Haklarında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası hükümleri uygulanan, 05.06.1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu’nda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler ile yine iş kazası ve meslek hastalığı sigortasına tabi meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tâbi tutulan öğrenciler,
- Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan ve haklarında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanan kursiyerler, hariç olmak üzere, 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması, hak sahibi çocuklarda aranan ortak koşullardır. Çocuklara ilişkin diğer koşullar aşağıda belirtilmiştir.
3- Erkek Çocuklar
Ölüm aylığı bağlanması için erkek çocukların 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması şartı dışında öğrenci değilse 18, orta öğrenim yapması halinde 20, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olması şarttır.
Orta öğrenimin 20, yüksek öğrenimin ise 25 yaşından önce bitirilmesi halinde, ölüm aylıkları bu yaşlar beklenmeden kesilir.
Erkek çocukların evlenmesi halinde aylıkları kesilmez.
4- Kız Çocuklar
Ölen sigortalıların kız çocuklarına aylık bağlanabilmesi için, 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması şartı dışında bunların; yaşları ne olursa olsun evli olmaması, evli olmakla birlikte sonradan boşanması veya dul kalması şarttır. Kız çocukların hak sahibi olma şartları içerisinde belli yaşlara kadar öğrenci olma koşulları aranmaz. Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edilen kız çocuklarının ölüm aylıkları kesilir.
5- Malûl Çocuklar
Ölüm aylığı, 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması şartı dışında Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirip malûl olduğu anlaşılan kız ve erkek çocuklarına bağlanır. Malûl çocuklarda yaş, öğrencilik niteliği ve bekar olma şartları aranmaz.
6- Ana ve Baba
- Her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması,
- Diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması,
- Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hissenin bulunması (65 yaşın üstünde olması halinde artan hisse şartı aranmaz), şartlarıyla ana ve babaya ölüm aylığı bağlanır.
Sigortalının ana ve babasına ölüm aylığı bağlanmasında artan hissenin bulunması koşulu sigortalının ölüm tarihi ile sınırlı tutulmamıştır. Diğer bir ifadeyle, sigortalının ölüm tarihinde artan hisse bulunmamakla birlikte daha sonra durum değişikliği nedeniyle artan hissenin ortaya çıkması halinde ana ve babaya aylık bağlanır. Ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması durumunda, artan hisse bulunup bulunmadığına bakılmaksızın diğer şartları da yerine getirmek koşuluyla ana ve babaya ölüm aylığı bağlanır.
III- SONUÇ
Ölüm sigortasında hakkı doğuran olay ölümdür. Dolayısıyla hak sahiplerine ölüm sigortasından aylık bağlanmasında sigortalıların öldüğü tarihte geçerli olan mevzuat esas alınacaktır. 01.10.2008 tarihinden sonra ölen 4/a’lının hak sahiplerinin, sigortalılık süresini ve prim gün sayısını hizmet borçlanması yaparak 5 yıla ve 900 güne tamamlayıp ölüm aylığından yararlanmaları mümkün değildir. Bu düzenlemeden, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan sigortalılar ile kamu görevlisi sigortalıların hak sahipleri de yararlanmamaktadır. 01.10.2008 tarihinden sonra ölen sigortalı işçilerin hak sahiplerine askerlik ya da hizmet borçlanması yaparak ölüm aylığı bağlanması, ancak 1800 gün malûllük yaşlılık ölüm sigortaları primi üzerinden mümkün olmaktadır.
Ölüm aylığı sigortalının en son tabi olduğu sigortalılık haline göre bağlanacaktır. Sigortalılık hallerinin birleşmesi sonucunda son tabi olunan sigortalılık haline göre aylığa hak kazanılamaması halinde, bu defa diğer sigortalılık hallerindeki hizmetlere göre ayrı ayrı değerlendirme yapılarak, aylığa hak kazanacağı sigortalılık hali esas alınarak aylık bağlanacaktır.
4/b’ye göre sigortalı sayılanların hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabilmesi için ölen sigortalının genel sağlık sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur.
Umut TOPCU*
Yaklaşım
____________________________
(*) SGK Müfettişi. |