Gelir Vergisi Kanunu’nun 103. maddesinde yer alan gelir vergisi tarifesinin son gelir dilimi için uygulanan % 35 oranı Anayasa Mahkemesinin 15.10.2009 tarih ve E:2006/95 K:2009/144 sayılı kararıyla iptal edilmiştir.

Karar gereği iptal hükmü, kararın Resmi Gazetede yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra yürürlüğe girmiştir. Dolayısıyla bugünden itibaren Anayasa Mahkemesi kararı yürürlüktedir ve ücret gelirlerinin vergilendirilmesinde hukuken % 35 oranı uygulanabilir değildir.

Anayasa mahkemesi doğacak hukuksal boşluğu dikkate alarak, yeni yapılacak yasal düzenleme için altı aylık bir süre öngörmüş olmakla birlikte, bu süre içinde yasal bir düzenleme yapılamamıştır.

Her aşamasından bilgi verdiğimiz, konuyla ilgili yasal düzenlemeyi de içeren bir kanun tasarısı TBMM’de yasalaşma sürecinde olup, bugünkü tarih ve 2010/46 sayılı Vergi Bültenimizde de belirttiğimiz üzere tasarı Meclis Plan ve Bütçe Komisyonundaki sürecini tamamlamış, Genel Kurulda görüşülmeyi beklemektedir. Tasarının Meclis tatile girmeden kabul edilerek yasalaşacağı, Cumhurbaşkanı onayından sonra da Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe gireceği tahmin edilmektedir.

Tasarıda yer alan gelir vergisi tarifesi aşağıdaki gibidir:

8.800 TL’ye kadar % 15

22.000 TL’nin 8.800 TL’si için 1.320 TL, fazlası % 20

50.000. TL’nin 22.000 TL’si için 3.960 TL

(Ücret gelirlerinde 76.200 TL’nin 22.000 TL’si için 3.960 TL) fazlası %27

50.000 TL’den fazlasının 50.000 TL’si için 11.520 TL

(ücret gelirlerinde 76.200 TL’den fazlasının 76.200 TL’si için 18.594 TL), fazlası % 35

Tasarıda yeni tarifenin 1 Ocak 2010 tarihinde itibaren elde edilen ücret gelirlerine uygulanması öngörülmektedir. Dolayısıyla tasarıda yer alan düzenlemenin aynen yasalaşarak yürürlüğe girmesi durumunda, geriye doğru bir düzeltme yapılacağı görülmektedir.

Gelinen noktada bugün itibariyle, mevcut gelir vergisi tarifesinin en üst dilimine uygulanan oran hukuken uygulanamaz, yeni bir yasal düzenleme de henüz yapılamamış olduğuna göre, yapılacak yeni yasal düzenleme yürürlüğe girinceye kadar yapılabilecek uygulama şu şekilde özetlenebilir:

- Mevcut tarifenin en üst diliminin (kümülatif vergi matrahı 50.000 liranın) altında kalan ücret ödemeleri için sorun yoktur. Mevcut tarifeye göre vergileme devam edecektir.

- Stopaja konu ücret tutarının 50.000 - 76.200 TL aralığında olması durumunda % 27 oranının uygulanması düşünülebilir. Bu gelir grubu için iptal sonrası mevcut tarifedeki oran da tasarıdaki oran da % 27 olup, tasarının aynen yasalaşması halinde sorun olmayacaktır. Tasarıda yer alan 76.200 liralık tutarın değiştirilerek daha düşük bir tutarın yasalaşması halinde, eksik stopaj yapılmış olması söz konusu olabilecek, bu durum da eksik yapılan kesintinin işletme tarafından karşılanmasını veya ücretliden tahsil edilmesini gerektirecektir. Bu riski almak istemeyen işletmeler, yasal düzenleme yapılıncaya kadar % 35 oranını esas alarak stopaj uygulamaya devam etmeyi, yasal düzenleme sonrasında ise düzenleme doğrultusunda fazla ödenen stopajı geri almayı tercih edilebilir.

- Stopaja konu ücret tutarının 76.200 lirayı geçmesi durumunda da hukuken % 35 oranının uygulanamayacağı, mevcut yargı kararları da dikkate alınırsa uygulanacak olan oranın % 27 olduğu söylenebilir. Ancak mevcut tasarının aynen yasalaşma olasılığının yüksekliği de dikkate alınarak % 35 oranının uygulanmasının daha güvenli ve gerçekçi olduğu düşünülmektedir. Tasarının değişerek yasalaşması halinde (76.200 liralık tutarın düşürülmesi beklenmemekte ancak artırılması olasıdır), fazladan ödenen verginin iadesi her zaman için mümkün olacaktır.

Konu yukarıda bütün boyutlarıyla açıklanmış olmakla birlikte, tekrar vurgulamak gerekirse; bugün itibariyle hukuken % 35 oranının ücret gelirleri için uygulanamayacağı, ancak 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yasalaşması öngörülen tasarının da yapılacak uygulamada dikkate alınmasında yarar olduğu söylenebilir. pwc