Bir süredir vergicilerin güncel konusu olan ve kamuoyu tarafından Torba Yasa Tasarısı olarak ifade edilen tasarı, 23 Temmuz 2010 Cuma günü TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek 5009 sayılı Kanun olarak yasalaştı.
Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması bekleniyor. Belki de siz bu makaleyi okuduğunuz anda yayımlanmış ve yürürlüğe girmiş bile olabilir. Kanun, başta vergi kanunları olmak üzere otuz iki kanunda değişiklik öngörüyor. Bu anlamda kamuoyunun kanuna verdiği isimle içeriği son derece uyuşuyor. Yürütme ve yürürlük maddeleri hariç, dokuz geçici maddeyle birlikte 70 maddeden oluşan kanunun; 24 maddesi vergi uygulamalarıyla ilgilidir. Kanunun 10 maddesi ile Gelir İdaresi Başkanlığı'nın kuruluş ve organizasyon yapısıyla ilgili değişiklik yapılması öngörülmekte, 36 madde ise diğer bazı konuları düzenlemektedir. Bu makaleyle, kanunun vergi hukukçularını ve uygulayıcılarını ilgilendiren düzenlemeleri özetlenmeye çalışılmıştır. Önümüzdeki günlerde, konuların bir kısmı ayrı makaleler olarak siz okuyucuların dikkatine sunulacaktır. TBMM'de kabul edilerek yasalaşan 5009 sayılı Kanunla özetle şu düzenlemeler yapılmıştır: - Ücret gelirlerine uygulanacak gelir vergisi tarifesi 01.01.2010 tarihinden geçerli olmak üzere yeniden düzenlenmiştir. Yine anayasaya aykırılığı konuşulan bir düzenlemeyle karşı karşıyayız. Daha da kötüsü ne yazık ki, kanun Anayasa Mahkemesi kararının yürürlüğe girdiği 9 Temmuz 2010 tarihine kavuşmadı. Arada işletmelere ciddi anlamda sorun yaratan bir boşluk oldu. Kanunun 30 Temmuz 2010 tarihine kadar yayımlanmaması durumunda, sorun daha da büyüyecek gibi gözüküyor. Konu son derece karmaşık ve açık değil. Burada ayrıntıya girmeden, kanunun 30 Temmuz 2010 tarihine kadar yayımlanmaması durumunda yapılabilecek uygulamaları http://www.ozdorular.com adresindeki bültenlerden takip edebileceğinizi söylemekle yetinelim. Ayrıca umalım ki, Gelir İdaresi bu durumda ne yapılacağını en azından bir duyuru ile kamuoyunu bilgilendirsin. - Anayasa mahkemesinin iptal kararı sonrasında yeniden hak kazanılan yatırım indirimi tutarının yıl sınırı olmaksızın ancak kazancın % 25'i ile sınırlı olarak indirimine izin verilmiştir. Anayasaya aykırılık, yine anayasaya aykırılığı açık olan bir düzenlemeyle giderilmiş. - Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının alım/satım ve itfa kazançlarında yerli-yabancı yatırımcı ayrımına dayalı stopaj uygulamasına son verilmiş ve sermaye şirketleri ile yatırım fon ve ortaklıklarına yapılan ödemelerden yüzde sıfır stopaj yapılması öngörülmüştür. Düzenleme 1 Ekim 2010 tarihinde yürürlüğe girecektir. Ayrı bir makale konusu yapılacaktır. - Vergi incelemelerinde uyulacak bazı esaslar belirlenmiştir. Bu çerçevede inceleme elemanlarının kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ ve sirkülere uymaları ve incelemeleri belirli bir sürede tamamlamaları hükme bağlanmıştır. - Vergi incelemelerini koordine etmek üzere Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu yeniden oluşturulmuştur. - Özelge sistemi yeniden düzenlenmiş, özelgelerin ceza yanında faiz açısından da koruma sağlaması öngörülmüştür. Bir önceki konuyla birlikte, belki de kanun'un en önemli düzenlemesi. - Genel tebliğ veya sirkülerle açıklamanın değiştirilmesi halinde, yeni tebliğ veya sirkülerin yayımlandığı tarihten itibaren geçerli olması ve geriye dönük olarak uygulanmaması hükme bağlanmıştır. - Takdir Komisyonu'na başvurulmasının zamanaşımı süresini en fazla bir yıl süreyle durdurması öngörülmüştür. - Banker sayılmak için aranan devamlılık şartı, finansal işlemleri esas iştigal konusu olarak yapanlar şeklinde değiştirilerek, ödünç para verme işlerini esas iştigal konusu olarak yapanların BSMV mükellefi olmaları, bu işleri devamlı olarak yapsalar da esas iştigal konusu olarak yapmayanların finansman hizmetlerinin ise KDV'ye tabi olması öngörülmüştür. - Finansman şirketlerince kullandırılacak tüm kredilerin temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kâğıtlar damga vergisinden istisna edilmiştir. - 1985 veya daha eski model motorlu taşıtların hurdaya ayrılması ve il özel idarelerine teslimi koşuluyla, bunlara ait motorlu taşıtlar vergisi ile bu vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi, vergi cezaları ve idari para cezalarının silinmesini öngören düzenleme yapılmıştır. - 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun ek 37. maddesinde yer alan, sanal mobil şebeke operatörü olarak bilinen işletmecilerin hazine payı yükümlülüğü yeniden düzenlenmiştir. Recep Bıyık http://www.dunyagazetesi.com.tr/yeni-vergi-duzenlemeleri_959... |