Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Takdir komisyonuna sevk edilen zamanaşımı kapsamındaki vergilere af gibi uygulama PDF Yazdır e-Posta
02 Ağustos 2010

Vergi Usul Kanunu'na göre vergiyi doğuran olayı izleyen yılbaşından itibaren beş yıl içinde tarh ve tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğruyor.

Yani 2005 yılında hesaplanması gereken bir vergi tarh edilmemişse, en geç bu yılın sonuna kadar tarh edilmesi gerekiyor. Süre geçirilirse artık bu vergi mükelleften aranamaz. Bazı istisnai durumlarda zamanaşımı süresi uzayabiliyor. Bu istisnai durumlardan birisi de mükellefin ilgili döneminin takdir komisyonuna sevk edilmesiydi. Kanun iptal edilmeden önce vergi dairesi veya denetim elemanının matrah takdiri için mükellefi takdir komisyonuna sevk etmesinin zamanaşımını durdurduğu hükmü mevcuttu. Komisyon, kararını vergi dairesine bildirdikten sonra zamanaşımı süresi kaldığı yerden işlemeye devam ediyordu. İşlem sayısının artmasıyla işleri yetiştiremeyen memurlar, artık bu müesseseyi tarh zamanaşımını uzatmak için kullanır olmuştu. Daha önce de bahsettiğim üzere bu durum mükellefleri mağdur ediyor, idare aleyhine birçok davanın açılmasına sebep oluyordu. Çünkü çoğu zaman işler yıllarca takdir komisyonunda bekliyor ve zamanaşımı bittikten yıllarca sonra vergi ve cezalarla muhatap olunuyordu. Üstelik takdir komisyonunda kalınan süreler için de gecikme faizi ödenmek zorunda kalınıyordu.

Anayasa Mahkemesi matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurmanın zamanaşımını durduracağına ilişkin hükmü iptal etmiş ve bu kararı 8 Ocak 2010 günlü Resmi Gazete'de yayımlamıştı. Kararın yürürlüğe giriş tarihi de yayımından altı ay sonra şeklinde belirlenmişti. Yani 8 Temmuz'da bu iptal kararı hüküm ifade edecekti. Mahkeme bu süreçte Maliye'nin bir düzenleme yapmasına bir nevi imkan tanımış oldu. Maliye de konu ile ilgili bir çalışma yaparak TBMM'ye gönderdi. Ancak çıkarılacak torba kanun o kadar geniş kapsamlı tutuldu ve ülke gündemi o kadar yoğun geçti ki bu düzenleme mahkemece tanınan sürede tamamlanamadı.

Yapılan yeni düzenlemede takdir komisyonunda geçen sürenin zamanaşımını durduracağı, ancak duran sürenin bir yılı geçemeyeceği öngörüldü. Ayrıca Vergi Usul Kanunu'na eklenen bir geçici maddeyle, 1 Ocak 2005'ten önceki dönemlere ilişkin olarak takdire sevk edilen vergilerde zamanaşımının 2012 sonunda gerçekleşeceği öngörülmüştü. Ancak bu düzenleme öngörülen sürede tamamlanamadı. Bu yüzden 8 Temmuz ile, kanunun yürürlüğe girdiği 1 Ağustos dönemi arasında bir boşluk oluştu. Bu boşlukta 2004 ve öncesi dönemlerin takdir komisyonuna sevk edilmesi, zamanaşımını durdurmayacağından (çünkü bu yöndeki hüküm Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmişti) takdir komisyonundakiler dahil tüm vergiler zamanaşımına uğramış oldu. 8 Temmuz'dan sonra takdir komisyonundan eski yıllara ait tarhiyatı öngörülen vergiler zamanaşımına uğramış oldu. Kanaatimce önceki dönemlere ilişkin zamanaşımının 2012 sonunda sona ereceğini ifade eden ve 6009 sayılı kanun ile Vergi Usul Kanunu'na eklenen geçici 28. madde hiçbir hüküm ifade etmeyecek. 2004 ve öncesi yıllarla ilgili olarak takdir komisyonu kararı gereği haklarında tarhiyat öngörülen mükelleflerin mahkemeye gitmeleri halinde haklı çıkacaklarından şüphem yok. Öyle bir tarhiyatla karşı karşıya kalanların bunu dikkate almasında fayda var.

Yatırım indiriminde Kurumlar Vergisi düşük hesaplanacak

Anayasa Mahkemesi'nin önceki yıllarda hak kazanılan yatırım indiriminden 2008 yılından sonraki yıllarda yararlanılmayacağına ilişkin kanun hükmünü iptal etmesi üzerine, 6009 sayılı kanunla yapılan yeni düzenlemeyle süre sınırlaması kaldırılmış; ancak, yararlanılabilecek yatırım indirimi kazancın yüzde 25'i ile sınırlandırılmıştır. Yatırım indirimi istisnası kaldırılmadan önce böyle bir sınırlama bulunmadığından, bu düzenlemeyle geriye dönük bir düzenleme yapılmış bulunmaktadır. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının gerekçesinde geriye dönük düzenlemelerle kişilerin haklarının, hukuki istikrar ve güvenlik ilkesi gözetilmeden kısıtlanmasının hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmayacağı öngörüldüğünden, yapılan bu düzenleme de aynı gerekçeyle Anayasa'ya aykırıdır. Ancak yeni düzenlemenin bir avantajlı tarafı bulunuyor. Daha önce yatırım indiriminden faydalananlar Kurumlar Vergisi'ni eski tarife üzerinden (yüzde 30) hesaplıyordu. Yeni düzenlemeden sonra yatırım indiriminden faydalanılsa bile Kurumlar Vergisi yüzde 20 üzerinden hesaplanacak.

Ahmet Yavuz

Zaman Gazetesi