Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Eğitim giderleri beyan edilen gelirden indirilebiliyor PDF Yazdır e-Posta
14 Eylül 2010

Yaz tatili ve bayram tatilinin ardından okullar da açılıyor. Okulların açılması kuşkusuz en çok velileri etkileyecek. Başta kıyafet, defter, kitap, kırtasiye, servis olmak üzere pek çok harcama yapmaları gerekecek. Bunların üstüne eğitim, kurs ve dershane ücretleri de eklendiğinde ortaya ciddi rakamlar çıkacak.

Ancak Gelir Vergisi Kanununun 89. maddesi, bazı mükelleflere, eğitim harcamalarının vergi matrahından indirilmesi suretiyle avantaj sağlıyor.

Bu bağlamda bakkal, kasap, manav, lokantacı, mobilyacı, ayakkabıcı, berber, nakliyeci, yedek parçacı gibi ticari kazanç; avukat, doktor, mimar gibi serbest meslek kazancı elde edenler ile kira ve kar payı gibi gelirini yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan etmek zorunda olan gelir vergisi mükellefleri eğitim giderlerini beyan edecekleri gelirlerinden indirebiliyorlar.

ÜCRET GELİRİ ELDE EDENLER
Eğitim giderlerini gelir vergisi matrahından indirme olanağı ücretliler için geçerli değil. İşçi ve memurlar daha önce, eğitim harcamaları ve diğer harcamaları için 'özel gider indirimi'nden yararlanıyordu. 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren, bu uygulamaya son verildi.

Bunun yerine, fiş veya fatura ile belgelendirilmesi gerekmeksizin asgari ücret baz alınarak ücretlinin medeni haline göre belirlenen 'asgari geçim indirimi' uygulaması getirildi.

Eğitim giderleri, ücretleri stopaj yoluyla kaynakta vergilendirilen ücretlilerin vergi matrahından indirilmiyor ama birden fazla işverenden ücret alıp da birinciden sonraki işverenden aldığı ücret tutarı 22 bin lirayı aştığı için ücret gelirlerini yıllık beyanname ile beyan etmek zorunda olanlar da eğitim harcamalarını beyan ettikleri ücret gelirinden indirebiliyorlar.

EĞİTİM HARCAMASI
Eğitim harcaması kavramının kapsamı oldukça geniş. Eğitim ve öğretim kurumları ile anaokulu, kreş ve dershanelere eğitim amacıyla yapılan ödemeler, kurs ücretleri, her türlü kitap (ders kitabı, hikaye, roman, bilimsel eser) ve kırtasiye alımları bu kapsamda değerlendiriliyor. Bunların dışında, özel öğrenci yurtlarına fatura karşılığında yapılan ödemeler de eğitim harcaması kapsamında.

Okul aile birliğine ya da okul koruma derneklerine 'bağış' adı altında yapılan ödemeler eğitim harcaması kapsamına girmiyor. Devlet üniversitelerine yapılan 'harç' ödemeleri kapsam dışı. Vakıflara ait üniversiteler kurumlar vergisi mükellefi olmadığı için bunlara yapılan 'katkı payı' ödemeleri de indirilemiyor.

İNDİRİM ŞARTLARI
Eğitim harcamalarının beyan edilen gelirden indirilebilmesi için iki koşul aranıyor. Bunlardan ilki, eğitim harcamalarının Türkiye'de yapılış olması. Yani, yurt dışında okuyan çocukların eğitim giderlerinin indirilmesi söz konusu değil.

İkinci koşul, eğitim harcamalarının, gelir veya kurumlar vergisine tabi mükelleflerden alınan belgelerle (fatura, serbest meslek makbuzu, perakende satış vesikası veya yazar kasa fişi) belgelendirilmesi.

İNDİRİM % 10'LA SINIRLI
Bu iki koşul sağlandığında, yapılan eğitim giderlerinin vergi matrahından indirilmesi mümkün oluyor. Ancak, yapılan eğitim harcamasının matrahtan düşülebilecek kısmı sınırlı. Gelir Vergisi Kanunu'nun 89. maddesine göre, eğitim harcamasının, beyan edilen gelirin yüzde 10'una kadar olan kısmı indirim konusu yapılabiliyor. Eğitim harcaması tutarının beyan edilen gelirin yüzde 10'unu aşması halinde, aşan kısım indirilemiyor.

Aynı tarih için hem yurtdışı hem doğum borçlanması yapılamaz
EŞİMİN 1984 ile 1997 yılları arasında yurtdışında ev kadını olarak geçen 4913 gün için yurtdışı borçlanması yaparak ödedik ve sigorta başlangıcı borçlandığı süre kadar geri gitti. 1985 doğumlu yaşayan bir çocuğumuz var. Ev kadını olarak yurtdışı borçlanmasıyla çakışan süre için doğum borçlanması yapılabilir mi, sigorta başlangıç tarihi daha da geriye gider mi? Metin Tonyalı

1984 ile 1997 tarihleri arasında 4913 gün yurtdışı borçlanması yapmışsınız. Dolayısıyla bu tarihler arasındaki sürelere ilişkin primler ödenmiş. 1985 yılında gerçekleşen doğumdan sonraki iki yıl içinde yurt dışı borçlanması nedeniyle primi ödenmemiş süre olmayacağından, ayrıca doğum borçlanması yapılamaz.

İhbar tazminatına hak kazanma
İHBAR tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesinin haklı bir nedene dayanmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. İş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa bile ihbar tazminatına hak kazanması mümkün değildir.

Metin Taş/Sezgin Özcan

http://www.aksam.com.tr/2010/09/14/yazar/18764/metin_tas_sez...