Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Ücret Bordrosu İmzalıda Olsa Şahitle Fazla Çalışma Tespit Ettirilebilir(mi)? PDF Yazdır e-Posta
19 Ekim 2010

Image

Ücret bordroları, işçinin imzasını ihtiva etmesi nedeniyle ücretlerin ödendiğini kanıtlama konusunda ispat aracıdır. Ücret bordrosunda işçinin imzasının bulunması, ücretin ödendiği konusunda, ücret bordosuna tam bir delil olma niteliğini kazandırmaktadır[1].

Ücret bordrolarındaki imzalar, uygulamada daha çok fazla çalışma ücretlerinin tam olarak ödendiğinin ispatı bakımından, önem kazanmaktadır. Bu nedenle, söz konusu ücretler için, ücret bordrolarında ayrı sütun açılmaktadır.

Fazla çalışmış olduğu halde fazla mesai ücreti ödenmeyen işçinin, hakkını saklı tutup ileride talep edebilmesi için, ücret bordrosunu ihtirazı kayıt öne sürerek imzalaması gerekmektedir.

Medeni Kanun'un 6. maddesi 'Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.' hükmü gereği fazla çalışma ücreti ödeme borcunu yerine getirdiğini iddia eden işveren, ödemeyi kanıtlamakla yükümlüdür.

II- FAZLA ÇALIŞMA

Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırkbeş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır.        

Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır.

III- ZORUNLU NEDENLERLE FAZLA ÇALIŞMA

Gerek bir arıza sırasında, gerek bir arızanın mümkün görülmesi halinde yahut makineler veya araç ve gereç için hemen yapılması gerekli acele işlerde yahut zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkmasında, işyerinin normal çalışmasını sağlayacak dereceyi aşmamak koşulu ile işçilerin hepsi veya bir kısmına fazla çalışma yaptırılabilir. Bu durumda fazla çalışma yapan işçilere uygun bir dinlenme süresi verilmesi zorunludur.

IV- OLAĞANÜSTÜ HALLERDE FAZLA ÇALIŞMA

Seferberlik sırasında ve bu süreyi aşmamak şartıyla yurt savunmasının gereklerini karşılayan işyerlerinde fazla çalışmaya lüzum görülürse işlerin çeşidine ve ihtiyacın derecesine göre Bakanlar Kurulu günlük çalışma süresini, işçinin en çok çalışma gücüne çıkarabilir.

V- FAZLA SÜRELERDE ÇALIŞMA

Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırkbeş saatin altında belirlendiği durumlarda uygulanan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırkbeş saate kadar yapılan çalışmalar fazla sürelerle çalışmalardır.

VI- FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİ

Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.

Örneğin A şahsının normal çalışma saat ücreti 40 TL ise, fazla çalıştığı her saat için (40 x %50 = 20) 40+20 = 60 TL ücret alacaktır.

VII- FAZLA SÜRELERDE ÇALIŞMA ÜCRETİ

Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmibeş yükseltilmesiyle ödenir.

Örneğin A şahsının normal çalışma saat ücreti 40 TL ise, fazla sürelerde çalıştığı her saat için (40 x %25 = 10) 40+10 = 50 TL ücret alacaktır.

VIII- FAZLA ÇALIŞMA SÜRESİ VE İŞÇİ ONAYI

Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz. Fazla saatlerle çalışmak için işçinin yazılı onayının alınması gerekir.

IX- SERBEST ZAMAN

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir. İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır.

X- FAZLA ÇALIŞMA İDDİASININ KANITLANMASI

Fazla çalışmalarının ispatında[2];

- Tanık beyanları,

- Ücret bordrolarında fazla mesai sütununun bulunması,

- İşçinin fazla mesai ödemesi bulunan bordroları çekincesiz imzalaması,

- İşin ve işçinin niteliği,

- Mevsim gereği gibi unsurlar ve kanıtlar önem içerir.

Yargıtay ''bordrolar hatta tatili alacağı yönünden tahakkuk içermekte ise de, fazla mesai ve genel tatil alacak sütunlarında sıfır (0) yazmakta olup, fazla mesai alacakları yönünden bir tahakkuk içermemektedir. Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, fazla mesai alacaklarının bu şekilde bordrolarda sıfır (0) olarak gösterilmesi, herhangi bir tahakkuk ve ödeme içermemesi halinde davacı işçi, bu alacaklarla ilgili çalışmasını ispatlaması durumunda alacağa hak kazanır''[3] kararında da belirtildiği üzere bordrolarda fazla çalışma sütunu bulunduğu halde bu sütunun boş bırakılmış olması, işçinin fazla çalışma yapmadığının kanıtı olarak kabul edilemez. Üzerinde fazla çalışma sütunu bulunan ve ayın bazı günleri fazla çalışma yapıldığı öngörülen bordroları ihtirazı kayıt koymadan imzalayan işçi, bordroda fazla mesai ödemesi göründüğünden, bordro düzenlenen aylar için sonradan fazla çalışma ücreti talep edemez.

Medeni Usul Hukukunda yemin delili kesin delil niteliğindedir.

Kesin yemin, ispat yükü kendisine düşen tarafın davanın halline etkili bir vakıanın ispatı için diğer tarafa teklif ettiği yemindir.1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 344 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Yemin teklif edecek taraf, ispat yükü kendisine düşen fakat iddiasını veya savunmasını ispat edememiş olan taraftır.

Hâkimin teklif ettiği tamamlayıcı yemin ise 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 356.maddesinde düzenlenmiştir. Maddede yer alan 'iddia olunan hususun kesin delillerle ispat edilememiş olması' ve 'iddia olunan hususun ispatı için gösterilen delillerin hüküm verilebilecek derecede hâkimi ikna edememesi' koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerekir.

Yemin deliline dayanılabilmesi ya tarafların delil listelerinde açıkça bu delile dayanmaları veya davacının dava dilekçesinde, davalının da cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmaları veya uygulamada kabul edildiği şekliyle sair deliller ifadesine yer vermeleri ile olanaklıdır[4].         

İspat külfeti kendisinde olmayan tarafın karşı tarafa yönelttiği yemin hukuki sonuç doğurmaz.

XI- FAZLA ÇALIŞMA İDDİASININ KANITLANMASINDA İHTİRAZİ KAYIT

Ücret bordrosunda fazla çalışma sütununun olmasına rağmen, o sütunda fazla mesai ücreti tahakkukunun bulunmaması, işçinin fazla çalışmadığı anlamını taşımaz. Aylık normal mesai ücreti alınırken, işçi tarafından buna ilişkin ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması da, bunu değiştirmez. Bu durumda, Yargıtay, ödenen miktarların fazla çalışma alacağı olarak saptanacak miktardan düşülmesi esasını kabul etmektedir. Böylece, ücret bordrolarında fazla çalışmaya ilişkin sütun bulunup da sözkonusu sütunun boş bırakılmış olması, mutlak bir biçimde işçinin fazla çalışma yapmadığının delili olarak kabul edilmemektedir. Buna karşılık, aynı bordroda fazla çalışma olmadığı açıkça yazılı olan veya bazı işçilerin fazla çalışma ücretine hak kazandıkları yazılı bulunan durumlarda, işçinin ihtirazi kayıt ileri sürerek bordroyu imzalamış bulunması aranacaktır. Bu anlamda, ücret bordrosundaki fazla çalışma sütununun boş olması, yapılacak bir ihtirazi kaydın varlığını mutlak anlamda zorunlu kılmamaktadır.

İhtirazi kayıt, hak arayanın, hak kaybının önlenmesi için uygulanan hukuk güvencesidir. Kanatimcede yenilik doğurucu bir haktır. Nitekim, Yargıtay kararlarında da ihtirazi kayıt yenilik doğurucu bir hak olarak belirtilmiştir.

Hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin ücret bordrosunu imzalayan işçi işverenden fazla mesai alacağı olduğunu ileri sürerek itiraz etmişse; ücret konusundaki ispat yükü, artık işçiye aittir. İşveren tarafından fazla mesai ücretinin ödendiği; makbuz, ücret hesap pusulası veya ücret bordrosu ile ispat edilmişse, fazla mesai ücretinin ödenmediğinin ispatı yine işçiye aittir.

XII- SONUÇ

İşin ve işçinin niteliği fazla çalışmanın tespitinde kanaatimizce en önemli unsurdur. Örneğin akaryakıt istasyonlarında pompacılar, otel-lokanta-restaurant gibi hizmet sektöründe garson, kat görevlisi vb. personel, özellikle alışveriş merkezlerindeki mağaza işyerlerinde çalışan satış görevlileri uygulamada görüldüğü üzere genelde fazla çalışma yapmaktadır.

Fazla çalışma yapıldığını işçinin,  ücretinin ödendiğini ise işverenin kanıtlaması gerekir.

Ücret bordro/hesap pusulası fazla çalışma bölümünün boş olması ya da bordro/hesap pusulasının imza taşımaması halinde işçi fazla çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir. İspat yazılı belgelerle olabileceği gibi tanık beyanlarıyla da olabilir[5].

İşçinin imzasını taşıyan ücret bordro/hesap pusulası sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Diğer bir ifadeyle bordro/hesap pusulasının sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı ücret bordro/hesap pusulasında görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

Fazla çalışma ücretini ödemeyen işverenlere 2010 yılında her bir işçi için 204 TL idari para cezası uygulanacaktır[6].

Cumhur Sinan ÖZDEMİR*

Yaklaşım

(*) Baş İş Müfettişi

[1] Ayrıntılı Bilgi İçin Bkz. Cumhur Sinan ÖZDEMİR, İş Kanununa Göre İşveren ve İşçi Rehberi, Ankara, Haziran 2010, Adalet Yayınevi

[2] Yrg. 9. HD.'nin, 25.03.2008 tarih ve E.2007/09975, K.2008/06368 sayılı Kararı.

[3] Yrg. 9. HD.'nin, 21.02.2008 tarih ve E.2007/10432, K.2008/01595 sayılı Kararı.

[4] Yrg. HGK.'nın, 24.01.2007 tarih ve E. 2007/3'29, K. 2007/19 sayılı Kararı.

[5] Yrg. 9. HD.'nin, 29.11.2006 tarih ve E.2006/11724, K. 2006/31396 sayılı Kararı.

[6] Ayrıntılı Bilgi İçin Bkz. Cumhur Sinan ÖZDEMİR, İş Kanuna Göre İdari Para Cezaları ve Mahkeme Kararları, Adalet Yayınevi, Şubat 2009