Yılbaşı Eşantiyonlarının Gider Kaydı ve KDV Karşısındaki Durumu |
04 Aralık 2010 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bilindiği üzere vergi mükellefleri özellikle yılbaşlarında, firmalarının tanıtım ve reklamlarını yapmak için herhangi bir bedel almaksızın üzerlerinde kendilerini tanıtan logo, resim ve benzeri işaretlerin yer aldığı kalem, anahtarlık, ajanda, takvim, kül tablası, çakmak ve benzeri eşyaları dağıtabilmektedirler. Ticari yaşantıda bu şekilde dağıtılan ürünlere eşantiyon adı verilmektedir. I- GİRİŞ Bu şekilde, belli bir bedel alınmaksızın dağıtımı yapılan eşantiyon malların Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu yönünden gider kabul edilip edilmeyeceği, Katma Değer Vergisi Kanunu yönünden yüklenilen KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunu açıklamaya çalışacağız. II- YILBAŞI EŞANTİYONLARININ GELİR VERGİSİ KANUNU VE KURUMLAR VERGİSİ KANUNU KARŞISINDAKİ DURUMU Mükelleflerin mal ve hizmet satışlarında karlarını artırmak amacıyla yapmış oldukları en önemli giderlerden biri de reklam ve pazarlama giderleridir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun(1) 40/1. maddesinde, ticari kazancın tespitinde indirilecek giderler belirlenmiş, maddenin 1 numaralı bendinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, ticari kazancın safi tutarının tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır. Yine 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun(2) 6. maddesinde ise, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Eşantiyon olarak dağıtılacak mallardaki amaç işletmenin faaliyetini yaygınlaştırmak olduğundan bu mallara ait alış vesikalarında gösterilen bedellerin Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu yönünden safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınması gerekmektedir. Nitekim 50 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği(3)’nin (A/2) bölümünde; “firmaların belirli zamanlarda, özellikle dini bayramlarda ve yılbaşlarında kendi tanıtımlarını yapmak amacıyla her hangi bir bedel almaksızın kalem, anahtarlık, ajanda, takvim ve benzeri eşya dağıtmalarının geleneksel hale geldiği belirtilerek, ticari hayatta eşantiyon olarak adlandırılan bu ürünlerin ayni pazarlama gideri niteliğinde olduğu” belirtilmiştir. Yine 50 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin (A/2) bölümünün devamında; “eşantiyon adı altında teslim edilen malların ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması, ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde teslim edilmesi gerekmekte olduğu” belirtilmiştir. Sonuç olarak ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olan yılbaşı eşantiyonlarının dağıtılmasındaki amaç işletmenin iktisadi faaliyetini yaygınlaştırma ve tanıtma amacı olduğundan, bu mallara ait alış bedellerinin Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu yönünden safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınması gerekecektir. Zira eşantiyon malların verilmesi reklam niteliğindedir ve ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili bulunmaktadır(4). III- YILBAŞI EŞANTİYONLARININ KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU KARŞISINDAKİ DURUMU 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun(5) 3/a maddesinde vergiye tabi malların her ne surette olursa olsun vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesi teslim sayılan hal olarak kabul edilmiş ve bu çekişler için KDV hesaplanması gerektiği belirtilmiştir. Esas olarak Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 3/a maddesindeki amaç ticari işletmedeki malların özel tüketim amacıyla işletmeden çekilmesini önlemektir. Fakat eşantiyon mallar, özel tüketim amacıyla değil, mükelleflerin kendi tanıtımlarını yapmak amacıyla verilmektedir. Bu nedenle eşantiyon malların işletmeden çekilmesi Katma Değer Vergisi Kanun’un 3/a maddesi kapsamında değerlendirmemesi gerekmektedir(6). Nitekim 50 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin (A/2) bölümünde şu açıklamalar yer almaktadır. “Firmalar halen satışını yaptıkları veya piyasaya yeni çıkardıkları bir ürünün tanıtımını sağlamak amacıyla numune mallar üretmekte ve bu malları da ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin vermektedir. Ana malın bütün, özelliklerini taşımakla birlikte, satışa konu edilemeyecek bir miktarla sınırlı olan ve üzerinde “Numunedir, parayla satılmaz, vb.” ibareleri taşıyan bu mallar da, işletmede tüketilmemekle birlikte ayni pazarlama gideri özelliğini taşıdığından, bu malların bedel alınmaksızın teslimi de eşantiyonlarda olduğu gibi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir. Bu açıklamalar çerçevesinde numune adı altında teslim edilen malların; - Ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması, - Ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi halinde katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.” Dolayısıyla eşantiyon malların verilmesi işlemi Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu yönünden ayni pazarlama gideri olarak kabul edildiğinden, eşantiyon mallar nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinin, KDVK’ nın 29/1-a ve 34/1. maddelerine göre indirim konusu yapılması mümkündür. Ayrıca Danıştay’ın konu ile ilgili aynı yönlü birkaç Kararı şöyledir. “Eşantiyonlar, ticari faaliyetin devam ettirilmesi, satış hacminin artırılması amacıyla tanıtım aracı olarak verildiğinden genel gider kapsamında kabul edilir ve KDV matrahına dahil edilmemesi gerekmektedir”(7) “Katma değer vergisinin doğabilmesi için teslimin satış akdi niteliği taşıması gerektiğinden eşantiyon olarak dağıtılan mallar ticari örfe göre uygun nitelikte ve miktarda ise bu teslimden katma değer vergisi doğmayacaktır.”(8) “1-Ticari faaliyetin konusunu oluşturan emtianın reklam amacıyla bedelsiz olarak teslim edilmesi halinde emtia maliyetine ilişkin katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için gider faturasına dayandırılması gerekir. 2- Eşantiyon olarak dağıtılan emtiaya ait katma değer vergisinin yüklenicisinin nihai tüketici durumunda bulunan ve eşantiyon ürünü dağıtan tacir sıfatını haiz kişi ve kuruluşlar olduğu, eşantiyon dağıtımının 3065 sayılı Yasa’nın 1. maddesinde belirtilen ticari faaliyet kapsamındaki teslimler niteliğinde değildir.”(9) IV- YILBAŞI EŞANTİYONLARININ MUHASEBELEŞTİRİLMESİNE İLİŞKİN ÖRNEK Eşantiyon olarak alınan malların dönemsellik ilkesi gereği öncelikle 157 Diğer Stoklar Hesabında izlenmesi, dağıtım yapıldıkça dağıtımı yapılan ürün bedellerinin 760 Pazarlama Satış ve Dağıtım Giderleri hesabına aktarılması gerekmektedir. Konuyu bir örnekle açıklayalım. Örnek: (A) işletmesi yılbaşında eşantiyon olarak dağıtmak üzere 2010 yılının Aralık ayında 500 adet ajanda ile 1.000 adet takvim satın almıştır. (A) işletmesi bu alım nedeniyle satıcıya 5.000 TL bedeli ve 900 TL KDV’yi nakit olarak ödemiştir. (A) işletmesi 500 adet ajanda ile 1.000 adet takvimim tamamını 2011 yılının ocak ayında dağıtmıştır. Bu işlemin muhasebe kaydı şöyle olacaktır. Öncelikle dönemsellik ilkesi gereği eşantiyon malların dağıtıldığı dönemde gider yazılması gerekmektedir. Bu nedenle eşantiyon mallar alındığı dönemde öncelikle 157- Diğer Stoklar hesabına kaydedilecek daha sonra bu mallar dağıtıldığında gider yazılabilecektir. Diğer taraftan eşantiyon mallara isabet eden KDV’nin eşantiyon mallara ait faturanın yasal defterlere kayıt yapıldığı dönemde indirim konusu yapılacağı tabiidir.
V- SONUÇ Mükelleflerin özellikle yılbaşlarında dağıtmak üzere yaptırdıkları ajanda, kalem, anahtarlık vb. eşantiyon mallar ayni pazarlama gideri niteliğinde olduğundan Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu açısından pazarlama gideri mahiyetinde olup, bu malların ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması ve ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi halinde de KDV’ye tabi olmayacaktır.
Yaklaşım / Aralık 2010 / Sayı: 216 (1) 06.01.1961 tarih ve 10700 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. (2) 21.06.2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. (3) 25.12.1995 tarih ve 22504 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. (4) Şükrü KIZILOT, Katma Değer Vergisi Kanunu ve Uygulaması, Yaklaşım Yayınları, Ankara 1999, s. 408 (5) 02.11.1984 tarih ve 18563 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. (6) Süleyman YÜKÇÜ, “Eşantiyon Malların Gider Kaydı ve KDV”, Yaklaşım, Sayı: 72, Aralık 1998, s. 22 (7) Dn. 9. D.’nin, 20.12.1995 tarih ve E. 1995/260, K. 1995/3586 sayılı Kararı. (8) Dn. 11. D.’nin, 02.10.1997 tarih ve E. 1997/1837, K. 1997/3222 sayılı Kararı. (9) Dn. 11. D.’nin, 05.02.1998 tarih ve E. 1996/7477, K. 1998/308 sayılı Kararı.
|