5510 sayılı Kanun’un 34. maddesinde belirtildiği üzere, hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya toplam % 25’i oranında; ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan hisseye bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam % 25’i, oranında aylık bağlanmaktadır.
I- GİRİŞ Konuya ilişkin olarak çıkarılan “Sigortalının Ölümünde Hak Sahibi Olan Anne ve Babaya Aylık Bağlanmasının Tespitine İlişkin Tebliğ”([1]) de 5510 sayılı Kanun’a tabi sigortalı veya gelir/aylık almakta iken ölenlerin ana ve babasının hak sahibi olarak gelir/aylık bağlanması işlemlerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiş, Kurum tarafından çıkarılan “yaşlılık, ölüm aylıkları” ve “Tahsis İşlemlerinde Tereddütlü Konular” adlı genelgelerde([2]) uygulamaya ilişkin gerekli açıklamalara yer verilmiştir. “Tahsis Uygulamaları” ile ilgili olarak son çıkarılan genelgede([3]) de anne ve babaya ölüm gelir/aylığı bağlama işlemlerine ilişkin yeni düzenlemeler yer almıştır. Yazımızda söz konusu tebliğ ve genelgeler bağlamında anne ve babaya ölüm gelir/aylığı bağlamasına ilişkin düzenleme ele alınmıştır. II- ANA VE BABAYA GELİR/AYLIK BAĞLAMA İŞLEMLERİ 5510 sayılı Kanun’un 34. maddesi gereği ana ve babaya aylık bağlanabilmesi için; her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması, diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması, hak sahibi eş ve çocuklardan artan hissenin bulunması (65 yaşın üstünde olması halinde artan hisse şartı aranmamaktadır), şartları aranmaktadır. Ana ve baba arasında evlilik bağının bulunması halinde, yukarıda aranan şartlar için ana ve babanın durumu birlikte, evlilik birliğinin olmaması halinde ise, ana ve babanın durumları ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Ana ve babanın aylığa hak kazanma koşullarının tespitiyle ilgili olarak Kurum’ca gerekli görüldüğü hallerde sosyal güvenlik kontrol memurunun değerlendirmesini içeren gelir tespit raporu istenmektedir. Kurum tarafından çıkarılan 2009/114 sayılı Genelge’de ana ve babanın her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirlerinin asgari ücretin net tutarından daha az olduğunun daimi olarak oturdukları yerin bağlı bulunduğu il veya ilçe idare kurullarınca alınacak olan muhtaçlık kararı ile belgelenmesi gerektiği belirtilmesine karşın, uygulamada bazı il ve ilçe idare kurullarınca görev alanlarına girmediği gerekçesiyle 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi ve (b) bendi kapsamında sigortalı olanların ana ve babaları için muhtaçlık belgesinin verilmediği, bu durumun ise hak sahiplerinin mağduriyetine neden olduğunun tespit edilmesi üzerine 4/1-(a) veya 4/1-(b) kapsamındaki sigortalılardan 2008/Ekim ayı başından sonra ölenlerden dolayı ölüm gelir/aylık talebinde bulunan ana ve babaları hakkında alınan Tahsis Talep ve Beyan ve Taahhüt Belgesine istinaden yapılacak işlemlere 2010/99 sayılı Genelge de yer verilmiştir. Bu bağlamda, Kurum’ca öncelikle 65 yaşından küçük ana ve baba için artan hissenin bulunup bulunmadığına bakılmakta artan hisse bulunmaması halinde başka araştırma yapılmadan talep reddedilmektedir. 65 yaşından büyük ana ve babalar için ise artan hisseye bakılmamaktadır. Örnek: 03.08.2010 tarihinde ölen sigortalının ölüm tarihinde hak sahibi olarak eş ve 2 çocuğu bulunması durumunda, eşe %50, çocuklara ise %25’er hisse oranında aylık bağlanacağından ve artan hisse bulunmadığından ölüm aylığı talebinde bulunan ana veya babaya aylık bağlanması mümkün olmayacaktır. İkinci olarak, ana ve babanın diğer çocuklarından aldıkları gelir/aylıklar hariç olmak üzere gelir/aylık alıp almadıkları ayrı ayrı araştırılması sonucunda miktarına bakılmaksızın gelir/aylık aldığı anlaşılan ana veya babanın talebi reddedilmektedir. Sözleşme aylıkları (kısmi aylıklar) bu kapsamda değerlendirilmekte, ayrıca, 2022 sayılı Kanun’a göre aylık alan ana veya babanın tercihi alınarak 2022 aylığının kesilmesini müteakip aylık bağlama işlemleri sonuçlandırılmaktadır. Örnek: Sigortalı 06.08.2010 tarihinde ölmüş olup, ölüm aylığı talebinde bulunan ana ve baba arasında evlilik birliği mevcuttur. Baba kendi çalışmalarından dolayı 750 TL yaşlılık aylığı almaktadır. Bu durumda, babaya aylık alması nedeniyle ölüm aylığı bağlanmayacak, anneye ise, her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirin asgari ücretin net tutarından daha az olup olmadığı hususunda sosyal güvenlik kontrol memuru aracılığı ile tespit yapıldıktan sonra % 25 oranında aylık bağlanacaktır. Üçüncü olarak, ana ve babanın her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olup olmadığının tespiti için öncelikle muhtaçlık belgesinin temini yoluna gidilmekte, temin edilememesi halinde, tespit işlemi sosyal güvenlik kontrol memurlarınca yapılmaktadır. Ana ve baba arasında evlilik bağının bulunması halinde bu tespit, her ikisinin elde ettiği kazanç ve iratlar toplamının ikiye bölünmesi suretiyle yapılmaktadır. Ancak, kazanç ve iratların tespitinde diğer çocuklardan dolayı alınan gelir/aylıklar dikkate alınmamaktadır. Yine, ülkemizle sosyal güvenlik sözleşmesi bulunan veya bulunmayan ülkelerin sosyal güvenlik kurumlarından aylık alan ana ve babaların bu aylıkları her türlü kazanç ve irat kapsamında değerlendirilmektedir. Bu bağlamda Almanya ve Bulgaristan tarafından bağlanan aylıkları Sosyal Güvenlik Kurumu aracılığı ile ödenenlerin gelir ve aylık tutarları, Kurum tarafından sorgulanmakta, yabancı ülke sosyal güvenlik kurumlarınca bağlanan aylık/gelirleri Kurum aracılığı ile ödenmeyenlerin ise beyanları esas alınmak suretiyle işlem yapılmaktadır. Ana ve babaya düşen pay 01.07.2010- 31.12.2010 tarihleri arasında asgari ücretin net tutarı 544,44 TL’nin üzerinde olması halinde talepler reddedilmekte, altında olması halinde ise kabul edilmektedir. Örnek: 02.08.2010 tarihinde ölen sigortalının hak sahibi olarak eşi ve bir çocuğu bulunmaktadır. Sigortalının aralarında evlilik birliği olan ana ve babası ölüm aylığı talebinde bulunmuştur. Baba kendi çalışmalarından dolayı 750 lira yaşlılık aylığı almakta, ayrıca tapusu kendisine ait evinden dolayı 850 lira kira geliri bulunmaktadır. Annenin üzerine kayıtlı mal varlığı ve gelir/aylığı bulunmamaktadır. Bu durumda, öncelikle artan hisse olup olmadığı hususuna bakılmış ve artan hissenin olduğu görülmüştür. İkinci olarak, ana ve babanın diğer çocuklarından aldıkları hariç olmak üzere gelir/aylık alıp almadığı araştırılacaktır. Baba yaşlılık aylığı aldığından talebi reddedilecektir. Anne herhangi bir gelir veya aylık almadığından, muhtaçlık belgesi istenecek, temin edilememesi durumunda her türlü kazanç ve iradının asgari ücretin net tutarı olan 544,44 liranın altında olup olmadığı araştırılacaktır. Ana ile baba arasında evlilik birlikteliği olduğundan, eve giren gelir toplam olarak değerlendirilip ikiye bölünecektir. 750 lira yaşlılık aylığı + 850 lira kira geliri = 1.600/2 = 800 TL, aile içindeki gelirden anneye düşen pay asgari ücretin net tutarının üzerinde olduğu için annenin talebi de reddedilecektir. Babanın sadece 750 TL yaşlılık aylığı alması halinde talebi reddedilmekle birlikte eve giren toplam gelir içinden anneye düşen pay asgari ücretin net tutarı olan 544,44 liranın altında (750/2 = 375 TL) olduğundan annenin talebi kabul edilecektir. Örnek: 25.07.2010 tarihinde ölen sigortalının geride hak sahibi olarak eşi ve bir çocuğu bulunmakta olup, sigortalının aralarında evlilik birliği bulunmayan ana ve babası ölüm aylığı talebinde bulunmuştur. Anne ve baba ölen diğer çocuklarından dolayı 450’er lira aylık almakta, babanın ayrıca tapusu kendisine ait evinden dolayı 900 lira kira geliri bulunmaktadır. Bu durumda; öncelikle artan hisse olup olmadığı hususuna bakılmış ve artan hissenin olduğu görülmüştür. Gelir veya aylık alıp almadıklarına bakıldığında ise, ölen diğer çocuklarından dolayı aldıkları aylık dışında gelir ve aylık almadıkları anlaşılan ana ve babadan muhtaçlık belgesi istenecek, temin edilememesi durumunda her türlü kazanç ve iratlarının asgari ücretin net tutarının altında olup olmadığı araştırılacaktır. Anne ile baba arasında evlilik birlikteliği olmadığından her birinin kazanç ve iratları ayrı ayrı değerlendirilecektir. Annenin başka bir kazancı olmamasına karşın, babanın -diğer çocuğundan aldığı aylık değerlendirme dışı bırakıldığında- 900 TL kira geliri bulunmaktadır. Bu durumda, anneye aylık bağlanacak ancak, babanın 900 TL kira geliri 2010 yılın ikinci yarısı için belirlenen asgari ücretin net tutarının üzerinde olduğundan talebi reddedilecektir. Ana ve babaların her türlü kazanç ve irattan elde etmiş oldukları gelirin asgari ücretin net tutarından daha az olup olmadığının tespiti sosyal güvenlik sosyal güvenlik kontrol memurları aracılığı ile yapılacak araştırmaya göre tespit edilmekte olup, araştırma sonuçlanıncaya kadar ana ve babanın gelir/aylık bağlama işlemi yapılmamaktadır. Ana ve babanın toplam hissesi % 25 olduğu için, ana ve babanın her ikisinin de aylığa hak kazanması halinde hisseleri % 12,5, sadece birinin aylığa hak kazanması halinde ise hissesi % 25 olmakta, diğerinin daha sonra tekrar gelire girmesi halinde hisse % 12,5’a düşmektedir. Ana ve babanın müracaatında artan hisse bulunmamasına karşın daha sonra artan hissenin ortaya çıkması halinde aylık bağlanmakta, artan hissenin ortadan kalkması halinde ise aylıkları kesilmektedir. III- SONUÇ Ana ve babaya aylık bağlanabilmesi için; her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması, diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması, hak sahibi eş ve çocuklardan artan hissenin bulunması (65 yaşın üstünde olması halinde artan hisse şartı aranmamaktadır), şartları aranmaktadır. Ana ve baba arasında evlilik bağının bulunması halinde, aranan şartlar için ana ve babanın durumu birlikte, evlilik birliğinin olmaması halinde ise, ana ve babanın durumları ayrı ayrı değerlendirilmekte, adı geçenlerin aylığa hak kazanma koşullarının tespitiyle ilgili olarak Kurum’ca gerekli görüldüğü hallerde sosyal güvenlik kontrol memurunun değerlendirmesini içeren gelir tespit raporu istenmektedir. Gündoğan Güngör DANACI* Yaklaşım (*) Sosyal Güvenlik Kurumu Başmüfettişi, Sosyal Sigortacılık Uzmanı [1] 09.10.2008 tarih ve 27019 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. [2] 17.11.208 tarih ve 2008/95 sayılı Genelge, 11.09.2009 tarih ve 2009/114 sayılı Genelge [3] 31.08.2010 tarih ve 2010/99 sayılı Genelge. |