Teknoloji geliştirme bölgeleri ve bu bölgelere sağlanan bazı teşviklerin (Bazı vergi istisnaları ve sigorta primi destekleri) incelenmesinde, öncelikle “Teknoloji Geliştirme Bölgesi” kavramının anlam ve kapsamına ilişkin tanımlayıcı hukuk kurallarının net bir şekilde ortaya konulması gerekeceği açıktır.
I- GİRİŞ Nitekim, konunun ele alınmasında ilk adım olarak, bazı kavramların tanım ve kapsamlarının belirlenmesinin faydalı olacağına şüphe bulunmamaktadır. Bu bağlamda, öncelikle konuyla ilgili temel kavramların tanım ve kapsamları üzerinde durulmuş olup, sonrasında teknoloji geliştirme bölgelerinde söz konusu olan vergi ve sigorta primi avantajlarına değinilmiştir. II- TANIMLAR A- TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGESİ “Teknoloji Geliştirme Bölgesi” kavramının hukuki tanım ve kapsamı 4691 sayılı “Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu”nun 3/b maddesi hükümleri ile belirlenmiş olup, “Teknoloji Geliştirme Bölgesi” kavramı, anılan Yasa maddesinde aynen; “Madde-3: Bu Kanunun uygulanmasında ... b) Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Bölge): Yüksek/ileri teknoloji kullanan ya da yeni teknolojilere yönelik firmaların, belirli bir üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü ya da AR-GE merkez veya enstitüsünün olanaklarından yararlanarak teknoloji veya yazılım ürettikleri/geliştirdikleri, teknolojik bir buluşu ticari bir ürün, yöntem veya hizmet haline dönüştürmek için faaliyet gösterdikleri ve bu yolla bölgenin kalkınmasına katkıda bulundukları, aynı üniversite, yüksek teknoloji enstitüsü ya da AR-GE merkez veya enstitüsü alanı içinde veya yakınında; akademik, ekonomik ve sosyal yapının bütünleştiği siteyi veya bu özelliklere sahip teknoparkı, ... ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Yasa metninde yer bulan tanım incelendiğinde; yasa koyucu bu tanımla bir bakıma “kimlerin, neredeki ve hangi nitelikteki faaliyetlerinin” teknoloji geliştirme bölgesi kavramı ile ilişkilendirilebileceğinin de ana kurallarını ortaya koymuştur. Ayrıca; 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun geçici 1. maddesi hükümleri ile 4691 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten önce kuruluşu Bakanlıkça onaylanmış teknoparkların da 4691 sayılı Kanun hükümlerine uymak kaydıyla, teknoloji geliştirme bölgesi olarak kabul edileceği ve bunların 4691 sayılı Kanun’un sağladığı tüm muafiyet ve desteklerden istifade edecekleri kuralı getirilmiştir. B- ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME (AR-GE) “Araştırma ve Geliştirme (Ar-Ge)” kavramının tanım ve kapsamının bilinmesi de ele alınan konu açısından önem taşımakta olup, bu kavramın 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun uygulamaları yönünden ifade edeceği anlam ve kapsam, anılan Yasanın 3/c maddesi hükümleriyle belirlenmiştir. Araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) kavramının tanım ve kapsamı Kanundaki metniyle aynen; “Madde-3: Bu Kanun’un uygulanmasında ... c)Araştırma ve Geliştirme (AR-GE): Bilim ve teknolojinin gelişmesini sağlayacak yeni bilgileri elde etmek veya mevcut bilgilerle yeni malzeme, ürün ve araçlar üretmek, yazılım üretimi dahil olmak üzere yeni sistem, süreç ve hizmetler oluşturmak veya mevcut olanları geliştirmek amacı ile yapılan düzenli çalışmaları, ... ifade eder.” şeklinde belirlenmiştir. C- YÖNETİCİ ŞİRKET, ÜRETİM BİRİMLERİ VE GİRİŞİMCİ 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun uygulanmasında, “Yönetici Şirket”, “Üretim Birimleri” ve “Girişimci” kavramlarına ilişkin tanımlamalar sırasıyla, anılan Yasanın 3/k, 3/e ve 3/f maddelerinde yer bulmuş olup; “Yönetici Şirket: 4691 sayılı Kanun’a uygun ve anonim şirket olarak kurulan, Bölgenin yönetimi ve işletmesinden sorumlu şirketi, Üretim Birimleri: Bölge içerisinde bu Kanun’un amacına uygun olarak faaliyette bulunan gerçek veya tüzel kişilerce kurulan veya kullanılan, yeni ve yüksek teknolojilere dayalı ve çevreye zarar vermeyen üretim birimlerini, Girişimci: Bölgedeki hizmet ve imkânlardan yararlanmak isteyen veya yararlanmakta olan gerçek ve tüzel kişileri,” ifade etmektedir. III-TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİNE SAĞLANAN BAZI VERGİ İSTİSNALARI VE SİGORTA PRİMİ DESTEKLERİ Teknoloji geliştirme bölgelerinde pek çok farklı şekilde, vergi ve sigorta primi avantajları sağlanmakta olup, söz konusu avantajlar müteakip bölümlerde sınıflandırılarak ele alınmıştır. Söz konusu vergi ve sigorta primi avantajlarının yasal dayanakları ve bu teşviklerin uygulanması ile ilgili hükümleri içeren bazı hukuk kaynakları; 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu, 25.12.2003 tarih 5035 sayılı Kanun (Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun-4691 ve 3065 sayılı Kanunlarda değişiklikler yapılmıştır), Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu Uygulama Yönetmeliği, 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun, 5746 sayılı Kanun’un uygulanmasına ilişkin tebliğler ve benzer ikincil hukuk kaynakları şeklinde sayılabilecektir. A- VERGİ AVANTAJLARI Teknoloji geliştirme bölgelerine sağlanan vergi avantajları, yönetici şirketler ve teknoloji geliştirme bölgelerinde faaliyet gösteren girişimcilerin kazançları ile ilgili olanlar ve bu bölgelerde istihdam edilen bazı personelin kazançları ile ilgili olanlar şeklinde sınıflandırılabilecek olup, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun geçici 2. maddesine konu edilen vergi istisnalarının, yine aynı maddenin son fıkrası hükümlerince; TÜBİTAK-Marmara Araştırma Merkezi Teknoloji Serbest Bölgesi yönetici şirketi, bu bölgede faaliyet gösteren Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri ile bölgede çalışan araştırmacı, yazılımcı ve AR-GE personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri bakımından da uygulanacağı anlaşılmaktadır. 1- Yönetici Şirket ve Girişimcilerin Kazançları İle İlgili Vergi Avantajları Teknoloji geliştirme bölgelerinde yönetici şirketler ve bu bölgelerde faaliyet gösteren girişimcilerin kazançları ile ilgili vergi avantajları 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun ilgili maddelerinden de açıkça görülebilecek olup; · 4691 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesi hükümleriyle; 1- Yönetici şirketlerin bu Kanun (4691 s.K.) uygulaması kapsamında elde ettikleri kazançlar ile bölgede (Teknoloji geliştirme bölgesi) faaliyet gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu bölgedeki yazılım ve AR-GE faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlarının 31.12.2013 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden müstesna olacağı hükmü getirilmiştir. 2- Teknoloji Geliştirme Bölgesinde faaliyette bulunan girişimcilerin kazançlarının gelir veya kurumlar vergisinden istisna bulunduğu süre içerisinde münhasıran bu Bölgelerde ürettikleri ve sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki teslim ve hizmetleri katma değer vergisinden müstesnadır. · 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na 5035 sayılı Kanunla eklenen geçici 20. madde hükümleriyle; 1- 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’na göre Teknoloji Geliştirme Bölgesinde faaliyette bulunan girişimcilerin kazançlarının gelir veya kurumlar vergisinden istisna bulunduğu süre içinde münhasıran bu bölgelerde ürettikleri ve sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki teslim ve hizmetlerinin katma değer vergisinden müstesna kılınması sağlanmıştır. 2- Kanun’un yayımı tarihine kadar gerçekleşen ve istisna kapsamına giren işlemlere ilişkin vergilerin Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 32. maddesine göre iade edileceği belirtilmiştir. 2- Personel Kazançları İle İlgili Vergi Avantajları Teknoloji geliştirme bölgelerinde istihdam edilen personelden, çalışmaları belirli niteliklere haiz olanların kazançlarının belirli şartları taşıyan kısımları ile ilgili vergi avantajları sağlanmış ve hangi personelin hangi kazançlarının ne tür vergi avantajlarına konu edileceği 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun geçici 2. maddesi hükümlerinde belirtilmiş olup, söz konusu düzenlemeler şu şekildedir; . 4691 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesiyle; 1- Bölgede çalışan araştırmacı, yazılımcı ve Ar-GE personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31.12.2013 tarihine kadar her türlü vergiden müstesna tutulacağı hükmü getirilmiştir. 2- Ücreti gelir vergisi istisnasından yararlanan kişilerin bölgede fiilen çalışıp çalışmadığının yönetici şirket tarafından denetleneceği ve Bölgede fiilen çalışmayanlara istisna uygulandığının tespit edilmesi halinde, ziya uğratılan vergi ve buna ilişkin cezalardan yönetici şirketin de ayrıca sorumlu olacağı kuralı konularak yönetici şirkete denetim ödevi ve buna bağlı sorumluluk yüklenmiştir. B- TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİNE SAĞLANAN SİGORTA PRİMİ DESTEĞİ Konunun bu başlıkta ele alınan bölümüne ilişkin yasal dayanak 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun’un “İndirim, İstisna, Destek ve Teşvik Unsurları” başlıklı 3. maddesinin “Sigorta Primi Desteği” başlıklı 3. fıkrası ile sağlanmış olup, anılan yasa hükmü ile Kamu personeli hariç olmak üzere, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun geçici 2. maddesi uyarınca ücreti gelir vergisinden istisna olan personelin, bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretleri üzerinden hesaplanan sigorta primi işveren hissesinin yarısının her bir çalışan için beş yıl süreyle Maliye Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanması imkanı sağlanmıştır. 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun’un içerdiği hükümler topluca değerlendirildiğinde, yukarıda değinilen sigorta primi desteğinden yararlananların 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un aynı mahiyetteki hükümlerinden yararlanamayacağı sonucuna varılacağı da açıktır. IV- SONUÇ Teknoloji geliştirme bölgeleri ile ilgili sağlanan bazı vergi istisnaları ve sigorta primi destekleri ile ilgili olarak önceki bölümlerde açıklanan hususlar birlikte değerlendirildiğinde; varılacak sonuçların özetle şu şekilde olacaktır; 1- Teknoloji geliştirme bölgelerinde, yönetici şirketlerin 4691 sayılı Kanun uygulaması kapsamında elde ettikleri kazançlar 31.12.2003 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden müstesnadır. Fakat; yönetici şirketin anılan nitelikteki kazançları dışında kalan kazançları bu istisnaya tabi tutulamayacaktır. 2- Teknoloji geliştirme bölgelerinde faaliyet gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu bölgedeki yazılım ve Ar-Ge faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlarının 31.12.2013 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden müstesnadır. Fakat; bu mükelleflerin, bölge dışındaki faaliyetleri ile yazılım ve ar-ge faaliyetlerinden kaynaklanmayan gelirlerinin bu istisna kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşılmaktadır. 3- Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde faaliyette bulunan girişimcilerin kazançlarının gelir veya kurumlar vergisinden istisna bulunduğu süre içerisinde münhasıran bu Bölgelerde ürettikleri ve sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki teslim ve hizmetleri katma değer vergisinden müstesnadır. Dolayısıyla; söz konusu girişimcilerin, bölge dışında ürettikleri veya yukarda sayılanlar dışında kalan nitelikteki hizmetleriyle ilgili olarak katma değer vergisi istisnası mümkün görülmemektedir. 4- 5035 sayılı Kanun’un (3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na geçici 20. madde eklenmiştir.) yayımı tarihine kadar gerçekleşen ve istisna kapsamına giren işlemlere ilişkin vergiler Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 32. maddesine göre iade edilecektir. 5- Teknoloji geliştirme bölgelerinde çalışan araştırmacı, yazılımcı ve Ar-Ge personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31.12.2013 tarihine kadar her türlü vergiden müstesna tutulmuştur. Ancak; teknoloji geliştirme bölgelerinde çalıştırılan araştırmacı, yazılımcı ve Ar-Ge personelinin bu görevleri dışında kalan görevleriyle ilgili ücretleri ile bu personelin bölge dışındaki çalışmaları ve bölge içinde istihdam edilen personelden araştırmacı, yazılımcı yahut Ar-Ge personeli niteliği taşımayanların ücretlerinin, anılan vergi istisnası kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşılmaktadır. 6- Ücreti gelir vergisi istisnasından yararlanan kişilerin bölgede fiilen çalışıp çalışmadığı yönetici şirket tarafından denetlenecek olup, bölgede fiilen çalışmayanlara istisna uygulandığının tespit edilmesi halinde, ziya uğratılan vergi ve buna ilişkin cezalardan yönetici şirkette sorumlu kılınmıştır. 7- Kamu personeli hariç olmak üzere 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun geçici 2. maddesi uyarınca ücreti gelir vergisinden istisna olan personelin, bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretleri üzerinden hesaplanan sigorta primi işveren hissesinin yarısının her bir çalışan için beş yıl süreyle Maliye Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanması imkanı sağlanmıştır. Ancak; anılan sigorta primi desteğinden yararlananların 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un aynı mahiyetteki hükümlerinden yararlanamayacaktır. 8- Önceki maddelerde değinilen vergi istisnaları, TÜBİTAK-Marmara Araştırma Merkezi Teknoloji Serbest Bölgesi yönetici şirketi, bu bölgede faaliyet gösteren Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri ile bölgede çalışan araştırmacı, yazılımcı ve Ar-Ge personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri bakımından da uygulanabilecektir. Fatih ÇINKI* Yaklaşım _______________________________ (*) Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişi |