Tüzel kişiliğin muhtarda ikametgahı olur mu? |
25 Aralık 2010 | |
Tebligat; hukuki bir işlemin ilgili kimsenin veya kurumun bilgisine sunulması için yetkili merciin; kanun ve tüzük hükümlerine uygun bir şekilde yazı ile veya ilan yolu ile yerine getirdiği ve bu durumu belgelendirdiği bir işlemdir. İşlemin geçerliliği ile ilgili şekil şartı aranmakta olup tebligatta bulunması gereken asgari özellikler 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nda belirtilmiştir. Sosyal sigortalar uygulamasında mevzuat gereği ilgililere ve tüzel kişiliğe haiz şirketlere yapılan tebligatlarda 7201 sayılı kanun uyarınca yerine getirilmektedir. Sosyal sigortalar uygulamasında işyeri yasal defter ve dayanağı belgelerin yetkili denetim elemanlarınca incelenmesi gerektiğinde de 7201 sayılı kanuna istinaden tebligat ile istenir. Nitekim bu durum 5510 sayılı kanunun 99. maddesinde “Bu kanun gereğince yapılacak bildirimler hakkında, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uygulanır” denilmek suretiyle yasal dayanağı oluşturulmuştur. Tüzel kişilere yapılan tebliğ; işyeri yetkilisine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılması yerindedir. Tüzel kişiler adına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler; herhangi bir sebeple olağan iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ, orada hazır bulunan yetkili memuruna yapılır. Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki açıklamalar gereğince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini içeren ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Muhtarlar, görevleri gereği kendilerine teslim edilen evrakı kabule mecburdurlar. 5510 sayılı kanun uygulamasında tüzel kişiliğe haiz işyerlerine gönderilen tebligat üzerine işyeri adresinde herhangi bir kimsenin olmaması halinde o yerin muhtarına imza karşılığında teslim edilir ve işyeri adresinde bulunan binanın kapısına ihbarname bırakılır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Bu durumda tebligatın muhtara tebliğ tarihinden itibaren 15 gün ya da haklı bir sebep ileri sürülerek yazılı istekte bulunulması veya bu durumun ilgililerin şahsen başvurusu ile bir tutanakla tespiti üzerine verilen mehil süresi içerisinde ibraz edilmezse işveren hakkında 5510 sayılı yasanın 99. maddesi gereğince idari para cezası uygulanır. Bu bağlamda değerlendirileceği üzere 5510 sayılı yasa kapsamında tüzel kişiliğe haiz işyerlerinin teftişi için gönderilen tebligat, işyeri adresinde herhangi bir kimsenin bulunmaması nedeniyle o yerin muhtarına bırakılmaktadır. Ancak ticari ve sınai kuruluşların muhtarlara ikametgah kaydının zorunlu olmadığından muhtara teslim edilen tebligatın tebliğ edilmiş sayılmayacağı düşüncesindeyiz. Bu doğrultuda tüzel kişiliğe haiz işverenler adına işyeri yasal defter ve dayanağı belgeleri ibraz etmediği gerekçesiyle uygulanan idari para cezalarının yerinde olmadığı görüşündeyiz. |