Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yıl Sonu Katma Değer Vergisi Uyarıları PDF Yazdır e-Posta
31 Aralık 2010

Image

Yılsonu işlemlerinde Katma Değer Vergisi açısından dikkate edilmesi gereken konular

Yıl içinde şirketinizde aşağıdaki işlemlerin yapılmış olması durumunda, ileride sorunlarla karşılaşmamak amacı ile yapılan işlemlerinizin uygunluğunu bir defa daha kontrol etmenizde fayda bulunmaktadır.

1. Usul Hükümlerine Uyum

Katma Değer Vergisi Kanunu’nda usul hükümlerine uymamanın sonucu cezaya tabi olmaktan çok bazı haklardan yararlanılmamasına sebep olmaktadır. Bu nedenle her şeyden önce işlemlerin yasalarda belirtilen şekil şartlarına uyması önem arz etmektedir. Örneğin satış faturalarımızda KDV oranının gösterilmesi ve tutarının ayrıca yazılmış olması gerekmektedir. Mal ve hizmet alımlarımız karşılığında düzenlenen belgelerde aynı kurala uyulup uyulmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.

Belgelerde yer alan KDV tutarlarının kayıtlara doğru alınıp alınmadığı hususu da bir diğer önemli konudur. Tek düzen hesap planında yer alan 191 ve 391 hesaplarının kullanılması şarttır. Keza devreden KDV tutarı her dönem için ayrı ayrı görülebilecek şekilde kayıtlarda yer alması gerekmektedir.

Defterlerin tasdiklerinin tamam olması ve defterlerin basılmış olması hususuna da usul açısından ayrıca dikkate edilmesi gerekmektedir.

2. Yapılan Giderlerin KDV Açısından Değerlendirilmesi

a) KKEG

Kurumlar Vergisi Kanunu’na göre gider olarak değerlendirilmeyen tutarlar kayıtlara alınırken genellikle kanunen kabul edilmeyen gider olarak değerlendirilmektedir. Söz konusu tutarların içerisindeki KDV’nin de ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir.

b) Bağış ve yardımlar

Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesinde bedelsiz verilen ayni ve nakdi değerlerin gider yazılması hususu düzenlenmiştir.

Bununla bağlantılı olarak Katma Değer Vergisi Kanununun 17. maddesinde “Sosyal Amaç Taşıyan İstisnalar” başlığı altında bir düzenleme daha yapılmış ve tanımlanan bağış ve yardımlar kısmi istisna olarak belirtilmiştir. KDV Kanununun 30’uncu maddesine istinaden kısmi istisna halinde Yüklenilen KDV, İndirilecek KDV’den çıkartılarak gider yazılması gerekmektedir.
Bu durumda, ayni yardım olarak verilen mal ve hizmet alımı için yapılan giderlerin KDV’si gider yazılacaktır.

Bu konuda düzenlenmiş bulunan Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesinde belirtilen oranlara dikkat edilmesi ve gider yazılacak KDV tutarının tespit edilmesi gerekmektedir.
Her türlü yardım ve bağışın, dönemi içerisinde KKEG olarak kayıtlara alınmış olması gerekmektedir. Yılsonu değerlendirmede KKEG olarak kayıt edilen yardım ve bağışlar gider olarak dikkate alınabilmektedir. Bunun içerisinde KDV’nin de olduğu dikkate alınmalıdır.

c) İmha edilen mallar

113 seri no’lu KDV Genel Tebliğinde, KDV Kanunu’nun 30/c maddesinde; deprem sel ve Maliye Bakanlığı’nın yangın sebebiyle mücbir sebep ilan ettiği yerlerdeki yangın sonucu zayi olanlar hariç olmak üzere, zayi olan mallara ait KDV’nin indirim konusu yapılamayacağı hükme bağlanmıştır.

Dönem sonlarında imha edilen mallar ile ilgili düzeltmenin yapılıp yapılmadığına bakılması gerekmektedir. İmha edilen mal mevcut ise ve düzeltmesi de yapılmamış ise bu konuda mutlaka değerlendirme yapılması gerekmektedir.

Bu çerçevede, zayi olan mallara ait yüklenilen ve daha önce indirim konusu yapılan KDV’nin, imha tarihini kapsayan vergilendirme dönemine ait 1 No’lu KDV beyannamesinin “İlave Edilecek KDV” satırına dahil edilmek suretiyle indirim hesaplarından çıkartılması gerekmektedir.

Bu konunun aksine hareket etmek isteyen firmaların beyannamelerini ihtirazı kayıtla vererek konuyu davaya taşıma ihtimalini değerlendirmeleri gerekmektedir.

d) Fireler

Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 23.06.2010 KDV-57 / 2010 -5 sayılı Sirküler’de, mallarda değer kaybının ve yüklenilen KDV’nin indirim hakkının üçlü bir ayrım çerçevesinde (zayi olma, kısmi değer düşüklüğü ve fire) değerlendirildiği görülmektedir.

Fire, bir malın imalat sürecinde veya tüketiciye arzına kadar kendi doğal akışı içinde uğradığı fiziksel kayıp olarak tanımlanmaktadır.

İmalat sırasında veya sonrasında meydana gelen firelerin zayi olan mal kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu durumda, daha önce indirim konusu yapılan KDV’nin de düzeltilmesine gerek bulunmamaktadır.

Ancak, yasal düzenleme veya ilgili mesleki kuruluşlar tarafından belirlenen fire miktarını aşan kayıplara ilişkin giderlerin, Gelir veya Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indiriminin kabul edilmemesi halinde, bu giderler dolayısıyla yüklenilen KDV’nin de indirim konusu yapılması mümkün bulunmamakta ve düzeltilmesi gerekmektedir.

Bu konunun aksine hareket etmek isteyen firmaların beyannamelerini ihtirazı kayıtla vererek konuyu davaya taşıma ihtimalini değerlendirmeleri gerekmektedir.

e) Hurda satışları

KDV Kanununu 17-4-g maddesinde “metal, plastik, lastik, kauçuk, kâğıt, cam hurda ve atıklarının tesliminin” KDV’den istisna tutulduğu belirtilmiştir. Söz konusu ürün gruplarının içeriği ilgili tebliğler ile açıklanmıştır.

KDV Kanunu’nun 30/a maddesine göre vergiden istisna edilmiş olan malların teslimi ile ilgili alış vesikalarında gösterilen ve maliyet içinde yer alan KDV indirim konusu yapılamaz. İstisna teslimin gerçekleştiği dönemde KDV’nin düzeltilmesi gerekmektedir.

KDV Kanunu’nun 18’inci maddesi kapsamında istisnadan vazgeçilmesi durumunda ise tevkifat yapılması gerekmektedir.

f) Çalınan veya kaybolan mallar

Çalınan/kaybolan malların KDV Kanunu’nun 30/c maddesi kapsamında zayi olan mal olarak değerlendirilmesi gerektiğinden, çalınan/kaybolan mallar nedeniyle yüklenilen KDV’lerin indirim konusu yapılmaması, indirilmiş ise ilgili dönemde hesaplanan KDV’ye ilave edilmek suretiyle düzeltilmesi gerekmektedir.

KDV Kanunu’nun 30/d maddesinde, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları’na göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin indirilemeyeceği hükme bağlanmıştır.

g) İthal Ürünler İle İlgili Gelen Fiyat Farklarında KDV

İthal ürünler ile ilgili olarak yılsonlarında gelen fiyat farkı faturalarında KDV ve gümrük vergisinin irdelenmesi gerekmektedir.

3. Defter Kayıtlarının Doğruluğu

a) İhraç Kayıtlı teslimler İle İlgili KDV

3065 sayılı KDV Kanunu’nun 11. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde gerekli düzenleme yapılmış ve İhraç Kaydıyla Satışlarda teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içerisinde ihracatın yapılması ile KDV istisnasından faydalanacağı hükme bağlanmıştır. İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken KDV, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra mümkün olmaktadır

Söz konusu teslimler ile ilgili muhasebe kaydının ve takibinin düzenli olarak yapılması gerekmektedir. 192 hesap ile 392 hesabın karşılıklı çalıştırılması, tecil-terkin işleminin zamanında yapılması, iade alınması durumunda hesapların düzeltilmesi gerekmektedir.

b) Devreden KDV

Yıl sonunda;

a. KDV hesaplarının kapanmış olduğunu,

b. Devreden KDV tutarının KDV beyannamesi ile uyumlu olduğunu

tespit ettikten sonra Devreden KDV ile ilgili olarak, yıl başındaki Devreden KDV ile yıl sonundaki Devreden KDV arasındaki farkın artması durumunda nedeninin mutlaka araştırılması gerekmektedir.

Devreden KDV’si bulunan firmaların istisnalı işlemleri var ise ve de KDV iade almamışlar ise iade almaları hususu değerlendirilmelidir. Eğer ki alınan iadenin düşüklüğünden şüpheleniliyorsa, bu konunun da araştırılması gerekmektedir.

c) Henüz Ulaşmamış Faturalarda

Katma değer vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin üçüncü fıkrası gereği, indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılı ile sınırlı olduğu unutulmamalıdır.

Bu çerçevede, ilgili faturanın bir sonraki yıl defterlerine yazılması halinde indirim konusu yapılamayacağına dikkat edilmelidir.

d) Sorumlu Sıfatı İle KDV

Dönem sonunda işlemlerin kontrolünde tevkifatın doğru hizmetler ile ilgili olarak doğru şirketlere yönelik yapılıp yapılmadığının kontrol edilmesi gerekmektedir. Alt taşeronlara yaptırılan yapım işlerinde de tevkifat yapılacağı unutulmamalıdır.

Tevkifatlı fatura düzenlenmiş ise bunların KDV beyannamesinde beyan edilip edilmediği, beyan edilmiş ise beyanın doğruluğu kontrol edilmelidir.

Yılsonu değerlendirmelerinde 2 No’lu KDV beyannamelerinin zamanında ve düzgün şekilde verildiğinin kontrol edilmesi gerekmektedir.

e) İade hesabı ile KDV Beyannamesinin Uyumu

KDV Beyannamesinin;

- Tam istisna kapsamına giren işlemler,

- Diğer iade hakkı doğuran işlemler,

- İhraç kayıtlı teslimler

bölümlerinde yer alan istisnalara ilişkin “İadeye Konu olan KDV/Yüklenilen KDV” rakamlarının; şirketin defter kayıt ve belgelerine istinaden hesaplanan iade rakamları ile uyumluluğu kontrol edilmelidir.

Tenzil ettirilen tutarlarla ilgili düzeltmeler yapılmalıdır.

4. Diğer Konular

a) Ciro Primlerinde KDV

Sonradan düzenlenmiş bulunan ciro primi, vade farkı, kur farkı, faiz ve primler ile ilgili faturalara dikkat edilmesi gerekmektedir. Bu faturalarda yer alan KDV, indirim ve iade açısından ayrı ayrı değerlendirilmelidir.

b) Şüpheli Alacakların İçerisindeki KDV

Katma değer vergisinden kaynaklanan bir alacak için karşılık ayrılması düşünülüyorsa, Vergi usul Kanunu’nun 323. maddesinde yer alan koşullar ve başta katma değer vergisi beyannamelerinde beyan edilmesi olmak üzere 334 seri no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yapılan açıklamalar çerçevesinde konunun değerlendirilmesi gerekmektedir.

c) Gider Yansıtması

Yapılan giderin aynen yansıtılması veya daha yüksek bir tutarda yansıtılması durumunda, bu işlemlerin KDV uygulaması açısından değerlendirilmesi gerekmektedir. pwc