Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Prim Borcu Bulunan Kendi Nam ve Hesabına Çalışan (4/b) Sigortalılarının Sağlık Hizmetlerinden Yararlanabilmesinin Usul ve Esasları PDF Yazdır e-Posta
25 Ocak 2011

Image

Sosyal Güvenlik Kurumu’nun kuruluş felsefesi ve temel amacı; sosyal sigortacılık ilkelerine dayalı, etkin, adil, kolay erişilebilir, aktüeryal ve malî açıdan sürdürülebilir, çağdaş standartlarda sosyal güvenlik sistemini yürütmek olarak 5502 sayılı Kurum, Kanun’un(1) 3. maddesinde açıklanırken, görevleri arasında da hizmet sunduğu gerçek ve tüzel kişileri hak ve yükümlülükleri konusunda bilgilendirmek, haklarının kullanılmasını ve yükümlülüklerinin yerine getirilmesini kolaylaştırmak olarak aynı madde de belirtilmiştir. Bu ifadeden hareketle vatandaş odaklı hizmet anlayışı benimsenmiştir.

I- GİRİŞ

Ülkemizin tüm nüfusuna sosyal sigortacılık ve genel sağlık hizmetlerinin adil ve erişilebilir olmasının sağlanması açısından mülga kanunlardaki bir çok uygulamadan vazgeçilmiş ve çağdaş düzenlemeler yapılmıştır.

Özellikle kendi nam ve hesabına çalışanlar açısından sağlık hizmetlerine erişebilme konusunda mülga 1479 sayılı Kanun uygulamasında, ilk defa tescil edilen sigortalılar için 8 ay, tekrar sigortalı olanlar için ise 4 ay staj süresi aranırken, aynı zamanda hiçbir prim ve diğer borçlarının bulunmaması öngörülmüştü. 5510 sayılı Kanun’un(2) 01.10.2008 tarihinde uygulamaya girmesiyle birlikte geçmişte 1479 ve 2926 sayılı Kanunlara tabi olanlar, (4/b) kapsamında sigortalı olarak addedilmişler, tüm sigortalılar için geçerli olan sağlık hizmetlerinden yararlanılmasındaki staj süresi de (acil haller, iş kazası ve diğer haller hariç), 30 gün olarak belirlenmiştir.

Diğer taraftan kendi nam ve hesabına çalışan (4/b) kapsamındaki sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmeleri için, Kanun’un 67. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde “60 günden fazla prim ve prime ilişkin her türlü borcunun bulunmaması” şartı öngörülmüş olmasına rağmen bu maddede 5997 sayılı Kanun(3) ile önemli bir değişikliğe gidilerek borçların, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 48. maddesine göre tecil ve taksitlendirilmesi halinde sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi sağlanmıştır. Taksitlendirme işlemi yapmayanlar açısından ise aynı şart korunmuş olmaktadır. Söz konusu değişiklik, 5510 sayılı Kanun’un 60. (g) bendinde sayılan “hiçbir sosyal güvencesi bulunmayanlar”ın da borçlarını taksitlendirmek suretiyle sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesine imkan sunmaktadır.

II- BORÇLARIN TECİL VE TAKSİTLENDİRİLME İŞLEMLERİ

Prim ve diğer borçların 6183 sayılı Kanun’un 48. maddesine istinaden tecil ve taksitlendirilmesinin usul ve esasları, Kurum Yönetim Kurulu’nca belirlenmek suretiyle 2009/20 Ek sayılı Genelgeyle(4) kamuoyuna duyurulmuştur. Buna göre; borçlunun yazılı talepte bulunması, çok zor durumda olduğunun tespit edilmesi, ilk taksitin ödenmesi, teminat alınması gereken durumlar için teminat alınması ve idarece en fazla 36 aya kadar uygun görülen taksitlendirmenin tecil faizi de hesaplanan ödeme planına bağlanarak borçluya tebliğ edilmesi gerekmektedir. Kendi nam ve hesabına çalışan (4/b) kapsamındaki sigortalıların prim borçlarının taksitlendirme işlemleri de genel olarak bu çerçevede yürütülecektir. Ancak (4/b) kapsamındaki borçluların borçlarının ellibin Türk Lirası altında olması nedeniyle teminat şartı aranmayacaktır. Yapılan bu taksitlendirme işlemi borcun icraen takibi anlamına gelmemektedir. Çünkü icra takibi olabilmesi için borçlulara öncelikle 6183 sayılı 55. maddesinde belirtilen şekilde bir ödeme emrinin gönderilerek tebliğ edilmesi gerekmektedir.

A- TECİL VE TAKSİTLENDİRME BAŞVURULARI

6183 sayılı Kanun’un 48. maddesine göre borçluların tecil ve taksitlendirme taleplerinin, Kurum ünitelerinden veya web sayfasında ( Bu e-Posta adresi istenmeyen postalardan korunmaktadır, görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. ) “Form ve Dilekçeler” bölümünden temin edecekleri “Tecil ve Taksitlendirme Talep ve Değerlendirme Formunun” eksiksiz olarak doldurulması suretiyle 4/b sigortalılarının tescil kaydının bulunduğu  ilgili ünitelere (sosyal güvenlik il müdürlüğü/ sosyal güvenlik merkezine) yapılması gerekmektedir.

Tecil ve taksitlendirme talebinde bulunan bu borçlular tarafından, borçlunun çok zor durumda olduğunu gösteren mali durum belgesinin de tam ve eksiksiz olarak doldurulması gerekmekte olup, istenilen bilgi ve belgelerin eksik olması halinde bunların tamamlanması istenilmekte, söz konusu eksikliklerin giderilmemesi halinde borçluların tecil ve taksitlendirme talepleri değerlendirmeye alınamamaktadır. Bazen sigortalıların özelikle şirketlerde sigortalılık durumunun devam edip etmediği hususunda Kurum’daki belgelerinde eksiklik olabilmektedir. Bu durumda da sigortalılık durumunun devam ettiğini gösteren belgenin ilgili kurumdan temini söz konusu olabilmektedir.

B- BORÇLUNUN ÇOK ZOR DURUM HALİNİN BELİRLENMESİ

6183 sayılı Kanun’un 48. maddesi uyarınca “çok zor durumda” bulunan borçluların borçları tecil ve taksitlendirilebileceğinden, “çok zor durum” halinin tespitinde yine Kurum ünitelerinden veya web sayfasından temin edebilecekleri “Mali Durum Bildirim Formu”nun sigortalı tarafından eksiksiz olarak doldurulup talep formu ile birlikte Kurum’un ilgili ünitesine vermesi icap etmektedir. Bu belgenin doldurulmasında kişilerin beyanları esas alınmakta olup beyan edilen bilgilerin varsa kayıtlara uygun olması gerekmektedir.

Mali Durum Bildirim Formu’ndaki bilgilerden hareketle borçlunun “çok zor durum” halinin tespitinde; “Kasa+Banka+Kısa Vadeli Alacaklar / Kısa Vadeli Borçlar”

Formülü sonucu bulunacak oranın(rasyonun) “2,00” ve altında olması halinde tecil ve taksitlendirmesi kabul edilebilmektir.

Rasyonun;

- “1,50” ve altında olması durumunda azami 36 aya kadar,

- “1,51” ila “2,00” aralığında olması halinde ise azami 30 aya kadar tecil ve taksitlendirme yapılabilmektedir.

Rasyonun “2,01” ve üzerinde olması halinde ise borçluların tecil ve taksitlendirme talepleri reddedilmektedir.

C- İLK TAKSİTİN ÖDENMESİ, TECİL VE TAKSİTLENDİRMENİN BAŞLAMASI

Tecil ve taksitlendirme, talep edilen taksit sayısına göre hesaplanan ilk taksit tutarının tamamının ödenildiği tarihte başlayacağından, ilk taksit tutarının (peşinat tutarının) yatırıldığına dair dekontun da diğer belgelerle ile birlikte ibraz edilmesi gerekmektedir.

D- TECİL VE TAKSİTLENDİRME VE SÜRESİ

Taksitlendirme işlemi idarenin takdir yetkisinde olup borçlunun mutlaka talebinin uygun görüleceği anlamına gelmemektedir. Ancak idarenin de objektif iyi niyet kuralları doğrultusunda hareket etmesi gerekmektedir.

Tecil ve taksitlendirme talebinde bulunan borçlunun “çok zor durum” halinin incelemesi sonucu bulunan rasyo (oranın) değerine göre tecil ve taksitlendirmeye konu borçlar azami 30 veya 36 aya kadar taksitlendirilebilmektedir. Borçluların, 36 ayı aşan tecil ve taksitlendirilmesi talepleri 6183 sayılı Kanun’un 48. maddesine göre kabul edilmesine imkan bulunmamaktadır.

Yine, söz konusu tecil ve taksitlendirme süreleri azami süreler olup, tecile yetkili makamlarca borcun azami taksitlendirme sürelerinden daha az bir sürede ödenebileceğine kanaat getirilmesi halinde bu sürelerden daha az süreli taksitlendirme işlemi yapılabilecektir.

Borçların tecil ve taksitlendirilmesinde borcun eşit taksitlerle ödenmesi esastır.

E- TEMİNAT ALINMASI

Bu şekilde yapılan taksitlendirme işlemi icra takibi sonucu yani haczedilen mallar söz konusu olmadığından 6183 sayılı Kanun’un 48. maddesine 5766 sayılı Kanunla eklenen ikinci fıkrasına göre amme borçlusunun alacaklı tahsil daireleri itibarıyla tecil edilen borçlarının toplamı ellibin Türk Lirasını (bu tutar dahil) aşmadığı takdirde teminat şartı aranılmamaktadır. Zaten kendi nam ve hesabına çalışan (4/b) kapsamındaki sigortalıların borçları bu tutarın altında kaldığından teminat istenmesi söz konusu olmayacaktır.

F- TECİL FAİZİ

6183 sayılı Kanun’a göre taksitlendirilen borçlar için normal faiz işletmesi durdurularak tecil faizi işletilmektedir. Tecil faizi, normal faizlerden her zaman düşük oranda belirlenmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu’nca da Maliye Bakanlığı’nın belirlediği tecil faizi oranı uygulanmaktadır(5). 21.10.2010 tarihinden itibaren %12 oranında yıllık tecil faizi uygulanmaktadır(6). Ödeme planı çıkarılırken taksit sayısına göre bulunan taksit tutarına her ay için tecil faizi hesaplanmaktadır. Vade uzadıkça ödenecek tecil faizi de artmaktadır.

Örneğin; 2010 yılının 6 ila 11. aylar arası ödenmemiş ve 05.01.2011 tarihinde faizi ile birlikte birikmiş 7200 TL’lik borcu bulunan 4/b sigortalısı, bu borcunun 36 ay takside bağlanmasını talep etmesi halinde; ödeyeceği aylık taksit tutarı 200 TL olacak, ilk ay (peşinat) için tecil faizi ödemeyecek ancak takip eden her ay değişen (artan) ilave tecil faiziyle ödeme yapacaktır.

G- TECİL FAİZİ VE TAKSİTLENDİRMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Tecil ve taksitlendirmeyi yapan ünitelerde yapılan tecil ve taksitlendirme işlemi oluşturulan komisyon tarafından karara bağlanmaktadır.

Tayin edilen şartların borçlu tarafından kabul edilmesi esastır. Borçlu tecil ve taksitlendirme şartlarını kabul ettiğini yazılı olarak bildirebileceği gibi, tecil ve taksitlendirmenin kabul edilmesine ilişkin yazının Kurum’daki nüshasını imzalamasıyla yapabilecektir. Borçlu tarafından tecil ve taksitlendirme şartları kabul edilmediği takdirde tecil ve taksitlendirme yapılmamaktadır.

H- TAKSİTLENDİRMENİN BOZULMA ŞARTLARI

1- Aylık Taksitler Yönünden

Tecil ve taksitlendirmeye konu taksitlerden bir veya birbirini izleyen iki taksitin ödenmemiş olması durumunda, bu taksit ya da taksitlerin, ödenmeyen ilk taksiti izleyen üçüncü taksitle birlikte tüm taksitlerin ödenmiş olması ve ödeme planındaki son taksit süresinin aşılmaması kaydıyla tecil ve taksitlendirme işlemi bozulmaz.

Ayrıca bu hak tecil ve taksitlendirme süresi içerisinde birden fazla kullanılabilir. Ancak ödenmeyen ya da eksik ödenen kısmın son takside ait olması halinde ise, azami taksitlendirme süresinin aşılmaması kaydıyla bu tutarın son taksiti izleyen ayın sonuna kadar ödenmeyen kısmın tecil faizi ile birlikte ödenmesi halinde de tecil ve taksitlendirme işlemi devam eder.

2- Cari Aylar Yönünden

Cari ay, tecil ve taksitlendirmeye dahil edilen son ayı izleyen aylar demektir. Borçluların tecil ve taksitlendirmeye konu borca ilişkin son ayı izleyen ayların (cari ayların) ödeme yükümlülüklerini bir takvim yılında dört defadan fazla yerine getirmemeleri halinde, tecil ve taksitlendirme işlemi bozulur. Ancak, bir takvim yılında en fazla dört aya ait ödenmeyen ya da eksik ödenen cari ay borçlarının taksitlendirme süresi aşılmamak kaydıyla en geç izleyen takvim yılının sonuna kadar ödenmesi halinde borçlunun tecil ve taksitlendirme işlemi bozulmaz.

III- SONUÇ

Sosyal Güvenlik Kurumu’nun kendi alacaklarından prim, idari para cezası, genel sağlık sigortası katkı payları ve bunlardan doğan fer’ileri ile diğer kanunlar gereği Kurum’a tahsil görevi verilen işsizlik sigortası primi, damga vergisi gibi alacakların takip ve tahsil işlemleri 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacağı öngörülmüştür. Bu alacaklardan henüz takip işlemi yapılmaksızın da, 6183 sayılı Kanun’un 48. maddesindeki şartların varlığı halinde tecil ve taksitlendirilmesi de yapılabilmektedir.

Bu amaçla kendi nam ve hesabına çalışan (4/b) sigortalılardan 60 günden fazla prim borcu bulunanların gerek kendileri gerekse bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlık hizmetlerinden yararlanabilmeleri için, borçlarının tecil ve taksitlendirmeleri halinde sağlık hizmetlerinden yararlanabilmeleri sağlanmıştır.

 

Bekir HANÇER*

Yaklaşım 

 

*          Sosyal Güvenlik Kurumu Başmüfettişi, İhtilaflı Prim İşleri ve İcra Daire Başkan V.

(1)         16.05.2006 tarihinde kabul edilerek 20.05.2006 tarih ve 26173 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(2)         16.06.2006 tarihli ve 26200 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(3)         19.06.2010 tarih ve 27616 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 5997 sayılı Kanun ile 67. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi; “21.07.1953 tarih ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 48. maddesine göre tecil ve taksitlendirilerek tecil ve taksitlendirmeleri devam edenler hariç 60 günden fazla prim ve prime ilişkin her türlü borcunun bulunmaması şarttır.” olarak değiştirilmiştir.

(4)         03.02.2009 tarih ve 031/103 sayılı (2009/20) Genelge.

(5)         27.09.2008 tarih ve 27010 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu’nca 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a Göre Kullanılacak Yetkilere İlişkin Yönetmeliğin 13. maddesinin 4. fıkrası gereği.

(6)         21.10.2010 tarih ve 27736 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.