Amrop Boardinc’in yüze yakın 100 Türk firmasıyla gerçekleştirdiği araştırma, icra kurullarından bağımsız üyelere kadar şirketlerin karnesini ortaya koyuyor

Amrop Boardinc’in, Türkiye’nin önde gelen 100’e yakın şirketinin katılımıyla gerçekleştirdiği “2011’e Doğru Türkiye'de Yönetim Kurulu Yapıları” başlıklı anket sonuçlandı. Hazırlanan rapora göre şirketlerin yüzde 69'unda üst düzey yöneticiler yönetim kurulunda da yer alıyor. Yüzde 80'inde de CEO ve yönetim kurulu başkanı farklı kişilerden oluşuyor. Yönetim kurulu başkanının aynı zamanda icra sorumluluğunu da üstlendiği şirket oranı ise yüzde 20.

Araştırmaya katılan şirketlerin yüzde 46'sının yönetim kurulunda bağımsız üye var ancak bu sayı bir-iki kişiyle sınırlı kalıyor. Katılımcılarının yüzde 65'i yönetim kurulu üyeliği için nitelikli ve deneyimli bağımsız üye bulmanın zor olduğunu belirtirken, bağımsız üyelerin ücretlendirilmesinde en sık maaş ve huzur hakkı uygulanıyor. Hisse senedi ve diğer yöntemler çok nadir olarak kullanılıyor. Bağımsız üye bulunduran şirketlerin tamamı yönetim kurullarının şirket ihtiyacına yanıt verdiğini vurgularken, bağımsız üye bulundurmayan şirketlerin yüzde 20'si yönetim kurulu üye yapısının ihtiyaçlarına yetmediğini söylüyor.

Halka açık şirketler daha memnun
Araştırmada halka açık olan ve olmayan şirketlerin yönetim kurullarını kullanma farklılıkları da ortaya çıkıyor. Halka açık şirketlerin yüzde 95'i yönetim kurulunun mevcut üye yapısının şirket ihtiyaçlarına yanıt verdiğini düşünürken, halka açık olmayan firmalarda bu oran yüzde 76'da kalıyor.

Halka açık şirketlerin yüzde 88'i şirkette var olan iç denetim sürecini yeterli bulurken, halka açık olmayanlarda bu oran yüzde 48 düzeyinde. Ayrıca halka açık şirketlerin yüzde 57'sinde yönetim kurulu üyesi seçimine yönelik bir prosedür bulunurken, halka açık olmayan firmalarda bu oran yüzde 26 düzeyinde bulunuyor.

http://www.isteinsan.com.tr/isteinsan_gazete/yonetim_kurulla...