Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
6111 Sayılı Kanun’un matrah artırımı ile ilgili hükümlerinden yararlanmak isteyen mükelleflerin 2 Mayıs 2011 tarihine kadar başvurmaları gerekiyor. PDF Yazdır e-Posta
01 Mart 2011

Image

TBMM Genel Kurulunun 13 Şubat 2011 tarihli oturumunda kabul edilen 6111 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Hakkında Kanun” 25 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazete’de (1. mükerrer) yayımlandı.

Söz konusu Kanun’un 6 ila 9. maddelerinde matrah artırımına ilişkin hükümler 18. maddesinde ise başvuru ve ödeme şekline ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. Bu sirkülerimizde Kanun’un; gelir ve kurumlar vergileri, katma değer vergisi, gelir (stopaj) ve kurumlar (stopaj) vergilerinde matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümleri hakkında açıklama ve görüşlerimize yer verilmektedir.

I. Matrah ve vergi artırımının kapsamı

6111 Sayılı Kanun’un yukarıda belirtilen hükümleri kapsamında;

a. Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin 2006 ila 2009 yıllarına ilişkin olarak vermiş oldukları yıllık beyannamelerinde vergiye esas alınan matrahlarını Kanun’da yer alan oranlarda artırmaları durumunda,

b Katma değer vergisi mükelleflerinin, 2006 ila 2009 yıllarına ilişkin olarak, her bir vergilendirme dönemine ait verdikleri (ihtirazi kayıtla verilenler dahil) beyannamelerindeki hesaplanan katma değer vergisinin yıllık toplamı üzerinden Kanun’da yer alan oranlara göre belirlenecek katma değer vergisini, vergi artırımı olarak beyan etmeleri durumunda,

c. Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 15. ve 30. maddeleri kapsamında yapılan bazı ödemeler (ücret, serbest meslek, kira, yıllara sari inşaat ve onarım işleri, çiftçiler ile vergiden muaf esnaftan yapılan mal ve hizmet alımları) üzerinden vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanların, 2006 ila 2009 yıllarına ilişkin olarak, her bir vergilendirme dönemine ait verdikleri (ihtirazi kayıtla verilenler dahil) muhtasar beyannamelerinde yer alan bu ödemelerine ilişkin gayrisafi tutarların yıllık toplamı üzerinden Kanun’da yer alan oranlarda hesaplanacak vergiyi beyan etmeleri durumunda,

bu mükellefler nezdinde söz konusu vergileri ödemeyi kabul ettikleri yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır. Yukarıda belirtilen mükellefler matrah ve vergi artırımlarını 2006 ila 2009 yıları için yapılabilecektir. 2005 ve öncesi yıllar ile 2010 yılı matrah artırımı açısından Kanun’un kapsamına girmemektedir.

Diğer taraftan mükellefler yukarıda yer verilen vergilerin tamamı ve kapsama giren bütün yıllar için matrah artırımında bulunabilecekleri gibi, kapsama giren vergi türlerinden bir veya bir kaçı yada kapsama giren yılların bir veya bir kaçı için ayrı ayrı matrah ve vergi artırımı talebinde de bulunabileceklerdir.

II. Gelir ve kurumlar vergisinde matrah artırımı

A. Matrah artırım oranı

6111 Sayılı Kanun’un 6. maddesi uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri 2006 ila 2009 yıllarına ilişkin olarak vermiş oldukları yıllık beyannamelerinde vergiye esas alınan matrahlarını, 2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamına kadar en az aşağıdaki tabloda yer verilen oranlarda artırdıkları taktirde, kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir ve kurumlar vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacaktır. (Başvuru süresi 30 Nisan 2011 tarihinde sona ermekle birlikte, bu tarih hafta sonuna rastladığından, başvurular 2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamına kadar yapılabilecektir.)

Yıl

Mükellefin kendi beyanına göre matrah artış oranı

2006

% 30

2007

% 25

2008

% 20

2009

% 15

Örnek 1:

2007 yılına ilişkin olarak matrah artırımında bulunmak isteyen bir kurumlar vergisi mükellefinin ilgili yıl kurumlar vergisi beyannamesinde beyan etmiş olduğu matrahının 500.000 TL olduğunu varsayalım. 2007 yılına ilişkin kurumlar vergisi açısından daha sonra herhangi bir inceleme veya tarhiyata muhatap olunmaması için bu Kanun kapsamında (500.000 * % 25 =) 125.000 TL’lik matrah artırımında bulunması gerekmektedir. Artırılan bu matrah üzerinden Kanun’da belirtilen oranda (% 20 veya % 15) ve sürelerde vergi ödenmesi gerekecektir.

B. Asgari matrah artırım tutarları

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri yıl ile ilgili olarak vermiş oldukları gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde;

- Zarar beyan edilmiş olması veya

- İndirim ve istisnalar nedeniyle matrah oluşmaması yada

- Hiç beyanname verilmemiş (ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar dahil)

olması halinde, vergilendirmeye esas alınacak matrahlar aşağıdaki tablolarda yer alan tutarlardan az olamayacaktır.

1.Gelir vergisi mükellefleri

Gelir vergisi mükellefleri, bilanço ve işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ile basit usule tabi mükellefler ve gelirleri sadece gayrimenkul sermaye iradından (GMSİ) oluşan mükellefler şeklinde gruplanmış ve her bir grup için ayrı asgari matrah artırım tutarları belirlenmiştir.

Yıl

Asgari matrah artış tutarı

 

Bilanço esası

İşletme hesabı esası

Basit usul

Sadece GMSİ (*)

Diğer gelir vergisi mükellefleri

2006

9.550 TL

6.370 TL

955 TL

1.910 TL

6.370 TL

2007

10.320 TL

6.880 TL

1.032 TL

2.064 TL

6.880 TL

2008

11.220 TL

7.480 TL

1.122 TL

2.244 TL

7.480 TL

2009

12.230 TL

8.150 TL

1.223 TL

2.446 TL

8.150 TL

(*) Gayrimenkul sermaye iradı dolayısıyla matrah artırımında bulunan mükellefler için konut kiralarına ilişkin GVK 21. maddede yer alan istisna tutarı dikkate alınamaz.

2. Kurumlar vergisi mükellefleri

Yıl

Asgari matrah artış tutarı

2006

19.110 TL

2007

20.650 TL

2008

22.440 TL

2009

24.460 TL

Bunun yanında “II/A Matrah artırım oranı” bölümünde yer verilen oranlar uygulanmak suretiyle hesaplanan matrahların, asgari artırım tutarlarının altında kalması durumunda da inceleme ve tarhiyata muhatap olunmaması açısından matrah artırımında yukarıdaki asgari tutarların dikkate alınması gerekmektedir.

Örnek 2:

2006 yılına ilişkin matrah artırımı yapmayı düşünen bir kurumun ilgili yıl kurumlar vergisi beyannamesinde beyan ettiği matrah 50.000 TL’dir. Bu matrah üzerinden ilgili yılın oranı dikkate alınarak hesaplanan matrah artırımı tutarı (50.000 * % 30=) 15.000 TL olacaktır. Ancak bu tutar ilgili yıl için belirlenen asgari matrah tutarının (19.110 TL) altında olduğundan, matrah artırımında bulunmak isteyen bu mükellefin artırımı 19.110 TL üzerinden yapması gerekmektedir.

C. Artırılan matrahlar üzerinden hesaplanacak verginin oranı

Yukarıdaki şekilde artırılan matrahlar % 20 oranında vergilendirilir ve üzerinden ayrıca herhangi bir vergi ve fon alınmaz. Buna göre yukarıda yer alan 2 numaralı örneğimizdeki kurumlar vergisi mükellefi tarafından 2006 yılına ilişkin olarak artırılan 19.110 TL’lik matrah üzerinden (19.110 * % 20 =) 3.822 TL’lik verginin bu Kanun kapsamında ödenmesi gerekecektir.

Ancak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri yıla ait yıllık beyannamelerini;

- Kanuni sürelerinde vermiş,

- Bu beyannameler üzerinden tahakkuk eden vergilerini süresinde ödemiş,

- Bu vergi türleri için 6111 Sayılı Kanun’un 2. ve 3. madde hükümlerinden (tahsilatın hızlandırılmasına ilişkin hükümler) yararlanmamış,

olmaları şartıyla, artırılan matrahları % 15 oranında vergilendirilecektir.

2 numaralı örneğimizdeki kurumun 2006 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesini kanuni süresinde  verdiği, bu beyanname üzerinden tahakkuk eden vergilerini süresinde ödemiş olduğu ve Kanun’un 2. ve 3. madde hükümlerinden yararlanmadığı kabul edildiğinde, bu mükellef tarafından ödenecek olan vergi 3.822,00 TL yerine (19.110 * % 15 =) 2.866,50 TL olacaktır.

D. İstisna kazançlar üzerinden hesaplanan stopajda artırım

6111 Sayılı Kanun’un 6. maddesinin 5. 6. ve 7. fıkralarında kurumlar vergisi mükelleflerinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 61. maddesi ile geçici 67. maddesinin 8. fıkrası ve Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 15. maddesinin 3. fıkrasına göre vergi tevkifatına tabi tutulmuş olan kazanç ve iratlarında vergi artırımına ilişkin hükümler yer almaktadır. Belirtilen maddeler yatırım indirimi stopajı ve portföy işletmeciliği kazancı üzerinden hesaplanması gereken stopajı ifade etmektedir.

1. Vergi ve matrah artırım oranları

a. İstisna kazançlarını muhtasar beyanname ile beyan etmiş olan mükellefler

Kurumlar vergisi mükelleflerinin 2006 ila 2009 yıllarında yukarıda belirtilen istisna kazançlarının bulunması durumunda, vergi incelemesine ve tarhiyata muhatap olmamaları için bu kazanç ve iratlar üzerinden tevkif edilen vergileri, 2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamına kadar, ait olduğu yıla ilişkin olarak sirkülerimizin “II/A Matrah artırım oranı” bölümünde yer verilen oranlarda (2006 için % 30, 2007 için % 25, 2008 için % 20 ve 2009 için % 15) artırmaları gerekmektedir. İlgili yıllarda bu tutarları muhtasar beyannamelerine dahil etmiş olan kurumlar vergisi mükellefleri için Kanun’da asgari matrah veya vergi tutarları belirlenmemiştir.

b. İstisna kazançlarını muhtasar beyanname ile beyan etmemiş olan mükellefler

Kurumlar vergisi mükelleflerinin bu kazanç ve iratları 2006 ila 2009 yıllarında muhtasar beyanname ile beyan etmemiş olmaları halinde, bu yıllara ilişkin olarak vergi incelemesine ve tarhiyata muhatap olmamaları için, bu kazanç ve iratlara ait tevkifat matrahlarını asgari kurumlar vergisi matrahlarının % 50’sinden az olmamak kaydıyla 2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamına kadar, beyan etmeleri şarttır. Artırılan matrahlar üzerinden % 15 oranında vergi hesaplanacaktır. Yıllar itibariyle asgari matrah artırım tutarları ile hesaplanması gereken vergi oranlarına ilişkin tablo aşağıdadır.

Yıl

Asgari matrah artış tutarı

Vergi oranı

2006

9.555 TL

% 15

2007

10.325 TL

% 15

2008

11.220 TL

% 15

2009

12.230 TL

% 15

2. Kurumlar vergisinde matrah artırımı şartı

Belirtilen istisna kazançların muhtasar beyanname ile beyan edilip edilmediğine bakılmaksızın, yukarıdaki hükümlerden yararlanarak artırımda veya beyanda bulunan mükelleflerin, bu yıllara ilişkin olarak vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmamaları için ilgili yıllarda vergiye esas alınan kurumlar vergisi matrahlarını da sirkülerimizin “II/B Asgari matrah artırım tutarları” bölümünde yer alan tutarlardan az olmamak üzere, yine sirkülerimizin “II/A Matrah artırım oranı” bölümünde yer verilen açıklamalar çerçevesinde artırmaları şarttır.

E. Zarar mahsubu

6111 Sayılı Kanun uyarınca, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararlarının % 50’si, 2010 ve izleyen yıllar kârlarından mahsup edilemeyecektir.

Bilindiği üzere 2010 yılına ilişkin gelir vergisi beyannameleri 2011 yılının 1-25 Mart tarihleri arasında, kurumlar vergisi beyannameleri ise aynı yılın 1-25 Nisan tarihleri arasında verilecektir. 6111 Sayılı Kanun uyarınca matrah artırımında bulunmaya karar veren mükelleflerin Kanun’un yayımlandığı tarihi izleyen 2. ayın sonuna (2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamı) kadar bu artırımı yapmaları gerekmektedir.

Görüldüğü üzere matrah artırımının süresi hem gelir, hem de kurumlar vergisi beyannamelerinin son verilme tarihlerini aşmaktadır. Bu nedenle 2010 yılı beyannamelerinde geçmiş yıl zararı mahsup edecek olan mükelleflerin, matrah artırımı başvurularını beyanname verme tarihinden önce yapmaları yada kesin olarak başvuruya karar vermişler ise beyannamelerinde geçmiş yıl zararlarının % 50’sini mahsup etmeleri uygun olacaktır. Aksi halde zararın tamamını mahsup ettikten sonra matrah artırımında bulunulması

durumunda, 2010 yılı gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri için düzeltme beyannamesi verilmesi gibi bir sonuç kaçınılmaz olacaktır.

Bir de matrah artırımında bulunulan yıllara ilişkin olarak, ilgili yıllarda verilen beyannamelerde geçmiş yıl zararı mahsubu yapılmış ise bu beyannamelerin de % 50’ye göre düzeltilmesine gerek olup olmadığı sorusuyla karşılaşılmaktadır. Kanundaki ifadeden de açıkça anlaşılacağı üzere, önceki yıllarda (2006 ila 2009) beyannamelerde gerçekleştirilen geçmiş yıl zararı mahsuplarına ilişkin olarak herhangi bir düzeltme yapma zorunluluğu bulunmamaktadır. Yapılacak işlem sadece 2009 yılından 2010 yılına devreden ve 2010 yılı beyannamesinde indirilecek olan geçmiş yıl zararlarından matrah artırımında bulunulan yıla ilişkin tutarların yarısının dikkate alınmasıdır.

Örnek 3:

Kurumlar vergisi mükellefi (A) A.Ş.’nin 2010 yılı ticari bilanço karı 4.300.000 TL ve kanunen kabul edilmeyen giderleri de 200.000 TL’dir. Ayrıca kurumun 2010 yılı beyannamesinde indirebileceği 3.500.000 TL tutarında geçmiş yıl zararı bulunmaktadır. Bu zararın yıllara göre dağılımı aşağıdaki gibidir. Mükellef kurum tarafından 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ilişkin olarak kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmuştur.

2006 yılı zararı

500.000

2007 yılı zararı

1.000.000

2009 yılı zararı

2.000.000

Toplam geçmiş yıl zararı

3.500.000

Bu veriler ışığında mükellef kurumun 2010 yılı kurumlar vergisi hesabı aşağıdaki şekilde olacaktır.

 

1.Ticari bilanço karı

4.300.000

 

2.Kanunen kabul edilmeyen giderler (+)

200.000

 

3.Zarar olsa dahi indirilecek istisna ve indirimler (-)

 

0

 

4.Kar ve ilaveler toplamı (1 + 2)

 

4.500.000

 

5.Cari yıla ait zarar ve indirimler toplamı (3)

 

0

 

6.Kar (4 - 5)

 

4.500.000

 

7.Mahsup edilecek geçmiş yıl zararları (-) (*)

 

2.750.000

 

  2006 zararı     250.000

 

 

 

  2007 zararı       500.000

 

 

 

  2009 zararı  2.000.000

 

 

 

8.Kurumlar vergisi matrahı (6 – 7)

 

1.750.000

 

9.Hesaplanan kurumlar vergisi (8 x % 20)

 

350.000

(*) Mükellef kurum tarafından 2006 ve 2007 yıllarına ilişkin matrah artırımında bulunulduğundan bu yıllara ilişkin zararların yarısı dikkate alınacaktır. Matrah artırımında bulunulan 2008 yılından gelen geçmiş yıl zararı bulunmadığından vergi hesabına etkisi olmayacaktır. Diğer taraftan 2009 yılına ilişkin matrah artırımında bulunulmadığı için, bu yıldan gelen zararın tamamı 2010 yılı beyannamesinde mahsup edilebilecektir.

E. İşe başlama ve işi bırakma durumunda matrah artırımı

İşe başlama ve işi bırakma gibi nedenlerle kıst dönemde faaliyette bulunmuş mükellefler hakkında ilgili yıllar için belirlenen asgari matrahlar, faaliyette bulunulan ay sayısı (ay kesirleri tam ay olarak) dikkate alınarak hesaplanır.

F. Gelir ve kurumlar vergisi matrah artırımına ilişkin diğer hükümler

İstisna ve indirimler nedeniyle gelecek yıllarda matrahtan indirim konusu yapılabilecek tutarlar ile geçmiş yıl zararları bu madde hükmüne göre artırılan matrahlardan indirilemeyecektir. Yani bu mahsuplar yapılmadan, Kanun kapsamında artırılan matrahlar üzerinden hesaplanan vergilerin ödenmesi gerekmektedir.

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin bu Kanun kapsamında beyan ettikleri matrahları artırmaları halinde, daha önce tevkif yoluyla ödemiş oldukları vergiler, artırılan matrahlar üzerinden hesaplanan vergilerden mahsup edilmez.

Matrah artırımında bulunan mükelleflerin yıllık gelir ve kurumlar vergisine mahsuben daha önce tevkif yoluyla ödemiş oldukları vergilerin iadesi ile ilgili taleplerine ilişkin inceleme ve tarhiyat hakkı saklıdır.

Hesaplanarak veya artırılarak ödenen vergiler, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak kabul edilmez, mahsup ve iade konusu yapılmaz.

Matrah artırımında bulunulan vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak, bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınır.

III. Katma değer vergisinde artırım

A. Vergi artırım usulü ve oranları

6111 Sayılı Kanun’un 7. maddesi uyarınca katma değer vergisi mükelleflerinin, her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri (ihtirazi kayıtla verilenler dahil) beyannamelerindeki hesaplanan katma değer vergisinin yıllık toplamı üzerinden aşağıdaki tabloda yer alan oranlara göre belirlenecek katma değer vergisini vergi artırımı olarak, 2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamına kadarbeyan etmelerihalinde, bu mükellefler nezdinde söz konusu vergiyi ödemeyi kabul ettikleri yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak katma değer vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacaktır.

Kanun kapsamına giren yıllar itibarıyla artırımda kullanılacak vergi oranlarını gösteren tablo aşağıdadır.

Yıl

Yıllık hesaplanan KDV tutarı

üzerinden artırılacak vergi oranı

2006

% 3,0

2007

% 2,5

2008

% 2,0

2009

% 1,5

Katma değer vergisi mükelleflerinin, artırıma esas alınan ilgili yılın vergilendirme dönemlerinin tamamı için artırımda bulunmaları zorunludur. Başka bir anlatımla aylık olarak vergi artırımı yapılması söz konusu değildir.

Mükelleflerin artırımda bulunmak istedikleri yıl içinde işe başlamaları ya da işi bırakmaları halinde, faaliyette bulunulan vergilendirme dönemleri için bu maddede belirtilen esaslar çerçevesinde artırımda bulunulur.

Mükelleflerin artırımda bulunmak istedikleri yıl içindeki vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak bu Kanun’un yayımlandığı tarihten önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar, ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınır.

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendi ve geçici 17. maddesine göre tecil-terkin uygulamasından faydalanan mükelleflerde artırıma esas tutarın belirlenmesinde, tecil edilen vergiler hesaplanan vergiden düşülür.

Artırım talebinde bulunulan yılları izleyen dönemlerde yapılacak vergi incelemelerine ilişkin olarak artırım talebinde bulunulan dönemler için, sonraki dönemlere devreden katma değer vergisi yönünden ve artırım talebinde bulunulan dönemler için ihraç kaydıyla teslimlerden veya iade hakkı doğuran işlemlerden doğan terkin ve iade işlemleri ile ilgili inceleme ve tarhiyat hakkı saklıdır. Sonraki dönemlere devreden katma değer vergisi yönünden yapılan incelemelerde artırım talebinde bulunulan dönemler için tarhiyat önerilemez.

Yukarıdaki esaslar çerçevesinde hesaplanarak ödenen katma değer vergisi, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak nazara alınmaz, ödenmesi gereken katma değer vergilerinden indirilmez veya herhangi bir şekilde iade konusu yapılmaz.

B. İstisna kapsamındaki teslim ve hizmetleri bulunan mükelleflerde KDV artırımı

1. İşlemlerinin tamamı istisna kapsamında olan veya hesaplanan KDV’si bulunmayan mükellefler

6111 Sayılı Kanun’un 7. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinde;

·         İlgili takvim yılı içindeki işlemlerin tamamının istisnalar kapsamındaki teslim ve hizmetlerden oluşması veya

·         Diğer nedenlerle hesaplanan katma değer vergisi bulunmaması ile

·         Tecil-terkin uygulaması kapsamındaki teslimlerden oluşması,

halinde katma değer vergisi açısından inceleme ve tarhiyata muhatap olunmaması için öncelikle mükellefiyet türüne göre gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımı yapılması gerektiği hükmü yer almaktadır. Bu mükelleflerin ilgili yıl/yıllar için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmaları durumunda, artırılan matrahlar üzerinden % 18 oranında katma değer vergisi artırımında bulunmak suretiyle bu maddeden yararlanabileceklerdir.

2. İşlemlerinin bir kısmı istisna kapsamında olan mükellefler

İlgili takvim yılı içinde yukarıdaki işlemlerin yanı sıra vergiye tabi işlemlerin de mevcudiyeti nedeniyle hesaplanan vergisi çıkan mükelleflerin bu madde hükmüne göre ödemeleri gereken katma değer vergisi tutarı, gelir veya kurumlar vergisinden artırılan matrahlar üzerinden hesaplanacak % 18 oranındaki katma değer vergisi tutarından aşağı olamaz. Bu kapsama giren mükellefler, gelir veya kurumlar vergisi için matrah artırımında bulunmamaları halinde bu madde hükmünden yararlanamaz.

Buna göre gerek tamamı gerekse de bir kısmı yukarıda yer verilen işlemlerden oluşan mükelleflerin KDV artırımı yapabilmeleri için öncelikle gelir veya kurumlar vergisinden matrah artırımı yapmaları gerekmektedir. Bu şekilde artırılan matrahlara % 18 oranının uygulanması suretiyle bulunacak olan tutar, varsa ilgili yıla ilişkin toplam hesaplanan KDV tutarı ile karşılaştırılacak, hangisi fazla ise onun beyan edilmesi gerekecektir. İlgili yıl hesaplanan KDV tutarının bulunmamamsı durumunda ise artırılan gelir ve kurumlar vergisi matrahları üzerinden % 18 oranında hesaplanan vergi KDV artırımı olarak beyan edilecektir.

Bu hüküm birçok mükellefi yakından ilgilendirmektedir. Kanun’da istisna kapsamındaki işlemler ile vergiye tabi işlemlere ilişkin bir oran belirlemesi yapılmamıştır. Yani vergi artırımında bulunulması planlanan bir yılda, sadece bir aylık KDV beyannamesinde çok küçük bir istisna işlem beyan edilmiş olmasının, ilgili mükellefin bu madde kapsamına girmesi sonucunu ortaya çıkaracağını düşünüyoruz.

Bu nedenle bütün mükellefler tarafından KDV artırımında bulunulması düşünülen yıllara ait 12 aylık KDV beyannameleri incelenerek, yukarıda yer alan işlemlerin olup olmadığı kontrol edilmelidir. Tutarı ne olursa olsun bu işlemlerden herhangi birinin, herhangi bir ayda bulunması durumunda, artırımın maliyeti kurumlar veya gelir vergisi matrah artırımının maliyeti ile birlikte dikkate alınmalıdır.

C. Hiç beyanname vermemiş veya bir kısmını vermemiş olan mükelleflerde artırım

1. Bir aylık vergilendirme dönemine tabi olan mükellefler

Bir aylık vergilendirme dönemine tabi olan katma değer vergisi mükelleflerince, artırımda bulunulmak istenilen yıl içindeki vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak,

a. Verilmesi gereken katma değer vergisi beyannamelerinden, en az üç döneme ait beyannamenin verilmiş olması halinde, bu yıla ait dönemlerden verilmiş olan beyannamelerdeki hesaplanan katma değer vergisi tutarlarının ortalaması bir yıla iblağ edilerek, artırıma esas olmak üzere yıllık hesaplanan katma değer vergisi tutarı bulunur ve bu tutar üzerinden birinci fıkrada belirtilen oranlara göre artırım tutarı hesaplanır.

b. Hiç beyanname verilmemiş ya da bir veya iki döneme ilişkin beyanname verilmiş olması halinde, ilgili yıl için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulmuş olması şartıyla, artırılan matrah üzerinden % 18 oranında katma değer vergisi artırımında bulunmak suretiyle bu maddeden yararlanılır. Bu durumda olan adi ortaklık, kollektif ve adi komandit ortaklıklarda ortakların tamamının gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunmaları şarttır.

2. Üç aylık vergilendirme dönemine tabi olan mükellefler

Vergilendirme dönemi üç aylık olan katma değer vergisi mükelleflerinin, yıllık asgari artırım tutarı, hiç beyanname vermemiş olmaları halinde sirkülerimizin III-C/1-b bölümünde belirtilen esaslar çerçevesinde, en az bir dönem için beyanname vermiş olmaları halinde ise sirkülerimizin III-C/1-a bölümünde belirtilen esaslar çerçevesinde belirlenir.

IV. Gelir (stopaj) ve kurumlar (stopaj) vergisinde artırım

A. Ücret ödemeleri üzerinden yapılacak vergi artırımı

1. Artırım usulü ve oranları

Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi uyarınca hizmet erbabına ödenen ücretlerden vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanların, her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri (ihtirazi kayıtla verilenler dahil) muhtasar beyannamelerinde yer alan ücret ödemelerine ilişkin gayrisafi tutarların yıllık toplamı üzerinden, aşağıdaki tabloda yer alan oranda hesaplanacak gelir vergisini, 2 Mayıs 2011 tarihine kadar idareye başvurarak artırımda bulunmayı kabul etmeleri halinde, bu mükellefler nezdinde söz konusu vergiyi ödemeyi kabul ettikleri yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak ücret yönünden gelir (stopaj) vergisi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır.

Yıl

Yıllık beyan edilen gayrisafi ücret tutarı üzerinden artırılacak vergi oranı

2006

% 5

2007

% 4

2008

% 3

2009

% 2

 

2. Hiç beyanname vermemiş veya bir kısmını vermemiş olan mükelleflerde artırım

Gelir (stopaj) vergisi artırımında bulunulan yıl içinde yer alan vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak;

1. Verilmesi gereken muhtasar beyannamelerden, en az bir döneme ilişkin beyanname verilmiş olması halinde, beyan edilmiş ücret ödemelerine ilişkin gayrisafi tutar ortalaması alınmak suretiyle bir yıla iblağ edilerek, artırıma esas olmak üzere yıllık ücretler üzerinden gelir (stopaj) vergisi matrahı bulunur ve bu tutar üzerinden yukarıdaki tabloda belirtilen oranlarda gelir vergisi hesaplanır.

2. Hiç beyanname verilmemiş olması halinde, her ay için hesaplanacak asgari gelir (stopaj) vergisine esas olmak üzere en az,

a.     Bu Kanun’un yayımlandığı tarihten (25 Şubat 2011) önce ilgili yılda verilmiş olan aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama işçi sayısı kadar işçi,

b.     İlgili yılda aylık prim ve hizmet belgesinin hiç verilmemiş olması halinde, bu Kanun’un yayımlandığı tarihe (25 Şubat 2011) kadar verilmiş olmak şartıyla, izleyen vergilendirme dönemlerinde verilen ilk aylık prim ve hizmet belgesindeki işçi sayısı kadar işçi,

c.     Bu Kanun’un yayımlandığı tarihe (25 Şubat 2011) kadar aylık prim ve hizmet belgesinin hiç verilmemiş olması halinde en az iki işçi,

çalıştırıldığı kabul edilmek ve ilgili yılın son vergilendirme döneminde 16 yaşından büyük işçiler için geçerli olan asgari ücret tutarı esas alınarak hesaplanan gelir (stopaj) vergisi matrahı üzerinden yukarıdaki tabloda belirtilen oranlarda gelir vergisini ödemek suretiyle bu maddeden yararlanılır.

B. Diğer ödemeler üzerinden yapılacak vergi artırımı

1. Artırım usulü ve oranları

·     Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin birinci fıkrasının;

-   (2) numaralı bendi (Serbest meslek),

-   (3) numaralı bendi (Yıllara sari inşaat ve onarım işleri) (YSİOİ)

-   (5) numaralı bendi (Kira),

-   (11) numaralı bendi (Çiftçilerden alınan mal ve hizmetler)

-   (13) numaralı bendi (Vergiden muaf esnaftan alınan mal ve hizmetler)

·     Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 15. maddesinin birinci fıkrasının;

-   (a) bendi (Yıllara sari inşaat ve onarım işleri),

-   (b) bendi (Kooperatiflerden kiralanan gayrimenkuller),

·     Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30. maddesinin birinci fıkrasının;

-   (a) bendi (Yıllara sari inşaat ve onarım işleri),

uyarınca vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanların, ilgili yıl içinde verdikleri (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) muhtasar beyannamelerinde (ilgili yıl içinde verilen muhtasar beyannamelerde beyan edilen tutarlar bir yıla iblağ edilmeksizin) yer alan söz konusu ödemelerine ilişkin gayrisafi tutarların yıllık

toplamı üzerinden; aşağıdaki tabloda yer verilen oranlarda hesaplanacak vergileri 2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamına kadar idareye başvurarak artırımda bulunmayı kabul etmeleri halinde, bu mükellefler nezdinde söz konusu vergiyi ödemeyi kabul ettikleri yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak bu ödemeler yönünden gelir (stopaj) veya kurumlar (stopaj) vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacaktır.

 

Vergi

artırım

oranı

Yıl / Ödeme Türü

Serbest meslek ve kira ödemeleri

Yıllara sari inşaat ve onarım işleri (YSİOİ) dolayısıyla yapılan ödemeler

Çiftçilere ve vergiden muaf esnafa yapılan ödemeler

2006

% 5,0

% 1

Geçerli tevkifat oranının % 25’i

2007

% 4,0

% 1

Geçerli tevkifat oranının % 25’i

2008

% 3,0

% 1

Geçerli tevkifat oranının % 25’i

2009

% 2,0

% 1

Geçerli tevkifat oranının % 25’i

2. Hiç beyanname vermemiş veya bir kısmını vermemiş olan mükelleflerde artırım

Yıl içinde hiç muhtasar beyanname verilmemiş olması veya muhtasar beyanname verilmekle birlikte artırılması istenen ödeme türünün beyannamede bulunmaması halinde, aşağıdaki tablodaki asgari tutarların yanlarında gösterilen oranlarla çarpılması suretiyle bulunacak olan vergiler ödenerek bu imkandan yararlanılabilecektir. Kanunda söz konusu asgari tutarlar, bilanço usulüne göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri ile sadece gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ) dolayısıyla beyanname veren gelir vergisi mükellefleri için belirlenen asgari gelir vergisi matrah tutarlarının belli bir oranı şeklinde belirlenmiştir. Aşağıdaki tabloda hesaplamada hangi tutardan yararlanıldığına ilişkin bilgilere de parantez içinde yer verilmiştir.

 

Ödenmesi

gereken

asgari

 vergiler

(TL)

Yıl / Ödeme Türü

Serbest meslek ödemeleri

(Bilanço % 50)

Kira ödemeleri

(Sadece GMSİ)

YSİOİ dolayısıyla yapılan ödemeler (Bilanço)

Çiftçilere yapılan ödemeler (Bilanço)

Vergiden muaf esnafa yapılan ödemeler (Bilanço)

2006

4.775 * % 15

1.910 *

% 15

9.550 * % 3

9.550 * % 2

9.550 *

% 5

2007

5.160 * % 15

2.064 *

% 15

10.320 * % 3

10.320 * % 2

10.320 * % 5

2008

5.610 * % 15

2.244 *

% 15

11.220 * % 3

11.220 * % 2

11.220 * % 5

2009

6.115 * % 15

2.446 *

% 15

12.230 * % 3

12.230 * % 2

12.230 * % 5

C. Gelir (stopaj) ve kurumlar (stopaj) vergisinde artırıma ilişkin diğer hükümler

Bu şekilde artırımda bulunulması durumunda ayrıca gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulmuş olma şartı aranmaz.

Gelir (stopaj) ve kurumlar (stopaj) vergisi artırımında bulunmak isteyenlerin, yıl içinde işe başlamaları ya da işi bırakmaları halinde faaliyette bulunulan vergilendirme dönemleri için (ay kesirleri tam ay olarak dikkate alınmak suretiyle) bu maddede belirtilen esaslar çerçevesinde artırımda bulunulur.

Gelir (stopaj) ) ve kurumlar (stopaj) vergisi artırımında bulunulan yıl içinde yer alan vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak, bu Kanun’un yayımlandığı tarihten önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınır.

Bu madde hükmüne göre artırıma esas ücret tutarı ile matrahlar gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz. Artırımından yararlanılarak hesaplanan gelir vergisine herhangi bir istisna ve indirim uygulanmaz.

V. Matrah artırımına ilişkin ortak hükümler

A. Başlanmış olan incelemeler ve matrah artırımı

Bu Kanun’a göre matrah veya vergi artırımında bulunulması, bu Kanun’un yayımlandığı tarihten önce başlanılmış olan vergi incelemeleri ile takdir işlemlerine engel teşkil etmez. Ancak, artırımda bulunan mükellefler hakkında başlanılan vergi incelemeleri ve takdir işlemlerinin, bu Kanun’un yayımlandığı tarihi (25 Şubat 2011) izleyen ayın başından itibaren bir ay içerisinde sonuçlandırılamaması halinde, bu işlemlere devam edilmez.

Diğer taraftan Kanun’un 6. maddesinin 11. fıkrası (tevkif suretiyle ödenmiş olan vergilerin iadesi) ile 7. maddesinin 6. fıkrası (sonraki dönemlere devreden katma değer vergisi yönünden ve ihraç kaydıyla teslimlerden veya iade hakkı doğuran işlemlerden doğan terkin ve iade işlemleri) kapsamında devam eden incelemeler için bu hüküm geçerli değildir.

Bu süre içerisinde sonuçlandırılan vergi incelemeleri ile ilgili tarhiyat öncesi uzlaşma talepleri dikkate alınmaz. İnceleme veya takdir sonucu tarhiyata konu matrah veya vergi farkı tespit edilmesi halinde, inceleme raporları ile takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten önce artırımda bulunulmuş olması şartıyla, inceleme ve takdir sonucu bulunan fark, bu Kanunun matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümleri ile birlikte değerlendirilir. İnceleme ve takdir işlemlerinin sonuçlandırılmasından maksat, inceleme raporları ve takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettirilmesidir.

Kanun 25 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazete’de (1. mükerrer) yayımlandığından yukarıdaki hükümlerden yararlanmak isteyen mükelleflerin matrah artırımına başvuru için son tarih olan 2 Mayıs 2011’i beklemeden, en kısa zamanda matrah veya vergi artırımında bulunmalarının uygun olacağı anlaşılmaktadır.

B. Kaçakçılık suçları ve matrah artırımı

Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinin (b) fıkrasında; vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen ve saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu belgeleri kullananların, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı hükmü yer almaktadır.

Maddede ayrıca sahte belge, gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belge olarak tanımlanmıştır.

6111 Sayılı Kanun’un 9. maddesi uyarınca, VUK 359. maddenin (b) fıkrasındaki, defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenlerin matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümlerden yararlanamayacağı hüküm altına alınmıştır.

C. Diğer hususlar

Daha önce nezdinde vergi incelemesi yapılmış olan mükellefler, vergi incelemesi yapılan yıllar için de artırımda bulunabilirler. İdarenin, artırımda bulunulmayan yıllar veya dönemler için vergi incelemesi yapma hakkı saklıdır.

Artırılan matrahlar nedeniyle geçici vergi hesaplanmaz ve tahsil olunmaz. Matrah veya vergi artırımı dolayısıyla mükelleflerce verilen yıllık, muhtasar ve katma değer vergisi beyannameleri ve diğer beyannameler için damga vergisi alınmaz.

Matrah veya vergi artırımında bulunulması, Vergi Usul Kanunu’nun defter ve belgelerin muhafaza ve ibrazına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmez.

Hesaplanan veya artırılan gelir, kurumlar ve katma değer vergilerinin bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi şarttır. Bu vergilerin bu Kanunda belirtilen şekilde ödenmemesi halinde, 6183 sayılı Kanun’un 51. maddesine göre belirlenen oranın (19 Ekim 2010 tarihinden itibaren aylık % 1,4 olarak uygulanmaktadır) bir kat fazlası oranında uygulanacak gecikme zammıyla birlikte takip ve tahsiline devam olunur.

Mükelleflerin bu Kanun’a göre matrah veya vergi artırımı yaptıkları dönemlere ilişkin olarak kanuni süresinde vermedikleri anlaşılan beyannameler nedeniyle Vergi Usul Kanunu’nun usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarına ilişkin hükümleri uygulanmaz.

Bu Kanun hükümlerine göre matrah veya vergi artırımı ile ilgili olarak doğru beyan edilmemesi veya vergi hataları nedeniyle eksik tahakkuk eden vergiler, ilk taksit ödeme süresinin sonunda tahakkuk etmiş sayılır ve bu Kanun’da açıklandığı şekilde tahsil edilir.

VI. Matrah veya vergi artırımı için başvuru süresi

Sirkülerimizin vergi türlerine göre matrah ve vergi artırımına ilişkin bölümlerinde de belirtildiği üzere, mükelleflerin bu hükümlerden yararlanabilmek için matrah ve vergi artırımlarını bu Kanun’un yayımlandığı tarihi izleyen 2. ayın sonuna kadar yapmaları gerekmektedir. Kanun 25 Şubat 2011 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlandığına göre, 30 Nisan 2011 tarihine kadar başvurularak matrah ve vergi artımına ilişkin işlemlerin yapılması gerekmektedir. Ancak belirtilen başvuru tarihinin son günü (30 Nisan 2011) hafta sonuna geldiğinden, yukarıda yer verilen işlemlerin 2 Mayıs 2011 Pazartesi akşamına kadar yapılabilmesi mümkündür.

VII. Artırılan vergiler ile artırılan matrahlar üzerinden hesaplanan vergilerin ödenme süresi ve taksitler

A. Vergilerin ödeme süreleri

6111 Sayılı Kanun’un 18. maddesinde Maliye Bakanlığı’na bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların defaten veya ilk taksiti bu Kanun’un yayımlandığı tarihi izleyen üçüncü aydan başlamak üzere ikişer aylık dönemler halinde azami 18 eşit taksitte ödenmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Bu Kanun’a göre ödenecek taksitlerin ödeme süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde süre tatili izleyen ilk iş günü mesai saati sonunda biter.

Buna göre Kanun 25 Şubat 2011 tarihinde yayımlandığından, Kanun kapsamında arıtılan vergiler ile artırılan matrahlar üzerinden hesaplanan vergilerin defaten ödenmek istenmesi durumunda 31 Mayıs 2011 günü sonuna kadar bu ödemenin yapılması gerekmektedir. Bu durumda ödenen tutara Kanun’un yayımlandığı tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için herhangi bir faiz uygulanmayacaktır. Taksit seçeneğinin tercih edilmesi durumunda da ilk taksitin aynı süre içerisinde ödenmesi gerekmektedir. Sonraki taksitler ikişer aylık dönemler halinde (Temmuz sonu, Eylül sonu, Kasım sonu….) ödenebilecektir.

B. Taksitle ödenmesi halinde uygulanacak faiz ve taksit tutarlarının hesabı

Hesaplanan tutarların taksitle ödenmek istenmesi halinde, borçluların başvuru sırasında altı, dokuz, oniki veya onsekiz eşit taksitte ödeme seçeneklerinden birini tercih etmeleri şarttır. Tercih edilen taksit süresinden daha uzun bir sürede ödeme yapılamaz.

Taksitle yapılacak ödemelerinde ilgili maddelere göre belirlenen tutar;

1)      Altı eşit taksit için (1,05),

2)      Dokuz eşit taksit için (1,07),

3)      Oniki eşit taksit için (1,10),

4)      Onsekiz eşit taksit için (1,15),

katsayısı ile çarpılır ve bulunan tutar taksit sayısına bölünmek suretiyle ikişer aylık dönemler halinde ödenecek taksit tutarı hesaplanır.

Örneğin 2006 yılına ilişkin kurumlar vergisinden matrah artırımı yapan bir kurum tarafından ödenecek vergi 600.000 TL olarak hesaplanmıştır. Kurum bu tutarı 12 taksitte ödemeye karar vermiştir. Buna göre ödeyeceği toplam tutar 660.000 TL, her bir taksit tutarı da (600.000 * 1,10) /12 formülüyle hesaplanan 55.000 TL olacaktır.

Bu Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan borçlulara tercih ettikleri taksit süresine uygun ödeme planı verilir. Ancak, tercih edilen süreden daha kısa sürede ödeme yapılması halinde ödenecek tutar ilgili katsayıya göre düzeltilir.

VIII. Yürürlük

Kanun’un 215. maddesinde (yürürlük), bazı hükümleri için özel tarihler belirlenmiş olmasına rağmen, sirkülerimizin konusunu oluşturan matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümler Kanun’un yayımı tarihi olan 25 Şubat 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. E&Y Türkiye