Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Türkiye Muhasebe Standartlarına Göre Finansal Araçların Muhasebeleştirilmesi ve Ölçümlenmesi PDF Yazdır e-Posta
12 Mart 2011

Image

Son yıllarda bilançolarda finansal araçların yeri göreceli olarak artmaktadır. Çoğu menkul kıymetlerden oluşan finansal araçların fiyatları da piyasa gelişmelerine göre sıklıkla değişmektedir.

I- GİRİŞ

Ayrıca başka varlıklara dayanan türev araçlarının kullanımı da oldukça artmaktadır. Bu da finansal araçlara ilişkin muhasebe esaslarının öneminin daha da artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle standartlarla finansal araçların kapsamını, niteliklerini belirleme, bunların sınıflanması ve dipnotlarda verilmesine ilişkin esaslar düzenlenmektedir.

Finansal araçlara ilişkin esaslar Türkiye Muhasebe Standartları’nda dört farklı standart çerçevesinde ele alınmıştır. Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK), 2006 yılında TMS 32, “Finansal Araçlar: Sunum” ve TMS 39, “Finansal Araçlar: Muhasebeleştirme ve Ölçme” muhasebe standartlarını, 2007 yılında TFRS 7 “Finansal Araçlar: Açıklamalar” standardını ve 2010 yılında TFRS 9 “Finansal Araçlar” standardını yayımlamıştır. 

Bu çalışmamızda finansal araçların muhasebeleştirilmesi ve ölçümlenmesi konusu Türkiye Muhasebe Standartları çerçevesinde açıklanacaktır.

II- FİNANSAL VARLIK VE FİNANSAL BORÇ AYIRIMI

Finansal araçlar; finansal varlık ve finansal borçlardan oluşmakta olup aşağıda Türkiye Muhasebe Standartlarına göre finansal varlık ve borçlar açıklanmıştır. Buna göre;

Finansal varlıklar;

(a) Nakit,

(b) Başka bir işletmenin özkaynağına dayalı finansal aracı,

(c) Sözleşmeden doğan;

- Başka bir işletmeden nakit ya da başka bir finansal varlık almak için veya                        

- Potansiyel olarak işletmenin lehine olan koşullarda finansal varlık veya borçların başka bir işletme ile takas edilmesi için düzenlenen hak;

(d) İşletmenin özkaynağına dayalı finansal aracıyla ödenecek ya da ödenebilecek olan ve:

- İşletmenin değişken sayıda özkaynağına dayalı finansal aracını almak zorunda olduğu ya da olabileceği bir türev olmayan sözleşme; veya

- İşletmenin belirli sayıda özkaynağına dayalı finansal aracını, belirli bir nakdini ya da başka bir finansal varlığını takas etmesi dışındaki şekillerde ödenecek ya da ödenebilecek bir türev sözleşme unsurlarını kapsamına almaktadır.

Finansal borç ise aşağıdaki borçlardan herhangi biridir:

(a)  - Başka bir işletmeye nakit ya da başka bir finansal varlık verilmesi için veya

- Potansiyel olarak işletmenin aleyhine olan koşullarda finansal varlık veya borçların başka bir işletme ile takas edilmesi için düzenlenen sözleşmeden doğan yükümlülük veya

(b) İşletmenin özkaynağına dayalı finansal aracıyla ödenecek bir sözleşmedir.

Özkaynağa dayalı finansal araç ise işletmenin tüm borçları çıkarıldıktan sonra varlıklarında bir payı/hakkı gösteren sözleşmedir. Örnek olarak, anonim şirket hisseleri veya limited şirket payları verilebilecektir.

III- FİNANSAL RİSKTEN KORUNMA KAVRAMI

İşletmeler faaliyetleri esnasında farklı risklerle karşı karşıya kalırlar. Bu risklerin en önemlilerinden biri finansal risktir. Faaliyetler sırasında maruz kalınan riskler şirketten şirkete değişiklik göstermektedir. Bazı şirketler bakır gibi kıymetli maden veya petrol fiyatlarındaki hareketlerden dolayı endişe duyarken, bazıları ise faiz oranları veya döviz kurlarındaki değişikliklerden çekinirler.

Şirketler, yaptıkları ekonomik işlemlerin sonucunda yüklendikleri finansal risk oranını azaltmak ve bu risklerin oluşturacağı olası nakit akışlarını kontrol altında tutmak isterler. Bu amaca yönelik olarak finansal riskten korunma (FRK) amaçlı çeşitli işlemler geçekleştirmek suretiyle bilançoda yer alan varlık ya da borçlardan kaynaklanan finansal riskleri bertaraf ederler. İşte bu tür finansal riskleri azaltmak hatta ortadan kaldırmak amacıyla, işletme yönetimleri çeşitli FRK stratejileri geliştirmişlerdir. Risk yönetimi olarak da ifade edilebilecek en yaygın FRK stratejileri arasında faiz oranı takası (interest rate swap), ürün takası (commodity swap), döviz kuru takası, vadeli işlem sözleşmeleri ve opsiyonlar yer almaktadır. Bunlara genel olarak türev sözleşmeler adı da verilmektedir.

Finansal riskten korunma, riske karşı koruyucu bir önlem alma kavramının İngilizce’deki karşılığı “Hedging” ya da “Hedge” kelimesidir. Hedging, yapılmış bir işlemin muhtemel zararının, aynı değerde fakat ters yönde ikinci bir işlem ile kapatılması işlemidir. Bir başka tanıma göre; Gelecekteki faiz, fiyat veya döviz kuru dalgalanmalarından kaynaklanabilecek zarara ilişkin riskin, Kârı en az etkileyecek şekilde azaltılmasını sağlayacak korunma yöntemlerine “hedging (riskten korunma)” denilmektedir. Riskten korunma faaliyetinin temel hedefi işletmenin karşılaştığı riski azaltmaktır. Hedging işlemlerinde amaç, kâr elde etmek değil, riski minimize etmektir. Hedging işlemlerini yapanlara “risk sıfırlayıcıları” ya da “hedgers” denilmektedir.

Örneğin, Avrupa’dan ithal edilen hammaddeyi işleyerek ABD’ye ihraç eden bir işletme sürekli bir finansal risk taşır. Bu risk döviz kurlarındaki değişikliklerden kaynaklanır. Çünkü bu işletmenin genelde ticari alacakları ABD doları, ticari borçları ise EURO temelli olacaktır. ABD dolarının EURO karşısında değer kaybetmesi durumunda işletme zarar edecektir. Bu işletme çeşitli türev araçlar yoluyla riskini bertaraf etmeye çalışacaktır.

IV- FİNANSAL RİSKTEN KORUNMA MUHASEBESİNE İLİŞKİN GENEL ÇERÇEVE

TMS-39’un 71-102. paragrafları arasında riskten korunma amaçlı türev finansal araçlar ve riskten korunma muhasebesi ve koşullarına ait konularına yer verilmiştir. Finansal riskten korunma muhasebesi açısından, sadece, raporlayan işletme dışındaki (diğer bir ifadeyle, hakkında raporlama yapılan grup, bölüm veya işletme dışındaki) bir tarafı içeren finansal araçlar finansal riskten korunma aracı olarak tanımlanabilir. Konsolide edilmiş grup içindeki işletmelerden veya işletme içindeki bölümlerden her biri, grup içindeki diğer işletmelerle veya işletme içindeki diğer bölümlerle finansal riskten korunma amaçlı işlemlerde bulunabilseler dahi, bu tür grup içi işlemler konsolidasyon işlemleri sırasında ihmal edilir. Dolayısıyla, bu tür finansal riskten korunma amaçlı grup içi işlemlerin, grubun konsolide finansal tablolarında finansal riskten korunma muhasebesine dahil edilmesi uygun görülmez. Ancak bunlar, raporlanan işletme veya bölümün dışında kalmaları durumunda, grup içindeki veya bölüm raporlamasına dahil işletmelerin bağımsız veya bireysel finansal tablolarında finansal riskten korunma muhasebesine konu edilebilirler.

Korunma; bir veya daha fazla korunma amaçlı aracın makul değeri veya nakit akımlarındaki değişikliklerin, korunan bir kalemin makul değeri veya nakit akımlarındaki değişiklikleri tamamen veya kısmen karşılaması amacıyla kullanılan işlemlerdir. Korunma muhasebesi, korunma amaçlı araçlar ile korunan kalemlerin makul değerlerinde meydana gelen değişikliklerin birbirleriyle netleştirilmesi suretiyle kâr veya zarar olarak mali tablolara alınmasını gerektirir.

Genel olarak bir FRK işleminde iki unsur vardır: FRK aracı (hedging instrument) ve FRK konusu kalem (hedged item). Standart; FRK aracını, gerçeğe uygun değerinin veya nakit akışlarının finansal riskten korunma konusu kalemin gerçeğe uygun değerindeki veya nakit akışlarındaki değişiklikleri dengelemesi beklenen türev araç ya da türev olmayan finansal varlık veya borçlar şeklinde tanımlamıştır.

FRK konusu kalem ise; (a) İşletmeyi, gerçeğe uygun değerde veya gelecekte elde edilecek nakit akışlarında değişiklik olması riskine maruz bırakan ve (b) finansal riskten korunan olarak sınıflanan bir varlık, yükümlülük, kesin taahhüt, gerçekleşme olasılığı yüksek tahmini işlem veya yurtdışı işletmedeki net yatırım şeklinde tanımlanmıştır.

Standartta riskten korunma muhasebesinin belirli şartların sağlanması halinde geçerli olacağı öngörülmüştür. Bu şartların en başta geleni, gerek işlemin başında, gerekse de devam eden dönemde riskten korunma işleminin amacının ve kapsamının dökümante edilmesidir. Bunun yanında riskten korunma işleminin oldukça etkin olması beklenmektedir.

Bir finansal riskten korunma ilişkisi, sadece ve sadece aşağıdaki koşulların tümünü karşılaması durumunda finansal riskten korunma muhasebesi kapsamında değerlendirilir.

(a) Finansal riskten korunma işleminin başlangıcında, finansal riskten korunma ilişkisi ile işletmenin finansal riskten korunma işleminde bulunmasına neden olan risk yönetimi hedef ve stratejisinin resmi bir tanımının bulunması ve bunların resmi bir belgeye dayanması. Anılan belgeleme, finansal riskten korunma aracının belirlenmesi, finansal riskten korunma konusu varlık ya da işlemi, korunulan finansal riskin yapısını ve işletmenin ilgili finansal riskten korunma aracının varlığın gerçeğe uygun değerinde veya nakit akışlarında meydana gelen ve korunulan finansal riskle ilişkilendirilebilen değişiklikleri dengelemedeki etkinliğini nasıl değerlendireceğini içerir.

(b) Finansal riskten korunma işleminin, korunulan risk ile ilişkilendirilebilen gerçeğe uygun değerdeki veya nakit akışlarındaki değişiklikleri dengelemede oldukça etkin olması ve ilgili finansal riskten korunma ilişkisine ilişkin belgelendirilmiş risk yönetim stratejisi ile tutarlı olması beklenir.

(c) Nakit akış riskinden korunma işlemleri için, finansal riskten korunma işleminin konusunu teşkil eden tahmini işlemin gerçekleşme ihtimalinin yüksek olması ve nakit akışlarındaki değişikliklerin kâr veya zararı etkileyebilecek nitelikte olması gerekir.

(d) Finansal riskten korunma işleminin etkinliği güvenilir bir şekilde ölçümlenebilmelidir. Bir başka deyişle, finansal riskten korunma konusu kalemin korunulan finansal risk ile ilişkilendirilebilen gerçeğe uygun değeri ve nakit akışları ile finansal riskten korunma aracının gerçeğe uygun değerinin güvenilir bir şekilde ölçülenebilir olması gerekir.

(e) Finansal riskten korunma işlemi sürekli olarak değerlendirilir ve tanımlandığı tüm finansal raporlama dönemleri boyunca oldukça etkin olacak şekilde tespit edilir.

Yukarıda da görüldüğü üzere, bir hedge işleminin riskten korunma muhasebesi kapsamında değerlendirilebilmesi için, korunmanın oldukça etkin olması öngörülmüştür. Bunun için FRK konusu kalem ile FRK aracının kayıp ya da kazançlarının birbirlerine olan oranının %80 ile %125 aralığında gerçekleşmesi zorunludur.

Örneğin, fiili sonuçların finansal riskten korunma aracındaki kaybın 120 TL, korunulan araçtaki kazancın ise 100 TL olduğunu göstermesi durumunda, dengeleme (netleştirme) oranı; 120/100 yani %120 olarak ya da 100/120 yani %83 olarak ölçümlenebilir. Sözü edilen örnekteki finansal riskten korunma işleminin anılan finansal riskten korunma işleminin oldukça etkin olduğu sonucuna ulaşır.

Finansal riskten korunma ilişkileri üç çeşittir:

(a) Gerçeğe uygun değer riskinden korunma,  

(b) Nakit akış riskinden korunma,

V- FİNANSAL VARLIKLARIN ÖLÇÜMLENMESİ

Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu halen yürürlükte olan Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının büyük bölümünde varlık ve yükümlülüklerin değerlenmesinde gerçeğe uygun değer yaklaşımını kısmen veya tamamen kullanmaktadır. Bu standartlar incelendiğinde gerçeğe uygun değerin belirlenmesinde aşağıda belirtilen yöntemlerin kullanıldığı görülmektedir 

a) Gerçeğe uygun değerin belirlenmesinde öncelikle ilgili varlık veya yükümlülüğe ilişkin piyasa fiyatı esas alınmaktadır.

b) Varlık veya yükümlülüğe ilişkin piyasa fiyatına ulaşılamaması durumunda, gerçeğe uygun değer benzer kalemlerin piyasa fiyatı üzerinden hesaplanmaktadır.

c) Piyasa fiyatının güvenilir olmaması durumunda ise gerçeğe uygun değerin net bugünkü değer, opsiyon fiyatlaması ve benzeri yöntemler kullanılarak belirlenebileceği öngörülmektedir.

Şekil 1: Gerçeğe Uygun Değer Tespit Hiyerarşisi

 

 

Kaynak: Ali DERAN - Rafet AKTAŞ, agm, s.161

Aktif bir piyasada kayıtlı bir fiyatın varlığı, gerçeğe uygun değerin en iyi göstergesidir. Finansal araca ilişkin aktif bir piyasanın bulunmaması durumunda, işletme, gerçeğe uygun değeri bir değerleme yöntemi kullanmak suretiyle belirler. Değerleme yöntemi kullanmanın amacı, normal iş koşulları çerçevesinde karşılıklı pazarlık ortamında, bilgili ve istekli taraflar arasında ölçümlenme günü itibariyle gerçekleştirilen bir piyasa işleminde ilgili finansal aracın fiyatının ne olacağının tespit edilmesidir. Söz konusu değerleme yöntemleri; bilgili ve istekli taraflar arasında karşılıklı pazarlık ortamında son dönemlerde gerçekleştirilen piyasa işlemlerinin (eğer varsa) kullanılmasını, büyük ölçüde aynı olan başka bir finansal araca ilişkin gerçeğe uygun değerin referans olarak alınmasını, iskonto edilmiş nakit akışı analizlerini ve opsiyon fiyatlama modellerini içerir. Bir aracın fiyatını belirlemek amacıyla piyasa katılımcıları tarafından yaygın olarak kullanılan bir değerleme yönteminin bulunması ve söz konusu yöntemin piyasada fiilen gerçekleştirilen işlemlerine ilişkin güvenilir fiyat tahminleri sağladığının kanıtlanması durumunda, işletme bu değerleme yöntemini kullanır. Seçilen değerleme yönteminde piyasa girdileri azami ölçüde dikkate alınır ve işletmeye özgü girdilere mümkün olduğunca az yer verilir. Söz konusu yöntem, fiyatın belirlenmesi sırasında piyasa katılımcıları tarafından dikkate alınacak bütün etkenleri içerir ve finansal araçların fiyatlandırılması ile ilgili genel kabul gören iktisadi yöntemlerle de tutarlılık gösterir. İşletme, periyodik (düzenli) olarak, seçilen değerleme yönteminin etkinliğini gözden geçirir ve söz konusu yöntemin geçerliliğini aynı araçla (diğer bir ifadeyle, değiştirmeksizin veya yeniden düzenlemeksizin) ilgili gözlemlenebilen cari piyasa işlemlerinde oluşan veya mevcut piyasa verilerinden elde edilen fiyatları kullanmak suretiyle değerlendirir.

Finansal varlıklar 4 farklı kategoriye ayrılmaktadır. Bu varlıkların muhasebeleştirilmesinden sonraki ölçümlenmesi ve kar-zarar tutarlarının tanınması varlıkların hangi sınıf içinde bulunduklarına bağlıdır.

Bir işletme, muhasebeleştirme işleminin ardından, varlık niteliğindeki türev ürünler de dahil olmak üzere finansal varlıkları, gerçeğe uygun değerlerinden, satış veya diğer türden elden çıkarmalarda oluşabilecek işlem maliyetlerini düşmeksizin ölçümler. Aşağıdaki finansal varlıklar bu hükümden müstesnadır:

- Etkin faiz yöntemiyle hesaplanan itfa edilmiş maliyetinden ölçümlenmesi gereken kredi ve alacaklar;

- Etkin faiz yöntemiyle hesaplanan itfa edilmiş maliyetinden ölçümlenmesi gereken vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar ve

- Aktif bir piyasada kayıtlı bir fiyatı bulunmayan ve gerçeğe uygun değeri güvenilir bir şekilde ölçümlemeyen özkaynağa dayalı finansal araçlar ile aktif bir piyasada kayıtlı bir fiyatı bulunmayan söz konusu özkaynağa dayalı finansal araçlara bağlı olan ve bunların teslim edilmesiyle ödenmesi gereken türev ürünlere yapılan yatırımlar. Sözü edilen finansal varlıklar maliyetlerinden ölçümlenir.

Yukarıdan da anlaşılacağı üzere TMS-39’da finansal varlıkların sonraki ölçümlenmesinin gerçeğe uygun değerleri üzerinden yapılması kural olarak kabul edilmiş, ancak söz konusu kurala üç istisna getirilmiştir. TMS-39’da alacak ve krediler ile vadeye kadar elde tutulacak yatırımların etkin faiz yöntemiyle değerlenmesi öngörülürken, aktif bir piyasada kayıtlı bulunmayan özkaynak araçlarının ve aktif bir piyasada kayıtlı fiyatı bulunmayan özkaynağa dayalı türev araçları maliyet değeriyle ölçümleneceği esası kabul edilmiştir.

Aşağıdaki şekilde, finansal varlıkların ölçümlenmesi esaslarına ilişkin bilgiler yer almaktadır.

Şekil 2: Finansal Varlıkların Ölçümlenmesi İle İlgili Esaslar 

Finansal Varlıklar

Finansal Araç Türü

Ölçümlenme Bazı

Defter Değerindeki Değişim

Gerçeğe Uygun Değer Düşüklüğü Testi (Yeterli Kanıtın Olması Durumunda)

Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kâr Veya Zarara Yansıtılan Finansal Varlıklar

Borçlanma

Gerçeğe uygun değer

Kâr zarar

Hayır

Özkaynak

Gerçeğe uygun değer

Kâr zarar

Hayır

Korunma amaçlı olmayan türev varlıklar

Gerçeğe uygun değer

Kâr zarar

-

Kredi ve Alacaklar

Borçlanma

İtfa edilmiş maliyet

Kâr zarar

Evet

Vadeye Kadar Elde Tutulacak Yatırımlar

Borçlanma

İtfa edilmiş maliyet

Kâr zarar

Evet

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar

Borçlanma

Gerçeğe uygun değer

Gerçeğe uygun değer ile itfa edilmiş maliyet arasındaki kısın özkaynaklara, diğer unsurlar kâr zarar

Evet

Özkaynak

Gerçeğe uygun değer

Gerçeğe uygun değer ile itfa edilmiş maliyet arasındaki kısın özkaynaklara, diğer unsurlar kâr zarar

Evet

Özkaynak (Piyasa fiyatı bulunmayan)

Maliyet (Gerçeğe uygun değer güvenilir değil)

Kâr zarar

Evet

A- GERÇEĞE UYGUN DEĞER FARKI KÂR VEYA ZARARA YANSITILAN FİNANSAL VARLIKLARIN ÖLÇÜMLENMESİ

Eğer bir finansal varlık kısa sürede elden çıkarılmak amacıyla alınıyor ve dolayısıyla alım satım amaçlı finansal varlık olarak sınıflandırılıyor ise, dönem sonlarında gerçeğe uygun değer ile değerlenmesi gerekmektedir. Gerçeğe uygun değer ise, çoğu kez bu varlıkların borsa fiyatıdır. Kullanılacak borsa fiyatının bulunmasında da farklı seçeneklerle karşılaşılabilir. Örneğin, borsa kapanış, ikinci seans ağırlıklı ortalama fiyatı gerçeğe uygun değer olarak kabul edilebilir. Gerçeğe uygun değerle yapılan değerlemede satışa ilişkin katlanılacak muhtemel işlem maliyetleri dikkate alınmaz.         

Gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılan bir finansal varlığa ilişkin olarak ortaya çıkan kazanç veya kayıp, kâr ya da zarar olarak muhasebeleştirilmek suretiyle ilgili dönem gelir tablosuyla ilişkilendirilir.

Örnek: (A) işletmesi alım satım amaçlı olarak Z işletmesinin 4.000 adet tahvilini 20.12.2010 tarihinde tahvil başına 45 TL üzerinden toplam 180.000 TL’ye satın almıştır. Alım için ödenen komisyon ve ücretler 2.000 TL tutarındadır. 31.12.2010 tarihi gün sonu itibariyle ilgili tahvilin fiyatı 45 TL olup, bu tahvillerin satılması durumunda ödenecek ücret ve komisyon tutarı 2.250 TL olacaktır.

(A) işletmesi 20.12.2008’de alım-satım amaçlı finansal varlık alımı için aşağıdaki kaydı yapacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Alım-satım amaçlı tahviller                180.000

Gider                                              2.000                

                 Banka                                       182.000    

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Finansal varlık alım-satım amaçlı olduğundan işlem maliyetleri aktifleştirilmeyerek, doğrudan gider yazılacaktır.

(A) işletmesinde 31.12.2010 dönem sonunda gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zararla ilişkilendirilecek bir tutar bulunmamaktadır. Çünkü tahvilin gerçeğe uygun değerinde bir değişim söz konusu olmamıştır.

Bunun yanında elden çıkarmak için katlanılabilecek işlem maliyetleri finansal araçların ölçümlenmesinde göz önünde bulundurulmayacaktır.

31.12.2010 tarihinde Z işletmesi tarafından ihraç edilmiş olan tahvilin piyasa fiyatının;

a) 44,50 TL düzeyinde olması durumunda, bir adet tahvil için 0,50 TL (45-44,50), işletmenin sahip olduğu 4.000 adet tahvilin tamamı için 2.000 TL (0,50*4000) tutarında değer düşüklüğü oluşacaktır. 2.000 TL’lik değer düşüklüğü zararı 31.12.2010 tarihinde dönem gideri olarak kayıtlara yansıtılacaktır. Satış giderleri göz önünde bulundurulmayacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Gider                                               2.000

                 Alım-satım amaçlı tahviller                2.000

-------------------------------- /  ---------------------------------------

b- 45,50 TL düzeyinde olması durumunda, bir adet tahvil için 0,50 TL (45,50-45), işletmenin sahip olduğu 4.000 adet tahvilin tamamı için 2.000 TL (0,50*4000) tutarında değer artışı oluşacaktır. 2.000 TL’lik değer artış kazancı 31.12.2010 tarihinde gelir olarak kayıtlara yansıtılacaktır. Satış giderleri göz önünde bulundurulmayacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Alım-satım amaçlı tahviller                2.000

                 Gelir                                                2.000           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Örnek: Bir türev sözleşmenin değerlemesi: Bir işletmenin Aralık 2008 tarihini takip eden üç aylık dönem içinde YTL’nin ABD doları karşısında değer kaybına uğrayacağına ilişkin bir beklentisi olduğunu ve bunun sonucunda 3 ay vadeli bir işlem sözleşmesi (forward) satın aldığını ve işlem maliyetinin olmadığını düşünelim. İşletmenin bu sözleşme kapsamında, üç ay sonra 1 ABD doları = 1,2 YTL döviz kuru oranı üzerinden 100.000 ABD doları satın almayı garanti altına aldığını ve bilanço tarihi olan 31.12.2008’de döviz kurunun 1 ABD doları = 1,4 YTL olduğunu varsayalım. İşletme, söz konusu türev sözleşmeyi bir finansal varlık olarak bilançosuna alacak ve “gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan finansal varlıklar” hesap sınıfında raporlayacaktır. Bu durumda; 31.12.2008 tarihli bilançoda yer alacak türev sözleşmesi 100.000 ABD doları X (1,4-1,2) = 20.000 YTL değerle raporlanacaktır. Bu değer, 2008 yılı gelir tablosuna bir kazanç unsuru olarak yansıtılacaktır.

B- VADEYE KADAR ELDE TUTULACAK YATIRIMLARIN ÖLÇÜMLENMESİ

Bu gruba giren finansal varlıklar “itfa edilmiş maliyet” (amortised cost) esasına göre değerlenerek, bir yıldan kısa ya da bir yıldan uzun vadeli olmalarına göre bilançonun dönen varlıklar veya duran varlıklar grubunda yer almaktadır. İtfa edilmiş maliyet hesaplanmasında etkin faiz yöntemi kullanılmakta olup, değerleme farkları dönem sonuçlarına intikal ettirilmektedir.

Bir finansal varlık veya finansal borcun etkin faiz yöntemiyle hesaplanan itfa edilmiş maliyeti, finansal varlık veya finansal borcun ilk muhasebeleştirme sırasında ölçümlenilen değerinden anapara geri ödemeleri düşüldükten, anılan ilk tutar ile vadedeki tutar arasındaki farkın etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan birikmiş itfa payı düşüldükten veya eklendikten ve değer düşüklüğü ya da tahsil edilememe durumuna ilişkin her türlü indirimin yapılmasından (doğrudan doğruya veya bir karşılık hesabı kullanılarak) sonra geriye kalan tutardır.

Etkin faiz yöntemi finansal varlık veya borcun (veya bir finansal varlık veya borç grubunun) itfa edilmiş maliyetlerinin hesaplanması ve ilgili faiz gelir veya giderlerinin ilişkili olduğu döneme dağıtılması yöntemidir. Etkin faiz oranı; finansal aracın beklenen ömrü boyunca veya uygun olması durumunda daha kısa bir zaman dilimi süresince yapılacak gelecekteki tahmini nakit ödeme ve tahsilatlarını tam olarak ilgili finansal varlık veya borcun net defter değerine indirgeyen orandır.

Bu tür finansal varlıkların borsada işlem görmeleri piyasa fiyatı veya gerçeğe uygun değerle değerlenmelerini gerekli kılmaz. Yine itfa edilmiş maliyet ile değerleneceklerdir.

Örnek: A ortaklığı 01.01.2010 tarihinde 9.800 TL karşılığında, beş yıl vadeli, nominal değeri 12.500 TL olan, 5 yıl vadeli, yıllık %4,7 faizli, yıl sonlarında 588 TL (12.500*%4,7) faiz ödemeli tahvilleri vadeye kadar elde tutmak için almış, işlem maliyet için de 200 TL ödemiştir. 31.12.2010 tarihinde tahvillerin piyasa değeri 10.600 TL olmuştur.

1- Doğrudan Yöntem

(A) işletmesinin 01.01.2010 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvilleri almasına ilişkin kayıt şu şekilde olacaktır:

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Vadeye kadar elde tutulacak tahviller         10.000

                 Banka                                              10.000           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Yukarıdan da görüldüğü üzere 200 TL’lik işlem maliyeti, 9.8000 TL’lik alım maliyetinin üzerine eklenmiştir.

Tahvile ilişkin nakit akımları kullanılmak suretiyle tahvilin etkin faiz oranı aşağıdaki tablodaki şekilde hesaplanmaktadır.

Tablo 1: Etkin Faiz Oranı Hesaplanması

Nakit Akımı

 Değer (TL)

Tarih

Nakit Çıkışı

-10.000

01.01.2010

Nakit Girişi

588

31.12.2010

Nakit Girişi

588

31.12.2011

Nakit Girişi

588

31.12.2012

Nakit Girişi

588

31.12.2013

Nakit Girişi

13.088

31.12.2014

 

 İç Verim Oranı

0,099774748

Aşağıdaki tabloda her dönemde elde edilen faiz geliri, tahsil edilen faizlerden kaynaklanan nakit akışları ve her yıl sonu itfa edilmiş maliyetleri yer almaktadır.

Tablo 2: İtfa Edilmiş Maliyet Tablosu

Tarih

A) Dönem Başında İtfa Edilmiş Maliyet (TL)

B) Faiz Geliri (TL) (A*0,0997)

C) Nakit Akışı (TL)

D) Dönem Sonunda İtfa Edilmiş Maliyet (TL) (A+B-C)

31.12.2010

                          10.000,00    

          997,75    

       588,00    

       10.409,75    

31.12.2011

                          10.409,75    

      1.038,63    

       588,00    

       10.860,38    

31.12.2012

                          10.860,38    

      1.083,59    

       588,00    

       11.355,97    

31.12.2013

                          11.355,97    

      1.133,04     

       588,00    

       11.901,01    

31.12.2014

                          11.901,01    

      1.187,42    

 12.500+588

                      -      

(A) işletmesinin 31.12.2010 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Vadeye kadar elde tutulacak tahviller          409

Banka                                                  588

                        Faiz geliri                                  997           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

(A) işletmesinin 31.12.2011 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Vadeye kadar elde tutulacak tahviller          450

Banka                                                  588

                        Faiz geliri                               1.038          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

A işletmesinin 31.12.2012 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Vadeye kadar elde tutulacak tahviller          495

Banka                                                  588

                        Faiz geliri                               1.083          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

(A) işletmesinin 31.12.2013 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Vadeye kadar elde tutulacak tahviller         545

Banka                                                 588

                        Faiz geliri                               1.133          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

31.12.2014 tarihinde anaparanın ödenmesi sırasında yapılan kayıt:

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Banka                                                          12.500

                        Vadeye kadar elde tutulacak tahviller     12.500          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

2- Dolaylı Yöntem

(A) işletmesinin 01.01.2010 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvilleri almasına ilişkin kayıt şu şekilde olacaktır:

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Vadeye kadar elde tutulacak tahviller          12.500

                        Tahsil edilmemiş faiz gelirleri                2.500   

                        Banka                                           10.000           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

(A) işletmesinin 31.12.2010 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Tahsil edilmemiş faiz gelirleri                     409

Banka                                                 588

                        Faiz geliri                                          997           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

(A) işletmesinin 31.12.2011 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Tahsil edilmemiş faiz gelirleri                     450

Banka                                                 588

                        Faiz geliri                                       1.038          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

(A) işletmesinin 31.12.2012 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

 

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Tahsil edilmemiş faiz gelirleri                     495

Banka                                                 588

                        Faiz geliri                                  1.083          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

(A) işletmesinin 31.12.2013 tarihinde vadeye kadar elde tutulacak tahvili değerlemesi sonucunda yapacağı kayıt aşağıdaki gibidir.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Tahsil edilmemiş faiz gelirleri                      545

Banka                                                  588

                        Faiz geliri                                   1.133          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

31.12.2014 tarihinde yapılan kayıt:

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Tahsil edilmemiş faiz gelirleri                      599

Banka                                                  588

 

                        Faiz geliri                                   1.133          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Banka                                                          12.500

                        Vadeye kadar elde tutulacak tahviller     12.500          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

C- KREDİ VE ALACAKLARIN ÖLÇÜMLENMESİ

Kullandırılan kredi ve alacaklar da vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar gibi etkin faiz yöntemiyle hesaplanan itfa edilmiş değeri ile değerlenir. Söz konusu varlıkların bilançoda yer alacağı tutarın tespitinde aşağıdaki formülden faydalanılabilir.

+ Finansal varlığın ilk kayda alma değeri

+ Alım tarihinden itibaren etkin faiz yöntemiyle hesaplanan faizler

-  Alım tarihinden itibaren tahsil edilen faizler ve anapara taksitleri

-  Alacağın vadesine kadar etkin faiz oranından hesaplanan iskonto.

---------------------------------------------------

= Alacağın taşınmış maliyeti veya ifta edilmiş maliyet değeri

Standart bir alacak ister tek bir taksitte geri ödenecek olsun, ister taksitler şeklinde geri ödenecek olsun, bu ister senetli, ister senetsiz olsun, alcağın iskonto edilmiş tutarı ile bilançoya alınmasını gerektirmektedir. Standartta düzenlenen başka bir husus ise alacakların kısa vadeli olması durumunda bunların iskonto edilmeden gösterilmesinin serbest bırakılmasıdır.

Örnek: 31.12.2008 tarihi itibariyle işletmenin ticari alacaklar (şüpheli alacaklar karşılıkları ayrıldıktan sonra) toplamı 395.000 TL’dir. Söz konusu alacak tutarının etkin faiz yöntemine göre iskonto edilmiş değeri 345.000 TL’dir. Bu şekilde dönem sonunda 50.000 TL tutarında bir reeskont gider kaydı yapılacaktır.

Söz konusu muhasebe kaydı aşağıda yer almaktadır.

 -------------------------------- /  ---------------------------------------

657 Reeskont Faiz Giderleri                         50.000

                        122 Alacak Senetleri Reeskont Hesapları      50.000          

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Örnek: (A) şirketi 01.01.2005 tarihinde 10 yıl vadeli, yıllık %7 faiz ödemeli 1.000.000 Dolar tutarında bir kredi vermiştir. Yıllık faiz ödemeleri her yılın sonunda, anapara geri ödemesi ise 10’uncu yılın sonunda gerçekleşecektir. A şirketi bu kredi için borçludan bir defaya mahsus %1,25 (12.500 Dolar) komisyon almış, kredi vermek için 25.000 Dolar masrafa  katlanmıştır.

Kredi Anaparası: 1.000.000 $

Tahsil edilen komisyon: 12.500 $

Kredi masrafı: 25.000 $

Kredinin Defter Değeri: 1.012.500 $ (1.000.000+25.000-12.500)

(A) şirketi tarafından verilen krediye ilişkin nakit akımları kullanılmak suretiyle kredinin etkin faiz oranı aşağıdaki tablodaki şekilde hesaplanmaktadır.

Tablo 3: Etkin Faiz Oranı Hesaplanması

Tarih

Tutar $

Açıklama

01.01.2005

-1.012.500

Kredi verilişi

31.12.2005

70.000

Anapara ve faiz tahsili

31.12.2006

70.000

Faiz tahsili

31.12.2007

70.000

Faiz tahsili

31.12.2008

70.000

Faiz tahsili

31.12.2009

70.000

Faiz tahsili

31.12.2010

70.000

Faiz tahsili

31.12.2011

70.000

Faiz tahsili

31.12.2012

70.000

Faiz tahsili

31.12.2013

70.000

Faiz tahsili

31.12.2014

1.070.000

Faiz tahsili

Etkin Faiz Oranı

0,068223414

Yukarıdan da görüldüğü üzere hesaplanan iç verim oranı %6,82 seviyesinde olmuştur. Kredi alacağı etkin faizle hesaplanan itfa edilmiş maliyetler üzerinden takip edilerek, mali tablolara yansıtılacaktır.  

D- SATILMAYA HAZIR FİNANSAL VARLIKLARIN ÖLÇÜMLENMESİ

Satılmaya hazır finansal varlıklar gerçeğe uygun değerleri ile ölçümlenir. Geçeğe uygun değerin güvenilir bir şekilde ölçülmediği durumlarda ise değerleme için gerçeğe uygun değer kullanılmamaktadır. Satılmaya hazır finansal varlıkların gerçeğe uygun değerinde oluşan değişimler özkaynaklar altındaki bir fonla ilişkilendirilir. Bu durumun üç adet istisnası bulunmaktadır.

● Etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan faizler kâr veya zararda muhasebeleştirilir. İşletmenin ilgili ödemeyi elde etme hakkının oluşması durumunda, satılmaya hazır özkaynağa dayalı finansal araçlardan kaynaklanan temettüler, kâr veya zararda muhasebeleştirilir.

● Satılmaya hazır finansal varlıklarda kur değişimlerinden kaynaklanan kayıp ve kazançlar gelir tablosuyla ilişkilendirilir.

● Değer düşüklüğü kayıpları kâr ve zararla ilişkilendirilir.

Çoğunlukla bu gruba giren finansal varlıkların bir kısmı işletme tarafından satın alınmış başka bir şirketin özsermaye araçlarıdır. Dolayısıyla bunların temettüleri ve değer artış veya azalışları söz konusudur. Piyasa fiyatlarının artması sonucunda doğan değerleme farkları bilançoda toplanacak, değer düşüklükleri söz konusu ise bu fonlardan düşülecektir. Eğer değer düşüklüğü kayıtlı değerin altına inmişse doğrudan zarar yazılmayacak, bilançoda özsermaye altında eksi değer ile gösterilecektir.

Gerçeğe uygun değer farkları “Sermaye Yedekleri Grubu”nda “Finansal Varlıklar Değerleme Farkları (+/-)” hesabı ile ilişkilendirilmektedir. Satılmaya hazır finansal varlıkların borsa fiyatına göre değerlenmesi sonucunda ortaya çıkan değer artışları ve azalışları bu hesapta raporlanır. Finansal varlıklar elden çıkarıldığında, bu farklar dönemin sonuç hesaplarına aktarılır.

Örnek: Bir işletme satılmaya hazır menkul kıymet olarak sınıfladığı hisse senetlerini 500.000 TL’ye almıştır. Söz konusu alıma ilişkin muhasebe kaydı aşağıdaki şekilde olacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar          500.000

                        Banka                                  500.000           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Söz konusu hisse senetlerinin gerçeğe uygun değerinin sene sonunda 600.000 TL’ye yükselmesi durumunda yapılacak kayıt aşağıdaki gibi olacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar          100.000

                        Finansal Varlıklar Değerleme Farkları  100.000           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Yukarıdan da görüldüğü üzere oluşan 100.000 TL’lik gerçeğe uygun değer farkı ilgili varlığa ilave edilmiş, bu fark bilançoda diğer kapsamlı gelirle ilişkilendirilmiştir.

Takip eden sene içinde işletmenin söz konusu hisse senetlerini 550.000 TL’ye sattığını düşünelim.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Banka                                                     550.000

Finansal Varlıklar Değerleme Farkları  100.000           

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar        600.000

                        Finansal Varlık Satış Kârı                         50.000

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Örnek: 30.10.2005 tarihinde AB Şirketi’nin hisse senetleri tanesi 1,18 TL’den satın alınmıştır. Hisse başına 0,02 TL alım komisyonu ödenmiştir. Alım miktarı 1.000 adettir. Söz konusu menkul kıymetler satılmaya hazır finansal varlık olarak sınıflandırılmaktadır.

 

Alım sırasında yapılan kayıt;

-------------------------------- /  ---------------------------------------

110 Hisse Senetleri                                  1.200

                        136. Diğer Alacaklar                         1.200           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Yukarıdan da görüldüğü üzere komisyon maliyetleri menkul kıymetlerin maliyetine eklenmiş ve bu şekilde muhasebeleştirme gerçekleştirilmiştir.

a) 31.12.2005 tarihinde hisse senedinin borsada oluşan fiyatı 1,4 TL olmuşsa;

-------------------------------- /  ---------------------------------------

110 Hisse Senetleri                                  200

                        525. Finansal Varlıklar Değerleme Farkları  200           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

b) 31.12.2005 tarihinde hisse senedinin borsada oluşan fiyatı 1 TL olmuşsa;

-------------------------------- /  ---------------------------------------

525 Finansal Varlıklar Değerleme Farkları  200           

            110 Hisse Senetleri                               200

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Eğer hisse senedinin kayıtlı değeri 1 TL’ye indirildikten sonra, 30.06.2006 tarihinde 1,5 TL üzerinden satılmışsa;

-------------------------------- /  ---------------------------------------

136 Diğer Alacaklar                                   1.500

525 Finansal Varlıklar Değerleme Farkları  200           

110 Hisse Senetleri                                     1.000

645 Menkul Kıymet Satış Kârı                          300 

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Örnek: Bir işletme 01.01.2005 tarihinde 10 milyon TL nominal değeri olan yıllık %10 faizli, altı ayda bir kupon ödemeli (1 Ocak ve 1 Temmuz) bir tahvili primli olarak 10.811.100 TL’ye 01.01.2010 tarihinde satın almıştır. İşletme bu tahvilleri satılmaya hazır finansal varlıklar kategorisinde sınıflamıştır.

Söz konusu tahvillerin satın alınmasına ilişkin yapılacak kayıt aşağıdaki şekilde olacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar          10.811.110

                        Banka                               10.811.110           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Yapılan hesaplamada söz konusu tahvilin ektin faiz oranının %8 olduğu anlaşılmaktadır. 31.03.2005 tarihinde etki faiz oranıyla yapılan hesaplamada tahakkuk eden 3 aylık faiz geliri 216.222 TL (10.811.100*%8*3/12) olmuştur. 1 Temmuzda 500.000 TL faiz ödeneceği düşünüldüğünde ise, 3 aylık tahakkuk eden faizin 250.000 TL olduğu anlaşılmaktadır. Tahvilin tahakkuk eden faizi ile gelir olarak tanınacak faiz geliri arasındaki fark 33.778 TL’dir (250.000-216.222). Söz konusu tutar tahvilin priminden ihraç edilecektir.

31.03.2005’de faiz gelirine ilişkin kayıt aşağıdaki şekilde yapılacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar          250.000

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar          33.778

            Faiz Geliri                                              216.222           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Bu şekilde tahvilin itfa edilmiş maliyet değeri 31.03.2005 tarihi itibariyle 10.777.332 TL olacaktır (10.811.100-33.778). Aynı tarih itibariyle tahvilin piyasa fiyatı 11.127.710 TL’dir. Tahakkuk eden 250.000 TL’lik faizi düştüğümüzde temiz fiyat 10.877.710 olarak bulunacaktır.

Dolayısıyla tahvilin 31.03.2005 tarihli temiz fiyatı (10.877.710 TL) ile itfa edilmiş maliyeti (10.777.322 TL) arasındaki fark ( 100.388) diğer kapsamlı gelir olarak özkaynağa aktarılacaktır.

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar          100.388

            Finansal Varlıklar Değerleme Farkları   100.3880           

-------------------------------- /  ---------------------------------------

E- FİNANSAL BORÇLARIN ÖLÇÜMLENMESİ

İşletmeler, ilk muhasebeleştirmenin ardından, aşağıdakiler dışında kalan her türlü finansal borcunu etkin faiz yöntemiyle hesaplanan itfa edilmiş maliyetinden ölçümlenir:

a- Gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan finansal borçlar. Borç niteliğindeki türev ürünler de dahil olmak üzere, söz konusu borçlar, gerçeğe uygun değerlerinden ölçümlenir. Kayıtlı bir piyasa fiyatı bulunmaması nedeniyle gerçeğe uygun değeri güvenilir olarak ölçümleneyen bir özkaynağa dayalı finansal araca bağlı olan ve söz konusu özkaynağa dayalı finansal aracın teslim edilmesi suretiyle ödenmesi gereken türev ürün borçları maliyetlerinden ölçümlenir.

b- Finansal varlığın devredilmesi işleminin finansal durum tablosu (bilanço) dışı bırakma koşullarını taşımaması veya devam eden ilgi yaklaşımının uygulanması durumunda ortaya çıkan finansal borçlar.

c- 9. paragrafta tanımlanan finansal teminat sözleşmeleri. Bu tür sözleşmeler, ilk muhasebeleştirmenin ardından, sözleşmeyle yükümlülük altına giren tarafından:

i- “TMS 37 Karşılıklar, Koşullu Borçlar ve Koşullu Varlıklar” Standardına göre tespit edilen tutar; ve

ii- İlk muhasebeleştirilen tutardan, varsa, “TMS 18 Hasılat” Standardına göre muhasebeleştirilen birikmiş amortismanların düşülmesinden sonra geriye kalan tutardan büyük olanı üzerinden ölçümlenir.

d- Bir krediyi piyasa faiz oranlarının altında bir faiz oranından kullandırmaya yönelik taahhütler. Bu tür taahhütler, ilk muhasebeleştirmenin ardından, taahhüt eden tarafından:

i- TMS 37’ye göre tespit edilen tutar; ve

ii- İlk muhasebeleştirilen tutardan varsa TMS 18’e göre muhasebeleştirilen birikmiş amortismanların düşülmesinden sonra geriye kalan tutardan

büyük olanı üzerinden ölçümlenir.

Yukarıdaki hususlar çerçevesinde, finansal borçlar değerleme açısından iki alt başlığa ayrılabilir. Bunlar gerçeğe uygun değer ile değerlenecek finansal borçlar ve itfa edilmiş maliyetler değerlenecek finansal borçlardır. Finansal borçlarda etkin bir piyasası olması veya gerçeğe uygun değeri kanıtlanabilecek şekilde ölçümlenebildiği sürece gerçeğe uygun değeri ile değerlenir. Ve değerleme farkı dönem kâr zararına aktarılır. Bu borçlar yazılan opsiyonlarda, future ve forward kontratlarda olduğu gibi alım satım amaçlı (spekülatif) olabileceği gibi, bankaların düzenledikleri mevduat sertifikaları da olabilir. Yine ticari şirketlerin piyasaya sürdükleri tahviller, finansman bonoları gibi menkul kıymetler de olabilir.        

Örnek:  (A) işletmesi 01.01.2010 tarihinde 1.000 TL tutarında kredi almıştır. Söz konusu kredi 5 yıl vadeli olup anapara geri ödemesi vade sonunda olacaktır. Krediye uygulanan faiz oranı 2010 yılında %5, 2011 yılında %6, 2012 yılında %7,5, 2013 yılında %8, 2014 yılında %9 seviyesindedir.

Tablo 4: Etkin Faiz Oranı Hesaplanması-2

Nakit Akımı

 Değer (TL)

Tarih

Nakit Çıkışı

1.000

01.01.2010

Nakit Girişi

-50

31.12.2010

Nakit Girişi

-60

31.12.2011

Nakit Girişi

-75

31.12.2012

Nakit Girişi

-80

31.12.2013

Nakit Girişi

-1.090

31.12.2014

 

 Etkin Faiz Oranı

0,069655839

Yukarıdaki tablodan da görüldüğü üzere krediye iliş etkin faiz oranı yaklaşık %7 seviyesindedir.

 

Krediye ilişkin faiz gideri, nakit akışı ve itfa edilmiş maliyet bilgileri aşağıdaki tabloda yer almaktadır.

Tablo 5: İtfa Edilmiş Maliyet Hesaplanması

Tarih

 A) Dönem Başında İtfa Edilmiş Maliyet

 B) Faiz Gideri (A*0,07)

 C) Nakit Akışı

 D) Dönem Sonunda İtfa Edilmiş Maliyet (A+B-C)

 

31.12.2010

1.000,00

70,00

50,00

1.020,00

 

 

31.12.2011

1.020,00

71,40

60,00

1.031,40

 

 

31.12.2012

1.031,40

72,20

75,00

1.028,60

 

 

31.12.2013

1.028,60

72,00

80,00

1.020,60

 

 

01.01.2014

1.020,60

71,40

1000+90

-

 

 

Kredinin alındığı 01.01.2010 tarihinde yapılan kayıt aşağıdaki şekildedir:

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Banka                                             1.000

                 Banka Kredisi                                  1.000

-------------------------------- /  ---------------------------------------

31.12.2011 tarihinde yapılan kayıt aşağıdaki gibi olacaktır:

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Faiz Gideri                                                  70

                 Banka                                              50

                 Ödenecek Faiz                                   20

-------------------------------- /  ---------------------------------------

Örnek: Varsayalım, (A) işletmesi gerçeğe uygun değer farkı kâr ya da zarara yansıtılacak 4.000 adet tahvili 31.12.2008’de tahvil başına 45 TL’den 180.000 TL’ye ihraç etmiştir. İhraç komisyonu ve üsretleri toplam 2.000 TL’dir.

(A) işletmesi 31.12.2008’de gerçeğe uygun değer farkı kâr ya da zarara yansıtılacak finansal borç ihracı için düşülecek kayıt aşağıdaki şekilde olacaktır.

-------------------------------- /  ----------------------------------------

Nakit                                               180.000    

Gider                                               2.000

                 Tahvil                                              180.000

                 Nakit                                               2.000

-------------------------------- /  -----------------------------------------

d- Yurtdışındaki işletmede bulunan net yatırım riskinden korunma.

VI- SONUÇ

Günümüz sermaye piyasalarında finansal muhasebe ve raporlama standartlarının harmonizasyonu bir zorunluluk haline gelmiştir. Dünya ekonomileri giderek artan boyutta sınır ötesi fon akımlarıyla karşı karşıya bulunmaktadır. Muhasebe ve finansal raporlama sistemleri de, bu gelişen piyasaların etkinliğini destekleyebilecek veya bu etkinliğin azalmasına sebep olabilecek önemli bir unsur haline gelmiştir. Finansal piyasaların küreselleşmesi ve özellikle internet olmak üzere iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, mali tabloların karşılaştırılabilirliğine ve şeffaflığına yönelik ihtiyaçların önemini gündeme taşımış ve işletmelerce açıklanması gereken finansal bilgiler hakkında düzenleyici kuruluşlar, işletmeler, yatırımcılar, kredi veren kuruluşlar ile bağımsız denetçilerde yeni bir vizyonun oluşmasını sağlamıştır.

Özgür Özkan

(*)        Vergi Denetmeni, Eski Banka Müfettişi, Muhasebe Finansman ABD. Doktora Öğrencisi

[1]           Remzi ÖRTEN - Hasan KAVAL - Aydın KARAPINAR, Türkiye Muhasebe – Finansal Raporlama Standartları (TMS-TFRS), Gazi Kitabevi, 2.Baskı, Ankara, 2007, s.458

[2]           İsmail Ufuk MISIRLIOĞLU, “Türkiye Muhasebe Standartlarına Göre Finansal Araçların Muhasebeleştirilmesi”, Mali Çözüm Dergisi, Sayı: 86, 2008, s.65

[3]           TMS-32, md 11 http://www.tmsk.org.tr, 18 Ekim 2010.

[4]           Pricewaterhouse Coopers,”Manual Of Accounting Financial Instruments 2010”, 2009,s. 10001

[5]           MISIRLIOĞLU, agm, s.74

[6]           Mustafa KALAFAT, “Hedge Muhasebesi ve Finansal Türev Ürünler: Karşılaştırmalı Bir Uygulama”, Afyon Kocatepe Üniversitesi S.B.E., Yüksek Lisans Tezi, 2010, Afyonkarahisar, s.16

[7]           Ali İhsan AKGÜN, “Vadeli İşlemlere Yönelik Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının Türkiye Açısından Değerlendirilmesi ve Muhasebeleştirilmesi”, Marmara Üniversitesi S.B.E., Doktora Tezi, 2007, İstanbul, s.200.

[8]           Kemal KARAHAN, “Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Kapsamında Finansal Araçların Mali Tablolarda Gösterimi ve Değerlenmesine İlişkin Esaslar”, SPK Yeterlilik Etüdü, 2002, Ankara, s.32-33

[9]           MISIRLIOĞLU, agm, s.74

[10]         Ernst&Young, “International GAAP 2009”, Wiley and Sons Publications, 2009, s. 2404

[11]         TMS-39, par. 88, http://www.tmsk.org.tr, 18 Ekim 2010

[12]         SAGLAM - ŞENGEL - ÖZTÜRK, age, s. 1094

[13]         TMS-39, par. 86, http://www.tmsk.org.tr, 18 Ekim 2010

[14]         Ali DERAN - Rafet AKTAS, “Fair Value Karşılığı Olarak Gerçeğe Uygun Değer Kavramı ve Tespit Hiyerarşisi”, Gazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 8/2, 2006,  s.7

[15]         TMS-39, par. 48/A, http://www.tmsk.org.tr, 18 Ekim 2010

[16]         Pricewaterhouse Coopers,”Manual Of Accounting Financial Instruments 2010”, 2009, s. 9008

[17]         TMS-39, par. 46, http://www.tmsk.org.tr, 18 Ekim 2010

[18]         Pricewaterhouse Coopers, age, s. 9009

[19]         ÖRTEN – KAVAL - KARAPINAR, age, s.471

[20]         Roger HUSSEY - Audra ONG, “Intrenational Financial Reporting Standarts Desk Reference”, John Wiley&Sons, 2002 s. 155

[21]         BAYDOĞAN, age, s. 109

[22]         MISIRLIOĞLU, agm, s.72-73

[23]         MISIRLIOĞLU, age, s.70