Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Hileli envanter PDF Yazdır e-Posta
14 Mart 2011

Image

Yeni Türk Ticaret Yasası’nın 66’ncı maddesi uyarınca “Her tacir, ticari işletmesinin açılışında, taşınmazlarını, alacaklarını, borçlarını, nakit paralarının tutarını ve diğer varlıklarını eksiksiz ve doğru bir şekilde gösteren ve varlıkları ile borçlarının değerlerini teker teker belirten bir envanter” çıkarmak zorundadır.

Envanter; belli bir zamanda, bir işletmenin aktifleri ve pasifleri ve bunların yasal olarak öngörülen ölçütlere göre yapılmış değerlemedir. Envanter kısaca, işletmenin aktif ve pasifini değerleri ile gösteren liste demektir.

Tamlık ve doğruluk ilkeleri amaç yönünden envanteri tanımlar. Envanter tam ve doğru değilse, işletmenin hesapları ve sonuçları doğru çıkmaz. Dolayısıyla ilk envanter gerçek/doğru değilse bu düzeltilemez. Bu nedenle gerçeği yansıtmayan bilanço envanterden başlar.

Vergi Usul Yasası’nın 186’ncı maddesinde de belirlendiği üzere “Envanter çıkarmak, bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmektir.”
Türk Ticaret Yasası gereği olarak “Tacir açılıştan sonra her faaliyet döneminin sonunda da böyle bir envanter düzenlemekle” yükümlüdür. Faaliyet dönemi veya başka bir ifade ile “Hesap yılı 12 ayı geçemez.” Bu bağlamda da envanter düzenli bir işletme faaliyetinin akışına uygun düşen süre içinde düzenlenir.

Kural olarak envanter bilançodan önce çıkarılmış olmalıdır. Vergi Usul Yasası’nın 192’nci maddesinde bu ilke daha açıkça kural hüküm altına alınmıştır. Buna göre ”Bilanço envanterde gösterilen kıymetlerin tasnifli ve karşılıklı olarak değerleri itibariyle tertiplenmiş hülasasıdır.”

Envanterde “Maddi duran malvarlığına dahil varlıklarla, ham ve yardımcı maddeler ve işletme malzemeleri düzenli olarak ikame ediliyor ve toplam değerleri işletme için ikinci derecede önem taşıyorsa, değişmeyen miktar ve değerle” envantere alınırlar; şu şartla ki, bunların mevcutları miktar, değer ve bileşim olarak sadece küçük değişikliklere uğramış olsunlar. Ancak bu kural olarak 3 yılda bir fiziksel sayım yapılması zorunludur.

Bilindiği üzere envanterde kural; malvarlığı unsurlarının teker teker değerlendirilmesidir.

Ancak bu kuralın iki istisnası mevcuttur. Bunlardan birincisi maddi duran malvarlığına dahil varlıklar, ikincisi ise dönem malvarlığı kategorisi kapsamındaki işletme ihtiyaçları için düzenli bir şekilde ikame edilen ham ve yardımcı maddelerle, akaryakıt gibi işletme malzemeleridir. Her ikisi de daha önceki değişmeyen değerleriyle yani sabit değerle envantere alınabilirler. Ancak bu bağlamda da söz konusu mal ve malzemelerin işletmede devamlı ikame edilmesi yanında toplam değerleri ile sabit değerleri arasındaki farkın küçük olması gerekmektedir. Bu kuralın sürekli uygulanması mümkün değildir. Yasal düzenleme gereği 3 yılda bir fiziki, yani tam ve gerçek değerle varlıkların teker teker değerlendirilmesi suretiyle envanterin çıkarılması gerekir.

Yeni Türk Ticaret Yasası’nın 66’ncı maddesinin 4’üncü fıkrası hükmü gereği olarak envanterde “Aynı türdeki stok malvarlığı kalemleri diğer aynı nitelikteki veya yaklaşık aynı değerdeki taşınabilir malvarlığı unsurları ve borçlar ayrı ayrı gruplar halinde toplanabilir ve ortalama ağırlıklı değer ile envantere” konulabilir. Bu düzenleme aynı grup içerisine girebilecek stok malvarlığı, taşınır malvarlığı unsurları ve borçların ayrı ayrı gruplandırılmasına ve ortalama ağırlıklı değerle envantere konulmasına olanak vermektedir.

Faaliyet döneminin kapanışında, fiziki sayım veya fiziki envanterin zorunlu olmadığı hallerde diğer bir usul kullanılarak malvarlığı kalemlerinin cins, miktar ve değerine göre faaliyet döneminin kapanışından önceki üç veya sonraki iki ay içinde bulunan bir gün itibariyle düzenlenmiş özel bir envanter gösterilmişse, ayrıca bu özel envantere dayalı olarak ve Türkiye Muhasebe Standartları’na uygun bir şekilde ileriye dönük tahmin yöntemiyle, faaliyet döneminin sonunda mevcut varlıkların o faaliyet döneminin sonu itibariyle değerlemesi doğru yapılıyorsa, varlıklara ilişkin envanterin yapılmasına gerek yoktur.

Diğer yandan Türk Ticaret Yasası’nın 562/1-e hükmü gereği olarak “Hileli Envanter” çıkaranlar 200 günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılacaklardır. Bu bağlamda da düzenlenen envanterlerin gerçekleri yansıtmaması halinde ”Hileli Envanter”in varlığından bahis edilebilecek.

Dr. Veysi Seviğ
İTO Gazetesi