Emeklilikte yaş haddi kaldırılmadı |
|
|
|
03 Nisan 2011 |
Kamuoyunda torba yasa olarak adlandırılan 6111sayılı Kanun 25 Şubat tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Çalışma hayatını yakından ilgilendiren birçok değişiklik olması nedeniyle sizlere köşemizde yasanın uygulama değişikliklerini anlatmaya çalışıyoruz. Torba kanun oldukça fazla alanı ilgilendiren düzenlemeler içerdiği için bazı supekülatif haberlerin de çıkmasına neden olmaktadır. Şehir efsanesi olarak dolaşan haberlerden birisi Ziraat Bankasından kredi kullanılarak geriye dönük borçlanma yapıp emekli olma hakkı verildiğine dair yorumlar olup, bir diğeri de bir defaya mahsus emeklilikte yaş haddinin kaldırıldığı yönünde çıkan haberlerdir. Öncelikle belirtelim ki bu iki haber de doğru değildir. Şöyle ki; Bağ-Kur (4-b) prim borcu olanlar gerçekten Ziraat Bankasından kredi kullanıp borçlarını ödeyerek emekli olabilirler. Sosyal Güvenlik Kurumu ile Ziraat Bankası arasında konuya ilişkin imzalanan protokol SGK’nın internet sayfasından yayımlandı. Merak edenler buradan protokol hükümlerini takip edebilirler... Peki kimler kredi şartlarından yararlanabilecekler? Öteden beri Bağ-Kur’a kayıtlı olup borcu olan ancak ödeme güçlüğü nedeniyle borcunu ödeyemeyen sigortalılar kredi kullanabilirler. Ancak, Bağ-Kur’a her borcu olan kredi kullanamaz. Kredi kullanmanın şartı aynı zamanda emekliliğe de hak kazanılmış olunmasıdır. Sistem şu şekilde işlemektedir: Öncelikle birikmiş Bağ-Kur borcu olan sigortalılar sosyal güvenlik kurumuna müracaat edecek. 6111 sayılı Kanundan faydalanmak istediğini yazılı olarak belirtecek. Kurum kişinin talebini aldıktan sonra borcunu yapılandıracak ve emekliliğe hak kazanıp kazanmadığını tespit edecek. Emekliliğe hak kazanmışsa bir yazı ile durum Ziraat Bankasına bildirilecek. Sigortalı ile banka kredi anlaşması yapacak. Banka kişinin borcunu SGK’ya ödedikten sonra sigortalıya emekli aylığı bağlanacak. Yeri gelmişken hemen belirtelim ki, protokole göre Bağ-Kur’dan ölüm aylığı alacak olan hak sahipleri banka kredisi kullanamayacaklar. Örneğin, ölen Bağ-Kur sigortalısının eşi ve çocukları protokol kapsamında kredi kullanıp borcu ödeyerek ölüm aylığı alamayacaklar. Yine, Bağ-Kur borcu olduğu halde son çalışmaları SSK olan sigortalılar da Bağ-Kur borcunu protokol kapsamında kredi ödeyip emekli olamıyorlar. Bu iki konunun da kredi protokolü kapsamına alınması yerinde olacaktır. Konu ile ilgili olarak son bir noktaya daha değinmekte fayda var. “Bağ-Kur’a geriye dönük kimler ödeme yapabilir?”?Geçmiş?yıllarda?vergi mükellefi olan veya şirket ortaklığı bulunan her kişi borçlanma yapamaz. Vergi kaydı veya şirket ortaklığının yanında Bağ-Kur tescilinin de yapılmış olması gerekir. Tescili yapılmış ve borcu olanlar borçlanma yapabilir. Tescilsiz olanlar ancak 1 Ekim 2008 sonrasını ödeme hakkına sahiptirler. Örneğin; 1999 yılından vergi kaydı olan ve halen devam eden bir kişi bugüne kadar gidip Bağ-Kur’a tescilini yaptırmamışsa prim yapılandırmasından yararlanmak için hemen SGK’ya müracaat etmelidir. 1999 yılından bugüne kadar borçlanamaz. Ancak 1 Ekim 2008 sonrasını borçlanıp ödeyebilir. Bu süreyi her halükârda ödemek zorundadır. Yazımızın başlığından da anlaşılacağı üzere ikinci yanlış yorumlar, emeklilik yaş haddi ile ilgilidir. Son günlere de “Torba Yasa”ya atıfta bulunularak bir defaya mahsus emeklilikte yaş haddinin kaldırıldığı söylentileri çıktı. Torba Kanun incelendiğinde emeklilikte yaş haddini kaldıran veya değiştiren herhangi bir düzenleme olmadığı açıkça görülmektedir. Kanunun yorumlanması gerçekten zor olduğu için bu tür yanlış yorumlar farkında olmadan yapılmaktadır. Tabii ki haberlerin iyi niyetli olarak çıkarıldığından hareket ederek bu yorumu yazıyoruz. Bu arada umut tacirliği yapan birçok kişinin de bilinçli olarak yanlış yönlendirmeler yaptığını unutmayalım. Dolandırıcılara dikkat! Geçtiğimiz hafta içinde beş değişik yerden dolandırıcılık ihbarı aldık. Bazı kişiler kendilerini SGK müfettişi veya denetmeni olarak tanıtıp iş yerlerinden para istemektedirler. Bize ulaşan ihbarlar sonucu konuyu SGK yetkililerine ilettik. Anladık ki onlar da bu konudan bıkmışlar. İstanbul İl Müdürlüğünde görevli kişilerin adını kullanarak iş yerlerinden para istendiği aksi halde çok ağır cezalar yazılacağı gibi tehditler savurarak vatandaşlarımız dolandırılmaktadır. SGK yetkilileri vatandaşlarımızın bu tür dolandırıcılara karşı uyanık olmalarını hemen emniyet güçlerine haber vermelerini,?kesinlikle para veya başka bir tür menfaat sağlamamalarını istemektedirler. Kimliklerin? iyi?bir?şekilde?incelenmesini şüpheli hallerde İl Müdürlüğüne ve polise haber verilmesini tavsiye ediyoruz. Şerif Akçan http://www.turkiyegazetesi.com/makaledetay.aspx?id=485913 |