Bilindiği üzere, kamuoyunda "Varlık Barışı" olarak adlandırılan 5811 Sayılı "Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanun" ile üç ayrı başlık altında toplanabilecek düzenlemeler yapılmıştı.
Anılan yasa düzenlemesi ile getirilen imkanlar şöyleydi: 1- Gerçek ve tüzel kişilerce yurt dışında sahip olunan para, döviz, altın, hisse senedi, tahvil ve diğer menkul kıymetlerin Türkiye'ye getirilmesi, taşınmazların kayda alınması suretiyle milli ekonomiye kazandırılması; sahip olunan söz konusu kıymetlerin banka ve aracı kurumlara ya da vergi dairlerine bildirilmek ve beyan edilen bu değerlerin tutarları üzerinden %2 oranında vergi ödenmek suretiyle kayda alınması ve yapılan bu beyanlardan hareketle inceleme yapılmaması, 2- Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin yurt içinde sahip oldukları aynı türden varlıklar için de bu varlıkların vergi dairelerine beyan edilmesi ve beyan edilen tutarlar üzerinden %5 oranında vergi ödenmesi suretiyle bu beyanlardan hareketle inceleme yapılmaması, 3- Türkiye'de tam mükellef olarak vergilendirilen gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin (Serbest bölgelerde faaliyet gösteren mükellefler dahil), - Kanunun yürürlüğe girdiği 22/11/2008 tarihinden 30/4/2009 (daha sonra yapılan Kanuni değişiklikle 31.12.2009 tarihine kadar) (bu tarih dahil) tarihine kadar elde ettikleri ve 31/5/2009 tarihine kadar (daha sonra yapılan kanuni değişiklikle 28.02.2010 tarihine kadar) Türkiye'ye transfer edilen yurt dışı iştirak kazancı ile yurt dışı iştirak hissesi satış kazancının ya da yurt dışı şube kazancı üzerinden vergi alınmaması ( vergiden istisna tutulması) ve - Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan kurumların tasfiyesinden doğan ve 31/10/2009 tarihine kadar (daha sonra yapılan Kanuni değişiklikle 31.12.2009 tarihine kadar) Türkiye'ye transfer edilen kazançlarından vergi alınmaması. Yukarıda 1 ve 2 nolu bölümlerden yararlanılması için bildirimde ve beyanda bulunma süresi 02 Mart 2009 Pazartesi akşamı (daha sonra yapılan Kanuni değişiklikle 30.09.2009 akşamı) sona ermişti. Anılan düzenlemelerden yararlanılması halinde, 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin, bu bildirim ve beyanlardan hareketle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılması söz konusu olmayacağı gibi, herhangi bir nedenle, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra, 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak vergi incelemesi yapılması halinde, bu incelemeler sonucu gelir, kurumlar ve katma değer vergisi yönünden tespit edilen matrah farklarından, kanun kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarlar mahsup edilecekti. 6111 Sayılı Torba Yasa'nın geçici 3'üncü maddesiyle, yukarıda belirtilen "Varlık Barışı" hükümlerinden yararlanmak için müracaat eden, ancak süresi içinde varlıklarını Türkiye'ye getiremeyenlere, sermaye artırımında bulunamayanlara ve tahakkuk eden vergilerini ödeyemeyenlere bu yükümlülüklerini yerine getirebilmeleri için ek süre tanınmış ve bu ek sürede yükümlülüklerin yerine getirilmesi halinde, 25 Şubat 2011 tarihinden sonra diğer nedenlerle yapılabilecek incelemelerde tespit edilecek matrah farklarından, beyan edilmiş bu varlık tutarları mahsup edilebilecektir. 7 Nisan 2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğde açıklandığı üzere, anılan süre uzatımından yararlanma şöyle olacaktır: 1. Yurt dışında sahip olunan varlıkları süresi içinde Türkiye'ye getirmeyenlerin durumu Yukarıda 1 nolu bölümde belirtilen imkanından yararlanılabilmesi için, kanun kapsamında bildirim veya beyan edilen yurt dışında bulunan varlıklarını süresi içinde Türkiye'ye getiremeyen veya Türkiye'deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer etmeyen mükelleflere, 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) ek süre verilmektedir. Buna göre, bildirim veya beyana konu yurt dışında bulunan varlıklardan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, bildirim veya beyandan sonraki bir aylık yasal sürenin bitim tarihinden itibaren 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) Türkiye'ye getiren veya Türkiye'deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edenler, 5811 Sayılı Kanun'da yer alan diğer şartları da taşımaları kaydıyla, 25 Şubat 2011 tarihinden itibaren diğer nedenlerle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak yapılacak vergi incelemeleri hakkında, yukarıda belirtilen mahsup imkanından yararlanabileceklerdir. 2. Sermaye artırımını gerçekleştirmeyenlerin durumu Yukarıda 2 nolu bölümde belirtilen imkandan yararlanılabilmesi için, bilanço esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince, Türkiye'de sahip olunan ve beyan edilen varlıklara ilişkin tutarların beyan tarihinden itibaren altı ay içerisinde sermayeye ilave edilmesi gerekmekteydi. Bu şartı yerine getiremeyen mükelleflere, 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) ek süre verilmektedir. Buna göre, beyana konu yurt içinde bulunan varlıklara ilişkin tutarları beyan tarihinden sonraki altı aylık yasal sürenin bitim tarihinden itibaren 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) sermayelerine ilave eden mükellefler, 5811 Sayılı Kanun'da yer alan diğer şartları da taşımaları kaydıyla, 25 Şubat 2011 tarihinden itibaren diğer nedenlerle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak yapılacak vergi incelemeleri hakkında yukarıda belirtilen mahsup imkanından yararlanabileceklerdir. 3. Bildirim veya beyandan kaynaklanan vergileri vadesinde ödemeyenlerin durumu Yapılacak vergi incelemelerinde bulunacak matrah farklarından Varlık Barışı kapsamında bildirilen ya da beyan edilen tutarların mahsubu imkanından yararlanılabilmesi için, Kanun kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin tarh edilen vergilerin vadesinde ödenmesi gerekmekteydi. Bu vergileri vadesinde ödemeyen mükelleflere, 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) ek süre verilmektedir. Buna göre, 5811 sayılı Kanun kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin tarh edilen vergileri normal vade tarihinden sonra ödemiş olanlar ile söz konusu vergi aslını 6111 sayılı Kanunun 2 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre hesaplanacak tutarıyla birlikte 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) ödeyenler, 5811 sayılı Kanunda yer alan diğer şartları da taşımaları kaydıyla, 25 Şubat 2011 tarihinden itibaren diğer nedenlerle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak yapılacak vergi incelemeleri hakkında mahsup imkanından yararlanabileceklerdir. Bu düzenlemeden yararlanmak isteyenler anılan Tebliğ ekinde yer alan başvuru formu ile bağlı olunan vergi dairesine başvuracaklardır. 4. Yurt dışında sahip olunan varlıkları süresi içinde Türkiye'ye getirmeyenler, sermaye artırımını gerçekleştirmeyenler ve bildirim veya beyandan kaynaklanan vergileri vadesinde ödemeyenler hakkında ortak hükümler 25 Şubat 2011 tarihinden önce vergi inceleme raporları üzerine vergi dairesince tarhiyat yapılmış olması halinde, kanun kapsamında bildirim ve beyanda bulunmuş ancak yukarıda (1), (2) ve (3) numaralı bölümlerde belirtilen durumda olan mükellefler tanınan ek süreden yararlanarak şartları yerine getirseler bile, yapılan bu tarhiyatlar hakkında mahsup imkanından yararlanması mümkün olmayacaktır. Anılan tarihe( 25 Şubat 2011'e) kadar vergi dairesince tarhiyat işleminin yapılmaması halinde ise 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) ve durumlarına uyan biçimde; - Yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye'ye getirilmesi, - Beyana konu yurt içinde bulunan varlıklara ilişkin sermaye artırımının gerçekleştirilmesi, - Tahakkuk eden vergilerin ödenmesi şartıyla mahsup imkanından yararlanılabilecektir. Öte yandan, anılan mahsup imkanından yararlanılabilmesi için, yapılacak bu incelemelerde; 22/11/2008 ila 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar için 22/11/2008 tarihinden sonra; 10/7/2009 ila 31/12/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar için de 19/6/2009 tarihinden sonra vergi incelemesine başlanılmış olması şarttır. 5. Vergi incelemesine yetkili olanların talebi üzerine matrah takdiri için takdir komisyonlarına sevk edilenlerin durumu 5811 Sayılı Kanun kapsamında bildirim veya beyanda bulunan mükelleflerden, diğer nedenlerle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi incelemelerine bağlı olarak, vergi incelemesine yetkili olanların talebi üzerine matrah takdiri için takdir komisyonlarına sevk edilenler, takdir komisyonlarınca gelir, kurumlar ve katma değer vergisi yönünden haklarında takdir edilen matrah farkları açısından da mahsup imkanından yararlanabileceklerdir. 6. Türkiye'de bulunan varlıklar nedeniyle tevsik şartını yerine getirmeyenlerin durumu 5811 Sayılı Kanun kapsamında Türkiye'de bulunan ancak yasal defter kayıtlarında işletmelerin öz kaynakları içinde yer almayan varlıklardan, taşınmazlar dışındaki varlıkların, öncelikle banka veya aracı kurumlarda açılacak hesaplara yatırılarak tevsik edildikten sonra beyan edilmesi gerekmekteydi. 6111 Sayılı Kanun'un geçici 3'üncü maddesi uyarınca, 5811 Sayılı Kanun'un 3'üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre beyanda bulunan mükelleflerden, taşınmazlar dışındaki varlıklarını beyan tarihinden sonra sermaye artırımının gerçekleştirilmesi gereken altı aylık yasal süre içinde banka veya aracı kurumlarda açılacak hesaplara yatırmak suretiyle tevsik şartını sonradan gerçekleştirenler de mahsup imkânından yararlanabileceklerdir. 7. Vergi incelemesine yetkili olanların talebi üzerine matrah takdiri için takdir komisyonlarına sevk edilenler ile Türkiye'de bulunan varlıklar nedeniyle tevsik şartını yerine getirmeyenler hakkında yapılacak düzeltme işlemleri Yukarıda (5) ve (6) numaralı bölümlerde yer alan açıklamaların kapsamına giren mükellefler hakkında, diğer nedenlerle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak 25 Şubat 2011 tarihinden önce başlamış vergi incelemeleri sonucunda yapılan tarhiyatlar, 5811 sayılı Kanunda yer alan diğer şartların da taşınması kaydıyla ve bildirim veya beyan edilen tutarlar dikkate alınmak suretiyle, mükelleflerin 30 Haziran 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) başvuruda bulunması halinde düzeltilecektir. Öte yandan, kapsama giren tarhiyatlar hakkında, 22/11/2008 ila 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar için 22/11/2008 tarihinden sonra; 10/7/2009 ila 31/12/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar için 19/6/2009 tarihinden sonra vergi incelemesine başlanılmış olması şarttır. Düzeltme işlemleri, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun düzeltme hükümlerine göre, düzeltme zamanaşımı da dikkate alınarak yapılacak ve tahakkuk eden vergiler, bu alacaklarla ilgili olarak açılmış bulunan tüm davalardan vazgeçilmesi şartıyla terkin edilecektir. Bu kapsamda, varsa tahsil edilen tutarlar mükelleflere red ve iade olunacaktır. Tarhiyat öncesi veya tarhiyat sonrası uzlaşmaya konu edilerek kesinleşen tarhiyatlar da mükelleflerin başvurusu üzerine düzeltme zamanaşımı hükümleri dikkate alınarak uzlaşma öncesi tutarlara göre düzeltilebilecektir. Diğer taraftan, bu kapsamda düzeltme yapılabilmesi için 5811 Sayılı Kanun'da aranılan diğer şartların varlığına ilişkin hususların vergi incelemesine yetkili olanlarca tespit edilmesi şarttır. Diğer taraftan, tahakkuk eden vergiler, mükelleflerin bu alacaklarla ilgili olarak açılmış bulunan tüm davalardan vazgeçilmesi şartıyla terkin edileceğinden, mükelleflerin bu konuda açtıkları tüm davalardan feragat ettiklerini, başvuru süresi içerisinde, ilgili yargı merciine ve vergi dairesine bildirmeleri gerekmektedir. Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK http://www.dunya.com/akif-akarca--drmehmet-safak_64_0_yazar.... |