Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Esnaf zor durumda, çünkü 1,45'ten dolar alanlar henüz YTL' ye dönmedi PDF Yazdır e-Posta
26 Aralık 2007
Image
  
Ekonomide üst üste yakalanan başarılı rakamların sokağa yansımadığı eleştirilerine kabinenin yeni yüzlerinden Zafer Çağlayan'dan çarpıcı bir açıklama geldi. Sıkıntının temelinde piyasadaki nakit azlığının yattığını ifade eden Çağlayan, bunu da bahar aylarında cumhurbaşkanlığı seçimi etrafında körüklenen siyasî krizin tetiklediğini belirtti.

 

Zaman'a konuşan Çağlayan, "Yılbaşından itibaren başlayan siyasi tartışmalarla ülkenin tansiyonu yükseldi. Tabii piyasalar ve döviz hemen hareketlendi. Dolar 1,45 YTL'ye tırmandı. İnsanımız da eski alışkanlıkların etkisiyle dolar aldı ve YTL piyasadan adeta damardan çekilen kan gibi çekildi. Bu, piyasada nakit sıkıntısına neden oldu. Tüketim düştü, esnaf siftah yapamaz hale geldi." dedi.

22 Temmuz seçimlerine kadar sanayi ve ticaret erbabının en üst seviyedeki temsilcisi TOBB'un başkan vekilliğini yürüten Zafer Çağlayan, 60. AK Parti hükümetinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı görevini yürütüyor. Çağlayan'ın tespitlerini Merkez Bankası verileri doğruluyor. Bankalarda döviz cinsinden mevduat miktarı 23 Şubat 2007'de 82,5 milyar dolarken, 27 Nisan'da 88,2 milyar dolara çıkmış. Referandum ve Hakkari'de meydana gelen saldırılardan sonra 98 milyar dolara yükselmiş. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Meclis'e girmeyen CHP, oturuma 367 milletvekili katılmadığı için ilk turun iptal edilmesi isteğiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu. Yüksek yargı da ilk turu iptal etmişti. Bu arada Uzakdoğu Asya merkezli dalgaya, gerilen siyasi ortam ve nisanda yayınlanan 'gece yarısı bildirisi' eklenince piyasaların ateşi iyice yükselmişti. Bu süreçte hükümetin erken seçim kararı aldığını kaydeden Çağlayan, "Bu süreçte bazı kesimler siyasi istikrarsızlık oluşacağına ilişkin kamuoyu oluşturma çabasına girdi. Hatta bazıları daha da ileri giderek, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni alet etme cesareti göstererek, onun üzerinden siyaset yapmaya çalıştı ve ihtilal bile yapılabileceğini dillendirdi. Böyle bir ortamda insanlar, geçmiş dönemlerdeki krizlerden kalan savunma refleksiyle elinde bulunan YTL'yi süratle dolara çevirdi." ifadelerini kullandı.

Seçimlerin Avrupa'ya bile örnek olacak şekilde yapıldığını, ardından yeni meclisin oluştuğunu, hükümetin kurulduğunu ve cumhurbaşkanının seçildiğini aktaran Zafer Çağlayan, "Türkiye'yi karanlığa sokma düşüncesiyle gündeme getirilen safsataların hiçbiri gerçekleşmedi. Dolar yeniden gerileyerek 1,18 YTL'ye kadar düştü. Ama 1,45'ten dolar satın alanlar bugün hâlâ YTL'ye dönemedi. Piyasada nakit sıkıntısı meydana geldi. Bu durum en çok küçük ve orta büyüklükteki esnafa zarar verdi. Çünkü insanlarımız ev, araba, mobilya, beyaz eşya, gıda, giysi gibi birçok tüketim maddesiyle ilgili planlarını askıya aldı. Bu tablo da ister istemez öncelikle esnaf ve sanatkârımızı etkiledi." tespitinde bulundu.

'4 aydır nakit sıkıntısı had safhada'

Piyasadaki likidite sıkıntısını en çok hisseden sektörlerin başında mobilya geliyor. Sektörün çatı örgütü Mobilya Sanayicileri Derneği'nin (MOSDER) Başkanı Memduh Boydak, "2007 yılı içerisinde özellikle son 4 aylık dönemde piyasada rahatsız edici düzeyde nakit sıkıntısı bulunuyor. Piyasalardaki aşırı rekabet, buna karşın artan maliyetler nakit döngüsünü olumsuz etkilemektedir." dedi. Aynı zamanda Boydak Holding'in yönetim kurulu üyesi de olan Boydak, piyasadaki nakit sıkıntısına ilişkin şikâyetlerin göz ardı edilemeyeceğini kaydetti. Son dönemde vadelerin uzamasının beraberinde belli bir riski gündeme getirdiğini belirten Boydak, buna karşılık mobilya ve beyaz eşya gibi dayanıklı tüketim mallarında vadelerin kısılmasının talebi daralttığın ifade etti.

Market yasasında mutabakat arıyoruz

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan'ın masasındaki en büyük dosyalardan birisini, küçük esnaf ve bakkalların da büyük merakla beklediği marketlerle ilgili kanun hazırlığı oluşturuyor. 1990'lı yıllardan itibaren süpermarket, hipermarket ve grosmarket gibi perakende zincirlerinin hızlı gelişimi, küçük ve orta büyüklükteki esnafı zor durumda bırakıyor. Sektöre çekidüzen vermek için kolları sıvayan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, 59. AK Parti iktidarı döneminde konuyla ilgili kanun taslağını hazırlayıp Başbakanlık'a sunmuştu. Ancak daha sonra Avrupa Birliği ve sivil toplum kuruluşlarından gelen talepler dikkate alınarak taslak geri çekilmişti. Yeniden hazırlanmaya başlanan 'Büyük Mağazalar Kanunu Tasarı Taslağı' sektör temsilcileri, esnaf ve sanatkâr meslek kuruluşları, tüketici derneklerinin görüşüne açıldı. Bu çerçevede valilikler, belediyeler ve TOBB ile söz konusu sivil toplum örgütlerinin katılacağı toplantılar da yapılacak. Bakanlık, herkesin mutabık kalacağı kuralların tasarıda yer almasını istiyor. "İlgili tarafların yüzde 100 mutabakatını arıyoruz." diyen Zafer Çağlayan, "Ancak bu oluşmazsa, yüzde 51 de bir uzlaşmadır. Hedefimiz uzlaşmanın sağlanmasıdır. Herhangi bir uzlaşmanın gerçekleşmemesi durumundaysa, AB ve dünyadaki örnekleri dikkate alarak hazırlayacağımız düzenleme geçerli olacaktır. Bunu yaparken, kimse bizden suyu tersine akıtmamızı beklemesin. Serbest piyasa kuralları neyi gerektiriyorsa onu yapacağız. Buradaki temel önceliğimiz ülke menfaatleri olacaktır." açıklamasında bulundu. Tasarının yeni yılda Meclis'e sunulması bekleniyor.

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=629312