Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Vergi Usul Kanununun 112. maddesinin 4 numaralı fıkra hükmü Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. PDF Yazdır e-Posta
17 Mayıs 2011

Image

Anayasa Mahkemesi söz konusu kararında, (4) numaralı fıkranın iptal edilmesi nedeniyle doğacak hukuksal boşluğun kamu yararını ihlal edici nitelikte görüldüğünden bahisle, iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine hükmetmiştir.

I. Yasal düzenlemeler

Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinde özel ödeme zamanlarına ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. Söz konusu maddenin 3. fıkrasında ikmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlarda normal vade tarihinden;

- Dava konusu yapılmaksızın kesinleşen vergilerde, son yapılan tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar,

- Dava konusu yapılan vergilerin ödeme yapılmamış kısmına ise yargı organının kararının tebliğ tarihine kadar,

geçen süreler için 6183 Sayılı Kanun'a göre tespit edilen gecikme zammı oranında gecikme faizi uygulanacağına ilişkin hüküm yer almaktadır. 5. fıkrada ise ihtirazi kayıtla beyan edilip ödendikten sonra yargı kararıyla iade edilip yine yargı kararı uyarınca tahsili gereken vergilere iade tarihinden itibaren 6183 Sayılı Kanun'a göre belirlenen tecil faizi oranında gecikme faizi ödeneceği düzenlenmiş bulunmaktadır.

112. maddenin 4369 Sayılı Kanun ile eklenen (4) numaralı fıkrasında ise;

"Fazla veya yersiz olarak tahsil edilen veya vergi kanunları uyarınca iadesi gereken vergilerin, ilgili mevzuatı gereğince mükellef tarafından tamamlanması gereken bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarihi takip eden üç ay içinde iade edilmemesi halinde, bu  tutarlara üç aylık sürenin sonundan itibaren düzeltme fişini mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde 6183 Sayılı Kanun'a göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faiz, 120. madde hükümlerine göre red ve iadesi gereken vergi ile birlikte mükellefe ödenir."

hükmü yer almaktadır.

II. İptal talebi

Aydın Bölge İdare Mahkemesi tarafından Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinin 4369 Sayılı Kanun'un 2. maddesi ile eklenen (4) numaralı fıkrasının, Anayasa'nın 2. 10. ve 35. maddelerine aykırılığı savıyla iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmuştur. Bu başvuru ihtirazi kayıtla beyan edilip ödenen geçici vergi ile damga vergisinin kaldırılması ve ödenen tutarın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesi istemi ile açılan davanın itiraz incelemesinde yapılmıştır.

III. İptal talebinin gerekçeleri

Anayasa Mahkemesine başvuru kararının gerekçesinde yer alan ve konuyu özetleyerek Mahkemenin görüşünü ortaya koyan birkaç bölüme aşağıda yer verilmiştir.

"… idarelerin vergi alacaklarının geciken kısmı için vade tarihinden itibaren gecikme faizi (veya zammı) oranında faiz uygulanırken, vatandaştan haksız tahsil edilen vergilerin vergi kanunları uyarınca iadesinde ise "mükellefin belge bilgi temininden sonraki 3 ay içinde iade edilmemesi halinde 3 aydan sonraki süre için tecil faizi oranında faiz öngörmektedir. Bir nevi burada devlet alacağında hemen vade tarihiyle faiz başlatılırken,devletin borcu söz konusu olunca mükellefin belge bilgi temininden sonraki 3. ay sonrasına faiz işletilmektedir. Ayrıca devlet alacağında gecikme zammı oranında faiz alınmakta iken devlet borcuna tecil faizi oranında faiz verilmektedir.

"….. Yasa koyucunun devlet alacağının her tür geç tahsilinde, (yargı kararı sebebiyle geç tahsil edilse bile), vade gününden itibaren faiz işletirken, yargı kararı gereği iade etmek zorunda olduğu vergilere faiz öngörülmemesi, hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmamaktadır."

IV. Anayasa Mahkemesi tarafından verilen karar

Anayasa Mahkemesi Aydın Bölge İdare Mahkemesi'nin başvuru kararında yer alan gerekçeler ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, Eko-Elda Avee/Yunanistan davasında verdiği kararı çerçevesinde, Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinin 4. fıkra hükmünün Anayasa'nın 2 ve 35. maddelerine aykırı olduğu ve iptali gerektiği yönünde karar vermiştir. Mahkeme kararında itiraz konusu kuralın Anayasa'nın 10. maddesiyle ilgisinin görülemediği belirtilmiştir. 10 Şubat 2011 tarihli ve E: 2008/58, K: 2011/37 sayılı bu karar, 14 Mayıs 2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

V. İptal kararının yürürlük tarihi

Anayasa'nın 153. maddesinin üçüncü fıkrasında, "Kanun, kanun hükmünde kararname veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmî Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez." hükmü yer almaktadır.

Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinin dördüncü fıkrası fazla veya yersiz alınan vergilerin iadesinde başvuru tarihinden üç ay sonra başlamak üzere sınırlı da olsa faiz ödenmesine imkân tanımaktadır. Fıkranın iptali halinde sınırlı olarak yapılan ödemelerin dayanağını oluşturacak bir düzenleme kalmayacaktır.

Bu nedenle Anayasa Mahkemesi kararında, doğacak bu hukuksal boşluğun iptal gerekçelerinde izah edilen kişilerin mülkiyet haklarında mevcut durumdan daha da geriye gidilmesine ve Anayasa gereği olması gereken durumdan daha da uzaklaşılmasına sebep olarak kamu düzeni ve kamu yararını bozucu nitelikte olduğundan bu fıkraya ilişkin iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine hükmetmiştir.

Bu süre içerisinde Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçeleri de dikkate alınarak konuya ilişkin yeni bir yasal düzenleme yapılması beklenmektedir. E&Y Türkiye

Söz konusu Anayasa Mahkemesi kararının tam metni için tıklayınız