Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Takımlar piyasa değerlerine göre kazansaydı? PDF Yazdır e-Posta
12 Temmuz 2011
Image

Dünya kupalarından sonraki dönemler,  her zaman sansasyonel transferlerin yapıldığı, bazen yeni oyuncuların yıldız statüsüne ulaştığı, bazen de dünya kupası performansıyla göz doldurarak alınan oyuncuların bir sonraki sene hayal kırıklığı yarattığı dönemler olarak hatırlanıyor. Tamamen sportif başarılara göre değerlendirme yapan FIFA sıralamasıyla, oyuncu değerleri sıralaması arasındaki ciddi farklar baz alınsaydı, hangi takım şampiyon olurdu?
 
Bu pencereden bakınca www.transfermarkt.deverilerini inceleyerek takım değerlerine göre performans beklentilerini ortaya koyacak, alternatif başarılarda oyuncu değerlerinin ne olacağını tahmin etmeye çalışacağız.

Öncelikle piyasa değerlerine göre ilk 10 takımı kısaca sıralayalım.
 

ÜLKE

ORTALAMA OYUNCU DEĞERİ €

FIFA SIRALAMASINDAKİ YERİ

İspanya

28.260.870

2

İngiltere

19.500.000

8

Fransa

15.978.261

9

Brezilya

15.352.174

1

Arjantin

15.100.000

7

İtalya

13.891.304

5

Almanya

12.717.319

6

Portekiz

12.056.522

3

Hollanda

11.110.870

4

Sırbistan

8.193.478

15

 
Bu noktada ilk dikkati çeken tamamen sportif başarılara göre değerlendirme yapan FIFA sıralamasıyla, oyuncu değerleri sıralaması arasındaki ciddi değişkenlik. Özellikle FIFA sıralamasında sırayla 8. ve 9. sırayı paylaşan İngiltere ve Fransa’nın en yüksek 2. ve 3. sırayı almaları buna güzel bir örnek teşkil ediyor.

Tabii burada ortalama değerler hesaplandığından, “yıldız” faktörü ciddi biçimde devreye giriyor. Örneğin; Arjantin takımının toplam 347 Milyon Euro olan değerinin 80 Milyon Euro’luk kısmı Lionel Messi. Bu da toplam değerin %23’ü ediyor. Portekiz’de Christiano Ronaldo faktörü daha da belirginleşiyor ve takım toplam değerinin %27.5’ini oluşturuyor. Diğer takımlar da göz önüne alınınca takım toplam değeri içerisinde yüzdesel olarak en büyük pay sahibi oyuncular şunlardır:
 

1.      Wilson Palacios (Honduras  – Tottenham) : Honduras takımının %35.2’si,

2.      Steven Pienaar (G.Afrika – Everton) :  Güney Afrika takımının %32.9’u,

3.      Marek Hamsik (Slovakya – Napoli) : Slovakya takımın %30’u,

4.      Eto’o (Kamerun – Inter) : Kamerun takımının %27,8’i,

5.      Christiano Ronaldo (Portekiz – Real Madrid) : Portekiz takımının %27,5’i

... ve şampiyon İspanya!!!
Tekrar takımlar düzeyinde konuya bakarsak; eğer takımlar sadece toplam piyasa değerleri sayesinde oynayacağı maçları kazansalardı çeyrek finalden itibaren ortaya şöyle bir tablo çıkardı:
Çeyrek finaller:
Fransa – İngiltere
Arjantin – Almanya
Brezilya – Hollanda
İspanya – İtalya
Yarı finaller :
Brezilya – İngiltere
Arjantin – İspanya
Final  :
İspanya – İngiltere ve şampiyon İspanya…..
 
Elbette bu işin fantezi kısmı. Futbolun dayanılmaz çekiciliğinin en önemli bileşeni zaten önceden kestirilemezliği. Değerine göre çeyrek finale çıkabilen yukarıdaki 8 takımdan belki de yarısı çeyrek finali göremeyecek. Tıpkı 2002’de Türkiye ile Güney Kore’nin yaptığı gibi belki de kimsenin tahmin etmediği 2 takım yarı finalist olacak.

En başta ifade ettiğimiz gibi dünya kupaları oyuncuların değerlerinin ciddi biçimde artabileceği platformlardır. Özellikle Avrupa liglerinde oynamayan ve büyük paraların döndüğü ligleri hedef alabilecek oyuncular için Dünya Kupası “pazara açılmak” için en kestirme yol olarak dikkat çekiyor. Elbette ki dünya 1980’lerden çok farklı; iletişim teknolojileri birçok bilgiyi küresel hale getirdi ve kulüpler için oyuncu transferleri için Dünya Kupası eskisi kadar önemli değil ama yine de tüm oyuncuların kendisini göstermesi için çok önemli bir platform.
 
En büyük değer artışını piyasa değeri minimum olan oyuncular sağlıyor
 
Teorik olarak elbette ki en büyük değer artışı sağlayabilecek oyuncular piyasa değerleri minimumda olan oyunculardır. Ancak bu oyuncuların oynadıkları takımların çoğunun 3 maçla elenebileceği ve bu oyuncuların da alacakları sürenin az olabileceği düşünüldüğünde, teorik olarak çok olası gözüken bu olasılığın gerçekleşmesi daha küçük ihtimal olarak kalır.

Bunun yerine en az ikinci tura çıkan veya bunu kıl payı kaybeden takımların henüz büyük liglerde oynamayan ya da bu liglerin daha alt kalite takımlarında oynayan; takımına turnuvada ciddi katkı sağlayacak ve mevcut değeri 2-5 Milyon Euro arasında olan oyuncuların değerlerini ciddi biçimde arttırabileceğini öngörüyoruz. Bu bağlamda değer artışı sağlayabilecek oyuncular arasındaki ilk grubun Sırbistan, Güney Kore, Gana, Slovenya, Paraguay ve Kamerun’dan olabileceği düşünülebilir...

Bütün bunları söyledikten sonra belki Dünya Kupası’na fazlaca ekonomik perspektiften bakıyor gözükmemiz normal olur. Ancak şunun altını mutlaka ve çok kalın biçimde çizmek lazım: Tüm bu ekonomiyi konuşabilmemizi sağlayan tek şey futbolun inanılmaz derecede eğlenceli bir oyun olması. Umarım bu yazıyı okuduğunuz süreye kadar keyifli maçlar izlemiş ve çok eğlenmiş oluruz. Umarım futbol severler olarak birçok sürpriz takım, birçok yeni yıldız oyuncumuz olur aylarca anlatabileceğimiz. Eğlenmediğimiz, bizi mutlu etmeyen bir futbolun sadece ekonomisini konuşmak, olsa olsa dünyanın en sıkıcı şeyi olur. Serbülent Şengün/Muhasebe Vergi