Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
6111 Sayılı Torba Yasa Çifte Sigortalılığı Mümkün Hale Getirdi PDF Yazdır e-Posta
29 Eylül 2011

Image

Kamuoyunda tarihi Prim Affı Yasası veya Torba Yasa olarak adlandırılan ve 25.02.2011 tarih ve 27857 sayılı 1. mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı kanun, sosyal güvenlik hayatımıza prim affı dışında bir çok yeni düzenleme ve hüküm getirmiştir.

I- GİRİŞ

6111 sayılı Torba Yasa’nın sosyal güvenlik hayatımıza getirdiği en önemli yenilik ve değişikliklerden birisi de, sigortalılık hizmet çakışmaları alanında olmuştur. 6111 sayılı Torba Yasa’nın hizmet çakışmalarıyla ilgili 33. maddesinin yürürlük tarihi olan 1 Mart 2011’den sonra, hizmet çakışmalarında itibar edilecek sigortalılık statüsü değişmiştir. Buna paralel olarak, kişilere aynı devrede hem 4/a sigortalılığına hem de 4/b sigortalılığına prim ödeme imkânı verilmiştir. Bu çalışmamızda, 6111 sayılı Torba Yasa ile getirilen ve adeta çifte sigortalılık gibi değerlendirilebilecek henüz yeni olan bir düzenlemeyi izah etmeye çalışacağız.

II- 6111 SAYILI TORBA YASA İLE HİZMET ÇAKIŞMASIYLA İLGİLİ GELEN YENİLİKLER:

Bir kişinin aynı anda birden fazla sigortalılık hâli kapsamında çalışması durumunda hangi sigortalılık hali kapsamındaki hizmet sürelerinin geçerli sayılacağı, 5510 sayılı Kanun’un “Sigortalılık Hâllerinin Birleşmesi” başlıklı 53. maddesinde hüküm altına alınmıştır.

25.02.2011 tarihli 6111 sayılı Torba Yasa’nın 33. maddesiyle, 5510 sayılı Kanun’un “Sigortalılık Hâllerinin Birleşmesi” başlıklı 53. maddesi hükümleri değiştirilmiştir. 53. maddede yapılan değişikliğin konumuzla ilgili hükümleri; “Sigortalının 4. maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statüleri ile (c) bendinde yer alan sigortalılık statüsüne aynı anda tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılır. …4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi ile aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendindeki diğer sigortalılık statülerine aynı anda tabi olacak şekilde çalışılması durumunda, (b) bendinin (4) numaralı alt bendi dışındaki diğer sigortalılık durumu dikkate alınır.” şeklindedir. 5510 sayılı Kanun’un 53. maddesindeki değişikliği gerçekleştiren 6111 sayılı Torba Yasa’nın 33. maddesi, 1 Mart 2011’den itibaren yürürlüğe girmiştir.

Kanun metnindeki hükümlere göre, 01.03.2011’den sonra 4/a sigortalılık hali kapsamındaki işçiler, 4/b sigortalılık hali kapsamındaki bağımsız çalışan esnaf ve çiftçiler ile 4/c sigortalılık hali kapsamındaki kamu görevlilerinin hizmet süreleri birbiriyle çakıştığında, öncelikle 4/c sigortalılık hali kapsamındaki hizmet sürelerine itibar edilecektir. 4/a sigortalılık statüsü ile 4/b sigortalılık statüsü kapsamındaki hizmet süreleri birbiriyle çakıştığında ise, 4/a sigortalılık statüsü kapsamındaki hizmet sürelerine itibar edilecektir.

6111 sayılı Torba Yasayla birlikte, 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1), (2) ve (3) no.lu alt bentleri (gelir vergisi mükellefleri, vergiden muaf olanlar, şirket ortakları köy ve mahalle muhtarları) ile (4) no.lu (kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan çiftçiler) alt bendi kapsamındaki sigortalı sayılanların hizmet çakışması durumlarında, hangi alt bent kapsamındaki sigortalılık sürelerine geçerlilik tanınacağı, yasal dayanak ve düzenlemeye kavuşturulmuştur.

Buna göre, 1 Mart 2011 tarihinden sonra 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin; (1) numaralı alt bendi kapsamındaki gelir vergisi mükellefiyetine istinaden kurulan sigortalılık süreleri, (2) numaralı alt bendi kapsamındaki vergiden muaf mesleklere istinaden kurulan sigortalılık süreleri, (3) numaralı alt bendi kapsamındaki şirket ortaklığına istinaden kurulan sigortalılık süreleri ile (4) numaralı alt bendi kapsamındaki tarımda kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmaya istinaden kurulan sigortalılık süreleri birbiriyle çakıştığında, tarım 4/b sigortalılığı (4. md. I. Fık. 4 no.lu alt bendi) sona erdirilecek ve diğer alt bentler (vergi mükellefleri, muhtarlar, vergiden muaf meslek sahipleri ve şirket ortakları) kapsamındaki sigortalılık sürelerine itibar edilecektir.

Hizmet çakışmaları konusunda, 6111 sayılı Yasa ile getirilen ve 1 Mart 2011’den itibaren SGK tarafından uygulanan üstte izah ettiğimiz hususlar, kamuoyunda az çok bilinmektedir. Bu konunun kamuoyunda az bilinen yönü yazımızın (III) numaralı alt başlığında detaylıca izah edilecektir.

III- 6111 SAYILI YASA İLE ÇİFTE SİGORTALILIK ADETA MÜMKÜN HALE GELDİ

6111 sayılı Torba Yasa’nın 33. maddesiyle değişik 5510 sayılı Yasa’nın 53. maddesi birinci fıkrasında; “…Ancak, sigortalılık hallerinin çakışması nedeniyle Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılığı esas alınanlar, yazılı talepte bulunmak ve Kanun’un 82. maddesine göre belirlenen prime esas kazanç alt sınırı ve üst sınırına ilişkin hükümler saklı olmak kaydıyla, esas alınmayan sigortalılık statüsü kapsamında talep tarihinden itibaren prim ödeyebilirler. Bu şekilde ödenen primler; iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan haklar yönünden, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılık statüsünde, kısa vadeli sigorta kollarından sağlanan diğer yardımlar ile uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan yardımlar yönünden ise Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalılık statüsünde değerlendirilir. Bu fıkra hükümlerine göre ödeme talebinde bulunulduğu halde ait olduğu ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenmeyen primlerin ödenme hakkı düşer.” hükümleri bulunmaktadır.

Üstte madde metnini verdiğimiz hükümlere göre, 1 Mart 2011 tarihinden itibaren artık çifte sigortalılık statüsüne prim ödemenin, yani adeta çifte sigorta olmanın mümkün hale geldiğini söyleyebiliriz. Bu durumun nasıl olacağını bir örnekle açıklayalım.

Örnek olarak, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan ve inşaat mühendisi olan Bay (A)’nın 2009 yılında başlayan 4/b sigortalılığı bulunmaktadır. Bay A, 2010 yılından beri zorunlu olarak bir inşaatta inşaat şefi olarak 4/a sigortalısı gösterilmektedir. Bilindiği üzere, 6111 sayılı Torba Yasa’dan önce, 4/b sigortalılığı sona ermediği sürece 4/a sigortalısı olunamıyordu. 6111 sayılı Yasayla birlikte, Bay (A)’nın 4/b sigortalılığı 28.02.2011 tarihi itibariyle sona erecek ve 1 Mart 2011’den itibaren 4/a sigortalılığına geçerlik tanınacaktır. Eğer Bay (A), kendi mesleki mevzuatı gereği 4/b sigortalılığını devam ettirmek isterse, 4/b sigortalılığına prim ödeyip sigortalılığını devam ettirebilecektir. Yani Bay (A), hem 4/a sigortalılığına prim ödeyecek, hem de 4/b sigortalılığına prim ödeyebilecektir. Ancak bu sigortalılık statülerinden yalnızca bir tanesi 5510 sayılı Yasa’nın 53. maddesine göre emeklilik için esas alınacaktır.

Örnekte görüldüğü üzere, 6111 sayılı Yasa ile 1 Mart 2011’den sonra çifte sigortalı olup her iki sigortalılık statüsüne prim ödemek mümkün hale gelmiştir.

6111 sayılı Torba Yasa ile gelen bu düzenleme en çok kendi mesleki mevzuatı gereği 4/b sigortasına tescil olmak zorunda bulunan meslek mensuplarını (mühendisler, mimarlar, muhasebeciler ve mali müşavirler gibi) etkilemektedir. Çünkü, özellikle mühendisler ve mimarlar gibi meslek mensupları, kendi alanlarında mesleki faaliyetlerini icra etmek için, 4/b sigortasına kayıt olmaları kendi meslek odalarınca veya ilgili bakanlıkça bir ön şart olarak istenilmektedir.

Ancak, mühendis ve mimarlar bir taraftan da 4/a (SSK) sigortalılığının avantajlı emeklilik ve diğer kısa vadeli sigorta kolları yardımlarından yararlanmaktan vazgeçmek istememektedirler. İşte 6111 sayılı Yasa ile getirilen ve üstte madde metnini verdiğimiz bu yasal düzenleme sayesinde, bu tip sıkıntıları yaşayanlara çözüm getirilmiştir. Şimdi bu konuyu uygulamadan bir örnek vererek somut bir şekilde izah etmeye çalışalım.

Örnek olarak; çevre mühendisi olan Bay (B), özel bir hidra elektrik santralinde 4/a sigortalısı olarak çalışmaktadır. Bay (B), 4/a sigortalılığını sona erdirmeden bir çevre danışmanlık limited şirketi kurmuştur. Çevre bakanlığı ile çevre mühendisleri meslek odası, çevre danışmanlık şirketinin faaliyette bulunabilmesi için mutlaka 4/b sigortalılık tescil kaydı istemektedir.

Bu durumda, 6111 sayılı Yasa’dan önce olsa idi, Bay (B)’nin SSK çıkışını yapması ve daha sonra Bağ-Kur (4/b) sigortalılık kapsamına girmesi gerekirdi. Ancak, 6111 sayılı Yasa ile getirilen üstteki düzenleme sayesinde, Bay (B), 4/a sigortalılığını sona erdirmeden SGK’dan yazılı talepte bulunarak danışmanlık şirketine istinaden 4/b sigortalısı olabilecektir. Bu şekilde hem 4/a sigortalılığına hem de 4/b sigortalılığına birlikte prim ödeyebilecektir. Ancak Bay (B)’nin emekliliğinde esas alınacak sigortalılık statüsü tek yani 4/a olacak ve 4/a sigortalılık statüsü şartlarında emekli olacaktır.

Bu örnekten de anlaşılacağı üzere, 6111 sayılı Yasa ile birlikte aktif çalışma dönemlerinde çifte sigortalı olmak ve çifte sigortalılığa prim ödemek mümkün hale gelmiştir. Ancak, bu şekilde çifte sigortalılığa prim ödeyenlerin, emeklilikte tek bir sigortalılık statüleri esas alınacaktır.

IV- 6111 SAYILI YASA İLE GELEN AYNI DEVREDE HEM 4/a HEM 4/b STATÜSÜNE PRİM ÖDEME İMKÂNININ DETAYLARI

6111 sayılı Yasa ile gelen aynı devrede hem 4/a hem 4/b sigortalılık statüsüne prim ödeme yani bir anlamda çifte sigortalı olabilme imkânının detayları aşağıda maddeler halinde açıklanmıştır.

a) Aynı devrede hem 4/a ve hem de 4/b sigortalılık statüsüne tabi olarak çalışanların, kesinlikle 4/a sigortalılık statüleri geçerli sayılacaktır. Ancak, bu durumdaki kişiler SGK’dan yazılı olarak talep ederlerse, 4/b sigortalılık tescilleri yapılıp aynı devrede 4/b sigortalılığına da prim ödeyebileceklerdir.

b) 4/a ve 4/b sigortalılık statüleri çakıştığı için 4/a sigortalılığına geçerlik tanınanlardan 4/b sigortalısı olup bu sigortalılık statüsüne prim ödeyenlerin 4/b sigortalılıkları, sigortalılığa esas faaliyetin (vergi mükellefiyeti gibi) başlangıcından itibaren değil, yazılı talep tarihinden itibaren başlatılacaktır.

c) 4/a ve 4/b sigortalılık statüleri çakıştığı için 4/a sigortalılığına geçerlik tanınanlardan 4/b sigortalılığına prim ödeyenlerin ödedikleri primler iş kazası ve meslek hastalığı açısından 4/b sigortalılığına ödenmiş primler gibi kabul edilecektir.

d) 4/a ve 4/b sigortalılık statüleri çakıştığı için, 4/a sigortalılığına geçerlik tanınanlardan 4/b sigortalılığına prim ödeyenler, iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan haklar yönünden 4/b sigortalılarına sağlanan yardımlardan yararlanacaklardır.

e) 4/a ve 4/b sigortalılık statüleri çakıştığı için, 4/a sigortalılığına geçerlik tanınanlardan 4/b sigortalılığına prim ödeyenler, kısa vadeli sigorta kollarından sağlanan hastalık ve analık gibi yardımlar ile malûllük, yaşlılık ve ölüm sigorta kollarından sağlanan yardımlar yönünden 4/a sigortalılarına sağlanan yardımlardan yararlanacaklardır.

f) 4/a ve 4/b sigortalılık statüleri çakıştığı için, 4/a sigortalılığına geçerlik tanınanlardan 4/b sigortalılığına prim ödeme talebinde bulunanlar, ödeme talebinde bulundukları halde ait olduğu ayı izleyen ayın sonuna kadar primlerini ödemezlerse prim ödeme hakları ve sigortalılıkları sona erdirilmektedir. Yani, 6111 sayılı Yasa ile getirilen bu düzenleme, normal 4/b sigortalılığında olduğu gibi prim borçlarının birikmesine imkan vermemektedir. Ait olduğu ayı izleyen ayın sonuna kadar primler ödenmezse 4/b sigortalılığı sona ermektedir. Ancak, yeniden prim ödeme talebi hakları bulunmaktadır.

V- SONUÇ

6111 sayılı Torba Yasa’nın 33. maddesiyle, 1 Mart 2011’den itibaren sosyal güvenlik hizmet çakışmalarında geçerli sayılacak sigortalılık statüsü yeniden belirlenmiştir. Buna göre, 4/a ve 4/b sigortalılık statüsüne tabi hizmet süreleri birbiriyle çakıştığında mutlaka 4/a sigortalılığına itibar edilmesi gerekecektir.

Ancak, 4/a ve 4/b sigortalılık hizmet süresi çakışanların 4/b sigortalılıkları (vergi 4/b, şirket 4/b, tarım 4/b gibi) iptal edilmeyecektir. Çakışan hizmeti olanlar SGK’dan yazılı olarak talep ederlerse, 4/b sigortalılığına prim ödemeye devam edebileceklerdir. Bu şekilde hem 4/a’ya hem 4/b’ye prim ödeyenlerin prime esas kazançları yükselecek ve emekli aylıkları artacaktır.

6111 sayılı Yasa ile gelen bu düzenleme, emekli olmayıp aktif çalışan kişiler için aktif çalışma hayatlarında çifte sigortalılığı mümkün hale getirmiştir. Ancak, iki kere prim ödeyen bu kişiler kesinlikle çift emekli aylığı alamayacaklardır. Emekli aylıkları tek bir sigortalılık statüsü yani 4/a sigortalılığı şartlarında bağlanacaktır.

 

Derda AKCAN*

Yaklaşım

___________________________________________

(*)        Sosyal Güvenlik Kurumu Uzmanı