Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Kolektif Şirket Ortağının Ölümü Halinde Neler Yapılır? PDF Yazdır e-Posta
10 Ekim 2011

Image

Kollektif şirketler ticaret şirketi olmakla birlikte, bunların Kurumlar Vergisi mükellefiyeti yoktur.

Ortaklar şirket kazancından hissesine düşeni şahsi ticari kazanç olarak beyan ederler. Kollektif şirketin ortağının ölümü halinde yapılacak işlemlere ilişkin olarak, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nca verilen bir özelgede aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir:

“….Kollektif ve Adi komandit gibi tüzel kişiliği haiz şirketlerde ortak değişikliğinin, ortak sayısındaki artış veya azalışın mükellefiyete ve hesap dönemine etkisi yoktur. Zira şirket kar zararın taksimini hesap dönemi sonunda o tarihte mevcut ortaklar itibariyle yaparlar. Sene içinde ayrılan ortağın, ayrıldığı tarihe göre tespit edilecek kar zarardan pay alması normal olarak söz konusu olamaz. Dönem içinde alınan ortağın da kar payı ortaklığa alındığı sonraki devre ile sınırlandırılamaz. Dolayısıyla vergilendirme yönünden de ayrılma veya şirkete girme tarihi itibariyle ortakların payına isabet eden kar tutarının bilinmemesi ve buna bağlı olarak hesap döneminin bu tarihler itibari ile belirlenmesine ihtiyaç yoktur.

Ancak iki ortaktan oluşan bir kolektif şirkette, ortaklardan birinin ölmesi halinde veya ortaklıktan ayrılması halinde, ortak sayısı bire(teke) düşeceğinden artık bir ortaklıktan söz edilemeyeceği ve kollektif şirket ferdi işletmeye dönüşeceği için işlemlerin yeni duruma göre tesis edilmesi gerekecektir.

Öte yandan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 372’nci maddesinde; “Ölüm halinde vergi cezası düşer.” denilmektedir.

Bu durumda; ölüm halinde kesilmeyecek cezalar sadece ölen kimsenin fiillerinden doğmuş olan suçlarla ilgili olanlardır. Varislerin sorumlu sıfatıyla ölen mükellef namına yapmaları gereken ödevleri yerine getirmemeleri halinde kendileri adına kanunda öngörülen cezalar kesilir

Doğal ölüm veya gaiplik halinde söz konusu kişinin hayatta iken yaptığı fiillere isabet eden vergi cezaları düşer. Buradan cezanın kesinleşmiş olup olmamasının bir önemi yoktur. Ölümle kesinleşip ödenecek aşamaya gelmiş olan cezalar düştüğü gibi, daha sonra saptanan suçların getirdiği cezalarda kesilmez.

Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 37’inci maddesinde “Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır.

Kollektif ortaklıklarda ortakların, adi veya eshamlı komandit ortaklıklarda komandite ortakların ortaklık karından aldıkları paylar şahsi ticari kazanç hükmündedir (66'ncı madde hükmü mahfuzdur.)... hükmü yer almıştır.

Aynı Kanun’un, 92’inci maddesinde “Bir takvim yılına ait beyanname izleyen yılın Mart ayının onbeşinci günü akşamına kadar (04.04.2007 tarihinden, itibaren izleyen Mart ayının başından yirmibeşinci günü akşamına kadar), ...(, tam mükellefiyette vergiyi tarha yetkili vergi dairesine, dar mükellefiyette Türkiye'de vergi muhatabı mevcutsa onun Türkiye'de oturduğu yerin, Türkiye'de vergi muhatabı yoksa işyerinin, işyeri birden fazla ise bu işyerlerinden herhangi birisinin bulunduğu yer vergi dairesine verilir veya taahhütlü olarak posta ile gönderilir.

Takvim yılı içinde memleketi terk edenlerin beyannameleri memleketi terke takaddüm eden 15 gün, ölüm halinde ölüm tarihinden itibaren 4 ay içinde verilir. “ hükmü bulunmaktadır.

Diğer taraftan, yine aynı Kanun’un 85. maddesinde, Mükellefler, ikinci maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratlar için bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Bu kanuna göre beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması zorunludur.

Tacirlerle çiftçiler ve serbest meslek erbabı ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerinden kazanç temin etmemiş olsalar bile, yıllık beyanname verirler. Bu hüküm şirketlerin faaliyet ve tasfiye dönemlerine şamil olmak üzere kollektif şirket ortakları ile komanditeler hakkında da uygulanır....” hükmü yer almıştır.

Kanunun Geçici Vergi başlıklı mükerrer 120. maddesinde ”Ticari kazanç sahipleri (basit usulde vergilendirilenler hariç) ile serbest meslek erbabı cari vergilendirme döneminin gelir vergisine mahsup edilmek üzere, bu Kanunun ticari veya mesleki kazancın tespitine ilişkin hükümlerine göre (indirim ve istisnalar ile Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri de dikkate alınarak) belirlenen ilgili hesap döneminin üçer aylık (2000/1514 sayılı BKK ile Yürürlük; 01.01.2001) kazançları.... Üzerinden 103’üncü maddede yer alan tarifenin ilk gelir dilimine uygulanan oranda geçici vergi öderler. ....

Hesaplanan geçici vergi, üçer aylık dönemi izleyen ikinci ayın onuncu günü akşamına kadar (04.04.2007 tarihinden, itibaren izleyen üçer aylık dönemi izleyen ikinci ayın on dördüncü  günü akşamına kadar)  bağlı olunan vergi dairesine beyan edilir ve on yedinci günü akşamına kadar ödenir.

İşin bırakılması halinde, işin bırakıldığı dönemi izleyen dönemlerde geçici vergi ödenmez.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, iki ortaktan oluşan bir kollektif şirkette, ortaklardan birinin ölmesi halinde veya ortaklıktan ayrılması halinde, ortak sayısı bire(teke) düşeceğinden artık bir ortaklıktan söz edilemeyeceği ve kollektif şirket ferdi işletmeye dönüşeceğinden ölüm tarihinden itibaren 4 ay içinde ölen ortağa ait gelir vergisi beyannamesinin mirası reddetmeyen varisi tarafından verilmesi gerekmektedir. Ölüm işi bırakma hükmünde olduğundan, bu tarihten sonraki dönemler için ölen ortağa ait geçici vergi beyannamesinin verilmeyeceği tabiidir. Öte yandan, mirası kabul eden murisin eşi ile diğer ortağın ölüm tarihinden itibaren faaliyete devam etmesi halinde, kollektif şirketin muhtasar yönünden mükellefiyeti devam edecektir. Hayatta kalan ortak ise kollektif şirketin vefat eden diğer ortağının vefat tarihinden önceki döneme isabet eden kazancı ve diğer ortağın vefat tarihinden sonraki murisin varisi ile faaliyette bulunulan döneme isabet eden kazancını gelir vergisinin normal beyan döneminde beyan edip, vadelerinde ödeyecektir. İşe devam eden murisin eşinin, ölüm tarihinden sonraki dönemler için kendi adına geçici vergi beyannamelerini vereceği hususu ise tabiidir.

Bilgi edinilmesini ve dilekçede Müdüriyetinizi ilgilendiren hususlarında cevaplandırılarak ödevliye cevap verilmesini rica ederim” (İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı 14.04.2006 Tarih ve 7200 Sayılı Özelgesi) Hüseyin Yalçın E.Gelirler Kontrolörü/YMM /Muhasebe Vergi

---------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.