Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
VUK Tasarısı’nda Amortisman Devrimi! PDF Yazdır e-Posta
19 Ekim 2011

Image

14 Şubat 2011 tarihinde Resmi Gazete ’de yayınlanan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre 01.01.2013 tarihinden itibaren Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu tarafından yayınlanan Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına tam uyumlu Türkiye Finansal Raporlama Standartları hakkında seminerlerde eğitimlerde en çok vakit harcadığımız konuların başında Amortisman uygulaması gelmektedir.

Gerek Maddi Duran Varlıklarla ilgili standartlar gerek se de Amortisman uygulamasına ilişkin standartlar anlatmakta ve anlamakta zorluk çekilen konular olarak ortaya çıkıyor. Çünkü yıllarca Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan kural ve ömürlere göre amortisman ayırırken, her işletmenin kendisine özgü ömürlerle tercih ettiği yeni yöntemlerle amortisman ayırması herkese oldukça zor geliyor.

2003 yılından önceki Finansal Kiralama Muhasebeleştirme sistemimizin Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına en uzak konu olduğunu ancak 2003 yılında çıkan tebliğ ile Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına oldukça yaklaştığını, amortisman uygulamalarının da tamamen olmasa da kısmen Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına yaklaşacağını söylediğimizde de tepkilerle karşılaşıyorduk. Genel kanı Maliye Bakanlığı her konuda yakınlaşabilirdi ama amortisman konusunda asla taviz vermezdi.

Vergi Konseyi tarafından yayınlanan Vergi Usul Kanunu tasarısını elimize aldığımızda ilk baktığımız konulardan birisi amortisman konusu oldu. Tasarının İkinci Kısım, Birinci Bölümünde düzenlenen Amortisman Konusunu detaylı olarak masaya yatırdık.

İlgili bölüm yaklaşık 4 sayfa, biz buraya sadece değişiklikleri almaya çalışacağız. Gözümüze çarpan değişikliklerin maddeleri şu şekilde;

Amortisman uygulama süresi
a) Süre bakımından

Madde 226
(1) Amortisman süresi, kıymetlerin aktife girdiği tarihten başlar. Bu sürenin yıl olarak hesaplanması için (1) rakamı mükellefçe uygulanan orana bölünür. Kıymetlerin aktife girdiği hesap dönemi için gün esasından hareketle amortisman ayrılır.

(2) Mükellefler, Maliye Bakanlığının iktisadi kıymetler için belirlediği faydalı ömürlerden kısa olmamak üzere amortisman süresini belirlemekte serbesttirler.

(3) Her yılın amortismanı ancak o yıla ait değerlemede dikkate alınabilir.

(4) Amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan orandan düşük bir oranla yapılmasından dolayı amortisman süresi uzatılamaz.

Amortisman konusunda temel iki değişiklik var. İkisi de Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına yaklaşan değişikler;
 
 Birinci değişiklik daha önce sadece binek araçlar için o da genelde aylık olarak uygulanan ilk yıl kıst uygulaması artık tüm iktisadi kıymetler için günlük olarak uygulamaya alınıyor. Daha önce şirket kaynaklarının yatırıma yönlenmesi amacıyla bir nevi teşvik olarak uygulanan tam amortisman uygulaması tarihin tozlu sayfalarında yerini alıyor.

İkinci önemli değişiklik ise her ne kadar kısaltarak olmasa da uzatarak mükelleflerin dilediği ömürleri seçmesine izin veriliyor. Bu taslak mevcut hali ile yürürlüğe girerse Maliye Bakanlığı Tebliğleri genel olarak tespit edilebilecek en az ömür şeklinde uygulanacak bu ömüre eşit veya üstünde olan tüm ömürler şirketler için uygulanabilir hale gelecek.

Uygulamada Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına geçişte önemli kolaylıklar sağlayacak bu iki yaklaşma hareketi için taslağı hazırlayanları tebrik ediyoruz.

Ancak bu yakınlaşma yeterli mi değil. Amortismanlarla ilgili yakınlaşabilecek birkaç konu daha hazır ve bekliyor. Taslak üzerine tartışan ve öneri sunanlara naçizane tavsiyelerimizi aktarırsak şu şekilde sayabiliriz.

1)      İlk yıl kısttan dolayı eksik ayrılan gün kadar günün, ömrün sonuna, sonraki yıla sarkmasına ilişkin düzenleme yapılmalıdır.
 
2)      Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarında yer alan Kalıntı Değer kavramı gözden geçirilerek vergi kanunlarına en azından binalar ve büyük makine teçhizat için alınması sağlanmalıdır.
 
3)      Büyük ve önemli farklar ortaya çıkaracak olan Bina ve üzerinde yer aldığı Arsanın mali tablolarda ayrıştırılması ve buna müteakip arsalara amortisman ayrılmaması uygulaması vergi kanunlarına ilave edilmelidir.
 
4)      Tebliğdeki ömründen önce değerini yitiren iktisadi kıymetlerin fevkalade amortisman uygulaması ile değerinin sıfırlanması için daha kolay ve kullanışlı bir olağanüstü amortisman uygulaması vergi kanunlarına alınmalıdır.
 
Genel olarak taslağı hazırlayanların ufakta olsa TFRS’na yakınlaşmaya çalışması takdir edilecek bir yaklaşımdır. Elden geldiğince bu yakınlaşmaları artırmak herkes için daha uygulanabilir bir ortam sağlayacaktır.

Vergi Usul Kanunu Tasarısı hakkında yazdığımız bu üçüncü yazı ile amortisman konusunu paylaşmaya çalıştık. Sizlerde vergi usul kanunu tasarısının birinci dereceden uygulayıcıları ve muhatapları olarak yasayı gözden geçirin ve görüş ve önerilerinizi odalarınız veya bizler vasıtası ile kamuoyu ile paylaşın.

Çünkü dediğim gibi bu kanunu uygulayan ve uygulayacak bizleriz. O zaman bu kuralların konulmasında da fikirlerimizi açıkça iletmeliyiz. Özkan Cengiz SMMM - Bağımsız Denetçi Muhasebe Vergi

---------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.