Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Sermayenin İtfası Mevzuatımıza Girdi PDF Yazdır e-Posta
21 Ekim 2011
Image

Yeni Vergi Usul Kanunu taslağı bu şekliye yasalaşırsa, sermayenin itfası ilk defa geniş bir şekilde uygulama imkanı bulacak.

Geçmişte bu konudaki tek düzenleme, imtiyazlı şirketler için getirilmiş ve çok dar bir çerçevede uygulama imkanı bulmuştu.

Bu kez geniş bir  mükellef kitlesi sermaye itfası yapabilecek ve itfa tutarını da gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirebilecekler.

Bu imkandan yararlanacak mükellefler, tasarı da, “tacirler gibi defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri” olarak tanımlanıyor. Bu grubu ticari kazanç elde etmekte olan bilanço usulüne göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri ve ticaret şirketleri olarak ta tanımlayabiliriz.

Ancak, münhasıran sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım satımı ve imali ile uğraşan mükellefler bu imkandan faydalanamayacaklar. İmtiyazlı şirketler de belli koşullarda itfa yapabilecekler.

Uygulamanın mantığı, bir anlamda enflasyon erozyonunun etkisini gidermek.

Getirilen bu uygulama ile, yukarıda tanımlanan mükelleflere, sermayelerini, geçici vergi dönemleri de dahil, her hesap dönemi sonu itibarıyla yeniden değerleyip, bir katsayıya olarak bağlı olarak hesaplanacak tutarın matrahtan indirilmesine imkan tanınıyor.

Uygulama şöyle olacak:

Önce ödenmiş sermaye yayınlanmakta olan yeniden değerleme katsayısı ile çarpılarak yeniden değerlenecek.

Yeniden değerleme oranı, yaklaşık olarak yıllık enflasyon rakamını gösteren bir oran. Her yıl Ekim ayı itibarıyla hesaplanıp, otomatik vergi artışlarına baz oluyor. Örneğin 2012 yılı için kullanılacak bu oran yüzde 10,2.

Örneğin ödenmiş sermayesi 500 bin lira olan bir kurum sermayesini bu oran ile yeniden değerlediğinde değerlenmiş sermaye tutarı 551 bin lira, değerleme farkı da 51 bin lira olacak. İşte bu yeniden değerleme farkı yine başka bir hesaplama yoluyla bulunacak bir katsayı ile çarpılacak ve hesaplanan tutar matrahtan indirilecek.

Bu katsayı da bilanço aktif toplamından amortismana tabi olmayan

iştirak ve arsa, arazi gibi kıymetlerin değerleme günündeki bilanço değerleri toplamı düşülmek suretiyle bulunacak tutarın bilanço aktif toplamına bölünmesi suretiyle hesaplanıyor.

Örneğin bu mükellefin aktif toplamı 10 milyon lira ise ve aktifinde bir milyon liralık iştiraki varsa katsayı yüzde 90 olarak hesaplanır.

Bu durumda bu mükellefin yeniden değerleme farkı olan 51 bin lira ile yüzde doksan olarak hesaplanan katsayının çarpımıyla bulunan 45.900 lirayı matrahtan indirme imkanı olacak.

Geçici vergi dönemlerinde de yeniden değerleme oranı yerine, Maliye Bakanlığı’nın açıklayacağı, bir önceki aynı ara döneme göre Devlet İstatistik Enstitüsü’nün Üretici Fiyatları Genel İndeksi’nde meydana gelen ortalama fiyat artış oranı esas alınacak.

Eğer enflasyon muhasebesi uygulamak için gerekli şartlar oluşmuş ve bu kapsamda endeksleme uygulaması yapılacak ise ayrıca yeniden değerleme yapılmayacak.

Yukarıda da söylediğimiz gibi, bu uygulama bir anlamda enflasyonun sermaye üzerinde yaptığı tahribat giderilmeye çalışılıyor.

Eskiden sabit kıymetlerde uygulanan bir yeniden değerleme uygulaması vardı. Bu uygulama da aynı amacı taşıyor, mükelleflere daha yüksek amortisman ayırma imkanı vererek vergi yükünde bir azalma sağlıyordu.

Bu yeni uygulama da benzer bir fayda sağlayacak.

Atilla Dölarslan

http://www.gozlemgazetesi.com/yazarlar/atilla-dolarslan/362-sermayenin-itfasi-mevzuatimiza-girdi.html

---------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.