İhaleli İşyerinin Dışındaki İşyerinden Borcu Olan İşverene “Borcu Yoktur” Yazısı Verilebilir mi? |
11 Aralık 2011 | |
İhale konusu işleri üstlenen bazı müteahhitlerin, hak edişlerinin ödenmesinde yaşanan gecikme nedeniyle prim borçlarını süresinde ödeyemedikleri gerçeğinden hareketle, 506 sayılı Kanun’un uygulamadan kaldırılan 83. maddesinde yapılan düzenlemeyle, bu işverenlerin, Sosyal Güvenlik Kurumu’na (Devredilen SSK’ya) olan prim borçlarının, varsa hak ediş tutarlarından kesinti yoluyla tahsili öngörülmüş idi. Yapılan düzenleme sonucunda da, hak edişler, ilgili müteahhide ödenmeden, (idarece kesintinin tahakkuk müzekkeresinde gösterilen tarihte) prim borçlarının ödendiği kabul edilerek, prim borçlarına bu tarihten itibaren gecikme zammı ve faiz uygulanmamıştır. Bu yöntem, Kurum’un giderek artan prim alacaklarının kısa sürede ve kaynağında tahsili açısından önem taşıyordu. Ancak, bu uygulama, işyeri bazında yapılmış, dolayısıyla ilgili müteahhidin Türkiye genelindeki işyerlerini kapsar şekilde sürdürülmemiştir. Bunun nedeni de, 506 sayılı Kanun’un uygulandığı dönemde işverenlerin tüm işyerlerinin tesciline ilişkin bilgilerin tamamının güncellenememiş olmasından, yani borç sorgulama işleminin Türkiye genelinde sorgulama yapılamamasından kaynaklanıyordu. Oysa, bu sorgulama şimdi yapılabilmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu’nca, ihale konusu işlerde işverene hak ediş ödemesi yapılmadan önce işyeri bazında yapılan bu uygulamanın, aynı işverence üstlenilen diğer işlerden kaynaklanan borçları da kapsar şekilde sürdürülmesinin uygun olacağı düşünülerek, 5510 sayılı Kanun’un 90. maddesinde değişiklik öngörülmüş ve maddede buna paralel hükme yer verilmiş bulunmaktadır. Nitekim, söz konusu 90. maddenin ikinci fıkrasında, “İşverenlerin hak edişleri, Kurum’a idari para cezası, prim ve prime ilişkin borçlarının olmaması kaydıyla ödenir.” denilmek suretiyle bir işverenin üstlendiği ihale konusu işten dolayı idarece kendisine hak ediş ödenmeden önce, aynı işverenin Türkiye genelinde Kurum’a prim ve idari para cezası borcunun olup olmadığının sorgulanması yoluna gidilmesi benimsenmiş, böylece borç sorgulamasına ilişkin uygulamanın, işyeri bazında değil, işveren bazında yapılması uygun görülmüştür. Bununla birlikte, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun yayımladığı 2008/88 sayılı Genelge’de, 90. maddedeki bu hükme aykırı olarak, borç sorgulamasının eskiden olduğu gibi yine işyeri bazında sürdürüleceği belirtilmiştir. Nitekim, söz konusu Genelge’nin “4- Hakediş Ödemesine Esas Olmak Üzere Düzenlenecek Olan Yazılar” başlıklı kısmında, aynen; “İdarelerin, ihale yoluyla yaptırdıkları işlerden dolayı hakediş ödemesi yapabilmeleri için, üstelenicilerin, Kurum’a muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerinden oluşan borçlarının bulunmaması gerekmektedir. Bu bakımdan, İdarelerce, ihale yoluyla yaptırdıkları işleri üstlenenlere yapılacak her hak ediş ödemesinden önce; - Hizmet alımı ve yapım işleri için, ilgili ihale konusu işyerinden dolayı, - İhale suretiyle piyasadan hazır halde alınıp satılan mal teslim işleri için, işverenin merkez adresinin bağlı bulunduğu Ünitede işlem gören tüm işyerlerinden dolayı, Kuruma muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerinden oluşan borçlarının bulunup bulunmadığı hususu yazı ile sorulacaktır.” denilmekte ve uygulama, üç yıldan beri bu şekilde devam etmektedir. Bu durumda, bir işverenin Sosyal Güvenlik Kurumu’na başka işyerlerinden dolayı prim veya idari para cezası borcu bulunmasına rağmen, istihkak alacağı olan işyerinden kaynaklanan borcu yoksa, Kurum, Kanun’un verdiği bu yetkiyi kullanmayarak o işverenin borçlarını tahsil etmediği gibi, borcun olmadığı hususunda ilişiksizlik belgesi de veriyor. Sonra da bu işveren, hem borçlu işverenler kapsamında her yıl kamuoyuna deklare ediliyor, hem de gecikme zamlarının affı veya borçların yeniden yapılandırılmaları için yasa çıkarılarak Kurum bu borçları sonradan tahsile çalışıyor. Sonuç itibariyle, halen genelge doğrultusunda işlem yapılmasına devam edilecekse, söz konusu 90. maddenin değiştirilerek eski uygulamaya dönük yasal düzenleme yapılmasının, aksinin benimsenmesi durumunda ise bu defa Genelge’deki açıklamanın 90. maddeye uygun hale getirilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir. www.ozdogrular.com
Hadi EYCE* Yaklaşım (*) Sosyal Güvenlik Kurumu Emekli Şube Müdürü ------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
|