I- GİRİŞ Van depremi tazeliğini koruyan, acısı devam eden üzüntüsünü milletçe yaşadığımız acı bir olay. Evvela bu elim olayda hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, şifa bekleyenlere acil şifalar ve tüm milletimize baş sağlığı ve geçmiş olsun dileklerimi ifade etmek isteriz. Bu çalışmada, afet halleri durumunda işverenlere Sosyal Güvenlik Mevzuatında sağlanan kolaylıkları ve bu kolaylıklardan yararlanma usullerini açıklamaya çalışacağız. II- KONUNUN SOSYAL GÜVENLİK MEVZUATINDAKİ YERİ 5510 sayılı Kanun’un 91. maddesinde, “İşyerleri yangın, su baskını, yer kayması, deprem gibi afete uğrayan, tabii afet nedeniyle tarımsal faaliyetinden dolayı zarar gören işverenler ile 4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılar, bu durumu belgelemeleri kaydıyla olayın meydana geldiği tarihten itibaren üç ay içinde talepte bulunmaları ve prim ödeme aczine düştüklerinin, yapılacak inceleme sonucu anlaşılması halinde, afet tarihinden önce ödeme süresi dolmuş mevcut prim borçları ile afetin meydana geldiği tarihten itibaren tahakkuk edecek üç aylık prim borçları, olayın meydana geldiği tarihten itibaren bir yıla kadar Kurum’ca ertelenebilir. Birinci fıkrada belirtilen durumlarda, afetin meydana geldiği ayda verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgeleri, afetin meydana geldiği ayı takip eden üç ay içinde Kurum’a verildiği takdirde, süresinde verilmiş sayılır.” hüküm yer almaktadır. Bu hükümle, reform öncesi uygulamadan farklı olarak mevcut prim borçları ertelenmekle birlikte prim belgelerinin verilme süreleri de tehir edilmektedir. Diğer bir fark ise afet halinin belgelenmesi artık yeterli olmamakta, ayrıca belge ile birlikte prim ödeme aczine düşüldüğünün de ayrıca Kurum tarafından yapılacak araştırma sonrası ortaya konulması gerekmektedir. İşverenlerin çeşitli afet durumlarında, Kanun’da sıralandığı şekliyle yangın, su baskını, yer kayması, deprem gibi nedenlerle işyerlerinin zarar görmesi halini mahkeme kanalıyla, bulunduğu yerdeki mülki idare kuruluşlarına müracaatları üzerine alacakları belgelerle belgelemeleri mümkündür. Ancak, bu nevi kurum ve kuruluşlardan alacakları belgeler ancak afetin olduğu bölgede bulunduklarına, dolayısıyla genel olarak afetten zarar görenler arasında olduğuna dair belgeler olacaktır. İşte bu sebepten olacak ki; kanun koyucu, bu belgeyi yetersiz görmüş ve prim ödeme aczine düşüldüğünün ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılacak araştırmayla ortaya konulması gerektiğini hükme bağlamıştır. Söz konusu araştırmayı Kurum, Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişlerince ve/veya Sosyal Güvenlik Denet-menlerince yapacaktır. Kanun’da prim borçları “bir yıla kadar ertelenebilir” denilmektedir. Yani illa ki bir yıl ertelenir denilmemektedir. Buradan şu sonuç çıkarılabilir; söz konusu araştırmayı yapan SGK Müfettişi/Denetmeni raporunda daha az bir erteleme süresine de kanaat getirebilecektir. Bu nokta da anılan Kanun maddesinde belirtilen hususları maddeler şeklinde ifade ettikten sonra bir örnekle konuyu daha anlaşılır kılalım; “…bu durumu belgelemeleri kaydıyla; 1. Olayın meydana geldiği tarihten itibaren üç ay içinde talepte bulunmaları, 2. Prim ödeme aczine düştüklerinin, yapılacak inceleme sonucu anlaşılması halinde, 3. Afet tarihinden önce ödeme süresi dolmuş mevcut prim borçları ile afetin meydana geldiği tarihten itibaren tahakkuk edecek üç aylık prim borçları, olayın meydana geldiği tarihten itibaren bir yıla kadar Kurum’ca ertelenebilir.” Örneğimizi hali hazırda yaşadığımız acı olay üzerinden; Van depremi üzerinden verebiliriz. Hatırlanacağı üzere Van’da ilk deprem 23.10.2011 tarihinde meydana gelmiş idi. Dolayısıyla Van’da faaliyet gösteren (X) işyerinin söz konusu prim ödeme ve prim erteleme kolaylıklarından faydalanabilmesi için 23.01.2012 tarihine kadar müracaatta bulunması gerekmektedir. Söz konusu işyerinin afet tarihinden önceki yani 23.10.2011 tarihinden önceki ödeme süresi dolmuş prim borçları ile işsizlik sigortası prim borçları ertelemeye konu olacak prim borçlarının ilk kısmını oluşturmaktadır. İşyerinin afet durumunu belgelediği, Kurum tarafından da prim ödeme aczine düştüğünün tespit edildiği varsayımında, yapacağı müracaat üzerine depremin meydana geldiği tarih itibariyle ödeme süresi dolmuş prim borçları yani mevcut prim borçları şunlar olacaktır. 23.10.2011 tarihine göre 2011/09. Aya ait aylık prim hizmet belgesini vermenin son günüdür ve mezkûr ayın prim ödeme süresi ise 31.10.2011 olması hasebiyle henüz dolmamıştır. Dolayısıyla ödeme süresi dolmuş prim borçlarını konumuz olduğundan 2011/08. Ay ve öncesine ait prim borçları ertelenecek prim borçlarının ilk kısmı olacaktır. Zira 2011/08. Aya ait aylık prim ve hizmet belgesinin verilme süresi 23.09.2011, prim borcunun ödeme süresi ise 30.09.2011 tarihi olduğundan yasal süreleri dolmuş mükellefiyetlerdir. Ertelenecek prim borçlarının ikinci kısmı ise afet tarihinden yani 23.10.2011 tarihinden itibaren tahakkuk edecek üç aylık prim borçlarıdır. Dolayısıyla burada olayın meydana geldiği ayda ödenmesi gereken prim borcu ilk ay ile takip eden iki aya dair sigorta primi ve işsizlik sigortası primi borçlarını tespit edildiğinde ertelenecek borçların ikinci kısmı da tespit edilmiş olunacaktır. Bu bağlamda, örneğimizden hareket edecek olursak; 23.10.2011 tarihi itibariyle tahakkuk edecek 2011/09, 10 ve 11. Aylara ait düzenlenen aylık prim ve hizmet belgelerinden dolayı tahakkuk eden sigorta primi ve issizlik sigortası primi borçları ertelenecek borçların ikinci kısmını oluşturmaktadır. Burada diğer önemli bir ayrıntı da şudur ki; Kanun’un 91. maddesinin dördüncü fıkrasında; “Prim borcunun ertelendiği sürede zamanaşımı işlemez ve ertelenen kısmına gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmaz.” hükmü yer almaktadır. Anılan hükümden açıkça anlaşılacağı üzere prim borçlarının ertelendiği sürede zamanaşımı işlemeyecek ve ertelenen kısmına gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmayacaktır. Aylık prim ve hizmet belgesinin verilme süresi ile ilgili olarak anılan Kanun hükmünün ikinci fıkrasında; “Birinci fıkrada belirtilen durumlarda, afetin meydana geldiği ayda verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgeleri, afetin meydana geldiği ayı takip eden üç ay içinde Kuruma verildiği takdirde, süresinde verilmiş sayılır.” hükmü yer almaktadır. Bununla birlikte Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 116. maddesinin 2. fıkrasında ise “Kanun’un 91. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen durumlarda, afetin meydana geldiği ayda verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesi, aylık fiili hizmet süreli zammı prim belgesi ve yıllık itibari hizmet süreli prim belgesi afetin meydana geldiği ayı takip eden üç ay içinde Kurum’a verildiği takdirde, süresinde verilmiş sayılır.” denilmektedir. Bu bağlamda, olayın meydana geldiği tarihte verilmesi gereken prim belgesinden, verilme süresi olayın meydana geldiği ayda sona eren Aylık Prim ve Hizmet Belgesinin olduğu anlaşılmaktadır. Yine örneğimize bakacak olursak; 23.10.2011 tarihinde verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesi 2011/09. Ayına ait belgedir. Dolayısıyla söz konusu belge olayın meydana geldiği ayı (2011/10) takip eden üç ay (2011/11, 12 ve 2012/01) içinde Kurum’a verilmesi durumunda yasal süresi içinde verilmiş sayılacaktır. Bu noktada önemli olan bir ayrıntı vardır. Kanun hükmün sadece afetin meydana geldiği ayda verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgelerinin verilme süresini uzatmaktadır. Yani örneğimize göre 2011/09. Aya ait belgeleri. Dolayısıyla bu ay dışındaki aylık prim ve hizmet belgelerinin normal yasal sürelerinde Kurum’a ibrazı gerekmektedir. III- SONUÇ Van depremi, milletçe üzüntüsünü yaşadığımız acı bir olaydır. Matemi, acısı çok tazedir. Hal böyle olmakla birlikte, beri tarafta devam eden bir hayatın var olduğu da bir gerçektir. Yaraların daha çabuk sarılması ve yenilerinin eklenmemesi adına meselenin bize bakan yönüyle bir hatırlatma yapmayı ve bu yönde bir çalışma yapmayı uygun gördük. Konunun nihayetinde, bu gibi afet halleriyle ilgili olarak Kanun’un 91. maddesi bulunmaktadır. Doğal afet halinde geçmiş borçların tamamı ve afet olayından sonra tahakkuk edecek 3 aya ilişkin prim borçları ertelenirken, afetin meydana geldiği ayda verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgeleri, afetin meydana geldiği ayı takip eden üç ay içinde Kurum’a verilmesi halinde, süresinde verilmiş sayılmaktadır. Prim borcunun ertelenmesi halinde bu sürede zamanaşımı işlememekte, ertelenen kısmına gecikme cezası ve gecikme zammı da uygulanmamaktadır. Coşkun BİLGİN* Yaklaşım (*) SGK, Beşiktaş Sosyal Güvenlik Merkezi Müdür Yrd., Sosyal Güvenlik Denetmeni ------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. |