Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yeni Dönemde (*) Mali İşler Çalışanları Yönetici Gözünde Daha Değerli Olacak PDF Yazdır e-Posta
06 Mart 2012
Image

Ülkemizde muhasebe maalesef vergi ekseninde oluştu ve bu sebeple de işletme yöneticilerine rehberlik edemediği gibi çoğu zaman vergisel olarak doğru, yönetsel olarak yanıltıcı sonuçlar vererek işletmenin varlıklarını ve faaliyet sonuçlarını “dürüst resim” (fair view) ilkesine uygun gösteremedi, karar destek sistemlerinin de önemli bir kaynağı olamadı.  
 
Mali işler çalışanları yönetici gözünde neden değerli olamadı?
 
Kurumsal, yabancı ortaklı, halka açık, büyük ölçekli vb firmalar için tam olarak geçerli olmasa da pek çok KOBİ için aşağıdaki örnekler geçerli oldu:
·  Muhasebeciler gerçek aşınma payları yerine vergi kanunları hangi amortisman rakamını verdi ise onu kullandı. Bu sebeple gerçek kârlılığın tespitinde çok önemli bir unsur olmalarına karşın, amortismanlar yöneticiye pratik bir anlam ifade etmedi. 15 yıl ömrü olan metal sanayi makineleri de bunların yüksek ısı veya aşınmaya tabi 2 yıllık ömre sahip bölümleri de VUK amortisman listeleri gereği 10 yılda amorte edildi. Böylece yönetici işinin gerçek maliyetini bir türlü muhasebecilerden öğrenemedi, işini muhasebeden aldığı bilgi ile yönetemedi, fiyatını doğru belirleyemedi. 
·  Gerçek giderler yerine vergi kanunlarının kabul ettiği giderleri dikkate alındı. Yönetici işini yürütmek için yaptığını bildiği  giderleri muhasebede bulamadı. Bu konuda da muhasebeyi kendisine destek göremedi, faaliyet sonuçlarını muhasebeden aldığı verilerle yeterince ölçemedi.
·   Mali işler çalışanları gerçek satış ya da alışlar yerine kâğıtlara bağlandı. Kâğıt (fatura) var ise satış yazıp, bu kağıt yoksa maliyetten kabul etmedi. Yönetici en basit ciro ya da maliyet kalemlerinde bile muhasebede gerçek olan yerine, kâğıda bağlanmış olan sonuçları alabildi. Muhasebe çıktısı şeklindeki her listenin ardından binlerce “ama-fakat-gerçekte” kelimeleri eklendi muhasebecilerce. Aslında ……… olmuştu ama fatura kesildiği/kesilmediği, geldiği/gelmediği için aslı gibi olmayan rakamlar muhasebeye kaydedilmiş daha sonra Excel tablolarında bir şeyleri ekleyip çıkararak gerçeği yöneticiye raporlamaya çalışmışlardı.
·   Tahsil edilemeyen veya edilemeyeceği bilinen alacaklar sırf mahkemeye gidilmedi diye sanki normal bir alacak gibi raporlanmış, şüpheli alacak yazılmamıştı. Alacak listesini eline alan yönetici aslında tahsil edemeyeceğini bildiği rakamları listede gördükçe muhasebenin ve muhasebecilerin işe yaramaz olduklarını düşündü.
·   Sırf vergi kanunları kabul etmiyor diye ya hiç kıdem tazminatı karşılığı yazılmadı veya herkes yarın işten çıkacakmış gibi büyük giderler yazıldı. Yöneticiler bu duruma anlam veremediler.
·   Yönetici stokların listesini istedi ancak muhasebeciler stok listelerindeki bazı unsurların aslında ne satış ne kullanma anlamında hareketsiz ve değeri düşük mallardan oluştuğunu söyledi. Bu da muhasebe verilerinin doğrudan yönetsel anlamda kullanılamayacağının bir başka kanıtı oldu.
·   Vadeli alım ve satışlardaki finansal yük ve kazançlar ayırt edilmedi. Bu yüzden üretim ve ticaretten kaynaklanan ile vade ve finansal sebeplerden kaynaklanan kârlılık belirlenemediğinden yöneticiler fiyat, vade vb yönetsel kararlarda muhasebeden destek alamamış oldular.
·   Maalesef yöneticiler pek az bilgiyi doğrudan muhasebeden alıp yönetim anlamında kullanabildiler.  Muhasebe ya da diğer entegre yazılımların görsel yönü güçlü yönetici modülleri kullanılamadı, çünkü vergi temelinde hazırlanan muhasebe verilerinden yöneticiye anlamlı bilgi verecek sonuçlar çıkmadı.
 
Sonuçta yöneticiler kendilerine değer üretemeyen muhasebeye hak ettiği değeri veremediler, zaten akside beklenemezdi. Fiyatını, maliyetini, faaliyet sonuçlarını görmeyi, varlıklarını, alacaklarını ölçmeyi muhasebe aracılığı ile yapamıyorsa ve muhasebe sadece devlet kaynaklı bir yükümlülük ise bir yönetici olarak muhasebeciden beklentiniz en düşük ücretle bu işi yaptırmanın ötesine geçemez. Aynı yöneticinin kendisi için gerekli bu bilgileri üreteceğini vadeden ERP yazılımları ile bunların danışmanlarına kucak dolusu para ödemesi de bir başka kanıttır. 
 
Yeni dönemde mali işler çalışanları yönetici gözünde neden daha değerli olacak?
 
Konuyu yine örneklerle açıklayacak olursak;
· Muhasebe yöneticinin ya da patronun ihtiyaç duyduğu her türlü hayati bilginin kaynağı olmak yani karar destek sisteminin temeli olmak işlevini sunacak ise,
· Hazırlanan ve bağımsız denetimden geçirilen mali tablolar aynen yurtdışında da geçerli ise,  yurtdışı kredi almada veya yurtdışı tedarikçiyi ikna etmekte kullanılabiliyorsa,
· Raporlamalar tedarikçi veya bankanın tanıdığı vadeyi, faizi, koşulları vb iyileştirdi ise,
· Muhasebe verileri yönetici modülleri aracılığı ile işletme faaliyetinin izlenmesini sağlayacak grafiklere elle veya Excel ile müdahale etmeden dönüşebiliyorsa,
· Üç muhasebe elemanını bir hafta boyunca Excel tablolarıyla boğuşturmadan, yazılımınızdan ürün bazında, müşteri bazında, birim, bölge, süreç bazında kârlılık rakamları alınabiliyorsa,
· Mali tablolar internette açıklanacaksa yani kalitesi dışarıdan da görünecek ise,
· Mali tablolar bağımsız denetime tabi ise ve bağımsız denetim gerektiğinde yönetim kurulunu istifa ettirecek kadar önemli ise,
 
Özetle yeni dönem TTK, muhasebe ve denetim gereklerini layıkıyla yerine getirebilmeyi hem muhasebeciler hem de muhasebe-denetim meslek organizasyonları olarak başarabilirsek muhasebeci daha değerli olacaktır. Başaramadığımız ve eskiye döndüğümüz ölçüde değer kaybedileceği de aşikardır.
 
Son söz; değer üreten değerli olur.

 

Berk Dicle
E.Hesap Uzmanı / YMM 
 
(*) Yeni dönemden kastımız 1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren yeni Türk Ticaret Kanunu ve 1 Ocak 2013’den itibaren ise yeni muhasebe sistemidir. Yeni muhasebe sisteminden kastımız ise: Uluslararası Muhasebe Standartları (UMS veya IAS) ile uyumlu Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) ve Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (UFRS veya IFRS) ile uyumlu Türkiye Finansal Raporlama Standartları (TFRS)  ve bağımsız denetçiler tarafından; uluslararası denetim standartlarıyla (UDS veya ISA) uyumlu Türkiye Denetim Standartları’na (TDS) göre yapılan denetlemelerdir. 

 

http://www.muhasebevergi.com/makale.aspx?id=324

 

---------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.