Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yeni Gelir İdaresi Özelgeleri PDF Yazdır e-Posta
07 Mart 2012
Image

Vergi uygulamalarıyla ilgili olarak son dönemde verilen bazı özelgeler.

Vergi Usul Kanunu’nun 413. maddesi çerçevesinde, vergi durumları ve vergi uygulanması bakımından tereddüt edilen konular hakkında Gelir İdaresinden açıklama (özelge) istenebilmektedir.

Özelge talepleri için başvurular, Vergi Dairesi Başkanlığı bulunan illerde bu birimlere, bulunmayan illerde ise Defterdarlıklara yapılmaktadır. Gelir İdaresi Başkanlığı merkezine doğrudan başvurma olanağı yoktur.

Özelge başvuruları, özelge talep formu ile yapılabilmekte, başvurulan birimler tarafından hazırlanan özelge taslağı GİB merkezine onay için gönderilmekte, onay süreci Özelge Komisyonu onayı ile sonuçlanmaktadır. Özelge Komisyonunca onaylanan özelgeler, otomasyon sistemi üzerinden yetkili birimlere aktarılmakta ve yetkili birimce imzalanarak özelge talep eden mükellefe gönderilmektedir.

Onaylanan özelgeler Gelir İdaresinin bütün yetkili birimlerinin görebildikleri bir havuza atılmakta ve özelge havuzunda örneği oluşan özelgeler için merkeze tekrar onaya gönderilmemektedir.

Gelir İdaresince verilen özelgelerden özelliği olması nedeniyle seçilmiş olan bir kısmı zaman zaman Vergi Bültenlerine konu edilmektedir.

Son zamanlarda verilen özelgelerden önemli bazılarının özeti aşağıda yer almaktadır.

1. Gelir Vergisi Kanunu

Fazla ve yersiz ödenen verginin iade alınması halinde gelir yazılacak dönem

2005/2010 yılları arasında ödenmiş olan MTV'nin yersiz ve fazla tahsil edilen kısmının, Vergi Dairesi tarafından düzeltmenin yapıldığı dönemde tutar ve mahiyet itibarıyla kesinleşmiş olduğu kabul edilerek, bu dönem itibarıyla kurum kazancının tespitinde gelir unsuru olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır. (26.01.2012 tarih ve 11 sayılı özelge)

Yıllara sari iş istihkak tutarının yeniden hesaplanarak azaltılması durumunda yapılacak uygulama

Yıllara sâri inşaat işi kapsamında faturası düzenlenen ve ödemesi yapılan hakediş bedellerinde, hesapların yeniden değerlendirilmesi sonucu fazla ve yersiz ödeme yapıldığının tespit edilmesi halinde, yüklenici tarafından fazla ve yersiz ödenen hakedişler karşılığında iade edilmesi gereken tutar kadar fatura düzenlenmesi, söz konusu faturanın da hakedişe ilişkin kabul tutanakları, sözleşmeler ve önceden düzenlenen fatura ile ilişkilendirilmesi ve hakediş hesaplarında hata yapıldığının faturada açıkça belirtilmesi suretiyle düzeltilmesi mümkün bulunmaktadır.

Yapılan iş için yüklenici firmanın fazla ödemiş olduğu hakediş bedelleri iade edilmiş olduğundan, iade edilen kısımlar üzerinden yapılan vergi kesintisi fazla ve yersiz ödenen vergi niteliği kazanacaktır. Verginin ödenmiş olması şartıyla, yüklenici firmanın muhtasar beyanname yönünden bağlı bulunduğu vergi dairesinden işi yapan şirketin talep etmesi halinde düzeltme talebinin Vergi Usul Kanunu’nun 116 ve 123. maddeleri ile 252 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yapılan açıklamalar çerçevesinde ilgili vergi dairesince yerine getirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Öte yandan, iade edilecek olan söz konusu vergi kesintilerinin şirketçe kurumlar vergisi beyannamesinde mahsuba konu edilmesi mümkün değildir. (25.01.2012 tarih ve 111 sayılı özelge)

Personele tahsis edilen araçlara ilişkin gider ve amortismanlar

Kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dahil olan araçlara ilişkin giderlerin, bu araçların işte kullanıldıklarının Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (b) bendi gereği ispatı halinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin (5) numaralı bendine; işletmeye kayıtlı araçlara ilişkin olarak ayrılan amortismanların da bu Kanun’un 40. maddesinin (7) numaralı bendine istinaden kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Şirket personelinin işyerine geliş gidişlerini kolaylaştırmak maksadıyla toplu taşıma dışında tahsis edilen araçlar ile yönetim kurulu üyelerine bu sıfatları dolayısıyla tahsis edilen araçların, işle ilgili olarak kullanılmadıkları (işe geliş-işten dönüş, hafta sonu tatili, bayram tatili vb.) dönemlere ilişkin giderlerden şirket tarafından karşılanan kısmının net ücret olarak değerlendirilmesi ve bu ödemelerin tevkifata tabi tutuldukları brüt tutarlarının Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin (1) numaralı bendi kapsamında kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Yönetim kurulu üyelerine bu sıfatları dolayısıyla ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatlerin yanı sıra bu görevleri dolayısıyla tahsis edilen araçlar nedeniyle ücret kabul edilen ödemelerin Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 13. maddesinde yer alan "Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı" hükümlerine göre ayrıca değerlendirilmesi gerekir. (17.01.2012 tarih ve 48 sayılı özelge)

Tam zamanlı Ar-Ge personeline izinli olduğu döneme ilişkin yapılan ücret ödemeleri

Ar-Ge merkezinde tam zamanlı çalışmakta olan personelin eğitim, teknik inceleme vb. nedenlerle yurtiçi veya yurtdışına görevli olarak gönderilmeleri halinde, Ar-Ge merkezi dışında geçirilen bu süreler için 5746 sayılı Kanun kapsamında gelir vergisi stopajı teşviki hükümlerinden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.

Ayrıca, tam zamanlı çalışmakta olan personelin sadece hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasında dikkate alınacak olup, ay içerisinde kullanmış oldukları doğum, süt, evlilik, ölüm, mazeret izni, resmi tatil günleri ile raporlu olunan süreler gelir vergisi stopajı teşvikinin hesabında dikkate alınmayacaktır. (11.02.2012 tarih ve 37 sayılı özelge)

2. Kurumlar Vergisi Kanunu

Yurt dışı inşaat ve onarma işlerinden elde edilen kazancın vergilemesi, merkez ve yurt dışı şube ilişkileri

Yurt dışında yapılan inşaat işleriyle ilgili olarak Türkiye'deki merkez ile yurt dışındaki işyeri arasında ortaya çıkan ilişkilerde, yurt dışındaki işyerine Türkiye'den fatura kesilmek suretiyle yapılan ve o işyerinde maliyet veya gider olarak kabul edilen mal ve hizmet hareketleriyle, yurt dışındaki işyeri ile Türkiye'deki merkez arasındaki para hareketlerinin ayrı ayrı hesaplarda izlenmesi ve değerlemenin buna göre yapılması gerekmektedir.

Yurt dışındaki işyerine fatura düzenlenerek ihraç edilen emtia ve yapılan hizmetlerden doğan dövize bağlı alacak ve borçların aynen mal veya hizmet ihracından doğan alacak ve borçlarda olduğu gibi değerlemeye tabi tutulması ve değerleme farklarının vergi matrahının tespitinde dikkate alınması gerekir.

Türkiye'de bulunan merkez ile yurt dışındaki işyeri arasında gerçekleşen diğer para hareketlerinden doğan alacak ve borçların ise gerçek bir alacak ve borç niteliği taşımadığı açıktır. Bu nedenle, söz konusu para hareketlerine dayalı cari hesap bakiyelerinin değerlemesine gerek bulunmamaktadır.

Yurt dışında yapılan inşaat işi dolayısıyla yurt dışında bulunan işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla elde edilen kazançların (vergi yükü oranına bakılmaksızın) Türkiye'de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi halinde söz konusu kazanç, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 5/1-h maddesi uyarınca, kambiyo mevzuatına göre fiilen Türkiye'ye getirilme şartı aranmaksızın, kurumlar vergisinden istisnadır.

Bu iş kapsamında Türkiye'den veya yurt dışından transit ticaret kurallarına göre temin edilerek diğer ülkeye gönderilen malzemelerin kambiyo mevzuatı uyarınca ihracat işlemi olarak değerlendirilmesi nedeniyle, söz konusu işlemlerin düzenlenecek fatura ile belgelendirilmesi ve ihracat işlemleri kapsamında muhasebeleştirilmesi gerekmektedir.

Bu işlere ilişkin düzenlenen faturalarda, faturanın yurt dışında yapılan bir iş için düzenlendiğine ilişkin şerh konulması ve bu faturanın da Kurumun ana merkez kayıtlarında izlenmemesi, yurt dışında da bahse konu işin Kurum tarafından taahhüt edilerek yapıldığının ilgili makamlardan alınacak belgelerle tevsik edilmiş olması gerekmektedir.

Ayrıca, Türkiye'deki merkezden yurt dışındaki şubeye sağlanan mal ve hizmetlerin ihracat olarak değerlendirilerek Türkiye'de kurum kazancının tespitinde tahakkuk tarihi itibarıyla gelir unsuru olarak dikkate alınması gerekmekte olup şubeye, Türkiye ve diğer ülkelerden sağlanan mal ve hizmetlerin, şubenin kazancının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak hesaplara intikal ettirilebilecektir.

Öte yandan, bizzat yurt dışındaki şubede bulunan müdür konumundaki temsilci aracılığı ile bu ülkede üstlenilen yol kenarlarının ağaçlandırılması işinin, taşeronluğu yapılan şirketçe üstlenilen inşaat işinin bir parçası olarak gerçekleştirilmiş olması durumunda, bu iş dolayısıyla elde edilen kazancın, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 5/1-h maddesi kapsamında kurumlar vergisinden istisna tutulması gerekir. Ancak, söz konusu ağaçlandırma işinin bir inşaat işinden bağımsız olarak gerçekleştirilmesi halinde elde edilen kazanç, aynı Kanun'un 5/1-g maddesinde aranılan şartlara haiz olunması halinde kurumlar vergisinden istisna tutulacaktır. (20.01.2012 tarih ve 220 sayılı özelge)

Zararla sonuçlanan yılda yapılan Ar-Ge harcamaları için YMM tasdik raporu gerekip gerekmediği

Kurumlar vergisi beyannamesinde faaliyet sonucunun zarar olması nedeniyle kurumlar vergisi matrahı oluşmamış olsa da, daha sonraki dönemlerde Ar-Ge indirimden yararlanılabilmesi için, söz konusu beyannamede gösterilen Ar-Ge harcaması tutarına ilişkin yeminli mali müşavir tasdik raporunun belirtilen süreler içerisinde bağlı bulunulan vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir. (16.11.2011 tarih ve 621 sayılı özelge)

Yurt dışından alınan bilgisayar programlarına ilişkin yapılan ödemelerde stopaj uygulaması

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükmüne göre;

- Yurtdışında mukim firmalardan ithal edilen bilgisayar programları üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan ve/veya çoğaltılmadan nihai tüketicilere satılması veya aynı şekilde işletmede kullanılması halinde yurtdışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç ticari kazanç niteliği taşıyacağından, bu nitelikteki ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.

- Yurtdışında mukim firmalardan işletmede kullanmak ve/veya müşterilere satışını yapmak üzere daha önce piyasada bulunmayan bir bilgisayar programının özel olarak hazırlatılması halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç serbest meslek kazancı niteliği taşıdığından bu kapsamdaki ödemeler üzerinden % 20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

- “Copyrigt” kapsamında bir bilgisayar programının çoğaltma, değiştirme, topluma dağıtma, gösterme gibi haklarının satın alınması halinde, şirket tarafından bir gayrimaddi hak elde edilecek olup, yurtdışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayri maddi hak bedeli ödemelerinden %20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

Bilgisayar yazılım ürünlerinin, şirkete CD, disket vb. taşıyıcı medya içerisinde gümrükten ithal edildikten sonra internet üzerinden indirilen şifre ile aktive edilerek iktisap edilmiş olması ya da bilgisayar programının doğrudan doğruya internet üzerinden şifre ile indirilerek iktisap edilmiş olması durumu yurtdışına yapılacak ödemelerin vergilendirilmesinde herhangi bir değişikliğe yol açmayacaktır. (15.12.2011 tarih ve 2221 sayılı özelge)

İspanyada mukim şirkete ödenecek kar payının vergilendirilmesi

Türkiye Cumhuriyeti ile İspanya Krallığı arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşmasının “Temettüler” başlıklı 10. Maddesinde yer alan hüküm gereği, sermayesinin % 25’inden fazlasına sahip olunan İspanya’da mukim şirkete dağıtılacak kar payı üzerinden % 5 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması gerekmektedir.

Öte yandan, Anlaşmanın “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi”ne ilişkin 22. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca; İspanya'da mukim şirketin Türkiye'de vergilendirilen bu geliri İspanya'da vergiden istisna edilmek suretiyle çifte vergilendirme önlenecektir.

Anlaşma hükümlerinin uygulanabilmesi için, İspanya mukimi teşebbüsün İspanya'da tam mükellef olduğunu ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğini İspanya yetkili makamlarından alacağı bir belge ile (Mukimlik Belgesi) kanıtlaması ve bu belgenin aslı ile birlikte Türkçe tercümesinin Noterce veya İspanya’daki Türk Konsoloslukları’ndan tasdikli birer örneğini vergi sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz etmesi gerekmektedir. (29.07.2011 tarih ve 59 sayılı özelge)

3. Katma Değer Vergisi Kanunu

Amatör spor kulübüne ödenen reklam bedelinde KDV uygulaması

Amatör spor kulübüne reklam verilmesi işlemi KDV Kanunu’nun 1/3-f maddesi gereğince KDV'ye tabidir.

Reklam verme işlemi ile ilgili KDV’nin;

- Spor Kulübünün gerçek usulde KDV mükellefi olması durumunda, anılan Spor Kulübü tarafından genel esaslara göre mükellef sıfatıyla beyan edilmesi,

- Spor Kulübünün gerçek usulde KDV mükellefi olmaması durumunda ise sorumlu sıfatıyla beyan edilmesi,

gerekmektedir. (01.12.2011 tarih ve 3 sayılı özelge)

4. Vergi Usul Kanunu

Doğalgaz taahhüt işlerinde serbest meslek kazanç defteri kullanılması gerekip gerekmediği

Proje aşamasından başlayarak taahhüt bölümünü de içine alan komple işler kapsamında çizilen projeler, doğalgaz taahhüt işinin bir parçası sayılacağından, elde edilen kazancın ticari kazanç olarak değerlendirilmesi ve Vergi Usul Kanunu’nun 177. maddede 6 bent halinde sayılan şartlardan birinin taşınması halinde bilanço esasına göre, aksi takdirde işletme hesabı esasına göre defter tasdik ettirilerek satılan emtia veya yapılan iş karşılığında fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Ancak, proje çizimi ve taahhüt işinin birlikte yapılması yanında, diğer kişilere sadece doğalgaz projesi çizim hizmeti verilmesi durumunda, proje çiziminden elde edilen kazancın serbest meslek kazancı olarak vergilendirilmesi ve bu faaliyetten elde edilen gelir için serbest meslek kazanç defterinin tasdik ettirilerek serbest meslek makbuzu kullanılması gerekmektedir. (28.12.2011 tarih ve 36 sayılı özelge)

Yukarıda özetlenen özelgeler ile diğer çok sayıda özelgenin tam metnine www.gelirler.gov.tr internet adresinin mevzuat bölümünden ulaşabilirsiniz. pwc

---------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.