DEYİM yerindeyse, ücretlilere bir verildi, iki geri alındı. Hangisi mi? O kadar çok ki!.. GÜME GİDENLER Ücretlilere vergi iadesi, 2006 sonu itibariyle kaldırıldı. Yerine getirilen "asgari geçim indirimi" 2008’de başlatıldı. Böyle olunca, ücretlilerin "2007 yılı vergi iadesi" güme gitti. Memurlar, Aralık ayında 15 Ocak’a kadar olan ücretlerini aldıkları için, Ocak 2008’in ilk yarısına ait asgari geçim indirimi de güme gitti. GELEN GİDENİ ARATTI Ücretlilere vergi iadesi kaldırılırken, yerine "asgari geçim indirimi" getirileceği açıklandı. Asgari geçim indirimi geldi. Ücretliler bir baktılar ki; gelen, gideni aratıyor. Getirilen asgari geçim indirimi nedeniyle, parasal anlamda ciddi kayıpları var. Vergi iadesi uygulamasında, herkes ücreti kadar fiş topluyor ve buna göre vergi iadesi alıyordu. Asgari geçim indiriminde ise böyle değildi. Ücreti ne olursa olsun, herkes aynı tutarda geçim indiriminden yararlanıyordu. Böyle olunca da örneğin; - Aylık ücreti 1.000 YTL olanın, yılda 285 YTL, 2.000 YTL olanın 933 YTL -Aylık ücreti 3.000 YTL olanın, yılda 1.617, 4.000 YTL olanın da yılda 2.363 YTL kaybı oldu. KÜÇÜK BİR ALDATMACA Ücretlilere vergi iadesi kaldırılırken, "Bunun yerine asgari geçim indirimini getireceğiz" denildi. İşte burada "küçük bir aldatmaca" vardı. 2002 yılında, AKP iktidara geldiğinde, ücretlilere hem vergi iadesi hem de asgari geçim indirimi benzeri ’özel indirim’ vardı. 2004 yılı başından itibaren, özel indirim kaldırıldı. 2008 yılı başından itibaren, adı değiştirilerek, tekrar getirildi. Bu arada, "ücretlilere vergi iadesi" kaldırıldı. Oysa, doğru olan, hem asgari geçim indiriminin hem de ücretlilere vergi iadesinin uygulanmasıydı. Vatandaş, vergi uzmanı olmadığı için, sesini çıkaramadı. İşçi ve memur temsilcileri ise seslerini çıkaramadı değil, çıkarmadı!.. ORAN İNDİRİMİ VE TARİFE 8 Nisan 2006 tarihine kadar, ücretlilerin gelir vergisi tarifesi yüzde 15’den, diğerlerininki yüzde 20’den başlıyordu. En yüksek oran da; ücretlilerde yüzde 35, diğerlerinde yüzde 40 idi. Bu tarihten itibaren, ücretliler dışındaki mükelleflerde, gelir vergisi tarifesinin başlangıç oranı 20’den 15’e, en yüksek oran da 40’dan 35’e indirildi. Ücretlilerin gelir vergisi tarifesi değiştirilmedi. Oysa vergi mükelleflerinin, bazı harcamalarını gider yazma, bazı gelirlerini gizleme, araç alıp işletmeye kaydetme, tamir ve yakıtını masraf yazma gibi, birçok avantajları varken, ücretliler bunların hiçbirinden yararlanamıyorlardı. Son olarak da, 2008 yılında (emlak vergisi hariç) bütün vergi ve cezalar yüzde 7.2 oranında artırılırken, vergi dilimleri yüzde 4 artırıldı. Böyle olunca, ücretliler tarife dilimleri nedeniyle, 2008’de daha fazla vergi ödeme durumunda kaldılar. Birden fazla işverenden ücret alanların beyan sınırı da yüzde 4 oranında artırıldı. ENFLASYON, VERGİLER VE ÜCRETLER 2007 yılı enflasyonu, hedeflenen yüzde 4’ün iki katını aşarak yüzde 8.39 oldu. Enflasyon gıdada yüzde 12.42, alkollü içecek ve tütünde 17.20, konutta yüzde 11.21, lokanta ve otellerde yüzde 10.42 oldu. Elektriğe yüzde 15 zam geldi. Geçen ay fiyatı yüzde 35.59 artan patlıcan zam şampiyonu oldu. Onu yüzde 21.66 ile kabak izledi... Vergilere bakıyoruz; Motorlu Taşıtlar Vergisi, Harçlar, Damga Vergisi, Çöp Vergisi, idari para cezaları, vergi cezaları, trafik cezaları ve daha bir çok vergi ve ceza yüzde 7.2 artmış. Sonra... Dönüp emeklilere ve ücretlere bakıyoruz; aylıklarında yüzde 2 artış var. Öte yandan memurun "çocuk zammı" 2008’de günde 1 Yeni Kuruş artırılmış!.. Özetle, ücretlilerin mağduriyetini gidermek gerekiyor. http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/8088772.asp?yazarid=82 |