Bu e-Posta adresi istenmeyen postalardan korunmaktadır, görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Anayasa Mahkemesi iki gün önce verdiği ve 26 Ocak 2008 Cumartesi tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan K. 2007/4 sayılı kararı ile 5393 sayılı kanunla ilgili iptal davasını reddetmiştir. İptal davası 1.7.2006 günlü, 5538 sayılı "Bütçe Kanunlarında Yer Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelere Eklenmesi ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 29. maddesiyle 3.7.2005 günlü, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14. maddesine eklenen 8. fıkranın, Anayasa'nın 2., 10., 11. ve 127. maddelerine aykırılığı iddiasıyla açılmıştır. Sözkonusu fıkra, "Sivil hava ulaşımına açık havaalanları ile bu havaalanları bünyesinde yer alan tüm tesisler bu kanunun kapsamı dışındadır" şeklindedir.

Açılan iptal davasında çeşitli hukuka aykırılıklar dışında bu köşenin konusu çerçevesinde şunlar vurgulanmaktadır: "Ösöz konusu hükümle, sivil hava ulaşımına açık havaalanları ile bu havaalanları bünyesinde yer alan tüm tesisler 5393 sayılı kanunun kapsamı dışına çıkartılmakta; bir başka deyişle ilgili belediyelerin görev, yetki ve sorumluluk alanı dışında bırakılmaktadır... Bu durumda sivil hava ulaşımına açık olmayan havaalanları ile bunların bünyesindeki tesisler belediyelerin yetki ve görev alanındaki hizmetlerden yararlanacak; belediyeler de bu tür havaalanları ve tesisleri yetki ve görevleri çerçevesinde denetleyecek; ulaşım yollarını yapmak, çöp toplamak, yapı ruhsatı vermek gibi birçok hizmet sunacak; vergi, resim ve sair harçları da alacaktır. Sivil ulaşıma açık havaalanları ise bu tür hizmetlerden yararlanamayacak; belediyelerin de bunları denetlemesi, vergi, resim veya harç alması, hizmet sunması söz konusu olmayacaktır."

Görüldüğü üzere sözkonusu fıkra düzenlemesi ile sivil ulaşıma açık havaalanları bakımından sözkonusu olan denetim ve yapı ruhsatı verilmesi yanında çöp toplanması, ulaşım yolları yapılması ve özellikle vergi, resim ve harç alınması belediyelerin yetkisi dışına çıkarılmaktadır.

İptal talebinde ayrıca "...Bir hukuk devletinde tüm kamu işlemlerinin nihai amacının kamu yararı olması gerekir. Bir hukuk devletinde kamu erkinin kullanımında keyfiliğe asla yer yoktur. İptali istenen sekizinci fıkra hükmünde, sivil ulaşıma açık havaalanları ile tesislerinin belediyelerin yetki ve görev alanlarının dışına çıkarılmasının ise makul, geçerli, haklı ve zorunlu görülebilecek herhangi bir gerekçesi yoktur...Böyle bir durum ise hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmaz ve bu ilkenin ifade edildiği Anayasa'nın 2. maddesine aykırı düşer." ifadesi yer almaktadır.

Anayasa Mahkemesi kendisine diğer maddelerin yanında 2. maddeye aykırılık iddiasıyla yapılan başvuruyu 'kuralın 2. maddeyle ilgisi yoktur' demek suretiyle sonuçlandırmıştır. Neden olmadığına dair bir açıklama kararda yer almamaktadır. Bu durumda iptal davasını açanların iddiaları cevaplanmamıştır.

Şimdi konuyla bağlantılı bazı parçaları birleştirmeye başlayalım. Bunlar vergiler, Bakırköy Belediyesi ve Atatürk Havaalanı'dır. Yerel çeçimler sonrasında Bakırköy Belediyesi'nin en önemli gelir kaynağını Hipodrom ile birlikte Atatürk Havaalanı oluşturmaktadır. Belediye Gelirleri Kanunu kapsamındaki bu vergiler en başından beri sorun yaratmıştır. Bu vergilerin toplanması yanında kapsamları bakımından yapılan tespit ve denetim konularında yaşanan sıkıntılar ancak Belediye Kanunu'na eklenen bu fıkra sonrasında o tarihten sonrası bakımından sona erdirilmiştir. Bir başka ifade ile yaşanan sıkıntıların hemen ardından sözkonusu fıkranın getirilmesi ile Bakırköy Belediyesi'nin kanunen alma hakkı bulunan vergiler kapsam dışına çıkarılmıştır.

Kanun hükmü getirilmiş midir? Evet.

Vergilerin alınması bu fıkra ile engellenmiş midir? Evet.

Anayasa Mahkemesi getirilen fıkranın çok geniş ve önemli sonuçlarını hukuk devleti açısından incelemiş ve değerlendirmiş midir? Hayır.

Getirilen fıkra hükmü hukuka uygun mudur? Hayır.

Hayırlı olsun.

http://www.dunyagazetesi.com.tr/news_display.asp?upsale_id=342840&dept_id=80