KDV düzenlemesi inşaatı vurur |
30 Mayıs 2012 | |
İnşaat sektörünün en dinamik alanını oluşturan konut üretiminde şimdiye kadar uygulanan 150 m2 ve üstündeki binalara %18, 150 m2 altında olanlarda % 1 olan KDV oranı arsa veya konutun vergi değeri esas alınarak farklılaştırılıyor. Halen TBMM Genel Kurulu’nda olan “torba yasa” tasarısı ile konut teslimlerinde şimdiye kadar uygulanan 150 m2 ve üstüne yüzde 18, 150 m2 altına yüzde 1 KDV oranları, inşaatın yapıldığı arsa veya konutun vergi değeri esas alınarak farklılaştırılıyor. Böylece 150 m2nin altı konutlarda KDV’nin artırılması öngörülüyordu. Ancak, konut sektöründe başlanmış işleri ve konut talebini olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle karşı çıkılan bu düzenleme TBMM Plan ve Bütçe Alt Komisyonu’nda yumuşatıldı. Öngörülen düzenleme inşaat sektörü açısından kritik öneme sahip. Sektör bir yönüyle halen konut teslimlerine metrekare ölçütüne göre yüzde 1 ve yüzde 18 olarak uygulanan KDV oranlarında iade sorunundan şikayetçi. Örneğin, müteahhit inşaat malzemelerinde yüzde 18 KDV ödeyerek malzemeyi alıyor. Bir konut ya da bir yapıyı imal ediyor. Sonra, 150 metrekarenin altındaki yapıyı yüzde 1 KDV ile satıyor. Devlet ödediği yüzde 18’lik KDV’nin yüzde 1’ini karşılamış oluyor. Yüzde 17’lik olan kısmı iade edilmesi gerekirken, alamıyor. Böyle bir sorunumuz da var. Getirilen muafiyetler sektörün taleplerini karşılamaz. Burada belli bir kesimden farklı KDV alınması doğru, destekliyoruz; ama, bütünü de görmek lazım. Diğer alanda yaptığın haksızlığı görmeden, o haksızlığı telafi etmeden başka bir hak talep etmek genel açısından dil bir yaklaşım olmuyor. Şimdi kentsel dönüşüm ya da bir kısım teşvik alanı içindeki yapılarla ilgili istisna tutmak da çözüm değil. Sen başarmak, sonuç almak istediğin konuyla alakalı işin önünü çıyorsun, ama özel sektörün, müteşebbis ruhun, kendi sermayesiyle, çabasıyla bir şeyler yaratmaya çalışan kesimin önünü tıkıyorsun! Olaya bu çerçevede bakmak l‚zım. Ama yüzde 1 aldığın yerde de inşaat malzemesine yüzde 18 KDV ödeyen müteahhidin kaybı ne olacak? Arada yüzde 17 kayıp var. Onu sen alıyorsun devlet olarak, peki niye iade etmiyorsun? Kentsel dönüşümü desteklemek güzel ama bütün kesimlerin ihtiyacını karşılayacak şekilde; inşaat malzemelerinin KDV’sini yüzde 8’e, konuttaki ortalama KDV’yi de yüzde 8’e indirsen daha adil olur. Bir de şöyle göreceli bir durum var. Gayrimenkul rayiç değerlendirmeleri Türkiye’de çok sağlıklı değil. Bunu neye göre yapacaksın? Bence bu tür ayrıntılara hiç girilmemeli. Toplamına değer bir hadise yapılmalı. Örneğin, 500 bin liraya konut satılıyorsa zaten ona göre genel vergisini alıyorsunuz, Bunun üstüne katma değer oranını artırmak adil ve mantıklı değil. Hem kentsel dönüşümden, hem de yabancılara satış yasasından ötürü inşaat sektöründe oluşacak hareketlilik var. Bu tür düzenlemeler bu hareketliliğin önünü de keser. Kentsel dönüşüm alanlarında bir kısmı devlet eliyle olacak ama bir kısmı da özel sektör gücüyle olacak. KDV muafiyeti sağlasanız da müteahhit finansmanı daha önce yaptığı işlerden, öz kaynaklarıyla sağlayacak. Bu durum, mevcut finansman kaynaklarının kentsel dönüşüme ilk etapta yansıtılmasına engel teşkil edecek, bu bir. İkincisi, kentsel dönüşüm ilan edilen alanların dışında da dönüşüm olacak. Şu anda bile İstanbul-Kısırtepe’de binlerce gecekondu dönüştürülüyor. Resmen kentsel dönüşüm alanı ilan edilmediğinde özel sektör de oralara girmek istemeyecek. Devlet bu sektörü kendi menfaatine göre TOKİ evi, kentsel dönüşüm evi şeklinde ayırıp özel sektörün vergi yükünü ağırlaştırdığı zaman özel sektör de üretimi düşürür. Yılda 2-3 milyar KDV alacaksın diye, 100 milyar yatırım gücüne sahip sektör yüzde 15 gerilese 15 milyar liralık yatırım gücünü kaybettireceksin. Bunları bu açıdan değerlendirmek lazım. Şu anda Türkiye’de üretim aşamasında olan 300 bin civarında konut, KDV’de yüzde 17 fark var. Yeni bitirdiğim bir sitenin bir kısmını KDV dahil sattık. Yüzde 1 alıyorsun, ama şimdi yüzde 17 KDV getirdiğin zaman ben nereden karşılayacağım? İşin karşılığında fatura da alamamışsınız. Bunları ispatlama şansınız olmuyor. Yeni uygulamada şu sakıncalar var: Belgelendiremediğiniz giderler için fatura alamıyorsunuz. Arsa sahiplerine bedava konut, arsa parası veriyor ama fatura alamıyorsunuz. Şimdi yapılan tüm konutlarda doğalgaz, asansör var, lüks konut sayılıyor. Sattığınız her daire için yüzde 18 KDV ödeyeceksiniz. Konut fiyatı artacak. Yetmiyormuş gibi arada müthiş bir kazanç gözükecek, onun da yüzde 30’a yakın kısmını devlet vergi olarak isteyecek. Yani kazandığınızdan fazla vergi ödemiş olacaksınız. Bu sistem tam olarak işletildiğinde Türkiye genelinde 200 bin inşaat firmasından sadece 1000’i kalır, diğerleri işlerini bile tamamlayamadan iflas bayrağı çeker. Net alanı 150 metrekareyi aşan konutların vergi yükünü ve nihai olarak fiyatlarını önemli ölçüde artırmakta. Net alanı 150 metrekareye kadar olan konut teslimleri yüzde 1, 150 metrekareyi aşanlarda ise net alanın 150 metrekareye kadar olan kısmı için yüzde 1, aşan kısmı için yüzde18 veya daha düşük bir oranda KDV uygulanmalı. Yüzde 1 veriyoruz, yüzde 18’le malzeme alıyoruz, arada KDV açığı doğuyor, onu devletin bize ödemesi gerekiyor. Çeşitli bahanelerle ödemiyorlar, Sigorta konusunda mesela, devlet ‘şu binaya 100 bin liralık sigorta ödemeniz’ gerekiyor diyor; siz bu kadar işçi çalıştırsanız da çalıştırmasanız da o parayı devlete ödüyorsunuz. Şimdi özelleştirme ve kentsel dönüşüm alanları bu düzenlemeden muaf tutuluyor. Nasıl bir mantık anlamıyorum! O zaman herkes bu işi bırakacak, TOKİ yapacak tek başına, rekabet edilemez bir halde... Ya da TOKİ tamamen kendi işine dönecek ve sosyal konut yapmaya devam edecek. Son olarak, KDV oranlarında yapılacak artış ne yazık ki büyük oranda vatandaşa yansıtılacak. “Yüksek gelirliden bir miktar daha fazla vergi almak amacıyla” hazırlanan düzenlemede vergi oranlarının henüz belli olmaması endişeleri artırıyor. Vergilerin üç aşamalı yüzde 1, yüzde 8 ve yüzde 18 olarak belirleneceği medya organlarında dile getiriliyor. yapılıyor. Tüm binalar bu vasıfta olduğu için lüks konut sınıfına giriyor. Bu açıdan yeni düzenleme yasalaşırsa tüm konutlarda KDV uygulaması yüzde 18 olacak. Bu, aslında 150 metrekarenin altındaki konutlarda KDV iadesiyle ilgili bir düzenleme. Devletin firmalara iade etmek zorunda olduğu KDV fazlasının verilmemesi üzerine firmaların haklı şikayetlerini ortadan kaldırmaya yönelik. Devlet zaten küçük firmalara bu iadeleri vermemekte, büyük firmalar ise kamuoyu baskısını kullanmaktaydılar. Bu düzenleme ile hiçbir firmanın KDV iadesi alma şansı kalmayacak. Fakat burada unutulan şey, konut fiyatlarındaki artış. Zaten kentsel dönüşümleri ve TOKİ’leri hariç tutarsak ülke genelinde konut fazlası oluşmaya başladı. Kentsel dönüşüm yerlerini ve TOKİ’leri vatandaş KDV’siz olduğu için
http://www.dunya.com/kdv-duzenlemesi-insaati-vurur-155705h.htm ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
|