Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yurt dışına verilen hizmetlerde yeni teşvikler PDF Yazdır e-Posta
14 Haziran 2012
Image

Mevcut istisna

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5/1-h maddesi uyarına; yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlar kurumlar vergisinden istisnadır.

Teknik hizmetler hangileri?

Kanunda bahsi geçen “teknik hizmet” tanımına hangi hizmetlerin girdiğine yönelik olarak bugüne kadar yapılmış bir açıklama bulunmamaktaydı.

5 Mayıs 2012 tarihinde yayımlanan 6 seri numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile konuya açıklık getirilmiş; ‘’teknik hizmetler’’in esas itibariyle inşaat, onarım ve montaj işleriyle ilgili olarak yürütülen planlama, projelendirme, mimarlık ve mühendislik, etüd, fizibilite, harita tasarım, metraj, keşif, idari ve teknik şartname ile ihale dosyası hazırlama, ihale değerlendirme, mesleki kontrollük, inşaat kontrollüğü, tasarım kontrollüğü, işletmeye alma danışmanlığı, proje ve yatırım yönetimi ve benzeri hizmetleri kapsadığı açıklanmıştır.

İş yeri ya da daimi temsilci şartı

1 seri numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin 5.9 numaralı bölümünde, teknik hizmetlerden elde edilen kazançların istisnadan yararlanabilmesi için, bu işlerin yurt dışında bulunan iş yerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla yapılması; yurt dışında ayrıca bir iş yeri veya daimi temsilci olmadan yapılan teknik hizmetlerin, hizmet ihracatı olarak değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir.

Bu doğrultuda, her ne kadar teknik hizmetler inşaat ve onarma işinin tamamlayıcı bir unsuru olsa da, kurumların yurt dışında devam eden bir inşaat ve onarma işi olmadığı ya da ayrıca bir iş yeri veya daimi temsilci bulundurmadıkları durumlarda bu faaliyetin ihracat olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

Hizmet ihracatı olarak değerlendirilmesinin sonucu ise söz konusu istisnadan yararlanılamaması ve kazancın tamamının kurumlar vergisine tabi tutulmasıdır.

Yurt dışında inşaat varsa

Teknik hizmetler niteliği gereği yurt dışı inşaat, onarma ve montaj hizmetleriyle ilgili olmakla birlikte Türkiye’de de icra edilebilir.

Kurumların yurt dışında bir inşaat ve onarım işi varsa, Türkiye’deki merkez tarafından yurt dışındaki müşteri ve/veya şubeye verilecek buna bağlı teknik hizmetler ister Türkiye'de isterse yurt dışında yapılsın elde edilen kazançlar istisnadan yararlanabilecektir.

Kurumların yurt dışında yaptıkları bir inşaat ve onarım işinin bulunmaması halinde ise ancak yurt dışında bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla yaptıkları teknik hizmetlerden elde edilen kazançlar istisnadan yararlanabilecektir.

Örneğin; Rusya’da inşa edilecek bir santrala ilişkin olarak Türkiye’deki bir başka şirketin bu işin projesini çizmesi karşılığı elde edeceği kazanç istisnadan yararlanamayacaktır. Ancak santral inşası işini alan firmanın bu işin projesini Türkiye’deki merkezinden çizmesi karşılığı elde edeceği kazanç istisnadan yararlanabilecektir.

Yeni düzenleme

6322 sayılı Kanun ile getirilen yeni düzenlemeyle; Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara Türkiye’de verilen ve münhasıran yurt dışında yararlanılan mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti alanlarında faaliyette bulunan hizmet işletmelerinin münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazancın %50’sinin kurum kazancından indirilmesi imkanı getirilmektedir.

Bu indirimden yararlanılabilmesi için fatura veya benzeri belgenin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi şart koşulmaktadır. Ayrıca hizmetten münhasıran yurt dışında yararlanılmış olması gerekmektedir.

Bakanlar Kurulu’na %50 oranını, hizmet alanları itibarıyla sıfıra kadar indirme veya %100’e kadar artırma yetkisi verilmiştir.

İlave teşvik ne?

Yurt dışında bir işyeri veya daimi temsilcilik aracılığıyla yapılan teknik hizmetler ile yurt dışındaki inşaat işlerine bağlı olarak yurt içinde yapılan teknik hizmetlerden elde edilen kazançlar zaten Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5-1/h bendi ile kurumlar vergisinden istisna tutulmaktadır.

6322 sayılı Kanun ile yurt dışındaki müşterilere Türkiye’den verilecek ve KVK 5-1/h bendi çerçevesinde hizmet ihracı kapsamında değerlendirilen mimarlık, mühendislik ve tasarım hizmetlerinden elde edilecek kazancın %50’si de kurumlar vergisinden istisna edilebilecektir.

6322 sayılı Kanun ile getirilen bir başka yenilik de mimarlık mühendislik gibi teknik hizmetlere ilave olarak tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmetlerini de istisna kapsamına almasıdır.

Etkilerini yakın zamanda göstereceğini düşündüğümüz bu teşvik ile yurt dışı merkezli global şirketlere belirtilen hizmetleri veren şirket sayısında belirgin bir artış olacaktır. Zira bu şirketlerin kazançları üzerindeki vergi yükü %10’a kadar düşmüş olmaktadır.

Yabancıya eğitim ve sağlık hizmeti de istisna!

Şimdiye kadar görülmemiş bir istisna da eğitim ve sağlık alanında faaliyet gösteren ve Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere hizmet veren işletmelerin münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazancın %50’sinin kurum kazancından indirilmesi imkanı getirilmesidir.

Türkiye’de yerleşmiş olanlardan kasıt; ikametgahı Türkiye’de bulunanlar ile bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlardır. Dolayısıyla  getirilen istisna  Türkiye’de ikamet etmeyen yabancılar ile yurt dışında ikamet eden Türk vatandaşlarına verilen hizmetlere ilişkindir.

İstisnadan yararlanılabilmesi için, bu işletmelerin ilgili bakanlıktan gerekli izinleri alarak faaliyet göstermeleri gerekmektedir. Ayrıca, fatura veya benzeri belgenin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi şart koşulmaktadır.

Eğitim sağlık hizmetlerine ilişkin istisnadan yararlanılabilmesi için, hizmetten münhasıran yurt dışında yararlanılması şart değildir. Bu hüküm doğrultusunda, istisna kapsamının yurt dışına verilen eğitim sağlık hizmetlerinin yanı sıra Türkiye’ye gelerek eğitim hizmeti alanlar ile Türkiye’de tedavi gören hastaları da kapsayabileceği anlaşılmaktadır.

Kapsamın bu şekilde belirlenmesinin radikal bir düzenleme olarak görülmesi gerekir. Zira bu halde yabancı kişilere verilen eğitim sağlık hizmetlerinden elde edilecek kazancın yarısı vergiden istisna olacağı için bu kişilere Türkiye’de yerleşik Türk vatandaşlarına kıyasla daha ucuza hizmet verilebilmesi mümkün hale gelecektir. Özellikle sağlık sektöründe, aynı hizmetin salt hastanın ikametgahı göz önüne alınarak farklı fiyatlamaya tabi tutulması bir çok soruna yol açacaktır.

Bahsedilen hizmetler yararlanıcısı yurt dışında olan ve uzaktan erişim imkanları kullanılarak verilecek hizmetler de olabilir.

Maliye Bakanlığı ilgili bakanlıkların görüşünü almak suretiyle bu teşvik mekanizmasının uygulamasına ve denetime ilişkin usul ve esasları belirleyecektir. Dolayısıyla uygulamanın ayrıntıları önümüzdeki günlerde netliğe kavuşacaktır.

Düzenlemenin amacı

Madde gerekçesinde, her iki düzenleme ile hizmet ihracı yoluyla ülke ekonomisinin uluslararası rekabetçiliğinin artırılması, yeni ihracat alanlarının oluşturulması, istihdam imkanlarının yaratılması ve nitelikli işgücünün Türkiye’de istihdamının artırılmasının desteklenmesinin amaçlandığı belirtilmektedir.

Bu teşviklerin, bir taraftan ülkemizde belli bir konuda uzmanlaşmış, yabancı dil bilgisine sahip olan vatandaşlarımızın istihdam olanaklarını artıracağı, yurt dışına gitmeksizin de dünyanın her yerine birçok hizmetin verilmesi imkanı doğacağı için beyin göçünü de engelleyeceği ifade edilmektedir. 

İstisna kazancın hesaplanması

Söz konusu istisna bir kazanç istisnası olduğundan; istisna kapsamındaki faaliyetlerden elde edilen hasılattan bu faaliyetler nedeniyle yüklenilen gider ve maliyet unsurları ve istisna kapsamına giren faaliyetler ile bu kapsama girmeyen işlerin birlikte yapılması durumunda müşterek genel giderler ile müştereken kullanılan tesisat, makine ve ulaştırma vasıtalarının amortisman giderlerinin düşülmesi sonucu bulunacak kazancın %50’si istisna olacaktır.

Dolayısıyla istisna kazancın tespiti açısından, istisna kapsamında bulunan ve bulunmayan hasılat, maliyet ve gider unsurlarının ayrı ayrı izlenmesi, kayıtların da bu ayrımı sağlayacak şekilde tutulması gerekmektedir. Onur Elele/E&Y

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.