Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Asgari ücreti asma zorunluluğu kalktı mı? PDF Yazdır e-Posta
27 Temmuz 2012
Image

Önceki gün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sayın Faruk Çelik, popüler futbolcuların bile asgari ücretle sigortalı yapıldığını açıkladı.

Aslında bu birçoğumuz için sürpriz bir bilgi değil. Bazı şirketlerde genel müdürlerin, mühendis, mimar ve doktor gibi nitelikli personellerin bile SGK sigorta bildirimlerinin asgari ücret üzerinden yapıldığına bakılırsa sorunun vehametini daha rahat görebiliriz. Konu asgari ücret olunca okurumuz Hasan Kara'nın sorusunu da mutlaka cevaplamalıyız diye düşünüyorum.

Okurumuz "işyerlerine asılan "bu işyeri asgari ücretle çalışmaktadır" yazısının asılma zorunluluğu kaldırıldı mı?" diye soruyor. Gerçi özellikle büyükşehirlerde neredeyse asgari ücretle çalışan kalmamasına rağmen işyerlerinde bu yazının astırılmasının bir anlamı kalmamıştı.

İşte 07.07.2012 tarih ve 28346 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren değişiklikle "İşverenler yayımlanan asgari ücretleri işyerlerinde işçilerin kolayca görebilecekleri bir yerde ilan etmek zorundadır." hükmü kaldırılmıştır.

Artık 07.07.2012 tarihinden geçerli olmak üzere işyerlerinde geçerli asgari ücret tutarlarını gösteren ilan asma zorunluluğu kaldırılmıştır.

***

Devlet işi başka işe benzemez
Devlet, ihracatçı işveren şirketlerin yüklerini azaltmak ve cari açığı azaltmak için sürekli arayış içerisinde. Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan da iş adamlarına sürekli olarak ihracatı artırmaları için yeni hedefler koyuyor. 2023 yılı için iş dünyasının 500 milyar TL ihracat hedefi var. Tabi, bu hedeflerin tutturulması için devletin de elini taşlın altına koyması gerekiyor. Sürekli yeni teşvikler açıklanıyor ama gelin görün ki işin iç yüzü hiç de öyle kolay değil. Yine ihracat yaptığı için KDV iadesi alacağı olan şirketlerin vergi ve SGK borçlarına mahsup etmeleri için yıllar önce bir düzenleme yapılmıştı. Ama demek ki, sistemde hatalar var ve error veriyor. İşte konuyla ilgili olarak okurumuz Mustafa Özbay' ın yazısını aynen aktarıyorum ve okurlarımız adına yetkililerden de çözüm bekliyorum.

"Resul bey selam ve saygılarımı iletiyorum. Bir firmada mali işler müdürü olarak çalışıyorum ve biz yöneticileri adeta dokuz doğurtan ve devamlı olarak strese sokan "KDV iadelerinin SGK borçlarına mahsubu konusunda yardımlarınızı rica ediyoruz. Sesimizi ancak sizler duyurabilirsiniz.

Şöyle ki, bizim gibi yoğun olarak ihracat yapan firmaların vergi dairesinden olan KDV iade alacakları devamlı olarak biriktiğinden, bu alacaklarımızı 84 no.lu KDV Genel Tebliği'ne istinaden SGK'ya olan primlerimize mahsup ettiriyoruz.

Vergi dairelerine ödeme vadesine bir hafta kala dilekçesi verilen ve o ayın son gününe kadar olan SGK primi ödeme süreleri çıkarılan bir genelge ile KDV iade alacağından dolayı mahsup dilekçesi verilen SGK prim borçları ayın son gününden itibaren 15 gün içerisinde vergi dairelerince ödemesi gerçekleştirilebiliyor ve bunun için mükellefe her hangi bir problem yansıtılmıyor. Ancak ihaleye giren firmalar bu 15 günlük süre içerisinde SGK borcu yoktur yazısı alamadıkları için teminat mektupları yanıyor veya ihale ellerinden alınıyor. Durumu vergi dairesine anlattığınızda bize kanunun verdiği süre içerisinde yapıyoruz, bir problem yok diyorlar. Sigortaya gidip biz bu bakiyeyi mahsup ettiriyoruz dolayısıyla borcu yoktur yazısını vermeniz gerekiyor dediğinizde ise SGK yetkilileri ben ekranda borç görüyorsam borcu yoktur yazısını vermem diyor.

Mesela bugün 25 temmuz 2012 ve hala benim mayıs ayı SGK mahsuplarım yapılamadığından borcu yoktur yazısını alamıyorum. Vergi dairesi merkez bankasına gönderdik diyor, SGK ise benim ekranıma düşmedi diyor. Benim son 23 gün içerisinde imzalamam gereken bir ihale sözleşmesi olsaydı geçici teminat mektubum yanacaktı. Bu konuyu gündeme getirirseniz memnun kalırız." diyor.

Evet, virgülüne dokunmadan aynen aktardım. Umarız ilgililerin ilgisini çeker ve sorun çözülür. Devletin bir kurumu diğerini tanımıyor, bu nasıl bir iletişimsizliktir. Bu nasıl bir vurdumduymazlıktır. Ben görevini yapmayan bir kamu görevlisinin tembelliğinden veya ihmalkarlığından zarar görüyorsam bunu kim telafi etmeli? Vatandaşın mağduriyeti nasıl giderilmeli? Resul Kurt

http://www.dunya.com/asgari-ucreti-asma-zorunlulugu-kalkti-mi-149106yy.htm

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.