Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yabancı Fon Kazançlarının Vergilendirilmesi PDF Yazdır e-Posta
02 Ağustos 2012
Image

1. Konu
 
6322 sayılı Yasa ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu''''na (KVK) yabancı fon kazançlarının vergilendirilmesine yönelik olarak 5/A maddesi eklenmiştir.
 
Yapılan bu düzenlemeler çerçevesinde yabancı fon kazançlarının vergilendirilmesinin ayrıntılı olarak irdelenmesi yazımızın konusunu oluşturmaktadır.
 
2.Konunun Analiz ve Değerlendirilmesi
 
Yabancı fon kazançlarının vergilendirilmesine yönelik olarak KVK' ya 6322 sayılı Yasa ile eklenen 5/A maddesinin tam olarak kavranabilmesi bakımından, öncelikle bu madde lafzında geçen "fon", "portföy", "portföy yönetimi" gibi bazı teknik kavramların ilgili mevzuattan hareketle açıklığa kavuşturulması gerekir (3)
 
2.1. Yatırım Fonu Nedir, Nasıl Kurulur, Nasıl Faaliyet Gösterir?
 
KVK' nın 2/1' inci maddesi uyarınca, KVK uygulanmasında, Sermaye Piyasası Kurulu''''nun düzenleme ve denetimine tâbi fonlar ile bu fonlara benzer yabancı fonlar sermaye şirketi sayılmaktadır.
 
2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu' nun 32/c maddesi uyarınca, yatırım fonları sermaye piyasası kurumlarından bir tanesidir.
 
Sermaye Piyasası Kanunu' nun 37/1''''inci maddesi uyarınca; halktan katılma belgeleri karşılığında toplanan paralarla, belge sahipleri hesabına, riskin dağıtılması ilkesi ve inançlı mülkiyet esaslarına göre sermaye piyasası araçları, gayrimenkul, altın ve diğer kıymetli madenler portföyü işletmek amacıyla kurulan mal varlığına Yatırım Fonu adı verilir.
 
Fonun tüzel kişiliği yoktur; ancak mal varlığı kurucunun mal varlığından ayrıdır. Kurucu, fonu, yatırım fonu katılma belgesi sahiplerinin haklarını koruyacak şekilde temsil eder, yönetir veya yönetimini denetler. Fon varlığının korunması ve saklanmasından kurucu sorumludur.
 
Yatırım fonlarının kuruluş ve faaliyet koşulları Sermaye Piyasası Kanunu''''nun 38' inci maddesinde hükme bağlanmıştır. Bu maddeye göre; yatırım fonu kurmak için, kurucunun yatırım fonu içtüzüğünü hazırlayarak, bunun noterden tasdikli bir örneği ve Sermaye Piyasası Kurulu' nca (SPK) belirlenecek diğer belgelerle birlikte, SPK''''ya izin için başvurması zorunludur. Banka ve sigorta şirketlerinin yatırım fonu kurmak üzere SPK' ya başvurmaları halinde Hazine Müsteşarlığı''''nın (4) görüşü alınır.
 
Fon yönetimi ve saklama hizmetlerinin farklı kurumlarca yürütülmesine SPK tarafından karar verilebilir.
 
Bankalar, sigorta şirketleri, aracı kurumlar, kanunlarında engel bulunmayan emekli ve yardım sandıkları ile 506 sayılı Kanunun geçici 20''''nci maddesi uyarınca kurulmuş olan sandıklardan, SPK''''nın tebliğle belirleyeceği esaslara uyanlar yatırım fonu kurabilirler.
 
SPK;
 
a) Fonun kuruluşu, fonun asgari tutarı, fon türleri itibariyle portföylerde bulundurulabilecek kıymetleri ve portföy sınırlamaları, değerleme esasları, fon karının tespiti ve dağıtımı ile fonun faaliyet ve yönetim ilkelerini, birleşmesini, sona ermesini ve tasfiyesini,
 
b) Fon içtüzüğünün, yönetim ve saklama sözleşmelerinin düzenlenmesini, kapsamını, değiştirilmesini, tescil ve ilanını, katılma belgelerinin değerine, ihraç ve geri satın alma fiyatlarının hesaplanmasına ve ilanına, alım satım ilkelerine ilişkin esasları,
 
belirler.
 
Fon mal varlığı rehnedilemez, teminat gösterilemez ve üçüncü şahıslar tarafından haczedilemez.
 
Fon kurucusu veya yöneticisinin iflası veya tasfiyesi halinde SPK gerekli tedbirleri almaya yetkilidir.
 
2.2.  Portföy Yönetim Şirketi ve Portföy Yöneticiliği
 
Portföy yönetim şirketi; portföy yöneticiliği faaliyetinde bulunmak üzere Sermaye Piyasası Kanunu''''nda ve SPK''''nın konuyla ilgili düzenlemelerinde belirlenen koşulları yerine getirerek SPK' dan yetki belgesi almış şirkettir.
 
Portföy yöneticiliği; finansal varlıklardan oluşan portföylerin, her bir müşteri adına, müşterilerle yapılacak portföy yönetim sözleşmesi çerçevesinde maddi bir menfaat sağlamak üzere vekil sıfatıyla yönetilmesidir.
 
Alım satıma aracılık faaliyetinin yürütülmesi sırasında, bu faaliyetin içeriğiyle ilgili olarak süreklilik arz etmeksizin verilen hizmetler portföy yöneticiliği faaliyeti kapsamında değildir.
 
Portföy yöneticiliği faaliyeti; portföy yönetimi şirketinin yanı sıra SPK''''dan yetki belgesi alması koşuluyla aracı kurum, mevduat kabul etmeyen bankalar ve bu maddenin altıncı fıkrasında belirtilen hizmetler ile sınırlı olmak üzere girişim sermayesi yatırım ortaklıkları tarafından da yürütülebilir.
 
Portföy yönetim şirketi, SPK' dan yetki belgesi almak koşuluyla yatırım danışmanlığı faaliyetinde de bulunabilir ve yatırım danışmanlığı kapsamında faaliyette bulunulabilecek alanlarda vekil sıfatıyla müşterisini temsil edebilir. Ayrıca, SPK tarafından belirlenen koşullara sahip portföy yönetim şirketleri tarafından, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Gelişen İşletmeler Piyasası''''nda piyasa danışmanlığı hizmeti verilebilir.
 
Yetkili kurum, 20/3/2003 tarihli ve 25054 sayılı Resmî Gazete''''de yayımlanan Seri: VI, No: 15 sayılı Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklıklarına İlişkin Esaslar Tebliğinde tanımlanan nitelikli yatırımcılarla sınırlı olmak üzere söz konusu Tebliğde tanımlanan girişim sermayesi yatırımlarına yönelik olarak portföy yöneticiliği hizmeti verebilir. Ayrıca, girişim sermayesi yatırım ortaklıkları hariç olmak üzere yetkili kurumlar tarafından bu fıkra kapsamında yatırım danışmanlığı hizmeti verilebilir.
 
Portföy yönetim şirketi, SPK düzenlemeleri çerçevesinde yatırım fonu katılma paylarının alım satımına aracılık edebilir.
 
2.3. KVK' nın 5/A Maddesinin Analizi
 
KVK' ya 6322 sayılı Yasa ile eklenen 5/A maddesi; belirli koşulları yerine getirmeleri kaydıyla KVK' nın 5/(1)-a-4-d maddesi ile Türkiye''''de kurulu fonların kazançlarına yönelik istisnaya koşut olarak yabancı yatırım fonu kazançlarına istisna getirmektedir. Bu aslında, KVK' nın yerli ve yabancı sermaye şirketlerini aynı hukuk çerçevesinde görmesinin de doğal bir gereğidir.  Bu düzenleme ile artık Türkiye''''de SPK tarafından gerekli yetkilendirme işlemi yapılmış tam mükellef portföy yöneticiliği şirketleri vasıtasıyla yabancı fonların Türkiye' den çeşitli yollarla sağlayacakları kazançlar kurumlar vergisinden istisnadır.  KVK''''nın 5/A maddesi, KVK' nın 5''''inci maddesine uygun ve hukuken eşitlik ilkesine koşut bir düzenleme niteliğindedir.
 
Bu düzenleme ile aynı kaynaktan sağlanan fon kazancına iki tür istisna getirilmektedir.
 
1. Yabancı yatırım fonu sahibinin elde ettiği fon kazancına tanınan istisna,
2. Yabancı fona bu kazancı temin eden portföy yöneticiliği yetki belgesine sahip tam mükellef şirketin bu fon kazancı üzerinden en fazla % 20 oranında aldığı portföy işletim ücretine tanınan istisna. 
 
Yabancı fona fon kazancı temin eden tam mükellef şirketin sağladığı fon kazancından işletim gideri olarak aldığı en fazla % 20 oranında paya yönelik olarak KVK''''nın 5/A maddesinde ayrıntılı hükümler getirilmiştir. Buna göre; portföy yöneticiliği yapan şirketin, yukarıda belirtilen şartları sağlamak kaydıyla yabancı fondaki pay sahipliğinden doğan kazançları kurumlar vergisinden müstesnadır. Fon kazancından portföy yöneticiliği yapan şirkete düşen kısmın hesabında, bu şirkete yönetim ücreti, teşvik, prim, performans ücreti gibi her ne nam adı altında olursa olsun ödenen ücretler dikkate alınmaz. Portföy yöneticiliği yapan şirketin ve ilişkili olduğu kişilerin yabancı fonun kazançları üzerinden doğrudan veya dolaylı olarak % 20'''' den daha fazla hak sahibi olması halinde, ilgili fon kazançlarından bunlara isabet eden tutar genel hükümlere göre vergilendirilir.
 
Yabancı fon kazançlarının bu istisnadan yararlanabilmesi için bazı koşulların öncelikle var olması gerekir. Bunlar (5):
 
1. Yabancı yatırım fonu, fon kazancını tam mükellef portföy yöneticiliği yetki belgesine sahip bir şirket aracılığıyla Türkiye''''den sağlamalıdır.
 
2. Yabancı yatırım fonu, fon kazancını; her türlü menkul kıymet ve sermaye piyasası aracı, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmesi, varant, döviz, emtiaya dayalı vadeli işlem ve opsiyon sözleşmesi, kredi ve benzeri finansal varlıklar ve kıymetli maden borsalarında yapılan emtia işlemlerinden elde etmelidir.
 
3. İkinci maddede sayılan işlemlerin organize bir borsada yapılıp yapılmamasının önemi bulunmamaktadır.
 
KVK''''nın 5/A maddesi ile getirilen istisnadan yararlanmak için öncelikle yukarıdaki koşullara uygun işlemler yapılması gerekir. KVK''''nın 5/A maddesi bu temel koşullara ek olarak bazı koşullar daha getirmiş ve bu koşulların tamamının bir arada gerçekleşmiş olmasını da zorunlu kılmıştır.  Bir başka deyişle, bu koşulların herhangi birinde uyumsuzluk olması halinde KVK 5/A maddesi ile getirilen istisnadan yararlanılması mümkün olmayacaktır. Bir arada gerçekleşmesi zorunlu olan bu koşullar şöyledir:
 
a) Fon adına tesis edilen işlemlerin portföy yöneticiliği yapan şirketin mutat faaliyetleri arasında yer alan işlemlerden olması.
 
b) Portföy yöneticiliği yapan şirketin ticari, hukuki ve finansal özellikleri dikkate alındığında, yabancı fon ile arasındaki ilişkinin, emsale uygun koşullarda birbirlerinden bağımsız olarak faaliyet gösteren kişilerdeki gibi olması.
 
c) Portföy yöneticiliği yapan şirket tarafından, verilen hizmet mukabilinde emsallere uygun bedel alınması ve transfer fiyatlandırması raporunun kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresi içerisinde Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı''''na verilmesi. Transfer fiyatlandırması raporunun süresinde verilmemesi durumunda, bu raporun ilgili olduğu hesap dönemi için portföy yöneticiliği yapan şirket, fonun Türkiye''''de daimi temsilcisi sayılır. Transfer fiyatlandırması raporu verilmiş olmasına rağmen portföy yöneticiliği yapan şirket ile fon arasındaki ilişkide emsaline nazaran daha düşük bedel alınması durumunda ise sadece portföy yöneticiliği yapan şirket adına transfer fiyatlandırmasına yönelik olarak gerekli tarhiyat yapılır.
 
ç) Portföy yöneticiliği yapan şirketin ve ilişkili olduğu kişilerin yabancı fonun kazançları üzerinde, sağladığı hizmet mukabilinde her ne ad altında olursa olsun hesaplanan bedeller düşüldükten sonra, doğrudan veya dolaylı olarak % 20'''' den fazla hak sahibi olmaması.
 
Portföy yöneticiliği yapan şirketin yabancı fondaki pay sahipliğinden doğan kazançları hariç olmak üzere; fonun katılımcı ve kurucuları arasında doğrudan veya dolaylı olarak tam mükellef gerçek kişi veya kurumların kazanç payının %5''''i geçmesi durumunda, tam mükellef gerçek kişi veya kurum kurucu veya katılımcılarının tamamı portföy yöneticiliği yapan şirket tarafından Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı''''na bildirilir. Bildirim yükümlüğünün yerine getirilmemesi ya da eksik yerine getirilmesi halinde tam mükellef gerçek kişi veya kurum kurucu veya katılımcıları adına fon işlemleri nedeniyle tarh edilecek vergi ve kesilecek cezalardan portföy yöneticiliği yapan şirket müştereken ve müteselsilen sorumludur.
 
Türkiye''''de bulunan taşınmazlar, aktif büyüklüğünün % 51''''inden fazlası taşınmazlardan oluşan şirketlere ait hisse senetleri veya ortaklık payları veya bunlara ilişkin vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri, nakdi uzlaşmayla sonuçlananlar dışında emtiaya dayalı vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri, sigorta sözleşmeleri ve bunlara ilişkin vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden elde edilen kazançlar bu madde kapsamına girmez.
 
Bu maddede düzenlenen kazanç istisnasının, söz konusu fonların Türkiye kaynaklı gelirleri üzerinden yapılacak vergi kesintilerine şümulü yoktur.
 
Bu maddenin birinci fıkrasının (ç) bendi ile üçüncü fıkrasındaki % 20 ve dördüncü fıkrasındaki % 5 oranlarını sıfıra kadar indirmeye veya iki katına kadar artırmaya, beşinci fıkrasında yer alan %51 oranını yarısına kadar indirmeye veya % 50''''sine kadar artırmaya Bakanlar Kurulu, maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
 
Bu kazançlar için beyanname verilmez, diğer kazançlar nedeniyle beyanname verilmesi halinde bu kazançlar beyannameye dâhil edilmez.
 
3. Sonuç
 
6322 sayılı Yasa ile KVK' ya eklenen 5/A maddesi, tam mükelleflerin elde ettiği fon kazançları ile yabancıların Türkiye''''de yaptıkları çeşitli işlemler sonucu elde ettikleri fon kazançlarının vergileme hukukunu aynılaştırmıştır.
 
Bir başka deyişle tam mükellef ve dar mükellef fon kazancı elde edenleri eşit bir yapıya getirmiştir. Bu, hem yerli ve yabancı ayrımını ortadan kaldırmak, hem de, vergisel yük nedeniyle Türkiye''''ye gelmek istemeyen fonların Türkiye''''ye gelmesini sağlamak bakımından yararlı bir düzenleme olmuştur. Doç. Dr. Ahmet EROL (1) 
Öğretim Üyesi (2), CPA, CFE

 
KAYNAKÇA                      :
1.Ahmet EROL, A. Ercan YILDIRIM, Menkul Kıymetlerin Vergilendirilmesi, Yaklaşım Yayıncılık, Ankara, 2001.
2.6322 sayılı Yasa.
3.2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu.
4.5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu.
5. Sermaye Piyasası Kurulu''''nun konuya ilişkin Genel Tebliğ ve Sirküleri.
 
----------o----------

(1) İşbu yazıda yer alan görüş ve düşünceler tümüyle yazarına ait olup, hiçbir biçimde yazarın görev yaptığı kurumu ve üniversiteleri bağlamaz; o kurumların görüşü olarak değerlendirilemez ve kullanılamaz.  Yazıda yer alan eksiklik ve yanlışlıklardan tümüyle yazarı sorumludur.  Makaleyle ilgili görüşlerinizi Bu e-Posta adresi istenmeyen postalardan korunmaktadır, görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. adresine gönderebilirsiniz.
(2) Yeditepe Ü. Hukuk Fakültesi, Kadir Has Ü. Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi.
(3) Ahmet EROL, A. Ercan YILDIRIM, Menkul Kıymetlerin Vergilendirilmesi, Yaklaşım Yayıncılık, Ankara, 2001.
(4) Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) kurulduktan sonra, buradaki "Hazine Müsteşarlığı" ifadesinin BDDK olarak anlaşılması gerektiğini düşünmekteyiz.
(5) KVK, 5⁄A maddesinin 1''''inci fıkrası.

 

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.