Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Maliye-Yargı “zamanaşımı meydan muharebesi” PDF Yazdır e-Posta
08 Ağustos 2012
Image

2012 yılının başında “yasalara uymak sadece vatandaşın görevi mi ?” başlıklı bir yazı kaleme almıştık.

 

Yazımızın özü, inceleme elemanlarının, vatandaşın zamanaşımı hakkını gasp ediyor olmaları idi ve bu konudaki gelişmelere değinmiştik.

 

Mükelleflerin vergi kanundan gelen bir hakları var. Beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar.

 

Ancak aynı maddede, vergi matrahının takdiri için vergi dairesince takdir komisyonuna başvurulmasının zamanaşımını keseceğine yönelik de bir düzenleme var.

 

Bu ikinci düzenlemenin amacı, beyanname vermeyen, bulunamayan, özetle, “kötü niyetli” mükelleflerin zamanaşımından yararlanmasını engellemek.

 

İşte inceleme elemanları, bu düzenlemeyi hukuka aykırı olarak hep kullandılar. İşlerini yetiştiremeyip zamanaşımı durumu doğmuşsa, takdir komisyonlarını devreye sokup zamanaşımını kesme yolunu işlettiler.

 

Oysa özünde devlet lehine iyiniyetli bu davranışla bir hak gaspı yapılmış oluyordu.

 

Çünkü takdir komisyonuna verilmiş olan bu yetki inceleme elemanının kendisinde zaten var. 149 no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde vergi inceleme elemanlarınca düzenlenen raporlar üzerine, takdir komisyonlarından karar alma zorunluluğu kaldırıldığı açık açık yazıyor.

 

Zaten yargı organları bu konudaki başvurularda mükellefi hep haklı buldu. Mahkemeye başvurup hakkını arayan mükellef davayı kazandı, zamanaşımından yararlandı, yasayı bilmeyen ise ödemek zorunda kaldı.

 

En son bir olayda konu Anayasa Mahkemesine de taşındı. Mahkeme, 2010 yılında bu şekilde zamanaşımını kesip mükellefler mağdur edildiği için takdir komisyonuna sevk işleminin Anayasaya aykırı olduğuna karar vererek bu hükmü iptal etti.

 

İşte girişte bahsettiğimiz yazıda bu Anayasa Mahkemesi kararına değinmiştik.

 

Bunun üzerine yeni bir yasal düzenleme yapıldı ve yeniden yapılan düzenleme de takdir komisyonlarında geçebilecek süre bir yıl ile sınırlandı.

 

Düzenleme yapılırken bu yasayı kaleme alan “kurnaz” Maliye Bürokratları yine rahat durmadı.

 

Bu düzenleme kanununa bir geçici madde ile, 01.01.2005 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak, daha önce takdir komisyonuna gönderilmiş olup, takdir edilen  matrah üzerinden 31.12.2012 tarihine kadar tarh ve tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğramasına yönelik bir madde daha eklendi.

 

Bu düzenleme sanki mükellef lehine gibi görünen aslında bir “ayak oyunu” idi. Çünkü kanun yayınlandığında 01.01.2005 tarihinden önceki vergiler zaten aşımına uğramış durumdaydı ve bu ekleme ile Maliye’ye bu vergileri 31.12.2012 tarihine kadar tarh ve tebliğ ederek zamanaşımını kesme imkanı tanınmış oluyordu.

 

Ama yargı olaya yine el koydu ve bu kurnazca düzenlemeyi de iptal etti. Bu konudaki Anayasa Mahkeme Kararı 21 Temmuz 2012 tarihli Remi Gazete ‘de yayınlandı.

 

Yani Anayasa Mahkemesi kurnaz maliyecilerin, yasama organını bile alet ettikleri “yasadışı” oyunlarına yine dur dedi. Atilla Dölarslan

http://www.muhasebevergi.com/makale.aspx?id=382

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.