Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
4691 Sayılı Teknoloji Bölgeleri Kanunu ve Kanun’un Getirdiği Avantajlar PDF Yazdır e-Posta
23 Eylül 2012
Image

I-GİRİŞ

Bilindiği üzere 4691 sayılı Teknoloji Bölgeleri Kanunu 06.07.2001 tarihinde yürürlüğe girmiş ve anılan Kanun’da 02.03.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6170 sayılı Yasa ile muafiyetlere ilişkin sürenin 2023 yılına kadar uzatılması, Bölge ile ilgili ruhsat ve izinlerin Bakanlık tarafından verilmesi, teknoloji transfer ofisi ve kuluçka merkezi kurulması gibi önemli değişiklikler yapılmış ve bu sayede anılan Kanuna yeni bir bakış açısı kazandırılmıştır.www.ozdogrular.com

Bu yazımızın konusunu bu bölgelerin sağladığı avantajlar ile bölgeler hakkındaki görüşlerimiz oluşturmaktadır.

II- 4691 SAYILI KANUN’UN AMACI

4691 sayılı Kanun’a göre Teknoloji Geliştirme Bölgesi yüksek/ileri teknoloji kullanan ya da yeni teknolojilere yönelik firmaların, belirli bir üniversite veya ileri teknoloji enstitüsü ya da Ar-Ge merkez veya enstitülerinin olanaklarından yararlanarak teknoloji veya yazılım ürettikleri /geliştirdikleri, teknolojik bir buluşu ticari bir ürün, hizmet veya yöntem haline dönüştürmek için faaliyet gösterdikleri ve bu yolla bölgenin kalkınmasına katkıda bulundukları, aynı üniversite, ileri teknoloji enstitüsü ya da Ar-Ge merkez veya enstitüsü alanı içinde veya yakınında; akademik, ekonomik ve sosyal yapının bütünleştiği siteyi veya bu özelliklere sahip teknopark olarak tanımlanmıştır([1]).

Kanun’un amacı esas itibariyle üniversiteler, araştırma kurum ve kuruluşları ile üretim sektörleri arasında işbirliğini kuvvetlendirmek ve bu sayede ülke sanayinin uluslararası rekabet edebilir ve ihracata yönelik bir yapıya kavuşturulmasını sağlamak, teknolojik bilgi üretmek, verimliliği artırmak, üretim maliyetlerini düşürmek, teknolojik bilgiyi ticarileştirmek, teknoloji yoğun üretim ve girişimciliği desteklemek, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yeni ve ileri teknolojilere uyumunu sağlamak, teknoloji transferine yardımcı olmak ve yüksek/ileri teknoloji sağlayacak yabancı sermayenin ülkeye girişini hızlandıracak teknolojik alt yapıyı sağlamaktır.

Üniversite ve sanayi işbirliği açısından yukarıda yer verilen amaçlara ulaşılmasına sağlayacak ortak payda ise AR-GE yapılmasıdır. Zira üniversiteler AR-GE çalışması yapmasına ya da AR-GE yapacak bilgi birikimine sahip olmasına rağmen, üretim sektörlerine yarayacak çalışmalar yapmadıkları için bu çalışmalar/bilgiler ilmi düzeyde kalmakta, diğer bir ifade ile ulaşılan sonuçlar üretime dönüşmemektedir. Öte yandan, sanayiciler yeteri kadar AR-GE yapmadan geleneksel üretim yöntemleri ile ya da asgari düzeyde teknolojik bilgi kullanarak yahut bu bilgiyi (know-how) ithal ederek yeni ürünler, üründe yenilik yaparak ticari hayatta faaliyet göstermektedirler. Bu durumda ise ne sanayiciler ne de üniversiteler yeteri kadar gelişememektedir.

Bu anlamda teknoparkları bilimsel bilgi ile üretim sektörlerinin buluşturulduğu arayüzler olarak kabul etmek gerekmektedir. Bu arayüzlerin Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ayakta kalabilmeleri ve AR-GE kültürünün gelişmesi için kamusal desteklere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kapsamda 4691 sayılı Kanun ile getirilen destek mekanizmalarına aşağıda yer verilmiştir.www.ozdogrular.com

III- TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİNİN SAĞLADIĞI AVANTAJLAR

Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde sağlanan avantajları; kuluçka merkezi ve teknoloji transfer ofisi aracılığı ile sağlanan destekleri genel, Bölgenin yönetiminden sorumlu yönetici şirketler, Bölgelerde faaliyet gösteren girişimci firmalar ve akademisyenlere sağlanan hibe ve vergisel destekleri özel avantajlar başlığı altında kategorize etmek gerekmektedir.

A- GENEL AVANTAJLAR

4691 sayılı Kanun’a 6170 sayılı yasa ile kuluçka merkezi (inkübatör) ve teknoloji transfer ofisleri kurulması zorunluluğu getirilmiştir. Söz konusu yapılar Bölgelerin ruhunu yansıtan amaçlara hizmet etmek amacıyla düzenlenmiştir.

Kuluçka merkezi ile genç ve yeni işletmeleri geliştirmek amacıyla; girişimci firmalara ofis hizmetleri, ekipman desteği, yönetim desteği, mali kaynaklara erişim, kritik iş ve teknik destek hizmetleri verilmesi yükümlülüğü getirilmiştir.

Teknoloji transfer merkezleri ile teknoloji  geliştiricisi AR-GE kurum ve kuruluşları ile teknoloji kullanıcısı sanayi şirketleri veya diğer teknoloji ya da AR-GE kurum ve kuruluşları arasında bilgilendirme, koordinasyon, araştırmayı yönlendirme, yeni AR-GE şirketlerinin oluşturulmasını teşvik etme,  işbirliği geliştirme, fikri mülkiyet haklarının korunması, pazarlanması, satılması, fikri mülkiyetin satışından elde edilen gelirlerin yönetilmesi konularında faaliyet gösterilmesi amaçlanmaktadır. www.ozdogrular.com

Teknoparklar, firmaları ve diğer araştırma kurumları ile aracı kurumları üniversitelerin yakınına taşıyarak her türlü araştırma sonucunda ortaya çıkan bilgi birikimini tasarıma ve üretime dönüştürme olanağı sağlamaktadır. Ayrıca üniversite bilgisini edinebilmek ve üretim süreçlerine dâhil etmek amacıyla bu bölgelere gelen firmalar, kümelenmenin sağladığı ortak proje geliştirme sayesinde firmalar arası teknoloji transferini de gerçekleştirme avantajına sahip olabilmektedirler.

B- ÖZEL AVANTAJLAR

1- Yönetici Şirketlere Sağlanan Avantajlar

● Bölgelerin kurulması için gerekli idare binası, kuluçka merkezi ve alt yapı inşası ile ilgili giderlerin yönetici şirket tarafından karşılanamayan kısmı, yardım amacıyla Bakanlık bütçesine konulan ödenekle sınırlı olmak üzere karşılanabilir.

● Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerini desteklemeye yönelik yönetici şirketçe yürütülen veya yürütülecek kuluçka programları, teknoloji transfer ofisi hizmetleri ve teknoloji işbirliği programları  ile  ilgili  giderlerin,  yönetici şirketçe   karşılanamayan  kısmı,  yardım  amacıyla Bakanlık bütçesine konulan ödenekle sınırlı olmak üzere karşılanabilir.

● Yönetici şirket, bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak düzenlenen kâğıtlardan ve yapılan işlemlerden dolayı damga vergisi ve harçtan muaftır. Atık su arıtma tesisi işleten Bölgelerden, belediyelerce atık su bedeli alınmaz.

● Yönetici şirketin bu Kanunun uygulanması kapsamında elde ettiği kazançlar 31.12.2023 tarihine kadar vergiden muaf tutulmaktadır.

● Bu Kanun kapsamına giren Bölgelerdeki faaliyetlerde; 10.12.2003 tarih ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu, 03.12.2010 tarih ve 6085 sayılı Sayıştay Kanunu, 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümleri uygulanmaz.

● Hazine’ye ait taşınmazlar için, Maliye Bakanlığı tarafından yönetici şirket lehine ilk beş yılı bedelsiz  olarak,  devam eden yıllar için yatırım konusu taşınmazın emlak vergi değerinin binde ikisi karşılığında irtifak hakkı tesis edilmesi veya kullanma izni verilmektedir.www.ozdogrular.com

● İrtifak hakkı veya kullanma izni verilenlerden hâsılat payı alınmamaktadır.

● Uygulama projeleri Bakanlık tarafından onaylanır ve bu imar planlarına göre; arazi kullanımı, yapı ve tesislerin projelendirilmesi, inşası ile ilgili ruhsat ve izinler, 3194 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak Bakanlık tarafından verilir.

2- Girişimcilere Sağlanan Avantajlar

● Bölgede faaliyet gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu Bölgedeki yazılım ve Ar-Ge faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları 31.12.2023 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulmaktadır.

● Bu süre içerisinde münhasıran bu Bölgelerde ürettikleri sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki teslim ve hizmetleri de katma değer vergisinden muaftır([2]).

● Bölgede çalışan araştırmacı, yazılımcı ve Ar-Ge personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31.12.2023 tarihine kadar her türlü vergiden muaf tutulmaktadır. Dolayısıyla teknoloji geliştirme bölgesinde çalıştırılan araştırmacı, yazılımcı ve AR-GE personeline, münhasıran bu görevlerine yönelik olarak yapılmakta olan ücret ödemeleri 31.12.2013 tarihine kadar damga vergisinden de istisnadır.

● 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkındaki Kanun’un 3. maddesinin 3. bendi kapsamında Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde bulunan personelin sigorta primi işveren hissesinin %50’si desteklenmektedir([3]).

● Ar-Ge projesi kapsamında çalışan Ar-Ge personelinin, bölgede yürüttüğü görevle ilgili olarak yönetici şirketin onayı ile Bölge dışında geçirmesi gereken süreye ait ücretlerinin bir kısmı da gelir vergisi kapsamı dışında tutulmaktadır.

● Elde edilen teknolojik ürünün Bölgede üretilmesi için gerekli yatırıma, yönetici şirketin uygun bulması ve Bakanlığın izin vermesi halinde imkân tanınmaktadır.

● Bölgede çalışan Ar-Ge personelinin bu görevleri ile ilgili ücretlerine sağlanan vergi muafiyeti desteğinin Ar-Ge personelinin yüzde onunu geçmeyecek şekilde Ar-Ge destek personeline de sağlanmaktadır.

Belirtilmesi gereken önemli nokta ise mevcut durumda Uygulama Yönetmeliğinin henüz yayımlanmamış olması nedeniyle personelin hem bölge içinde hem de bölge dışındaki projelerde çalışıyor olması halinde sadece bölge içinde çalışılan süreye tekabül eden ücret kısmı gelir vergisinden istisna olmasıdır.www.ozdogrular.com

3- Öğretim Üyelerine Sağlanan Avantajlar

● Öğretim elemanları yaptıkları araştırmalarının sonuçlarını ticarileştirmek üzere bu Bölgelerde Üniversite Yönetim Kurulu izni ile şirket kurabilmekte, kurulu bir şirkete ortak olabilmekte ve/veya bu şirketlerin yönetiminde görev alabilmektedir.

● Kamu kurum ve kuruluşları ile üniversite personelinden Bölgede yer alan faaliyetlerde araştırmacı ve idari personel olarak hizmetine ihtiyaç duyulanlar, çalıştıkları kurumlarının izni ile sürekli veya yarı zamanlı olarak çalıştırılabilirler. Yarı zamanlı görev alan öğretim üyesi, öğretim görevlisi, araştırma görevlisi ve uzmanların bu hizmetleri karşılığı elde edecekleri gelirler, üniversite döner sermaye kapsamı dışında tutulur.

IV- SONUÇ

Teknoparklar üniversite ve üretim sektörünün Ar-Ge temelinde buluştuğu yapılardır. Teknoparklar ile bir taraftan akademisyenlere şirket kurma ya da kurulu bir şirkete ortak olma imkânı getirilirken, diğer taraftan akademisyenlerin üretim sektörleri ile ortak çalışmalar yapma imkânı sağlanmıştır. Bununla birlikte üniversite döner sermayesi engeli aşılarak bir takım vergisel muafiyet ve desteklerle AR-GE zemini güçlendirilmiştir. Bu olanaklar Türkiye gibi gelişmekte olan bir ülkede AR-GE kültürünün gelişmesi için oldukça önemli bir adım olup, aynı zamanda 2023 vizyonu çerçevesinde Devlet politikasının bir göstergesidir. 02.03.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6170 sayılı yasa ile 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununda önemli değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerin başında muafiyetlere ilişkin sürenin 2023 yılına kadar uzatılması, Bölge ile ilgili ruhsat ve izinlerin Bakanlık tarafından verilmesi, teknoloji transfer ofisi ve kuluçka merkezi kurulması yer almaktadır. Söz konusu değişiklikler ile hem üniversiteler hem de firmalara önemli katkılar sağlanacaktır.

Ersin AKPINAR*
E-Yaklaşım


*   Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müfettişi

*   Bu yazıda yer alan görüşler tümüyle yazara ait olup, hiçbir şekilde görev yaptığı Kurumu bağlamaz; yazarın görev yaptığı Kurumun görüşü olarak kullanılamaz ve değerlendirilemez.

[1]  26.06.2001 tarih ve 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu.

[2]  25.10.1984 tarih ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu Geçici 20. Madde.

[3]  28.02.2008 tarih ve 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkındaki Kanun.     

 

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.