Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yeni Türk Ticaret Kanunu Çerçevesinde Anonim Şirketlerde Sermaye Koyma ve Arttırma İşlemleri PDF Yazdır e-Posta
15 Kasım 2012
Image

I- GİRİŞ

Bilindiği üzere; 1956 yılından beri yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 6102 sayılı Kanun(1) ile yürürlükten kaldırılarak Türk Ticaret Kanunu yeniden düzenlenmiştir.   

Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin yürürlüğe konulmasına ve uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemek üzere de, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun(2) çıkarılmıştır.  

Daha sonra; 6335 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun(3) ile adı geçen kanunların bazı hükümlerinde değişikliklere gidilmiştir.

İlave olarak; 6353 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun(4) ile de Türk Ticaret Kanunu’nda bazı değişiklikler yapılmıştır.

Bu makalede; son değişiklikler de dikkate alınarak, yeni Türk Ticaret Kanunu uyarınca anonim şirketlerin sermaye koyma ve arttırma işlemleri hakkında bilgi verilmiştir.

II- ASGARİ SERMAYE TUTARI

Kanun’un 329. maddesine göre anonim şirketler, sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirketlerdir. Pay sahipleri, sadece taahhüt etmiş oldukları sermaye payları ile ve şirkete karşı sorumludur.

Kanun’un 332. maddesinde yer alan en az sermaye tutarına ilişkin hükümleri aşağıdaki gibidir.

— Tamamı esas sözleşmede taahhüt edilmiş bulunan sermayeyi ifade eden esas sermaye 50.000 Türk Lirası’ndan ve sermayenin artırılmasında yönetim kuruluna tanınmış yetki tavanını gösteren kayıtlı sermaye sistemini kabul etmiş bulunan halka açık olmayan anonim şirketlerde başlangıç sermayesi 100.000 Türk Lirası’ndan aşağı olamaz. Bu en az sermaye tutarı Bakanlar Kurulu’nca artırılabilir.

— Bu Kanun anlamında kayıtlı sermayeli anonim şirketlerde başlangıç sermayesi, kuruluşta ve sisteme ilk geçildiğinde haiz olunması zorunlu sermayedir; çıkarılmış sermaye ise, çıkarılmış payların tümünün itibarî değerlerinin toplamını temsil eder.

— Halka açık olmayan anonim şirketler gerekli şartları artık haiz olmadıkları takdirde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan izin alarak kayıtlı sermaye sisteminden çıkabilecekleri gibi, bu sisteme alınırken aranan nitelikleri kaybettiklerinde, istemleri bulunmasa bile aynı Bakanlık tarafından sistemden çıkartılırlar.

— Ancak, 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 12. maddesi hükmü saklıdır.

Diğer taraftan, üç yıl içinde (14 Şubat 2014’e kadar) sermayesini söz konusu tutara yükseltmeyen şirketler, infisah etmiş (sona ermiş) sayılacaktır (6103 sK. md. 20).

III- KURULUŞ AŞAMASINDA SERMAYE İŞLEMLERİ

A- GENEL OLARAK KURULUŞ İŞLEMLERİ

Kanun’un 333. maddesine göre; Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nca yayımlanacak tebliğle, faaliyet alanları belirlenip, ilan edilecek anonim şirketler söz konusu Bakanlığın izni ile kurulur. Bu şirketlerin esas sözleşme değişiklikleri de aynı Bakanlığın iznine bağlıdır.

Şirket, kurucuların, kanuna uygun olarak düzenlenmiş bulunan, sermayenin tamamını ödemeyi, şartsız taahhüt ettikleri, imzalarının noterce onaylandığı esas sözleşmede, anonim şirket kurma iradelerini açıklamalarıyla kurulur.

Kuruluş belgeleri; esas sözleşme, kurucular beyanı, değerleme raporları, ayın ve işletme devralınmasına ilişkin olanlar da dâhil olmak üzere, kurulmakta olan şirketle, kurucular ve diğer kişilerle yapılan ve kuruluşla ilgili olan sözleşmelerden oluşur.

Anonim şirket kurmak isteyen kişi veya kişilerce, aşağıda sayılan belgeler ile şirketin tescili ve ilanı için şirket merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret sicili müdürlüğüne başvuru yapılmalıdır.

— Esas sözleşme,

— Kurucular beyanı,

— Ayni sermaye konuluyor ise mahkemece atanan bilirkişiler tarafından düzenlenen değerleme raporu,

— Nakdi sermaye konuluyor ise taahhüt edilen sermayenin en az % 25’inin bankaya yatırıldığına dair banka mektubu,

— Şirketin kuruluşu Bakanlığın iznine tabi ise Bakanlığın izin yazısı.

Anonim şirketlerin tescil ve ilanı Kanun’un 354. maddesinde düzenlenmiştir. Madde uyarınca; şirket esas sözleşmesinin tamamı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın izniyle kurulacak olan anonim şirketlerde izin alınmasını, diğer şirketlerde 335. maddenin birinci fıkrası uyarınca şirketin kuruluşunu izleyen otuz gün içinde şirketin merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan olunur.

Şirket ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanır.

B- ESAS SÖZLEŞME VE KURUCULAR BEYANI

Kanun’un 339. maddesine göre, esas sözleşmenin yazılı şekilde yapılması ve bütün kurucuların imzalarının noterce onaylanması şarttır.

Kanun hükümlerine göre esas sözleşmede sermaye ile ilgili olarak aşağıdaki hususların yer alması gerekir.

— Şirketin sermayesi ile her payın itibarî değeri, bunların ödenmesinin şekil ve şartları,

— Pay senetlerinin nama veya hamiline yazılı olacakları; belirli paylara tanınan imtiyazlar; devir sınırlamaları,

— Paradan başka sermaye olarak konan haklar ve ayınlar; bunların değerleri,

— Pay sahiplerinin taahhüt ettiği sermaye paylarının türleri ve miktarları.

Öte yandan; kurucular tarafından, kuruluşa ilişkin bir beyan imzalanır. Beyanda, ayni sermaye konuluyor, bir ayın ya da işletme devralınıyorsa, bunlara verilecek karşılığın uygunluğuna; bu tür sermayenin ve devralmanın gerekliliğine, bunların şirkete olan yararlarına ilişkin belgeli, gerekçeli ve kesin ifadeli açıklamalar yer alır.

Beyanda ayrıca, kuruculara tanınan menfaatler gerekçeleriyle birlikte yer alır. Kimlerin halka arz amacıyla ne miktarda pay taahhüt ettiği, pay taahhüdünde bulunanların birbirleri ile ilişkileri; bunlar bir şirketler topluluğuna dâhil bulunuyorlarsa, topluluk ile ilişkileri, diğer hizmet verenlere ödenen ücretler, emsalleriyle karşılaştırma yapılarak, beyanda açıklanır.

C- SERMAYE İLE İLGİLİ HUSUSLAR

Kanun hükümlerine göre; ticaret şirketlerinin sermaye koyma borcu bulunmakta olup, aşağıdaki kıymetler sermaye olarak konulabilmektedir. 

— Para, alacak, kıymetli evrak ve sermaye şirketlerine ait paylar,

— Fikrî mülkiyet hakları,

— Taşınırlar ve her çeşit taşınmaz,

— Taşınır ve taşınmazların faydalanma ve kullanma hakları,

— Kişisel emek,

— Ticari itibar,

— Ticari işletmeler,

— Haklı olarak kullanılan devredilebilir elektronik ortamlar, alanlar, adlar ve işaretler gibi değerler,

— Maden ruhsatnameleri ve bunun gibi ekonomik değeri olan diğer haklar,

— Devrolunabilen ve nakden değerlendirilebilen her türlü değer.

Her ortak, usulüne göre düzenlenmiş ve imza edilmiş şirket sözleşmesiyle koymayı taahhüt ettiği sermayeden dolayı şirkete karşı borçludur.

Şirket sözleşmesinde veya esas sözleşmede bilirkişi tarafından belirlenen değerleriyle yer alan taşınmazlar tapuya şerh verildiği, fikrî mülkiyet hakları ile diğer değerler, varsa özel sicillerine, bu hüküm uyarınca kaydedildikleri ve taşınırlar güvenilir bir kişiye tevdi edildikleri takdirde ayni sermaye kabul olunur.

Sermaye olarak taşınmaz mülkiyeti veya taşınmaz üzerinde var olan veya kurulacak olan ayni bir hakkın konulması borcunu içeren şirket sözleşmesi hükümleri, resmî şekil aranmaksızın geçerlidir.

Taşınmaz mülkiyetinin veya diğer ayni bir hakkın sermaye olarak konulması hâlinde, şirketin bunlar üzerinde tasarruf edebilmesi için tapu siciline tescil gereklidir.

Üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devrolunabilen, fikrî mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dâhil, malvarlığı unsurları ayni sermaye olarak konulabilir. Hizmet edimleri, kişisel emek, ticari itibar ve vadesi gelmemiş alacaklar sermaye olamaz.

Konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devralınacak işletmelere ve ayınlara, şirket merkezinin bulunacağı yerdeki asliye ticaret mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir.

D- PAY BEDELLERİNİN ÖDENMESİ

Kanun’da pay bedellerinin ödenmesine ilişkin hükümler de yer almaktadır. Buna göre; nakden taahhüt edilen payların itibarî değerlerinin en az % 25’i tescilden önce, gerisi de şirketin tescilini izleyen 24 ay içinde ödenir. Payların çıkarma primlerinin tamamı tescilden önce ödenir.

Ancak, 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun pay bedellerinin ödenmesine ilişkin hükümleri saklıdır.

Nakdî ödemeler, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’na bağlı bir bankada, kurulmakta olan şirket adına açılacak özel bir hesaba, sadece şirketin kullanabileceği şekilde yatırılır. Taahhüt edilen payların ödendiği, ticaret siciline yöneltilecek bir banka mektubu ile ispatlanır. Banka, bu tutarı, şirketin tüzel kişilik kazandığını bildiren sicil müdürlüğü yazısının sunulması üzerine, sadece şirkete öder.

Halka arzedilecek paylara ilişkin uygulama özellik taşımaktadır. Esas sözleşmede taahhüt edilmiş olup da taahhüt sahiplerince, şirketin tescilinden itibaren en geç iki ay içinde halka arzedileceği esas sözleşmede belirtilmiş ve ayrıca garanti edilmiş bulunan nakdî payların karşılıkları satıştan elde edilen gelirden ödenir. Pay senetlerinin halka arzedilmesi sermaye piyasası mevzuatına göre yapılır.

İtibarî değerinden aşağı bedelle pay çıkarılamaz. Payların itibarî değerinden yüksek bir bedelle çıkarılabilmeleri için esas sözleşmede hüküm veya genel kurul kararı bulunmalıdır.

IV- SERMAYE ARTTIRIMI İŞLEMLERİ

A- GENEL OLARAK

Kanun’un 456. maddesine göre; iç kaynaklardan yapılan artırım hariç, payların nakdî bedelleri tamamen ödenmediği sürece sermaye artırılamaz. Ancak, sermayeye oranla önemli sayılmayan tutarların ödenmemiş olması sermaye artırımını engellemez.

Artırıma, esas sermaye sisteminde genel kurul; kayıtlı sermaye sisteminde ise yönetim kurulu karar verir. Esas sözleşmenin ilgili hükümlerinin, gerekli olduğu hâllerde izni alınmış bulunan değişik şekli, genel kurulda değiştirilerek kabul edilmişse, bunun Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nca onaylanması şarttır.

Artırım, genel kurul veya yönetim kurulu kararı tarihinden itibaren üç ay içinde tescil edilmesi gerekmektedir. Anonim şirketlerin tescil ve ilanına ilişkin hükümler tüm sermaye artırımı türlerine kıyas yoluyla uygulanır.

Sermayenin artırılması kararının tesciline, aşağıdaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla, 455. madde uygulanır.

Yönetim kurulu tarafından sermaye artırımının türüne göre bir beyan imzalanır. Beyanda aşağıdaki hususlara yer verilir.

— Nakdî sermaye konuluyorsa; artırılan kısmın tamamen taahhüt edildiği, kanun veya esas sözleşme gereğince ödenmesi gerekli tutarın ödendiği; ayni sermaye konuluyor veya bir ayın devralınıyorsa bunlara verilecek karşılığın uygun olduğu; devralınan ayni sermaye, aynın türü, değerlendirmenin yöntemi, isabeti ve haklılığı; bir borcun takası söz konusu ise, bu borcun varlığı, geçerliliği ve takas edilebilirliği; sermayeye dönüştürülen fonun veya yedek akçenin serbestçe tasarruf olunabilirliği hakkında belgeli ve gerekçeli açıklamalar yer alır.

— İç kaynaklardan yapılan sermaye artırımının hangi kaynaklardan karşılandığı, bu kaynakların gerçekliği ve şirket malvarlığı içinde var oldukları konusunda garanti verilir.

— Şartlı sermaye artırımının ve uygulamasının kanuna uygunluğu belirtilir.

B- SERMAYE TAAHHÜDÜ YOLUYLA ARTIRIM

1- Esas Sermaye Sisteminde

Esas Sermaye Sisteminde taahhüt yoluyla sermaye artırımına ilişkin hükümler Kanun’un 459. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, artırılan sermayeyi temsil eden payların tamamı ya değişik esas sözleşmede ya da iştirak taahhütnamelerinde taahhüt edilir.

İştirak taahhüdü, yeni pay almaya ilişkin 461. madde çerçevesinde, kayıtsız, şartsız ve yazılı olarak yapılır. İştirak taahhütnamesi, taahhütnamenin verilmesine sebep olan sermaye artırımı belirtilerek; taahhüt edilen payların sayılarını, itibarî değerlerini, cinslerini, gruplarını, peşin ödenen tutarı, taahhütle bağlı olunulan süreyi ve varsa çıkarma primi ile taahhüt sahibinin imzasını içerir.

Bu tür sermaye artırımında nakdî sermaye taahhüdüne 341, ayni sermaye konulmasına 342 ve 343, bedellerin ödenmesine 344 ve 345, halka arz edilecek paylara 346, ihraç edilecek paylara 347. madde kıyas yoluyla uygulanır.

2- Kayıtlı Sermaye Sisteminde

Kayıtlı Sermaye Sisteminde taahhüt yoluyla sermaye artırımına ilişkin hükümlere ise Kanun’un 460. maddesinde yer verilmiştir. Buna göre; halka açık olmayan bir anonim şirkette, ilk veya değiştirilmiş esas sözleşme ile, esas sözleşmede belirlenen kayıtlı sermaye tavanına kadar sermayeyi artırma yetkisi, yönetim kuruluna tanındığı takdirde, bu kurul, sermaye artırımını, bu Kanun’daki hükümler çerçevesinde ve esas sözleşmede öngörülen yetki sınırları içinde gerçekleştirebilir. Bu yetki en çok beş yıl için tanınabilir.

Sermayenin artırılabilmesi için, yönetim kurulu, esas sözleşmenin sermayeye ilişkin hükümlerinin, gerekli olması hâlinde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan izni alınmış şekillerini, sermayenin artırılmasına ilişkin kararını, imtiyazlı paylara ve rüçhan haklarına ilişkin sınırlamaları, prime dair kayıtları ve bunun uygulanması hakkındaki kuralları, esas sözleşmede öngörüldüğü şekilde ilan eder ve internet sitesinde yayımlar.

Yönetim kurulu, bu kararında; artırılan sermayenin tutarını, çıkarılacak yeni payların itibarî değerlerini, sayılarını, cinslerini, primli ve imtiyazlı olup olmadıklarını, rüçhan hakkının sınırlandırılıp sınırlandırılmadığını, kullanılma şartları ile süresini belirtir ve bu hususlarla kamuyu aydınlatma ilkesi uyarınca gerekli olan diğer konularda bilgi verir.

Çıkarılacak yeni payların taahhüdü, ödenmesi gereken en az nakdî tutar, ayni sermaye konulması ve diğer konular hakkında Esas Sermaye Sistemine ilişkin yukarıda belirtilen hükümler kıyas yoluyla uygulanır.

Yönetim kurulunun, imtiyazlı veya itibarî değerinin üzerinde pay çıkarabilmesi ve pay sahiplerinin yeni pay alma haklarını sınırlandırabilmesi için esas sözleşmeyle yetkilendirilmiş olması şarttır.

Sermaye artırımının yukarıdaki hükümlere uygun olarak gerçekleştirilmesinden sonra, çıkarılmış sermayeyi gösteren esas sözleşmenin sermaye maddesinin yeni şekli, yönetim kurulunca tescil ettirilir.

Sermaye Piyasası Kanunu’nun halka açık anonim şirketlere ilişkin hükümleri saklıdır.

C- İÇ KAYNAKLARDAN SERMAYE ARTIRIMI

Kanun’un 462. maddesi uyarınca, esas sözleşme veya genel kurul kararıyla ayrılmış ve belirli bir amaca özgülenmemiş yedek akçeler ile kanuni yedek akçelerin serbestçe kullanılabilen kısımları ve mevzuatın bilançoya konulmasına ve sermayeye eklenmesine izin verdiği fonlar sermayeye dönüştürülerek sermaye iç kaynaklardan artırılabilir.

Sermayenin artırılan kısmını, iç kaynaklardan karşılayan tutarın şirket bünyesinde gerçekten var olduğu, onaylanmış yıllık bilanço ve yönetim kurulunun vereceği açık ve yazılı bir beyanla doğrulanır. Bilanço tarihinin üzerinden altı aydan fazla zaman geçmiş olduğu takdirde, yeni bir bilanço çıkarılması ve bunun yönetim kurulu tarafından onaylanmış olması şarttır.

Bilançoda sermayeye eklenmesine mevzuatın izin verdiği fonların bulunması hâlinde, bu fonlar sermayeye dönüştürülmeden, sermaye taahhüt edilmesi yoluyla sermaye artırılamaz. Hem bu fonların sermayeye dönüştürülmesi hem de aynı zamanda ve aynı oranda sermayenin taahhüt edilmesi yoluyla sermaye artırılabilir. Artırım genel kurul veya yönetim kurulu kararının ve esas sözleşmenin ilgili maddelerinin değişik şeklinin tescili ile kesinleşir. Tescil ile o anda mevcut pay sahipleri mevcut paylarının sermayeye oranına göre bedelsiz payları kendiliğinden iktisap ederler. Bedelsiz paylar üzerindeki hak kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz; bu haktan vazgeçilemez.

D- ŞARTA BAĞLI SERMAYE ARTIRIMI

Kanun’un 463. maddesine göre; genel kurul, yeni çıkarılan tahviller veya benzeri borçlanma araçları nedeniyle, şirketten veya topluluk şirketlerinden alacaklı olanlara veya çalışanlara, esas sözleşmede değiştirme veya alım haklarını kullanmak yoluyla yeni payları edinmek hakkı sağlamak suretiyle, sermayenin şarta bağlı artırılmasına karar verebilir.

Sermaye, değiştirme veya alım hakkı kullanıldığı ve sermaye borcu takas veya ödeme yoluyla yerine getirildiği anda ve ölçüde kendiliğinden artar.

Şartlı olarak artırılan sermayenin toplam itibarî değeri sermayenin yarısını aşamaz. Yapılan ödeme, en az, nominal değere eşit olmalıdır.

Yönetim kurulu, hesap döneminin kapanmasından itibaren en geç üç ay içinde, esas sözleşme değişikliğini ticaret siciline tescil ettirir; sermaye artırımına ilişkin yönetim kurulu beyannamesini sicile tevdi eder.

V- SONUÇ

6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 6102 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılmış ve Türk Ticaret Kanunu yeniden düzenlenmiştir.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre; anonim şirketler, bir veya birden fazla gerçek ya da tüzel kişi tarafından kurulabilecektir. Anonim şirket, kurucuların esas sözleşmedeki imzalarının noterce onaylandığı tarihte kurulmuş sayılacaktır.

Anonim şirketin sahip olması gereken asgari sermaye tutarı, eskiden olduğu gibi 6102 sayılı Kanun’da da 50.000 lira olarak belirlenmiştir. Bu tutar, Bakanlar Kurulu kararıyla artırılabilecektir.

Yeni düzenlemede, anonim şirketin kurulabilmesi için eski uygulamadan farklı olarak sermayenin, kurucu veya kurucular tarafından nakden taahhüt edilmesi halinde bu sermayenin en az % 25’i, şirketin tescili öncesinde bankaya yatırılmalı ve bu durum alınacak banka mektubu ile ispat edilmelidir.

Yeni Türk Ticaret Kanunu uyarınca sermaye artırımı; sermaye taahhüdü yoluyla, iç kaynaklardan ve şarta bağlı olarak gerçekleştirilebilecektir. 

Kanun’a göre; iç kaynaklardan yapılan artırım hariç, payların nakdî bedelleri tamamen ödenmediği sürece sermaye artırılması mümkün değildir.

Salim KARADENİZ*
Yaklaşım / Ekim 2012 / Sayı: 238

*           Vergi Başmüfettişi (E. Baş Hesap Uzmanı)

(1)         14.02.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(2)         14.02.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(3)         30.06.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(4)         12.07.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.